Yazar: admin

  • 2030’da Avrupa’da Satılan Tüm Peugeot Modelleri Elektrikli Olacak

    2030’da Avrupa’da Satılan Tüm Peugeot Modelleri Elektrikli Olacak

    PEUGEOT, E-LION Projesi kapsamında gerçekleştirdiği E-LION Günü’nde markanın elektrikliye geçiş yolundaki iddialı hedeflerini ve stratejilerini açıkladı.

    2023 yılında PEUGEOT ürün gamındaki her model elektrik destekli olacakken, 2025 yılında markanın tüm modellerinde tamamen elektrikli bir ürün seçeneği olacak. 2030 yılına gelindiğindeyse Avrupa’da satılan PEUGEOT modellerinin tamamının tamamen elektrikli olması planlanıyor.

    PEUGEOT’nun elektrikliye geçiş yaklaşımı, E-LION Projesi adıyla tanıtıldı. Değişen dünyanın ihtiyaçlarına iyi araştırılmış bir yanıt niteliğinde olan PEUGEOT E-LION Projesi, gelecek nesil PEUGEOT modellerinde bu ihtiyaçları karşılamak için yol gösterici olacak. E-LION Projesi sadece elektrikliye geçişten ibaret değil, 5 temele dayalı, 360 derece bütünsel bir proje yaklaşımı.

    PEUGEOT E-LION Projesi’nin 5 temel unsuru:

    1. Ekosistem: STLA hedeflerine uygun ürün ve hizmet ekosistemi.
    2. Deneyim: Şarjdan bağlantıya kadar uçtan uca eksiksiz müşteri deneyimi.
    3. Elektrik: 2025 yılına kadar tamamen batarya elektrikli ürün gamına sahip olma taahhüdü.
    4. Verimlilik: Performansı en üst seviyeye çıkarma ve kilo watt tüketimini en aza indirme hedefi (E-208 için 12,5 kWsa/100 km).
    5. Çevre: 2038 yılına kadar net 0 karbon olma hedefi.

    PEUGEOT 2 yıl içinde 5 yeni elektrikli araç pazara sunacak

    Önümüzdeki 2 yıl boyunca 5 yeni PEUGEOT modelinin lansmanı gerçekleştirilecek. e-308 ile beraber Avrupa’nın ilk elektrikli station modeli e-308 SW, e-408, e-3008 ve e-5008, bu 5 modeli oluşturacak. Elektrikli 308 ve 308 SW, 115 kW (156 hp) güç üreten ve 400 km’nin üzerinde menzile (WLTP döngüsü) sahip yeni bir elektromotorla yollara çıkacak. Bu model, ortalama 12,7 kWsa enerji tüketimi ve segmentin en iyi verimlilik seviyesi ile çok iddialı bir seçenek olarak öne çıkıyor.

    Yeni hibrit teknolojisi

    PEUGEOT, MHEV 48V ile yeni hibrit teknolojisini de tanıtıyor. Marka bu yıl, 208, 2008, 308, 3008, 5008 ve 408 modelleri ile bu alana iddialı bir giriş yapacak. PEUGEOT Hybrid 48V sistem; yeni nesil 100 hp veya 136 hp PureTech benzinli motor, elektromotor (21 kW) ve benzersiz 6 vitesli elektrikli çift kavramalı şanzımandan (E-DCS6) oluşuyor. Sürüş sırasında şarj olan bir batarya sayesinde, bu teknoloji daha yüksek alt devir torku ve yakıt tüketiminde %15 azalma sağlıyor (3008 modelinde 126 gr CO2/km itibariyle). Böylece hibrit sistemle donatılan bir C segmenti SUV, şehir içi sürüşlerinde zamanın %50’sinden fazlasını sıfır emisyonlu, tamamen elektrik modunda geçirebiliyor. Aynı zamanda şehir içi sürüşlerinde sıfır emisyon modunda sürüş yapma olanağı da sağlanıyor.

    Yeni nesil C-SUV

    PEUGEOT e-3008, 2023’ün ikinci yarısında tanıtılacak, çift motor dahil olmak üzere 3 elektrikli güç-aktarma sistemiyle menzili 700 km’ye kadar ulaşacak. e-3008, ileri teknoloji ürünü STLA Orta Boy platformuyla pazara sunulan ilk otomobil olacak. Modelin hemen ardından e-5008 de tanıtılacak.

    PEUGEOT’nun yeni BEV-by-design serisi

    PEUGEOT E-LION Projesi’ndeki ürün tasarımı ve teknolojik yenilikler, 2038 yılına kadar net 0 karbon olma hedefinde çok önemli bir rol oynayacak. PEUGEOT’nun yeni BEV-by-design serisi, Stellantis teknoloji platformları tarafından desteklenecek ve gelecekteki tasarımların geliştirilmesi için heyecan verici bir temel sağlayacak. Yeni gövde orantıları aracın genel oranlarını yeniden tasarlamak için daha fazla esneklik ve özgürlük sağlayacak. Tamamen yeni bir tasarım diliyle yeni açılar yakalanacak. İç mekan ve işlevleri yeniden yorumlanarak yeni hacimler oluşturulacak. Araç kontrollerinde “Yeni Jestler” kullanılarak yeni dönemde yenilikler hayatımıza girecek. Örneğin; elektronik direksiyon, aracı kontrol etmenin tamamen yeni yollarını sağlayacak. Hypersquare ve 2026’dan itibaren pazara sunulacak olan tamamen yeni bir HMI ile yeni nesil akıllı i-COCKPIT tasarımına olanak sağlanacak.

    STLA teknoloji çözümleri de kabin içi deneyimi kolaylaştırıyor. Otomobilin sinir merkezi STLA-BRAIN’in merkezi zekası, havadan (OTA) yüklenebilecek. STLA-SMARTCOCKPIT, kabin içinde ve kabin dışında dijital yaşamınızı tamamlayacak. STLA-AUTODRIVE, otonom sürüşün geleceğini adlandıracak. Amazon ve Foxconn gibi dünyanın önde gelen oyuncularıyla yapılan iş birlikleri, yeni teknolojinin her zaman harika bir deneyim olarak sunulmasını sağlıyor.

    PEUGEOT Ürün Müdürü Jerome Micheron; “Müşterilerimiz elektrikli bir PEUGEOT kullandığında, yine de her şeyden önce bir PEUGEOT kullanmış olurlar. Bu benzersiz deneyim her zaman önceliğimiz olacak.” dedi.

    PEUGEOT, GWP’yi (Küresel Isınma Potansiyeli), gelecek 2 araç nesli ile 4’e bölüyor

    Devam eden girişimler, kaynak bulma ve tedarik zinciri stratejilerinden otomobilin genel bileşimine ve yapısına, kullanılan malzemelere kadar uzanıyor. Örneğin siyah ve kromun yerini ışık ve cam alıyor, hafif koltuklar, alaşım jantlar da dahil olmak üzere geri dönüştürülmüş malzemelerin kullanımına odaklanılıyor, küresel yaşam döngüsü stratejisi ile yeni nesil ürünler tasarlanıyor.

