Yazar: admin

  • Efsane ALPINE Modelleri Türkiye’de Resmen Satışa Sunuldu

    Efsane ALPINE Modelleri Türkiye’de Resmen Satışa Sunuldu

    Renault Group’un ikonik Fransız premium spor otomobil markası Alpine, Uludağ’da gerçekleştirilen ve markanın adını aldığı Alplerin ruhundan esinlenilen lansmanı ile Türkiye’ye giriş yaptı.

    Alpine A110 modelinin üç önemli versiyonu olan A110, A110 GT ve A110 S modelleri, motor sporları tutkunları ve tüm spor otomobil meraklıları için satışa sunuldu.

    İkonik tasarımı ve 70 yıla ulaşan tecrübesiyle Alpine A110 modelinin Alpine Center İstanbul’da kullanıcılarıyla buluşuyor.

    Alpine modellerinin Türkiye satış fiyatları  A110 opsiyonsuz 5.900.000 TL, A110 GT opsiyonsuz 6.800.000 TL ve A110 S opsiyonsuz 7.000.000 TL’nden başlayan fiyatlarla resmen satışa sunuldu.  

    OYAK ve Renault‘nun Türkiye’ye 400 milyon Euro’nun üzerinde yatırımını kısa süre önce duyurmasının ardından şimdi de MAİS A.Ş., Renault ve Dacia markalarının yanına Alpine markasını ekleyerek varlığını taçlandırıyor.

    Marka gücünü, tecrübesini ve kalitesini, her geçen yıl daha da artırdığı yüksek teknolojisi ile birleştiren Alpine, A110 modelinin üç versiyonunu Türkiye’de satışa sundu. İkonik tasarımı ile geçmişten günümüze uzanan Alpine; A110, A110 GT ve A110 S versiyonlarıyla premium bir deneyim sunmaya ve macera severler ile koleksiyonerlerin objektifine girmeye hazır.

    İstanbul Sarıyer’de yeni açılan A110 modelinin satışının gerçekleşeceği Alpine Center İstanbul, markanın uluslararası genişleme stratejisi çerçevesinde dünyadaki 155. satış noktası olurken; Türkiye ise uluslararası pazarda Alpine’i temsil eden 5. ülke oldu.

    Motor sporları tutkunları için performans ve konfor bir arada

    Alpine’in satışa sunulan üç versiyonunda da 4 silindirli 1.8 turbo motor ve çift ıslak kavramalı Getrag yedi vitesli otomatik şanzıman kullanıldı. Ön ve arka çift salıncaklı süspansiyon sistemi ile performansa ve konfora dayalı sürüş deneyimine odaklanıldı. Yüksek performanslı Brembo Fren Sistemi ve 320 mm fren diski ile sürüş güvenliği maksimum seviyeye çıkartıldı.

    Alpine A110’un tüm versiyonlarının gövdesi %96 alüminyum yapıda, %44 ön ve %56 arka ağırlık dağılımı olacak şekilde dizayn edildi. Böylece A110’a hafiflik ve çevik hareket kabiliyeti kazandırıldı. A110, tüm bu özellikleri sayesinde 0’dan 100 km hıza 4,2 ila 4,5 saniyede ulaşabiliyor.

    A110’un her versiyonunun öne çıkan birbirinden farklı özellikleri bulunuyor. Örneğin A110’un boş ağırlığı 1102 kg, A110 GT’nin boş ağırlığı 1119 kg, A110 S’in boş ağırlığı ise 1109 kg. A110 252 beygir gücüne ve 320 Nm maksimum torka sahipken, A110 GT ve A110 S versiyonları 300 beygir gücüne ve 340 Nm maksimum torka sahip. A110 ve A110 GT versiyonları 250 km/sa maksimum hıza ulaşabiliyorken, A110 S  aero kit olmadan 260 km/sa hıza, aero kitle birlikte ise 275 km/sa hıza kadar ulaşabiliyor. A110 S ayrıca yüksekliği ile diğer modellerden ayrılıyor. A110 ve A110 GT’de yükseklik 1,252 mm iken, A110 S’te yükseklik spor şasi ile birlikte 4 mm düşürülerek piste daha uygun hale getirildi.

    İkonik dış görünümünde dar açılı arka cam, yanlarda bulunan akış çizgisi ve yan imza, önünde bulunan merkezi karakter çizgisi ve yardımcı lambalar, arkasında bulunan ana karakter çizgisi, genişletilmiş kemerler ve arka karakter çizgisi ile kullanıcılarına hayranlık uyandıran bir tasarım sunuyor.

    İç mekanda kullanılan Sabelt marka koltuklar, versiyona göre Bucket veya Comfort tipi koltuklar ile deri veya mikrofiber döşeme olarak kombinlenebiliyor. 13,1 kilogramdan başlayan ağırlığa sahip Sabelt koltuklar otomobilin hafifliğine büyük katkı sağlarken, farklı renklerdeki dikiş detaylarıyla daha fazla kişiselleştirme seçeneği sunuyor. İç kapıda kullanılan gövde rengi ile aynı renkteki eklentiler, modelin iç ve dış görünümü arasında bütünlük sağlıyor. Focal Premium ses sistemi ile sürücü hazzı maksimuma çıkarılıyor.

    A110 S versiyona özel siyah ya da karbon tavan, turuncu emniyet kemeri, aero kit, semi-slick lastikler gibi opsiyonel özelliklerin yanında; tüm versiyonlarda geçerli Alpine Atelier, birbirinden çekici gövde ve jant renkleri ile kullanıcılara daha fazla kişiselleştirme olanağı sunuyor.

    A110 modelinin birbirinden farklı üç versiyonu ile üç farklı deneyim maceraseverleri bekliyor

    Alpine A110, efsanevi Berlinette geleneğini sürdürürken aynı zamanda orijinal Alpine heyecanının saf ifadesini sunuyor. Klasik Alpine deneyiminin modern halini en yoğun şekilde yaşatan bu versiyon, olağanüstü bir çeviklik ve performans sergiliyor.

    Alpine A110 GT, zarafet ve performansı bir arada sunan bir Grand Tourer. Kahverengi iç tasarımı ve ikonik dış görünümüyle sürüş deneyimini konforlu ve heyecan verici bir boyuta taşıyor.

    Alpine A110 S, performansı zirveye ulaştıran ve enerjisini sportif tasarımıyla pistlerden yollara taşıyan sıra dışı bir deneyimin kapılarını aralıyor.

    Tarihinde zaferler var

    Alpine, 1955 yılında motor sporlarına tutkuyla bağlı bir genç olan Jean Rédélé tarafından kuruldu. Markasının ismine, en sevdiği oyun alanı olan Alpler ilham oldu. Türkiye’de satışa sunulacak olan A110 modelinin atası olan 1962 model ilk A110, Alpine markasının yükselişe geçtiği önemli bir adım olarak tarihe geçti.