    Küresel Yaşam Döngüsü: Gelecekte, bir batarya elektrikli otomobilin ömrü 20 ila 25 yıl olacak. Bugün ise bir içten yanmalı otomobilin ömrü yaklaşık 15 yıl. Bu uzatılmış yaşam döngüsü, tasarımcılar için yaşam süresi boyunca ürünlerle yeni etkileşimler hayal etmek için harika bir fırsat. “Yaşam Döngüsü Tasarımı” yaklaşımının 4 aşaması bulunuyor:

    1. Kullanım ömrü: Stellantis platformu ve uygulamaları temel alınarak 25 yıl dayanacak şekilde tasarlanmış mimari.
    2. Yenileme: Geri dönüştürülmüş parçaların kullanımı dahil önemli parçaları yenileme ve geri dönüştürme.
    3. Güncelleme: Araç her el değiştirdiğinde yeni gibi görünmesini sağlamak için, aracın önemli, döşeme ve trim gibi “aşınan” parçalarını, INCEPTION Concept örneğinde olduğu gibi yenileme.
    4. Talebe bağlı olarak: Otomobilin çekiciliğini korumak için HMI, aydınlatma ve diğer yazılımla çalışan bileşenlerin akıllı telefonlardaki gibi düzenli aralıklarla kablosuz olarak yenilenmesi.

    PEUGEOT Tasarım Müdürü Matthias Hossann; “Artık ikinci el otomobil olmadığını hayal edin. Bunun yerine, ihtiyaçlarınıza göre, istediğiniz zaman güncelleyebileceğiniz veya yükseltebileceğiniz, yeni ve kişiselleştirilmiş otomobiller olacak. Ömrü boyunca değerini koruyan, her zaman güncel kalan bir ürün.” değerlendirmesine bulundu.

    Ağırlığı, atıkları ve üretim sürecini en aza indirmeye odaklanmak, sürdürülebilirliğin 4 temel prensibine sahip PEUGEOT INCEPTION CONCEPT örneğinde olduğu gibi yenilikçi teknikleri beraberinde getiriyor:

    1. Ağırlık azaltma (Daha ince koltuklar, havalı kapitone kumaşlar…)
    2. Atık azaltma (Kalıplanmış kumaşlar)
    3. Kaynakları azaltma (Hammadde iyileştirmesi, alaşım ve krom olmayan…)
    4. Enerji kullanımı azaltma (Elektrik verimliliği)

    PEUGEOT Ürün Müdürü Jerome Micheron; “Bu gelişmeler, çevreye daha saygılı yeni bir çağın habercisi ve müşterilerimize PEUGEOT olarak ‘Göz Alıcılığın Gücü’nü gösteren benzersiz yenilikler sunmamızı sağlıyor.” dedi.

    Konu kullanıcı deneyimi olduğunda, PEUGEOT, müşterilerine “İlham Veren”, “Basit” ve “Erişilebilir” ürünler sunmaya devam edecek

    İlham Verici: PEUGEOT otomobillerin ötesinde, “Göz Alıcılığın Gücü” ile tüm sahip olma deneyimi en üst seviyeye taşıyor. Her elektrikli araç deneyimi, PEUGEOT’nun üç değeriyle uyum hale getiriliyor:

    • Kedi duruşu ve 3 pençeli ışık imzası ile “Göz Alıcı” tasarım, PEUGEOT tasarımının ayırt edici özelliği.
    • Elektrikliye geçiş ve i-Cockpit’in üstün kullanım özellikleriyle sezgisel sürüş keyfi “Duygu”su daha da güçleniyor.
    • Elektrikli araç ürün gamında kalite, verimlilik ve teknoloji ile “Mükemmellik”.

    Sürüş öncesinde, sürüş esnasında ve sonrasında gelişmiş müşteri deneyimi için her şey yalın hale getiriliyor

    • Kolay satın alma: PEUGEOT, yeni 408’i PHEV First Edition versiyonuyla pazara sundu. Birkaç basit tıklamayla, çevrimiçi olarak sipariş edilebilen, şarj dahil tüm seçenekleri kapsayan yalın bir paket.
    • Kolay şarj: Free2Move e-Solutions ve uçtan uca hizmet çözümü ile evde şarj, ev tipi Wallbox ile çözümleniyor. e-Solutions kartı aracılığıyla Avrupa’nın en geniş şarj ağına (350.000 istasyon) erişim sayesinde yolda da şarj edilebiliyor. “Dokun ve git” RFID kartı, birden fazla enerji dağıtıcısını kapsıyor ve hatta kullanıma hazır kredi ile ön yükleme de yapılabiliyor.
    • Kolay planlama: “PEUGEOT Trip Planner” uygulaması, yolculuk boyunca şarj edilecek en iyi yerin planlanmasına yardımcı oluyor. Geleceğe yönelik çözümler, müşterilerin şarj esnasında geçirdikleri süreyi optimize etmek için şarj noktalarının yakınında özel yiyecek, alışveriş ve aktivite alanlarını içeriyor.

    PEUGEOT, ulaşılabilirlik hedefi ile artan yaşam maliyeti ve enflasyonla birlikte, elektrikli araç deneyimini erişilebilir kılmaya odaklanıyor

    PEUGEOT Pazarlama ve İletişim Müdürü Phil York; “Elektrikli araca sahip olma ile ilgili yaklaşım, elektrikli araçların genel ilkelerinin ötesine ve kişisel lojistiğe dönüşüyor. Müşterilerimizin gereksinimlerini ilham verici, basit ve erişilebilir çözümlerle karşıladığımızı görmek beni heyecanlandırıyor. PEUGEOT olarak ilgili beklentilere tam olarak cevap veriyoruz.” dedi.

    Net 0 karbon hedefleri için topyekûn planlama

    PEUGEOT, 2038 yılına kadar net 0 karbon olma hedefini yerine getirme yolunda ilerliyor. Küresel ısınma potansiyelini 2030 yılına kadar dünya genelinde %60 ve Avrupa’da da %70 oranında azaltmayı öngörüyor. Net 0 karbon planı, aşağıdaki yaklaşımlarla tamamen elektrikli olmanın ötesine geçiyor:

    • Ürün tasarımı ve imalatında kullanılan malzemeler
    • Kullanılan enerji
    • Ürünleri döngüsel ekonomi yaklaşımına dahil etme

    Toplumdaki Döngüsel Ekonomi, malzemeler ve mallar için “al, yap, at” yaklaşımından döngüsel bir yaklaşıma geçmeli. Stellantis, “Döngüsel Ekonomi”yi; araçları daha uzun süre dayanacak şekilde tasarlamaktan, geri dönüştürülmüş malzeme kullanım yoğunluğuna ve ayrıca otomobilleri ve parçaları tamir etme, yeniden üretme, yeniden kullanma ve geri dönüştürme (4R stratejisi) olarak ele alıyor. Buna ek olarak, araçları ve parçaları yenileme ve araçları batarya elektrikliye dönüştürmek için “retrofit” programları ile ömrünü uzatmak ve tasarlamak üzere 6R stratejisi ile yaklaşıyor. Stellantis yetkili servileri, parça kataloglarında “yeniden üretilen” parçaları görebiliyor ve bunları müşterilere uygun fiyatlı sürdürülebilir parça olarak sunabiliyor. Hem ticari hem de bireysel müşteriler, Stellantis’in B-Parts adındaki e-ticaret platformunda (Şu anda 155 ülkede 5,2 milyon parçayla mevcut) “yeniden kullanım” sürecini görebiliyor. Bunun dışında müşteriler CE fabrikalarında SUSTAINera etiketi görülmeye başlanacak. Bu etiket, parça kutularında zaten kullanılıyor ve araçlarda da uygulanacak. Müşteriler bu etiketi gördüklerinde, o parçanın üretiminde geri dönüştürülmüş içerik içermeyen eşdeğer parçaya kıyasla %80’e kadar daha az hammadde ve %50’ye kadar daha az enerji kullanıldığından emin olabiliyor.

  • FORD Formula 1’e Geri Dönüyor

    FORD Formula 1’e Geri Dönüyor

    Red Bull Powertrains ve Ford ortak olarak Oracle Red Bull Racing ve Scuderia AlphaTauri takımları için 2026 yılından başlayarak en az 2030’a kadar yeni nesil hibrit güç ünitesi geliştirecek.

    Ford, FIA ve F1’nın gelişmiş hibrit teknolojilerine ve sürdürülebilir teknolojilerle yarışmaya olan odağını derinleştirdiği dönemde Formula 1‘e geri dönüyor.

    Ford, pil hücresi ve elektrik motoru teknolojisinin yanı sıra güç ünitesi kontrol yazılımı ve analitiği gibi alanlarda uzmanlığını da ortaya koyacak.

    Ford, yirmi yılı aşkın bir süre sonra Formula 1’e geri dönüyor. Efsanevi Amerikan otomobillerinin üreticisi Ford ve Red Bull Powertrains, 2026 Formula 1 sezonundan itibaren kullanılacak olan yeni nesil hibrit motorların geliştirilmesi için uzun vadeli bir stratejik teknik ortaklığa imza attı.

    Red Bull Ford, hem Oracle Red Bull Racing hem de Scuderia AlphaTauri takımları için güç ünitelerini 2026 yılından itibaren en az 2030 yılına kadar sağlayacağını açıkladı.

    Ford “Executive Chair” Bill Ford yaptığı açıklamada, “Bu ortaklık, büyük büyükbabamın şirketimizin kurulmasında kritik öneme sahip olan yarışı kazanmasıyla başlayan motor sporları hikayemizde heyecan verici yeni bir dönem. Ford, inovasyon, sürdürülebilirlik ve elektrifikasyon geleneğini dünyanın en görünür sahnelerinden birine taşıyarak; dünya şampiyonları ve Oracle Red Bull Racing ile sporun zirvesine geri dönüyor.” dedi.

    Ford ve Red Bull Powertrains, 2026 sezonuna hazır olacak şekilde yeni teknik düzenlemelere uygun, içerisinde 350 kW gücünde bir elektrik motor ve sürdürülebilir yakıtlarla çalışan içten yanmalı motor bulunan güç ünitesini bu yıl itibariyle geliştirmeye başlayacak.

    Ford Başkanı ve CEO’su Jim Farley: “Ford’un Formula 1’e geri dönüşü şirketimizin elektrikli, modern ve yazılım-tanımlı araçlar ve deneyimlere doğru daha fazla odaklanmasının bir sonucu. F1, yenilikleri gerçekleştirmek, fikirleri ve teknolojileri paylaşmak ve milyonlarca yeni müşteriye ulaşmak için oldukça uygun maliyetli bir platform.” dedi.

    Ford, dünya şampiyonasında lider giden takımına değer katabileceği tüm alanlarda teknik uzmanlık sağlayacak. İçten yanmalı motor geliştirme, pil hücresi, elektrikli motor teknolojileri, güç ünitesi kontrol yazılımı ve analitik alanlarında ortak çalışmalar gerçekleştirecek.

    Oracle Red Bull Racing Takım Başkanı ve CEO’su Christian Horner, “Bu ortaklık aracılığıyla Ford’u tekrar Formula 1’de görmek harika. Bağımsız bir motor üreticisi olarak, Ford gibi bir OEM’in deneyiminden yararlanma olanağına sahip olmak rekabette bize avantaj sağlayacak. Ford’un nesiller boyu süregelen çok zengin bir yarış geçmişi var. Jim Clark’tan Ayrton Senna’ya ve Michael Schumacher’e kadar uzanan isimler bunu tarif etmeye yeterli. Red Bull Powertrains ekibi için bu güçlü geçmişin bir sonraki bölümünü Red Bull Ford olarak hayat geçirmek son derece heyecan verici. 2026 kulağa uzak gelse de bizim için Oracle Red Bull Racing’in geleceği ve değişimi için çalışmalar şimdiden başladı.

    F-150 Lightning ve Mustang Mach-E‘nin başarısıyla ABD’deki 2 numaralı elektrikli araç şirketi ve E-Transit ile birçok pazarın lideri olan Ford, dünya çapında elektrikli araç dönüşümüne öncülük etmek için 50 milyar dolar yatırım yapıyor.  Ford, artan elektrikli araç talebini karşılamak ve Ford+ planının bir parçası olarak bu yılın sonuna kadar dünya genelinde yıllık 600.000 ve 2026 yılı sonuna kadar dünya çapında 2 milyon elektrikli araç üretmek için çalışıyor.

    2026 yılında Ford; Mustang GT3 ile Le Mans 24 Hours, M-Sport Ford Puma Hibrit Ralli1 ile WRC, Ranger Raptor ve Bronco ile Baja 1000, Mustang ile NASCAR, NHRA ve Supercars dahil olmak üzere, WEC ve IMSA’dan Formula 1’e kadar tüm yarış disiplinlerinde yarışan tek üretici olacak.

    Jim Farley, “Ford Performance için heyecan verici yeni bir çağa giriyoruz” dedi. “Motor sporlarının zirvesi olan F1’de Red Bull Racing ile kazanmak için yarışacağız. Dünyanın en popüler spor otomobili Mustang’in temel yarışlardan Avustralya Süper Arabalarına, NASCAR’dan Le Mans’a kadar yarıştığını göreceksiniz. Dünya Ralli Şampiyonası, King of Hammers ve Baha 1000 ve daha fazlası ile off-road alanındaki liderliğimizi de göstereceğiz. Bir yandan, SuperVan 4 ve Mustang Mach-E 1400 gibi harika araçlarla dünyayı heyecanlandırmaya devam edeceğiz.