    1970’lerin başında ralli yarışlarının elitleri arasına giren Alpine, Monte-Carlo Rallisi‘nde iki kez pisti tekeline aldı ve 1973’te “Dünya Ralli Şampiyonu” unvanını kazanan ilk üretici oldu. Böylece Alpine efsanesi doğdu.

    Renault Grubu’nun Formula 1 başta olmak üzere motor sporlarındaki temsilcisi olan ve rekabet duygusunu kanında taşıyan Alpine, motor sporları yarışlarının yıldızı olan “24 Hours of Le Mans” yarışında ve dünyanın en önemli dayanıklılık yarışlarında zaferler kazandı.

    2017’de Alpine A110 yeniden doğdu. 2024 yılı Mart ayından itibaren ise A110, A110 GT ve A110 S olmak üzere üç farklı versiyonuyla Türkiye’de meraklıları ile buluşuyor.

  • Yenilenen BMW 4 Serisi Coupé ve Cabrio Satışa Sunuldu

    Yenilenen BMW 4 Serisi Coupé ve Cabrio Satışa Sunuldu

    BMW’nin beğenilen 4 Serisi’nin makyajlı versiyonları 4 Serisi Coupé ve Cabrio 3.576.000TL’den başlayan fiyatlarla resmen satışa sunuldu.

    Borusan Otomotiv’in Türkiye distribütörü olduğu BMW’nin, Coupé ve Cabrio segmentindeki en çok tercih edilen modelleri BMW 4 Serisi Coupé ve Cabrio yenilendi. 2023 yılını 1.047 adet ile kapatarak Premium Coupé segmentini %85 pazar payı ile domine eden BMW 4 Serisi Coupé, Türkiye pazarına özel 1.6 litrelik motorlu versiyonla 3.576.000 TL’den, benzer şekilde Premium Cabrio segment lideri konumundaki Yeni BMW 430i xDrive Cabrio modeli ise 5.413.700 TL’den başlayan fiyatlarla BMW‘ni Bul  platformu üzerinden rezerve edilerek satın alınabiliyor.

    Yeni BMW 420i Coupé M Sport ve Edition M Sport olmak üzere iki tasarım paketi seçeneği ile; Yeni BMW 430i xDrive Coupé modeli ise M Sport tasarım paketi ile müşterilerinin beğenisine sunuluyor.

    Mat renkli çerçeveye sahip Böbrek Izgarası ve ön tampona uygulanmış yeni hava girişleriyle dikkat çeken Yeni BMW 4 Serisi Coupé ile Cabrio modellerinin tasarımı, yeni gündüz farı ve Adaptif LED teknolojisine sahip ön aydınlatma grubuyla tamamlanıyor. BMW M4 CSL’den esinlenen Laserlight tasarımlı göz alıcı arka farlar; Yeni BMW 420i Coupé M Sport tasarım paketinde ek donanım, Edition M Sport tasarım paketinde ise standart olarak sunuluyor. Yenilenen dış tasarımın en çarpıcı ögelerinden biri konumundaki bu donanım, Yeni BMW 4 Serisi Cabrio modelinde ise standart donanımlar arasında yer alıyor.

    Yeni BMW 4 Serisi Coupé ve Cabrio‘nun dış tasarımlarındaki yeniliklere ek olarak iç mekanlarındaki güncellemeler de dikkat çekiyor. Yeni üç kollu, sportif ve fonksiyonel direksiyon bu farklılıkların başında geliyor. Alt kısmı düz olan yeni direksiyonun hemen arkasında yer alan vites değiştirme kulakçıkları da daha ergonomik olması için yeniden tasarlandı. BMW Kavisli Ekran sayesinde kabin içinde yer alan fiziksel düğmeler büyük oranda azalıyor. Klima menfezleri, iklimlendirme kontrol sistemi ve koltuk ısıtma gibi özellikler Yeni BMW 4 Serisi Coupé ve Cabrio modellerinde BMW Kavisli Ekran üzerinden kontrol ediliyor.

    İlk defa Yeni BMW 5 Serisi’nde kullanılmaya başlanan QuickSelect arayüzlü BMW İşletim Sistemi 8.5’e sahip Kavisli Ekranı sayesinde Yeni BMW 4 Serisi Coupé ve Cabrio modellerinde tek tuşla birçok özelliğe erişilebiliyor.

    Yeni BMW 4 Serisi Coupé Türkiye’ye Özel Motorla Satılacak
    Yeni BMW 4 Serisi Coupé, 1.6 litre hacminde dört silindirli turbo beslemeli motorla Türkiye’de satışa sunuluyor. Türkiye pazarına özel olarak geliştirilen bu motor 170 beygir güç üretiyor. Maksimum sürüş keyfini ve güvenliğini beraberinde getiren arkadan itişli çekiş yapısı sayesinde Yeni BMW 420i Coupé 0’dan 100 km/s hıza 8,2 saniyede ulaşıyor. Otomobilin gücünü aktarma görevini ise 8 ileri Steptronic şanzıman yerine getiriyor.

    Yeni BMW 420i Coupé modelinde; Park Asistanı, Sürüş Asistanı, Otomatik Uzun Far Fonksiyonu, Konfor Erişim Sistemi, iç tasarımı daha da lüks kılan CraftedClarity Cam Uygulaması, BMW Live Cockpit Plus, Güneş Korumalı Arka Camlar, Stop&Go Fonksiyonlu Adaptif Cruise Control, Elektrikli Ön Koltuklar ve Hafıza Fonksiyonlu Sürücü Koltuğu, Ön Koltuklarda Bel Desteği, Elektrikli Açılır Cam Tavan, Isıtmalı Ön Koltuklar, Otomatik Açılır Bagaj Kapağı, Kablosuz Şarj Haznesi ve Spor Ön Koltuklar gibi gelişmiş donanımlar standart olarak sunuluyor. Ayrıca yarı otonom sürüşe imkan tanıyan Sürüş Asistanı Professional, 360 derece park imkanı sunan Park Asistanı Plus ve Mavi/Kırmızı Kaliperli M Sport Fren Diskleri gibi donanımlar opsiyonel olarak sunuluyor.

    Performans ve verimliliği bir arada sunan Yeni BMW 420i Coupé, WLTP verilerine göre 7,4 lt / 100 km yakıt tüketim değeriyle dikkat çekiyor. 2 litre motor hacimli 7.7 – 6.9 lt / 100 km yakıt tüketimine sahip Yeni BMW 430i xDrive Coupé modeli ise özel sipariş üzerine müşterilere sunuluyor. Model, dört çeker sürüş mimarisini 245 beygir güç ile harmanlayarak 0-100 km/s hızlanmasını 5,7 saniyede tamamlıyor.

    Segmentinde Standartları Belirleyen Hafif Kumaşlı Tavan
    Yeni BMW 4 Serisi Cabrio‘nun işlevsel tavanı, hard top otomobilin sürüş rijitliğiyle, kumaş tavanın konforunu bir arada sunuyor. Yeni BMW 4 Serisi Cabrio‘nun hafif kumaşlı tavanı ve mekanizması rüzgara olan düşük direnci sayesinde otomobilin aerodinamiğine katkıda bulunurken, yol ve rüzgar sesini önemli ölçüde azaltıyor. Hafif kumaşlı tavan sadece 18 saniyede 50 km/s hızla giderken bile açılıp kapanabiliyor.

    Yeni BMW 430i xDrive Cabrio modelinde; Park Asistanı, yarı otonom sürüşe imkan tanıyan Sürüş Asistanı Professional, BMW Live Cockpit Professional, Otomatik Uzun Far Fonksiyonu, Adaptif LED Farlar, Konfor Erişim Sistemi, iç tasarımı daha da lüks kılan CraftedClarity Cam Uygulaması, Rüzgar Koruyucusu, Boyun Isıtma Fonksiyonu, Isıtmalı Direksiyon, Harman/Kardon Ses Sistemi, Elektrikli Ön Koltuklar ve Hafıza Fonksiyonlu Sürücü Koltuğu, Ön Koltuklarda Bel Desteği, Mavi Kaliperli M Sport Fren Diskleri, Isıtmalı Ön Koltuklar ve Kablosuz Şarj Haznesi gibi gelişmiş donanımlar standart olarak sunuluyor. Ayrıca, 360 derece park imkanı sunan Park Asistanı Plus, Gümüş Efektli Antrasit SoftTop ve Kırmızı Kaliperli M Sport Fren Diskleri gibi donanımlar ise opsiyonel olarak sunuluyor.

    Yeni BMW 4 Serisi Cabrio Türkiye’de 2 litre turbo beslemeli ve dört tekerlekten çekiş özelliğine sahip modelle satışa sunuluyor. Yeni BMW 430i xDrive Cabrio 245 beygir güç ve 400 Nm tork değerlerine sahip. Otomobil 0-100 km/s hızlanmasını 6,3 saniyede tamamlıyor.

  • Borusan Otomotiv Motorsport 2024 GT4 Avrupa Serisine Hazır !

    Borusan Otomotiv Motorsport 2024 GT4 Avrupa Serisine Hazır !

    Üst düzeyde rekabetin olduğu GT4 Avrupa Serisi’nde ülkemizi temsil eden ilk ve tek Türk takımı Borusan Otomotiv Motorsport (BOM), İstanbul Park Pisti’nde gerçekleştirdiği sezon öncesi testinde 2024 sezonunda yarışacak pilotlarını tanıttı.

    BMW yarış otomobilleri ile 16’ncı yarış sezonuna hazırlanan BOM, turkuaz BMW M4 GT4 yarış otomobili ile Avrupa’da mücadele edecek.

    GT4 Avrupa Serisinde ara vermeden 6 sezondur Türkiye’yi başarı ile temsil ettiklerini ifade eden Borusan Otomotiv Motorsport’un Takım Direktörü Ahmet Köseleci, 2023 sezonunda üstesinden gelinen onlarca zorluk, unutulmaz anılar ve Avrupa üçüncülüğü için ekibini tebrik etti. Daha iyi sonuçlara ulaşmak istedikleri 2024 sezonunda gelişim, istikrar ve tutku ile mücadele edeceklerini belirtti.

    Yeni sezonda pilotların her birinin alanında önemli başarılara imza atmış isimler olduğunu belirten Ahmet Köseleci, “12 kapı numaralı BMW M4 GT4’te bu sezon 14’üncü şampiyonluğu için mücadele edecek Berkay Besler’e, 2023 GT4 Avrupa Serisi şampiyonu, motor sporlarında sayısız başarıya imza atmış Gabriele Piana eşlik edecek” dedi.

    BOM’un 11 kapı numaralı otomobilinde ise 2020 GT4 Avrupa 2’ncisi, tecrübeli isim Yağız Gedik ile yükselen yıldız Pedro Ebrahim’in bitiş çizgisini ilk sırada geçmeye çalışacaklarını belirten Köseleci, “Güçlü pilot kadromuz ile birlikte yeni sezonda BOM rüzgarı estirip, bayrağımızı dalgalandıracağız.” dedi.

    BMW Motorsport fabrika pilotlarından Augusto Farfus ise 2023 sezonundan beri BOM ile sık sık görüşmeler yaparak takımın gelişimine yönelik değerli katkılar sağlarken, yeni sezon için duygularını ifade etti.

    Augusto Farfus: Uzun zamandır yarışan bir BMW pilotu olarak, BMW otomobilleri kullanan her takımı hayranlıkla izliyorum. BOM uzun zamandır izlediğim ve GT4 mücadelesinde çok başarılı bulduğum bir takım. GT4 Avrupa Serisi’ni her zaman yakından takip ettim. Bu sezon Borusan Otomotiv Motorsport’un benim sözüme güvenerek Pedro’ya şans vermesi vesilesiyle daha da yakından takip edeceğim. Pedro’nun BMW için mücadele edecek genç ve hızlı bir pilot olması bizler için çok kıymetli. Eminim ki bizleri çok başarılı bir sezon bekliyor. BOM, yaptığı yatırımlarla zirveyi hedefleyen kararlı bir GT4 takımı…” diyerek BOM’a olan desteğini belirtti.

    Borusan Otomotiv ana sponsorluğunda yarışan Borusan Otomotiv Motorsport’un diğer sponsorları Shell, Borusan Lojistik, Borçelik, Gedik Piliç, Borusan Oto, Supsan ve Glasurit’tir.

    Pilotlar Hakkında;

    Berkay Besler

    BOM’un genç pilotları arasında yer alan Berkay Besler karting ile başlayan yarış kariyerine hem ulusal hem de uluslararası birçok başarıyı sığdırdı. Bugüne kadar 285’i yurt dışı, 166’sı yerel olmak üzere toplamda 451 startı olan Besler, 215 podyum ve 13 şampiyonluğu elinde bulunduruyor. Son olarak 2023 GT4 Avrupa Serisi Silver kategorisi üçüncülüğünü elde eden Besler, yıldızını parlatmaya devam ediyor.