  • Citroën Oli İlk Defa Kamuoyunun Karşısına Çıkıyor

    Citroën Oli İlk Defa Kamuoyunun Karşısına Çıkıyor

    Citroën, otomobil ve tarih tutkunlarını bir araya getiren klasik otomobil fuarı Rétromobile 2023 için hazırladığı özel stantta geçmişte otomotiv dünyasına damga vuran ikonik modellerine yer verirken, Oli konsept otomobilini de ilk defa görücüye çıkarıyor.

    Citroën, Oli ile birlikte elektrikli ulaşımı herkesin kullanımına sunma taahhüdünü yerine getirmek için işleri farklı yapma cesaretini gözler önüne seriyor. Citroën, Rétromobile 2023 fuarında cesareti ile her zaman insanların yaşam tarzına yön veren ve bu etkinlik için kırmızı ve beyaz ile renklendirilen, ikonik modellerinden bazılarını sergiliyor.

    Rétromobile 2023’de ayrıca “Asterix and Obelix: The Middle Kingdom” filmindeki konsept savaş aracı da ilk defa tanıtılırken, B2 autochenille “Scarabée d’Or”, ilk Sahra geçişinden 100 yıl sonra tekrar sergileniyor.

    Citroën, Paris Expo Porte de Versailles’de 1-5 Şubat 2023 tarihleri arasında gerçekleşen Rétromobile 2023’de geçmişten günümüze iddialı tasarımlarını sergilerken aynı zamanda konsept otomobili Oli’yi de ilk defa geniş kitlelerle buluşturuyor. Citroën stantında Oli’ye ek olarak, “Asterix and Obelix: The Middle Kingdom” filmindeki konsept savaş aracı, B2 autochenille “Scarabée d’Or” ve marka tarihindeki ikonik araçlar sergileniyor.

    C10’dan Oli’ye ilham verici, iddialı ve dahiyane konseptler

    Citroën’in Eylül 2022’de tanıttığı son konsept otomobili Oli, markanın, herkesin günlük hayatını iyileştirmek için tasarladığı, işlevsel, elektrikli ulaşıma yönelik yol haritasını gözler önüne seriyor. Otomotiv endüstrisindeki güncel trendlerin aksine Oli, aile ulaşımına elektrikli, hafif, işlevsel, basit, çok yönlü ve uygun fiyatlı çözüm sunarak toplumun zorluklarını kucaklıyor. Böyle bir dönemde Oli, gelecekteki ulaşım gereksinimlerimiz için güvenilir ve sürdürülebilir bir çözüm ortaya koyuyor.

    Citroën, Oli ile abartıya ve masrafa “dur” diyor. Oli, ağırlığı ve karmaşıklığı önemli oranda azaltarak gelişmiş yaşam döngüsü yönetimini hedefliyor. Geri dönüştürülen ve geri dönüştürülebilir malzemeler bu yaklaşımı yansıtıyor. Ortaya, iyileştirilmiş uzun ömür, güvenilirlik ve satın alma kolaylığı ve gelişmiş maliyet kontrolü ile etkin bir ulaşım çözümü çıkıyor. Oli, tekerlekli, tam teşekküllü bir fikir laboratuvarı olmasıyla da öne çıkıyor. Zekice düşünülmüş fikirlerle dolu olan Oli,  örneğin geleneksel koltuklara göre yüzde 80 daha az parça gerektiren “ağ” tipi koltuk sırtlıklarına sahip. Ayrıca son derece güçlü, geri dönüştürülmüş petek yapılı mukavvadan üretilen kaput, tavan ve bagaj zemin panelleri ile yenilikçi çözümler sunuyor. Uygulanan etkin çözümler sayesinde Oli son derece hafif bir yapıya sahip. Sadece 1000 kg ağırlığa sahip Oli, hafif yapının sağladığı avantajla 40 kWsa kapasiteli batarya ile 400 km’ye kadar hedef menzil sunuyor.

    Hafif ve cesur tarzıyla benzersiz bir tasarım

    Citroën Oli, işlevsellik, verimlilik ve sürdürülebilirliği harmanlayan akıllı bir tasarım izliyor. Örneğin ön cam düz ve dikey olarak tasarlanırken, küçültülmüş boyutlar, daha az kütle ve daha düşük üretim maliyeti anlamına geliyor. Ayrıca yolcular güneşe daha az maruz kalıyor. Bu da klimaya daha az ihtiyaç duyulması anlamına geliyor. Ortaya, alışılmışın dışında saf bir şekil çıkıyor. Oli’nin Citroën ailesinin bir parçası olduğunu vurgulamak üzere Citroën tarihinde önemli kilometre taşlarını temsil eden ve tasarımı kadar yenilikleriyle bireylerin yaşam tarzına yön veren ikonik modeller de Rétromobile 2023’de yer alıyor. Oli, Citroën’in imzası olan logonun yeni bir yorumunun yanı sıra yeni, canlı bir kızılötesi imza rengi ile dikkat çekiyor. Bu yeni beyaz renk ile Oli son derece çekici bir görünüm sergiliyor. Oli’yi tamamlamak ve onun Citroën ailesine katılımını kutlamak için, stanttaki araçlar beyaz veya kırmızı renk olacak. Ayrıca bazı özel sportif modifikasyonlar da yapılacak. C4 Torpedo, Traction Avant Cabriolet ve Mehari beyaza boyanırken, 2CV’nin koltuklarında Oli’nin “Kızılötesi” kumaşı kullanılıyor.

    C4: C4, 1928 yılında pazara sunuldu ve Citroën’i, gelişmiş süspansiyonları ve “Yüzer Motoru”yla modern çağa taşıdı. Ayrıca yolların henüz oldukça pürüzlü ve bozuk olduğu bir dönemde nadir görülen bir konfor seviyesi sağlıyordu. Rétromobile 2023’de 1929 model bir C4 Torpedo sergilenecek.

    Traction Avant: Önden çekiş, monokok yapı, hidrolik frenler ve dört tekerlekten bağımsız süspansiyon ile donatılan ilk seri üretim araç olmasıyla Citroën’in bir başka tarihi üretimi de Traction Avant’dır. 1934’te pazara sunulan otomobil döneminin en iyi dinamiklerine sahipti. Yolcularını çok rahat ettiriyordu. Bu nedenle “Reine de la Route” (Yolun Kraliçesi) lakabına sahipti. Rétromobile 2023’de 1937 model bir Traction Avant Cabriolet sergilenecek.

    Concept C10: Sadece Citroën, 1956’da böylesine iddialı, kompakt bir mimariye sahip, çok hafif, ekonomik, teknik olarak gelişmiş ve tasarımında deniz uçağı tekniklerini kullanan böyle bir konsepti ortaya koymaya cesaret edebilirdi. C10 tanıtıldığında çok dikkat çekti ve şekli itibariyle “Su damlası” lakabını kazandı. 1956 Concept C10 “Su Damlası” stanttaki yerini alıyor.