    Yağız Gedik

    2017’den bu yana Borusan Otomotiv Motorsport takımının pilotları arasında yer alan Gedik, Türkiye’de ve Avrupa’nın en önemli pistlerinde büyük başarılara imza attı.  Borusan Otomotiv Motorsport takımını pek çok kez başarıyla temsil eden Gedik, 2017 Türkiye Pist Şampiyonası Süper Grup şampiyonluğunu ve 2020 GT4 Avrupa Serisi Pro/AM kategorisi ikinciliğini elde etti.

    Gabriele Piana

    İtalyan pilot Gabriele Piana, kariyerine 1994 yılında karting ile başladı. 2013 yılından itibaren kariyerini motorsporlarında ilerletmeye karar veren Piana, GT yarışlarında 60’tan fazla galibiyet ve 100’den fazla podyum başarısı elde etti. 2014’teki ilk otomobil yarışından sonra üç yıl boyunca Mercedes AMG için fabrika sürücüsü olarak görev yapan Piana’nın ADAC GT4 Almanya’da üç şampiyonluk, Avrupa GT4 şampiyonluğu ve 24H yarış galibiyeti gibi birçok başarısı bulunuyor.

    Pedro Carvalho Ebrahim

    Brezilyalı pilot Pedro Carvalho Ebrahim, kariyerine 11 yaşında karting ile başladı. 13 yaşında KZ klasmanında elde ettiği şampiyonlukların ardından 15 yaşında NASCAR Brezilya’da üçüncülük kazandı. Pedro, 2022 yılında Brezilya Dayanıklılık Şampiyonası’na modifiye edilmiş bir Ginetta LMP3 ile P1 sınıfında katıldı. Çeşitli genç sürücü programlarında kendini gösteren Pedro yeni sezonda BOM ile Avrupa’da mücadele edecek.

    GT4 Avrupa Serisi 2024 Yarış Takvimi;

    Fransa Circuit Paul Ricard                           5-7 Nisan 2024

    İtalya Misano                                                   17-19 Mayıs 2024

    Belçika Spa-Francorchamps                       28-30 Haziran 2024

    Almanya Hockenheim                  19-21 Temmuz 2024

    İtalya Monza                                                    20-22 Eylül 2024

    Suudi Arabistan Jeddah                              22-23 Kasım 2024

  • FIA Başkanı Mohammed Ben Sulayem Türkiye Ziyaretinde Bulundu

    FIA Başkanı Mohammed Ben Sulayem Türkiye Ziyaretinde Bulundu

    Uluslararası Otomobil Federasyonu (FIA) Başkanı Mohammed Ben Sulayem; Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu Onursal Başkanı Serkan Yazıcı ve TOSFED Başkanı Eren Üçlertoprağı’nın ev sahipliğinde ülkemize gelerek Marmaris’te bir dizi görüşmede bulundu.

    TOSFED ve FIA’nın üst yönetimleri arasında gün boyu süren karşılıklı istişarelerin yanı sıra, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da yoğun programı arasında FIA Başkanı’nı kabul etmesi, otomobil sporlarının ülkemizdeki gelişimi ve geleceği açısından çok önemli bir adım oldu.

    Ziyaretle ilgili bir açıklama yapan TOSFED Başkanı Eren ÜçlertoprağıUzun zamandır yönetim kurulunda yer aldığımız FIA’nın Başkan seviyesinde ülkemize yaptığı ziyaret ve Sayın Cumhurbaşkanımızın da FIA Başkanı’nı kabul etmesi, hepimizi onurlandıran bir gelişme oldu. Bir bakıma otomobil sporlarının hem ülkemizdeki gelişim eğrisi, hem de FIA’nın Türkiye‘ye ne kadar önem verdiğini yansıtan bir adım olarak gördüğümüz görüşmeler son derece verimli geçti. Ülkemiz ve Federasyonumuzun organizasyon düzenleme kapasitesini her zaman takdir eden FIA Başkan Mohammed Ben Sulayem ile dünyanın önde gelen şampiyonaları Formula 1 ve Dünya Ralli Şampiyonası’nı yeniden ülkemize kazandırabilmek üzere istişarelerde bulunduk.

    Otomobil sporlarını ve Federasyonumuzu her zaman destekleyen Sayın Cumhurbaşkanımıza teveccühleri için şükranlarımızı sunuyor, otomobil sporlarının ülkemizdeki gelişiminin devamı ile spor turizmi vasıtasıyla Türkiye’nin tanıtımı için tam gaz çalışmaya devam ediyoruz.” yorumunu yaptı.

  • 2. El Araçlarda Boya Değişim Yerine Elektronik Şasi Kontrolü Daha Çok Önem Arz Ediyor

    2. El Araçlarda Boya Değişim Yerine Elektronik Şasi Kontrolü Daha Çok Önem Arz Ediyor

    İkinci el araçlarda değişen ve boya takıntısı yerine şasi kontrolü çok daha önem arz ediyor ve gözle elle şasi kontrolü yerine elektronik şasi kontrolü yapılması gerekiyor zira bir aracın ağır kaza yapıp yapmadığı elektronik şasi kontrolü ile ortaya çıkıyor.

    İkinci el araç pazarında yıllar içinde yaşanan birçok dolandırıcılık vakasıyla birlikte eş zamanlı olarak büyüyen ve kurumsallaşan “oto ekspertiz” sektöründe “doğru bilinen birçok yanlış” olduğuna dikkat çekiliyor.

    Her yıl ortalama 4 milyon aracın boyandığına ve araç parkı yaş ortalamasının 15’e dayandığına dikkat çeken RS Otomotiv Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ünal ÜnaldıBir araç hasar sonrası boyasız düzeltme ile onarıldıysa veya kurtarılamayacak düzeydeyse ve boyanmışsa, bu aracın değerini düşürecek bir durum değildir. Ekspertiz şirketlerinin sök-tak olarak tespit ettiği parçalar nedeniyle değer düşüklüğünden bahsedilmemeli. Tüm bu sorunların sebebi, ekspertiz yapan şirketlerin birçoğunun niçin parçanın sökülüp geri takıldığını bilmemesinden kaynaklıdır. Karoserdeki bu parçalara ekstra dikkat eden oto ekspertiz sektöründe çok daha önemli olan şasiye ise bilimsel yöntemlerle bakılmıyor. Gözle, elle şasi kontrolü yapılıyor. Elektronik şasi kontrolünü bu yüzden gerçekleştiriyoruz ve önemsiyoruz. Bir aracın ağır kaza yapıp yapmadığını anlamanın tek yolu bu.” açıklamasında bulundu.

    20 yıl öncesine kadar bir araç satın alırken karoserdeki boya ve değişen tespiti, sanayideki ustaların gözle kontrolüyle gerçekleştirilirken, bugün kurumsal ekspertiz firmalarının pazara dahil olmasıyla birlikte daha kesin bilgi elde edilebilir hale geldi. Ancak özellikle servis-satış sonrası hizmetleri bilgi birikimi ve tecrübesi olmayan birçok oto ekspertiz şirketinin, hasar sonrası araçlarda yapılan işlemin nedenine ve niteliğine bakılmaksızın tespitler yaptığı ifade ediliyor.