    2 CV: Minimalist 2CV, 1948’de pazar talebine yanıt olarak geldi. Amacı, herkesin otomobili olmaktı. Üretimi ve onarımı kolaydı. Mevcut haliyle en ucuz otomobildi. 75 yılda, sıra dışı tasarımı ve ürün konumlandırmasıyla Citroën araçlarının felsefesini somutlaştıran efsanevi bir araç haline geldi. 1990 model 2 CV 6 Club, Rétromobile 2023’de sevenleriyle buluşuyor.

    AMI 6: 1961’de tanıtılan Ami 6, 4 metreden daha kısaydı. Ferah iç mekanı ve geniş bagajıyla konforlu bir otomobil arayan müşteriler için tasarlandı. Citroën’in cevabı devrim niteliğindeki Z-şekilli arka kısmına sahip bu araç oldu. Ters arka cam, bagaj için ek alan kazandırdı. Sergi için 1963 Citroën Ami 6 Sedan hazırlandı.

    Mehari: Akıllı, sıra dışı ve arkadaş canlısı eğlence aracı Mehari, 55. yaş gününü kutluyor. Hafif, ısı ile şekillendirilen renkli plastik gövde, çizilmelere karşı ve basınçlı su jeti ile yıkamaya karşı dayanıklıydı. Kanvas tavanı ve katlanan ön camıyla, maceracıların gönlünü kazanmaya devam ediyor. Rétromobile 2023 için beyaz bir 1972 Mehari hazırlandı.

    CX: Akıcı, zarif ve son derece aerodinamik tasarımı, geniş cam yüzeyleri ve içbükey arka camı ile CX, 1974’te üstün konfor seviyesiyle sınıfının en iyi otomobiliydi. Fütüristik gösterge paneli kadar ergonomik kontrolleri hilal şeklinde bir araya geliyordu. CX, 1975’te “Yılın Otomobili” seçilerek başarısını tescil etmiş oldu. 1989 CX Prestige Phase II, Citroën standında yer alıyor.

    B2 autochenille şov yapıyor

    17 Aralık 1922 ile 7 Ocak 1923 arasında Citroën’in Autochenille B2’si, Sahra’yı geçen ilk otomobil olmuştu. Bu tarihi başarının 100. yıldönümü anısına, I. Dünya Savaşı öncesi araç standında, “Scarabée d’or”un bir kopyası sergileniyor.

    Galya’da üretilen ve efsanevi 2CV’den ilham alan konsept savaş arabası

    Masif meşe gövde, Lutetia kanvas tavan, geri dönüştürülmüş kalkanlardan yapılan jantlar, yaban domuzu göbeği süspansiyon sistemi, büyülü ateşböcekleriyle çalışan farlar ve efsanevi 2CV’den ilham alan genel tasarıma sahip bu cesur konsept otomobil, Guillaume Canet tarafından yönetilen ve 24 Şubat’ta Türkiye’de de vizyona girecek “Asterix & Obelix: The Middle Kingdom” filmi için Citroën tarafından tasarlanıp geliştirildi. Citroën ve Asterix, Citroën ile yapımcılar Pathé, Trésor Films ve Editions Albert René arasındaki benzersiz ortaklığın bir sonucu olarak Fransız kültürünün iki efsanesini bir araya getiriyor.

  • Togg Yeniden ‘Great Place to Work’ Sertifikası Kazandı

    Togg Yeniden ‘Great Place to Work’ Sertifikası Kazandı

    Togg, grup şirketleri Siro ve Trugo birlikte, kurum kültürü konusunda küresel ve bağımsız bir otorite olan Great Place to Work Enstitüsü’nün düzenlediği çalışan deneyimi araştırmasında, kendi çalışanlarının yaptığı değerlendirmeler sonucunda ‘Great Place to Work’ sertifikasını üst üste ikinci kez almaya hak kazandı.

    İnsan ve güven odağında inşa ettiği başarılı kurum kültürünü, 2021 yılında aldığı Great Place to Work sertifikası ile ispatlayan Togg, GPTW Enstitüsü tarafından Togg, Trugo ve Siro çalışanları arasında yapılan değerlendirme ile aynı sertifikayı üst üste ikinci kez almaya hak kazandı. Enstitü tarafından yapılan ‘Çalışan Deneyimi Araştırması’nda Togg, Trugo ve Siro ekiplerinin kurum kültürü açısından ortak noktaları ise ekiplerin şirketlerine duyduğu gurur ve takım ruhu öne çıktı.

    Uluslararası alanda kurum kültürü konusunda otorite olan, 5 kıtada ve 60’tan fazla ülkede araştırmalar yapan Great Place to Work Enstitüsü, gerçekleştirdiği çalışan deneyimi araştırmasında güvenilirlik, saygı, hakkaniyet, takım ruhu ve gurur konularını temel kriter olarak alıyor. Bu konular etrafında ortak sonucu ise çalışanların şirkete duyduğu güveni ve memnuniyeti ölçen ‘güven endeksi’ sonuçları belirliyor. Dünya çapında 100 milyonu aşkın çalışan bağlılığı anketinden derlenen verilerle desteklenen çalışma, Togg’un yüksek güven kültürüne sahip bir iş yeri olduğunu gösteriyor.

  • Opel’den Sıfır Faizli Çok Cazip Kredi Teklifleri!

    Opel’den Sıfır Faizli Çok Cazip Kredi Teklifleri!

    Opel Türkiye, Şubat ayında hem binek hem de ticari araç modellerindeki özel teklifleriyle dikkatleri üzerine çekiyor. Birbirinden çekici binek ve SUV modellerinde müşterilerine çeşitli olanaklar sunan Opel, başarılı ticari araç modellerinde 120 bin TL için; 12 ay vade ve sıfır faizli kredi seçenekleri sunuyor. KOBİ’lere özel indirimlerle yeni bir araç sahibi olmak isteyenler ise Opel Showroom’larına bekleniyor.

    Sahip olduğu Alman teknolojisini en çağdaş tasarımlarla buluşturan Opel, Şubat ayında da binek ve ticari araç modellerinde uygun satın alma koşulları sağlıyor. Markanın cesur, yalın ve modern Alman tasarım ögelerini taşıyan yeni Opel Astra, otomatik şanzımanlı tüm versiyonları için 150 bin TL için; 15 ay vade ve %0,99 faizli kredi veya 120 bin TL için; 12 ay vade ve sıfır faizli kredi imkânıyla satışa sunuluyor. 1.2 litrelik benzinli motora sahip 6 ileri manuel şanzımanlı Opel Astra modeli 748.900 TL’den başlayan fiyatlarla yeni sahiplerini bekliyor.

    Opel’in cesur ve yalın tasarımı, dijital kokpit özelliği ve üstün Alman teknolojilerini bir arada sunan SUV’daki amiral gemisi yeni Opel Grandland, 250 bin TL için; 12 ay vade ve %0,99 faizli kredi veya 170 bin TL için; 12 ay vade, sıfır faizli kredi imkânıyla 1.110.900 TL’den başlayan fiyatlarla showroom’larda yeni sahiplerini bekliyor. Markanın sıra dışı hatları, Opel Vizör’ü ve Pure Panel kokpitiyle ses getiren modeli Mokka, 120 bin TL için; 12 ay vade, sıfır faizli kredi veya 150 bin TL için; 15 ay vade ve %0,99 faizli kredi imkânıyla 942.900 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuluyor. Ayrıca sağlık çalışanları, avukatlar, polisler, askerler, öğretmenler ve bu meslek gruplarının birinci derece yakınları, Opel Mokka’ya özel ek indirim fırsatlarıyla sahip olabiliyor. Opel Mokka’nın %100 elektrikli versiyonu Mokka-e ise 10.000 TL tutarında Eşarj kartı hediyesiyle beraber 909.900 TL’ye satın alınabiliyor.

    Opel’in çok yönlü pratik özellikleriyle öne çıkan modeli Crossland, 120 bin TL için; 12 ay vade ve sıfır faizli kredi veya 150 bin TL için; 15 ay vade,  %0,99 faizli kredi seçeneğiyle müşterilerine sunuluyor. En çok tercih edilen SUV modellerinden biri olan Crossland, 690.900 TL’lik başlangıç fiyatıyla dikkatleri üzerine çekiyor. Opel’in sürüş keyfiyle öne çıkan hatchback modeli Corsa, 120 bin TL için; 12 ay vade, sıfır faizli kredi veya 150 bin TL için; 15 ay vade, %0,99 faizli kredi imkânıyla 539.900 TL’den başlayan fiyatlarla tüketicilere sunuluyor. Opel Corsa’nın %100 elektrikli versiyonu Corsa-e ise 20.000 TL tutarında Eşarj kartı hediyesiyle beraber 849.900 TL’ye satın alınabiliyor.

    “İşi Almanlara Bırakın” sloganıyla ticaride hayatı kolaylaştıran ve işinin profesyonellerine pragmatik çözümler sunan Opel, binek otomobil konforunu ticari araç özellikleriyle birleştirerek KOBİ’lerin her ihtiyacına cevap vermeye devam ediyor. Opel, tüm ticari araç ürün ailesinde Şubat ayına özel 120 bin TL için; 12 ay vade, sıfır faizli kredi veya 150 bin TL için; 15 ay vade ve %0,99 faizli kredi seçenekleri ve KOBİ’lere sunduğu ek tekliflerle fark yaratıyor. Binek otomobil konforunu ticari araç özellikleriyle birleştiren Combo Life’a, 567.900 TL’den; çok yönlü kasası ve yüksek taşıma kapasitesiyle öne çıkan Combo Cargo’ya ise 455.900 TL’den başlayan fiyatlarla sahip olunabiliyor. Yüksek taşıma kapasitesi ve akıllı teknolojileriyle ticarette işleri kolaylaştıran Vivaro Cargo, 606.900 TL’den; Vivaro City Van ise 737.900 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuluyor. Ergonomik tasarımı, yenilikçi teknolojileri, üstün Alman mühendisliği ve iyi düşünülmüş detaylarıyla yeni Zafira Life, 1.029.900 TL’den başlayan fiyatıyla yeni sahiplerini bekliyor.

    Opel, yeni yılda şubat ayının yeni kampanya olanaklarına ek olarak; birbirinden farklı ödeme çözümlerini de beraberinde sunuyor. Geniş ticari ürün gamı ve üstün Alman teknolojisini en çağdaş tasarımlarla buluşturduğu yeni binek modelleriyle Opel, şubat ayında müşterilerini showroom’larına davet ediyor. Ayrıca Opel modellerini online olarak keşfetmek isteyenler, yenilenen Opel Türkiye web sitesi üzerinden tüm detaylara erişebiliyor.

  • Škoda Enyaq RS iV İle Buz Üzerinde Dünya Rekoru !!

    Škoda Enyaq RS iV İle Buz Üzerinde Dünya Rekoru !!

    Škoda, tam elektrikli performans modeli Enyaq RS iV SUV ile iki dünya rekoru unvanı kazandı. Enyaq RS iV SUV ile araç kategorisinde “Buz Üzerinde Aralıksız En Uzun Drift” ve “Bir Elektrikli Araç ile Buz Üzerinde Aralıksız En Uzun Drift” rekorlarını kırdı.

    Guinness Dünya Rekorları tarafından onaylanan bu denemeler, otomobil yazarı Richard Meaden tarafından, İsveç‘in Östersund yakınlarındaki donmuş Stortjärnen gölünde 188.496 metrelik dairesel bir çevreye sahip pistte gerçekleştirildi.

    Škoda’nın Stortjärnen gölünde kırdığı ilk rekor, Buz Üzerinde Aralıksız En Uzun Drift oldu. Škoda Enyaq RS iV SUV ile 15 dakikadan daha uzun süre ve 7.351 km boyunca kontrollü kaymalar gerçekleştirildi. Meaden’in daha önceki rekoru 2022 yılında 6.231 km ile gelmişti. Kırılan ilk rekorun ardından Škoda Enyaq RS iV SUV ile elektrikli araç kategorisinde Buz Üzerinde Aralıksız En Uzun rekoru elde edildi.

    Guinness Dünya Rekorları hakeminin ve uluslararası drift jürisi David Kalas gözetiminde, farklı lastik denemelerinin ardından dördüncü günde rekor kırıldı. Mükemmel drifti ulaşmak için beş gün boyunca sıfırın altınca sıcaklıklarda toplam 18 saatlik drift yapıldı.

    Enyaq RS iV elektrikli SUV ise, zorlu koşullar altında yüksek performansı ve dayanıklılığıyla 15 dakika ve 58 saniyelik rekor sürüşünde 38 drift turu tamamladı. Maksimum 48.69 km/s hıza çıkan araç en yavaş noktada 31.64 km/s hız elde etti. Rekor için kullanılan standart üretim aracında 20 inç jantlara yer verildi. Daha iyi çekiş ve direksiyon tepkileri için önde 5 mm’lik 600 stud çivisi ve arkada 2 mm’lik 300 stud çivisi kullanıldı.

    Bu başarıyla birlikte Škoda tam elektrikli araçların yeni bir performans kapısı araladığını kanıtlarken, otomobillerinin dayanıklığının ve kontrol kabiliyetinin de altını çizdi.

  • Porsche’den 75. Yıla Özel Model: Porsche Vision 357

    Porsche’den 75. Yıla Özel Model: Porsche Vision 357

    Porsche 75. yılını çok özel bir otomobil ile kutluyor. Porsche Vision 357, 1948 yılında üretilen Porsche 356’nın mirasını günümüze taşıyor ve gelecekteki tasarım felsefesini ortaya koyuyor.