    Araçtaki parçaların boyasız düzeltilmesi, boyanması, değişmesi değil şasi önemli

    Yılda 4 milyon aracın boyandığını hatırlatan RS Otomotiv Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ünal ÜnaldıOrtalama araç parkı yaşımız 15’e dayandı. Böyle bir araç parkında tüketiciler de ekspertiz firmaları da boyalı parça sayısından çok, boya işleminin niteliğine ve kaporta onarımının, aracın orijinaliyle uyum sağlamasına dikkat etmeli. TSE belgeli servislerde, fabrika boya kalitesine maksimum sadık kalınarak, uzman eğitimli teknisyenler tarafından uygulanan profesyonel boya işlemi, aracın değerini korur.  Bir parçanın sökülüp takılması, büyük bir hasar alındığı anlamına gelmemeli. Veya aracın direğinde dolu hasarı nedeniyle boya yapılmış; halbuki mukavemet kaybı yok. Bu aracın büyük bir kazaya karıştığı yorumu yapılıyor.

    Parça sökülmeden düzeltilmesi ve boyanması mümkün değilse ve orijinale sadık biçimde, standartlar çerçevesinde işlem yapılmışsa aracın değerinin düştüğünden söz edilemez. Asıl değer düşüklüğünü ortaya çıkaracak şey ağır hasar geçmişi, bunu anlamanın en iyi yolu ise şasi kontrolü. Halen sektörde şasi kontrolü gözle, elle yapılıyor. Bu yöntemle şasideki milimetrik oynamaları nasıl anlayacaksınız? Sadece tamponu boyalı, ancak ağır hasar geçmişi olan araçlarla dahi karşılaşıyoruz ki tampon boyasına da maalesef bakılmıyor. Elektronik şasi kontrolünü can ve mal güvenliğimiz açısından önemsiyoruz ve her ekspertiz işleminde, her aracın şasisini elektronik olarak kontrol ediyoruz.”şeklinde konuştu.

  • Yeni Maserati Gran Cabrio

    Yeni Maserati Gran Cabrio

    Maserati, ürün yelpazesinin ikonik üyesi GranCabrio‘yu sundu. Benzersiz konfor arayan sürüş tutkunları için tasarlanan, yepyeni ve zarif üstü açık bir model olan GranCabrio, ödüllü coupe ikizi GranTurismo‘yu tamamlıyor.

    Maserati GranCabrio, Trident serisindeki en yüksek performansa sahip otomobillerin gücünü aldığı 542 hp 3.0 litrelik çift turbolu 6 silindirli içten yanmalı Nettuno motora sahip, Trofeo donanım seviyesinde sunuluyor.

    GranCabrio’da, Maserati GranTurismo için şimdiye kadar üretilmiş en güçlü motor olan Nettuno‘nun olağanüstü performansı, uzun mesafelerde seyahat etmek için gerçek optimum konforla bir araya geliyor. Araç, yolculuğun tüm güzelliklerinden ve her açıdan olağanüstü bir otomobilin benzersiz özelliklerinden en iyi şekilde yararlanmak için açık hava sürüş deneyimi ile daha da zenginleşiyor.

    %100 İtalya‘da üretilen Trident‘in yeni üstü açılabilir modeli GranTurismo’nun izinden giderek lüks, performans, sürüş konforu ve sportiflikten ödün vermeden grand tourer’ın yeni ve büyüleyici bir versiyonunu sunuyor.

    50 km/saat hıza kadar hareket halindeyken bile bagaj alanına otomatik olarak 14 saniye gibi kısa sürede yerleştirilen tavanı, mümkün olduğunca az yer kaplıyor. Dört yolcunun rahatça oturabildiği GranCabrio, saçları uçuşturan rüzgarla seyahat etmek ve sıra dışı bir sürüş ve otantik İtalyan tarzını solumak için ideal. Maserati GranCabrio‘nun zarafeti, tavanı açıkken ve motorun sesi her yeri sararken dışardan daha da fazla hissediliyor. Maserati’nin ilk yol spor otomobili olan 3500 GT‘nin üstü açılabilir versiyonu ilk kez 1959 Cenevre Otomobil Fuarı‘nda tanıtılmıştı.

    Maserati‘nin en son modeli olan bu lüks otomobil, üstü açılabilir yeni görünümüyle Maserati’nin bilinen stilistik detaylarını geliştirerek, GranCabrio meraklılarına özgü panorama ve seyahat ruhuyla tam bir uyum içinde, yolculuğu zenginleştirerek sürüş keyfini en üst düzeye çıkarıyor. Tasarıma gösterilen özen ve özel detaylar yanı sıra, teknoloji, performans ve eğlenceden de ödün verilmiyor. Direksiyonda maksimum güvenlik ve sürücü destek hizmetleri sunuluyor.  

    “Açık hava deneyimi” olağanüstü termal ve akustik konforla daha da üst düzeye çıkıyor. Beş renk seçeneği bulunan açılır tavan, merkezi ekrandaki bir dokunmatik düğme aracılığıyla kontrol ediliyor ve sürücülere tam kontrol ve özgürlük sağlıyor.

    Açık havada sürüşünden hoşlananlar için Maserati her ayrıntıyı düşünmüş. GranCabrio, standart bir özellik olarak sürücü ve yolcuların boyunlarını sıcak tutmak için üç farklı ısı seviyesi sunan son teknoloji bir boyun ısıtıcı ile birlikte geliyor.

    İsteğe bağlı olarak sunulan özellikler arasında, iki yolcu tarafından kullanılmak üzere tasarlanan ve manuel olarak katlanabilen rüzgar durdurucu da yer alıyor. Üst kısım açıkken, kabin içindeki türbülansı en aza indirerek yolcuların aracın aerodinamik performansını sonuna kadar kullanmalarına olanak tanıyor.

    GranTurismo ile birlikte geliştirilen yeni GranCabrio, geçen zamana rağmen kimliğine sadık kalan bir otomobilin kusursuz verimliliğinin ve doğal güzelliğinin birleşimini özetliyor: Maserati‘nin Modena merkezli mirasının karakterini öne çıkaran klasik özellikleri ile sınıfının en iyisini en son teknolojiyle sunan bir stil örneği. 

  • Yeni BMW 5 Serisi WWCOTY Jürisi Tarafından Ödüle Layık Görüldü

    Yeni BMW 5 Serisi WWCOTY Jürisi Tarafından Ödüle Layık Görüldü

    BMW’nin elli yılı aşkın geçmişiyle Business Sedan segmentinin öncüsü olan sekizinci nesli Yeni BMW 5 Serisi Sedan, yalnızca kadın otomotiv uzmanlarının yer aldığı uluslararası bir jüriden oluşan Women’s Worldwide Car Of The Year’da (WWCOTY) “Large Car/Büyük Otomobil” kategorisinde Yılın Otomobili seçildi.

    Bu yıl 14’üncüsü düzenlenen ödüllerin jürisinde 5 kıtada 52 ülkeden 75 kadın otomotiv gazetecisi oy kullandı. Yenilenen tasarımı, inovatif teknolojileri ve ilk defa tamamen elektrikli sürüş seçeneğini aynı gövdede kullanıcısına sunan Yeni BMW 5 Serisi Sedan güvenlik, sürüş, konfor, verimlilik, çevresel etki ve fiyat performansıyla büyük ödülü kazandı.

    Yeni BMW 5 Serisi Sedan Hakkında
    BMW’nin tüm dünyada en çok bilinen ve tercih edilen modelleri arasında yer alan BMW 5 Serisi, sekizinci nesli ile yepyeni bir formda otomobil tutkunlarının karşısına çıktı. Yeni BMW 5 Serisi Sedan, ilk defa tamamen elektrikli versiyonuyla da tüketicinin beğenisine sunuldu. Türkiye’de 2023 yılının son çeyreğinde yollarla buluşan otomobil, Mild hybrid-dizel Yeni BMW 520d xDrive ve tamamen elektrikli Yeni BMW i5 eDrive40 ile Yeni BMW i5 M60 versiyonlarıyla Borusan Otomotiv Yetkili Satıcılarında yerini alıyor.

    Women’s Worldwide Car Of The Year (WWCOTY) Hakkında
    2009 yılında Yeni Zelandalı otomobil gazetecisi Sandy Myhre tarafından oluşturulan organizasyon, dünyadaki kadın otomobil gazetecilerinden oluşan tek otomobil ödül organizasyonu konumunda. Yılın en iyi otomobillerini kadınların bakış açısıyla değerlendirmeyi amaçlayan WWCOTY ödülleri, Aile Otomobili, Büyük Otomobil, SUV, Exclusive Otomobil ve 4×4 Pick up kategorilerinde veriliyor.

  • Elektrikli Araçlarda Hasar Tespiti ve Onarım Uzmanlık Gerektiriyor!

    Elektrikli Araçlarda Hasar Tespiti ve Onarım Uzmanlık Gerektiriyor!

    TÜSED (Türkiye Sigorta Eksperleri Derneği), elektrikli araçlarda ortaya çıkan hasarların tespiti ve hasar sonrası onarım süreçleriyle ilgili faydalı açıklamalarda bulundu.

    Akaryakıt ile çalışan motora sahip araçlarla karşılaştırıldığında elektrikli araçlarda hasar sonrası ortaya çıkacak risklerin yüksek olduğunu belirten TÜSED Türkiye Sigorta Eksperleri Derneği Yönetim Kurulu, hasar tespiti ve onarım süreçlerinde doğru ekipman kullanımı ve eğitimin önemine dikkat çekti.  

    Türkiye otomobil pazarındaki payı her geçen gün artan elektrikli araçların hasar sonrası süreçleriyle ilgili kapsamlı bilgiler veren TÜSED Türkiye Sigorta Eksperleri Derneği, özellikle yüksek voltaja ve bataryada ortaya çıkabilecek kimyasal tepkimelere karşı alınması gereken önlemlerle ilgili detaylı açıklamalarda bulundu.

    Her aracın acil durum müdahale talimatlarının farklı olabileceğine dikkat çeken TÜSED Yönetim Kuruluİlk ve en önemli husus yüksek voltaj sisteminin kesilmiş olmasıdır. Yüksek voltaj kesilmiş olsa dahi aracın sistemleri üzerindeki elektrik yükü aracın modeli ve teknolojisine göre 30 dakikaya kadar bir deşarj bekleme süresi gerektirebiliyor. Her ne kadar tümüyle çok yeni bir teknoloji olsa da ilk üretilen elektrikli araçlarda risk daha yüksek olabiliyor. 

    İkinci önemli husus ise bataryaların hasar alıp almadığıdır. Batarya kontrol edilerek kimyasal bir tepkimeye girip girmediğinin tespit edilmesi, batarya ısısının düzenli aralıklar ile kontrol edilmesi gerekiyor. Genelde titanyum malzemeden üretilen batarya dış gövdeleri deformasyona uğramasa da iç yapısında bir bozulma sonucunda kimyasal olarak tepkime başlamış olma riski var. Bu risk 15 güne kadar devam edebiliyor.

    Özellikle li-ion bataryaların iç yapılarına su teması halinde kimyasal tepkime ile polimer iyonların hava ile buluşması zehirli gazların ortaya çıkmasına sebebiyet veriyor. Bu durum zehirlenmelere, cilt yanıklarına ve özellikle gözlere ciddi zararlar verebilecek potansiyele sahiptir. Ayrıca aracın uzaktan kumanda sistemi ve mevcut ise uygulama ile bağlı olabileceği mobil telefon ve tabletler ile ilişiğinin kesilmiş olması da dikkat edilmesi gereken hususlardan biri. Bu kontrolün yapılmamış olması halinde herhangi sistemin bir anda aktif olabilme riski var.” açıklamasında bulundu.

    Orta ve büyük ölçekli hasarlarda ekspertiz ve onarım sürecine dikkat

    Hasar tespit aşamasının basit hasarlarda, akaryakıt ile çalışan motora sahip diğer araçlardan çok da farklı olmadığını belirten TÜSED, orta ve büyük ölçekli hasarlarda sürecin farklılaştığını ifade ediyor. “Öncelikle hasarlı aracın elektrikli araç hasarlarına müdahale edebilecek gerekli yetkinlik ve şartlara uygun tamirhanelerde bulunması çok önemli. Diğer araçlardan farklı olarak söz konusu fiziksel şartları sağlamış ve gerekli yetkinliklere sahip yetkili servisler bu araçlar üzerinde çalışırken ayrı bir alanda işlem yapıp etrafını bantla çevirerek işlem yapıyorlar.

    Büyük ve mekanik hasarların tespitinde özel silikon eldivenler kullanmak, maske ve koruyucu gözlük takmak, tedbiri elden bırakmamak, yüksek gerilimden dolayı temas edilebilecek nokta ve kablolara (özellikle turuncu kablolara ve soketlere-turuncu renk yüksek voltajı gösteren evrensel bir renktir) çok dikkat etmek gerekli. Yine ortamın havalandırma yeterliliği dikkat edilmesi gereken diğer bir husus.” diyor.