    Ferry Porsche’nin spor otomobil hayalini gerçekleştirmek amacıyla 1948 yılında, ekibiyle birlikte, Porsche 356 ‘No. 1’ Roadster’ı üretmesinin ve efsanevi Porsche markasının temellerinin atılmasının üzerinden tam 75 yıl geçti.

    75. Yıldönümü için 2023 yılında dünya çapında etkinliklere imza atacak Porsche, özel bir model ile kutlamalara başlıyor: Porsche Vision 357.

    Kutlamalara Vision 357’nin gösterimiyle başlanıyor

    Porsche’nin 75 yılının tutkuyu ve hayalleri temsil ettiğini söyleyen Porsche AG Yönetim Kurulu Başkanı Oliver Blume, “75. yılımızı hayallerden ilham alan insanlarla kutluyoruz” dedi. Kutlamalar 27 Ocak günü Berlin’deki DRIVE Volkswagen Group Forum’da açılacak ve 10 Eylül 2023 tarihine kadar devam edecek olan ‘Driven by Dreams. Porsche spor otomobillerin 75 yılı’ başlıklı özel sergiyle başlayacak. Ziyaretçiler, Porsche’nin başarı öyküsünü oluşturan vizyon ve girişimlere yakından bakma fırsatı yakalayacaklar.

    Driven by Dreams’ ifadesi markanın özünü tanımlıyor. Ayrıca, bu slogan, Porsche’nin arkasındaki insanların her gün dünyanın dört bir yanındaki müşterilerin hayallerini gerçekleştirmek için çalışırken benimsedikleri yaklaşımın da bir yansıması niteliğinde. Blume, “Mirasımızla gurur duyuyoruz. Bu miras, başarılı bir geleceğin temeli. Mirasımızı yenilik ve ilerleme ile ilişkilendiriyor ve benzersiz Porsche hikayesine sürekli olarak olağanüstü yeni anlar ekliyoruz” dedi.

    Ferry Porsche bugün aramızda olsaydı nasıl bir otomobil hayal ederdi? Porsche Vision 357

    75. Yıla özel olarak üretilen ve 356’ya saygı duruşu niteliğindeki Porsche Vision 357 de ilk defa Berlin’de sergileniyor. Style Porsche ekibi, Porsche Vision 357 ile geçmişi günümüze taşıyor ve geleceğe ait tasarım felsefesinin ipuçlarını sergiliyor: Bunun en çarpıcı örneği ise geleceğe işaret eden, hem ilerici hem de vizyoner ışık imzasındaki geliştirme. Temel konsept, gelenek ve yenilik arasındaki etkileşimi yansıtıyor.

    Style Porsche Başkan Yardımcısı Michael Mauer, “Porsche Vision 357 ile çok özel bir doğum günü hediyesi yarattık. Bu otomobil, bizim 365’te temellenen tasarım DNA’mızın ne denli önemli olduğunun altını çiziyor. Bu çalışma geçmişi, bugünü ve geleceği tutarlı bir şekilde bir araya getirmeye yönelik bir girişim. Otomobilin oranları tarihi modeli anımsatırken, detaylar geleceğe bakışımızı sergiliyor.” diye konuştu. 368 kW (500 PS) gücündeki 718 Cayman GT4 RS platformu üzerine inşa edilen Porsche Vision 357, olağanüstü spor otomobil performansını temsil ediyor.

    Yaratıcı özgürlük önemli

    Tasarım, en başından beri Porsche efsanesinin temel bir bileşeni oldu. Vizyoner çalışmalar ve konsept otomobiller, kusursuz ve yenilikçi tasarımın temelini oluşturuyor. Gelecek hakkında yaratıcı bir şekilde düşünmenin, Style Porsche’nin temel sorumluluklarından biri olduğunu söyleyen MauerKonsept çalışmaları, yarının tasarımını besleyen bir fikir havuzu niteliğinde. Mobilitenin geleceğine doğru sürekli bir kavramsal yolculuk halindeyiz. Markanın tarihi bize her daim ilham veriyor. Geleneğimizi geleceğin konsept otomobiliyle anmak, gözüktüğü kadar paradoksal değil. Yaratıcı özgürlük de önemli: Tutarlı tasarım felsefemizi yenilikçi ve daha önce denenmemiş şekillerde hayal etmemizi sağlayan değerli fikirler ancak bu sayede ortaya çıkabilir.

    75. Yıla özel etkinlikler

    Porsche, yıldönümü kutlamalarına Stuttgart’ın hemen dışındaki Retro Classics’te devam edecek. Klasik otomobil kültürünün önde gelen fuarı, 23-26 Şubat tarihleri arasında gerçekleşecek. 9 Haziran günü Zuffenhausen, Stuttgart’taki Porsche Müzesi’nde kapsamlı bir özel sergi açılacak.

    Porsche Almanya, 10 ve 11 Haziran günlerinde Hockenheimring’deki ‘Düşler Festivali’nde yıldönümünü ön plana çıkaran etkinlikler düzenleyecek. Spor otomobil üreticisi, buradaki Porsche Deneyim Merkezi’nde markanın geçmişini, bugününü ve geleceğini sergileyecek. Porsche meraklıları, Porsche kulübü üyeleri, otomobil toplulukları ve her yaştan hayranlar ve müşteriler için araç sergileri, ‘Rüya Sohbetleri’, canlı performanslar, çeşitli temalarda deneyimler ve daha birçok önemli ve büyüleyici deneyim sunulacak. Küçük ziyaretçiler ‘Çocuk Dünyası’ alanında özel etkinlikler yapılacak. ‘Düşler Festivali’nde ayrıca özel olarak ayrılmış bir ‘karavan’ alanıyla konaklama seçenekleri de sunulacak. Motor sporları da etkinliklerde önemli bir rol oynayacak: Canlı yayınlanacak Le Mans 24 Saat Yarışlarına ek olarak, Porsche Carrera Cup Deutschland, Porsche Carrera Cup Benelux ve ADAC GT Masters da katılımcılarla buluşacak.

    Dünya çapında roadshow ve sergiler

    ‘Porsche Spor Otomobillerinin 75 Yılı’nın başarı öyküsü, Los Angeles’taki Petersen Otomotiv Müzesi’nde, Grossglockner’da bulunan dünyanın en yüksek rakımlı otomobil sergisinde ve Lucerne’deki İsviçre Ulaşım Müzesi’nde de kutlanacak. Ayrıca, ‘Driven by Dreams’ sergi materyalleri, yıldönümü için özel olarak tasarlanan bir ‘Heritage Truck’ ile Avrupa ve ABD’de 60’tan fazla noktaya götürülecek. Dünya çapındaki etkinlikler, 28 Eylül-1 Ekim tarihleri arasında Kaliforniya’da düzenlenecek olan ‘Rennsport Reunion’ otomobil festivalinde son bulacak.