    Onarım süreçlerinde eğitimsiz teknisyen araca veya kendisine zarar verebiliyor

    TÜSED yetkilileri onarım sürecinde eğitimli personelin önemine dikkat çekiyor ve sözlerine şu şekilde devam ediyor: “Yine bu araçları normal araçlardan ayıran bir diğer özellik ise ağırlıklarının fazla olması ile ivmelenmelerinin de güçlü olması sebepleri ile kaza halinde ivme etkisi ile araçlarda daha fazla hasar meydana gelebiliyor. Onarım teknikleri ise henüz sınırlı. Alternatif onarım teknikleri yok denecek kadar az. Batarya başta olmak üzere bazı parçaların onarımları mümkün değil.” şeklinde açıklamalarına devam eden dernek, servislerin elektrikli araçlarla ilgili yetkinliğine ilişkin de önemli satır başlarını paylaştı.

    TÜSED Yönetim Kurulu, “Ülkemizde satılan birçok elektrikli aracın yetkili servisi bulunmakta. Ancak maalesef tüketici tercihine ve diğer faktörlere bağlı olarak (onarım maliyeti) özel servislerinde bu araçları onardığına şahit olmaktayız. Henüz az sayıda özel onarım servisi bu konuda çeşitli eğitimler alarak yetkinlik seviyesini geliştirmiş durumda. Yasal olarak elektrikli araç teknisyenlerinin almak zorunda olduğu eğitimler var, bunlar sorgulanmalı. Yedek parça temin ve tedarik süreci uzun sürebilmekte, henüz bu araçlarda yeterince uzmanlaşma olmadığı için, hasar ve arıza tespitleri daha uzun, eğitimli teknisyen sayısı ise az.

    Basit bir karoser onarımda dahi bilgisiz bir teknisyen aracın komple elektronik sistemine zarar verebilir. Bu tarz yaşadığımız örnekler mevcuttur. Ayrıca araçların bir yerden bir yere taşınması gerektiğinde de bu onarım aşaması olsun, kaza sonrası olsun mutlak suret yerden bağlantısının kesilmesi gerekmektedir. Özellikle de rejeneratif frenleme sistemine sahip araçlarda bu durum önem arz ediyor. Ayrıca onarım sonrası araçların yeniden aktif hale getirilmesi için birtakım prosedürler ve sistemlerin sırası ile yeniden devreye alınması süreçlerinde yeni sorunlar ortaya çıkabiliyor.” dedi.

  • Peugeot Yeni E-5008’in Örtüsünü Kaldırıyor !!

    Peugeot Yeni E-5008’in Örtüsünü Kaldırıyor !!

    PEUGEOT, yenilikçi ürünlerine yenilerini eklemeye devam ediyor. Markanın 7 koltuklu SUV modeli 5008’in, yenilenen tasarımı ve elektrik motoruyla ön gösterimi gerçekleştirildi. Üçüncü sıraya kolay erişim özelliğiyle gerçek bir 7 koltuklu SUV olan yeni E-5008, geniş bir yaşam alanı ve yüksek konfor özellikleriyle D-SUV segmenti müşterilerini yeni teknolojilerle tanıştıracak.

    Yeni E-5008‘in iç ve dış tasarımına ilişkin diğer tüm detayları ise Mart ayında açıklanacak.

    Fransız üretici PEUGEOT, ileri teknolojiye sahip yenilikçi modelleriyle fanatiklerini büyülemeye devam ediyor. Sektörün geleceğine yatırım yapan şirket, bu kapsamda geliştirdiği elektrikli modelleri birer birer tanıtmaya ve yollara çıkarmaya başladı. Bu kapsamda marka, 7 koltuklu SUV modeli 5008’in elektrikli versiyonu olan E-5008’in ön gösterimini gerçekleştirdi.

    Oturma odasını hatırlatan iç mekan konforu!

    Tamamen yeni PEUGEOT E-5008‘in iç mekanını gösteren kısa bir tanıtım videosu yayınlayan marka, yeni üst sınıf büyük hacimli SUV modelinde yakında otomobil severleri nelerin beklediğine dair kısa bir bakış sunuyor.

    Sürüş keyfini bir üst seviyeye taşıyan yeni PEUGEOT Panoramic i-Cockpit® ile donatılan yeni E-5008, aynı zamanda göz hizası ekranı ile merkezi dokunmatik ekranı birleştiren ve havada süzülen kavisli 21 inç HD panoramik ekranıyla dikkat çekiyor.

    Panoramik ekranın havada süzülme etkisi, ekranın altında bulunan LED ortam aydınlatmasıyla vurgulanıyor. Optimum ergonomi sağlayacak şekilde konumlandırılan panoramik ekran, sürücüye doğru hafifçe kavisli olup yolcu açısından da mükemmel erişime sahip. Ayrıca yeni E-5008, 7 koltuğa ve konforlu üçüncü sıraya kolay erişim sağlayan yapısıyla oturma odasını andıran zarif bir iç mekan vadediyor.

  • Efsane Renault 5 Serüveni %100 Elektrikli Renault 5 E-Tech İle Devam Ediyor

    Efsane Renault 5 Serüveni %100 Elektrikli Renault 5 E-Tech İle Devam Ediyor

    Renault, 91. Cenevre Uluslararası Otomobil Fuarı‘nda Renault 5 E-Tech %100 Elektrikli modelinin dünya lansmanını gerçekleştirdi. Elektrikli otomobil sürüş keyfini farklı bir boyuta taşıyan yeni modelin, 2025 yılının ilk çeyreğinde Türkiye’de satışa sunulması planlanıyor.

    Renault, “91. Cenevre Uluslararası Otomobil Fuarı”nda Renault 5 E-Tech %100 Elektrikli modelinin dünya lansmanını gerçekleştirirken, E-Tech ürün gamını da 3 Mart 2024 tarihine kadar sergileyerek fuarda kullanıcılarla bir araya gelecek.

    MAİS A.Ş. Genel Müdürü Dr. Berk Çağdaş,Renault, bu yıl Cenevre Uluslararası Otomobil Fuarı‘nda yeni nesil bir otomotiv şirketine dönüşümünü gözler önüne seriyor. Fuarda dünya lansmanı gerçekleştirilen ve ikonik öğeleriyle dikkat çeken Renault 5 E-Tech %100 Elektrikli benzersiz bir model. İlk kez 1972 yılında satışa sunulan ve kullanıcıların kalplerinde yer edinen bu özel model, şimdi en ileri teknolojilere ve elektrikli güç-aktarma sistemine sahip bir tasarım harikası olarak tekrar kullanıcıların kalbini fethetmeye geliyor.  Renault’daki elektrik devriminin yepyeni yüzü olan Renault 5 E-Tech %100 Elektrikli’yi 2025 yılının ilk çeyreğinde Türkiye’de satışa sunmayı planlanıyoruz. MAİS olarak, Renault’daki elektrikli çağını OYAK vizyonu ile birleştirerek yeni modellerimizi kullanıcılarımızla buluşturmaya devam edeceğiz.” dedi.

    Elektriğin ve yeniliğin simgesi

    Renault 5 çekici tasarımı, çok yönlülüğü ve yakıt ekonomisiyle bilinen eşsiz bir otomobildi. Satışa sunulduğu dönemde milyonlarca ailenin yaşam tarzına ve gereksinimlerine yanıt verdi. Bu son derece önemli mirası sürdüren Renault 5 E-Tech %100 Elektrikli, günümüzün toplumsal ve çevresel ihtiyaçlarına yanıt vermek için yeni yüzüyle tekrar kullanıcılarla buluştu.

    Benzersiz ve duyguları harekete geçiren tasarım

    Renault 5 E-Tech %100 Elektrikli, markanın diğer modellerine uygulanan tasarım kodlarını ikonik bir model olarak yeniden yazıyor. Retro-fütüristik tasarım özellikleri ve duyguları harekete geçiren ayrıntılar, modern bir bütün oluşturuyor.

    Modern gövde orantıları

    50 yıl içinde araç gövde orantıları önemli ölçüde değişti. Renault 5 E-Tech %100 Elektrikli her açıdan modern olan tasarımı ve özellikleriyle öne çıkıyor.

    • Minimum ön ve arka uzantılara sahip, dört büyük 18 inçlik jant.
    • Tekerlekler gövdeyle aynı hizada olup geniş iz aralığına sahip (önde 1,55 m ve arkada 1,53 m).
    • 4 m’den kısa bir otomobil (3,92 m).

    Göründüğünden daha kompakt

    Renault 5 E-Tech %100 Elektrikli küçük, çevik bir şehir otomobiliyle aynı boyutta olup, çekici gövde orantılarına sahip.

    • Sadece 3,92 metre uzunluğuyla Twingo (30 cm daha kısa) ve Clio (13 cm daha uzun) boyutlarının arasında yer alıyor.
    • Aks mesafesi Clio’ya göre (2,54 m) sadece 4 cm daha kısa olan Renault 5 %100 Elektrikli cömert bir iç hacim vaat ediyor.
    • 1,77 m’lik genişliğiyle, şehir yollarında çeviklik sağlıyor.
    • Model zeminindeki bataryasıyla ideal boyutlara sahip: 1,50 m yüksekliğiyle Clio’dan 6 cm daha yüksek, Twingo’dan ise 5 cm daha alçak.

    Renault 5 E-Tech %100 Elektrikli, Evolution, Techno ve Iconic Cinq donanım seviyeleri ile satışa sunulacak. Aynı zamanda model, kişiselleştirmeyi yeni bir seviyeye taşıyan; çıkartmalar ve 3D baskılı saklama alanları da dahil olmak üzere benzersiz kişiselleştirilmiş aksesuarlara sahip olacak.

    Elektrikli otomobil kullanmaya teşvik eden üstün sürüş keyfi

    Renault 5 E-Tech %100 Elektrikli, hem şehir içi hem de şehir dışı kullanıma uygun bir model olarak tasarlandı. 52 kWh’e kadar bataryasıyla 400 km’ye kadar WLTP menzili sağlıyor. Ayrıca 11 kW AC şarj gücü, ve 100 kW’a kadar DC şarj gücü ile gelişmiş bir şarj çözümü de sunuyor. Elektrikli şehir otomobili segmentinde nadir görülen bir özellik olarak 500 kg çekme kapasitesiyle, römork da çekebiliyor.

    Her şeyden önce optimize edilen ön süspansiyon ve küçük dönüş çapıyla son derece çevik bir otomobil. Üst segmentlerden alınan çok kollu arka süspansiyon, bu segmentte daha önce görülmemiş düzeyde yol tutuş ve performans özellikleri sunuyor. Tüm bunlar konfordan ödün vermeden üstün sürüş keyfine katkıda bulunuyor.

    Avrupa’da benzersiz yeni nesil elektrik platformu

    Renault 5 E-Tech %100 Elektrikli, performanstan ödün vermeden ikonik tasarımını sergilemek için geliştirilen yeni tamamen elektrikli platform AmpR Small üzerine üretilen ilk otomobil. Böylece, elektrikli bileşenlerde ve modern teknolojide en iyi özelliklerle, bu segmentte rakipsiz sürüş keyfi ve konfor sunuyor.

    Teknolojilerle zenginleştirilmiş bir deneyim

    Bağlantılı

    Renault 5 E-Tech %100 Elektrikli, entegre Google ile en güncel OpenR Link sistemi dışında 50’nin üzerinde uygulama ve şarjın planlanan yolculuğa entegre edilmesi gibi pratik hizmetlerle donatılıyor.

    Sezgisel ve misafirperver

    Renault 5 E-Tech %100 Elektrikli, Google’ın bağlantılı hizmetleri dışında akıllı, yardımsever ve sevimli bir yol arkadaşı olan resmi Renault avatarı Reno’yu da bünyesinde barındırıyor. Avatar, müşterilere daha keyifli ve daha sezgisel bir elektrikli deneyimi sunmak üzere Renault tarafından geliştirildi.

    Konforlu

    Ses konforu; patentli akıllı koza ses yalıtım sistemi ve üst segmentlerden alınan akustik ön cam ile optimize ediliyor. Termal konfor için ise ısı pompası batarya enerjisinden tasarruf sağlıyor.

    Güvenlik

    En ileri güvenlik özellikleriyle donatılan Renault 5 E-Tech %100 Elektrikli, yolu okuyan akıllı adaptif hız sabitleyici ve 2. seviye otonom sürüş teknolojisi Aktif Sürücü Asistanı da dahil olmak üzere üst segmentlerden aktarılan ileri sürüş destek sistemlerini (ADAS) içeriyor.

    Motor, batarya ve şarj kombinasyonları

    Otomobilin kullanım amacını yansıtan motor ve batarya seçenekleriyle Renault 5 E-Tech %100 Elektrikli, şehir ve ötesi için tasarlandı. 110 kW güç, 400 km’ye kadar WLTP menzili ve 100 kW’a kadar DC şarj ile çok yönlü bir yapı ortaya koyarken müşterilerin tüm beklentilerine cevap veriyor.

    Renault 5 E-Tech %100 Elektrikli, Renault Grubu ve Renault markasının sürdürülebilirlik taahhütlerini bünyesinde barındırıyor. Çevreye, doğal kaynaklara, iklime, yolcuların ve diğer yol kullanıcılarının güvenliğine daha saygılı bir ulaşımın önünü açıyor.