    911’in 60, Le Mans’ın 100 yılı

    Porsche Spor Otomobillerinin 75 yılı’ kapsamında kutlanacak iki büyük yıldönümü daha var: 911’in 60., Le Mans 24 Saat Yarışlarının 100 yılı. 911, Eylül 1963’te Uluslararası Otomobil Fuarı’nda (IAA) tanıtıldığı günden bu yana göz kamaştırdı ve ikonik tasarımı ve eşsiz sürüş deneyimiyle dünyanın dört bir yanındaki spor otomobil hayranlarının ortak hafızasında yer etti. Dünyanın en ünlü dayanıklılık yarışının organizatörlerinin de kutlama yapmak için sebepleri var: 10 ve 11 Haziran’da Sarthe’de Le Mans 24 Saat Yarışlarının yüzüncü yıldönümünü kutlayacaklar. Her spor otomobil üreticisi Circuit des 24 Heures du Mans’da başarılı olmanın hayalini kurar. Porsche’nin de bu Fransız dayanıklılık klasiği ile özellikle yakın bir ilişkisi var: Marka, Le Mans’ın en başarılı markası olmanın yanı sıra 1951 yılından bu yana 24 saatlik yarışta kesintisiz temsil edilen tek katılımcı. Bu süre zarfında şirket 110 sınıf zaferi ve 19 genel zafere imza attı.

  • Şubat Ayında Tüm Peugeot Modellerinde Çok Özel Fırsatlar Var

    Şubat Ayında Tüm Peugeot Modellerinde Çok Özel Fırsatlar Var

    PEUGEOT Türkiye, Şubat ayında binek ve ticari araç ürün yelpazesi için çok özel fırsatlar sunuyor.

    Segmentlerinde hep bir adım önde olan model yelpazesine sahip PEUGEOT, SUV 2008, SUV 3008, SUV 5008, 208, yeni 308, 508 ve hafif ticari araç modellerinde birbirinden cazip kredi seçenekleriyle dikkatleri topluyor.

    Tanıtıldığı ilk günden itibaren büyük ilgi gören, göz alıcı tasarımı, güvenlik donanımları, sürüş keyfi ve konfor özellikleri ile öne çıkan PEUGEOT’nun hatchback sınıfındaki yeni temsilcisi Peugeot 308, 120 bin TL için 12 ay %0,99 faizli kredi imkânıyla showroomlarda yeni sahiplerini bekliyor.

    Yeni nesil i-Cockpit®, EAT8 8 ileri tam otomatik şanzıman ve yarı otonom sürüş seçeneklerine sahip, segmentinin en çok tercih edilen modeli Peugeot SUV 2008, 120 bin TL için 12 ay vadeli %0,99 faizli cazip kredi fırsatıyla satın alınabiliyor.

    Sınıfında farklı tasarımı ile dikkat çeken, ileri sürüş konforu ve zengin donanımıyla SUV 3008, 200 bin TL için 12 ay vadeli %0,99 faizli kredi seçeneğiyle tercih edilebiliyor.

    Yedi kişilik oturma kapasiteli Peugeot SUV 5008’de de 200 bin TL için 12 ay vadeli %0,99 faizli kredi avantajı sağlanıyor. Hatchback segmentinin özgün tasarımlı sportif modeli Peugeot 208’i tercih edenler, 100 bin TL için 12 ay vadeli %0,99 faizli kredi fırsatından yararlanabiliyor. PEUGEOT Türkiye, şubat ayında hafif ticari araç modellerinde de benzersiz avantajlar sunuyor. Tutumluluk konusunda iddialı BlueHDi dizel motoruyla Rifter, 150 bin TL’ye kadar 12 ay vadeli %0,99 faizli krediyle tercih edilebiliyor.

    PEUGEOT Türkiye, şubat ayında, özgün tasarımları, yenilikçi teknolojileri ve üstün sürüş özellikleriyle binek otomobil ve ticari araç ürün yelpazesi için çok avantajlı kampanya seçeneklerini otomobil severlerle buluşturuyor. Şubat ayı boyunca sürecek avantajlı kampanyalar kapsamında SUV 2008, SUV 3008, SUV 5008, 208, yeni 308 ve 508 modellerinde birbirinden cazip faiz oranlı kredi seçenekleri sunuluyor. PEUGEOT’nun hatchback sınıfındaki yeni temsilcisi 308, 120 bin TL için 12 ay %0,99 faizli veya 150 bin TL için 12 ay vadeli %1,39 faizli kredi imkânıyla showroomlarda yeni sahiplerini bekliyor.

    SUV ailesinin üyelerinden PEUGEOT SUV 2008 modeline sahip olmak isteyenler, 120 bin TL için 12 ay vadeli %0,99 faizli veya 150 bin TL için 12 ay vadeli %1,39 faizli kredi kampanyalarından yararlanabiliyorlar. Sınıfında ezberleri bozan tasarımı, üstün sürüş konforu ve zengin donanımıyla SUV 3008 modeline sahip olmak isteyenler, 200 bin TL için 12 ay vadeli %0,99 faizli veya 240 bin TL için 12 ay %1,39 faizli kredi kampanyalarından yararlanabiliyorlar. Yedi kişilik oturma kapasitesi, yeni PEUGEOT i-Cockpit® ve Night Vision’la segmentinde tek 1.5 lt BlueHDi dizel motora sahip PEUGEOT SUV 5008, 200 bin TL için 12 ay vadeli, %0,99 faizli veya 240 bin TL için 12 ay %1,39 faizli kredi fırsatlarıyla sunuluyor. Hatchback segmentinin özgün tasarımlı sportif modeli PEUGEOT 208’i tercih edenler 100 bin TL için 12 ay vadeli %0,99 faizli veya 130 bin TL için 12 ay vadeli %1,39 faizli kredi fırsatından yararlanabiliyor. Maksimum sürüş keyfini standart olarak sunan, sedan sınıfının dikkat çeken temsilcisi PEUGEOT 508, 160 bin TL için 12 ay %0,99 faizli veya 200 bin TL için 12 ay vadeli %1,39 faizli kredi­ seçenekleriyle tercih edilebiliyor.

    PEUGEOT’dan Ticari Araçlarda %0,99 Faizli Kredi Fırsatı!

    BlueHDi dizel motoru ve 8 ileri tam otomatik EAT8 şanzımanıyla yüksek konfor ve verimlilik sunan, SUV görünümlü tasarımı ve teknolojisiyle de sınıfının çok yönlü aracı PEUGEOT Rifter’a, 150 bin TL için 12 ay %0,99 faizli veya 180 bin TL için 12 ay %1,39 faizli kredi imkânlarıyla sahip olunabiliyor. PEUGEOT’nun diğer hafif ticari araç modelleri Partner Van, Expert Van, Expert Combi Van, Expert Traveller ve Boxer Van modelleri de 150 bin TL’ye kadar 12 ay %0,99 faizli veya 180 bin TL’ye kadar 12 ay %1,39 faizli kredi seçenekleriyle destekleniyor.

  • Çinli Chery’nin Kapsamlı Türkiye Sevkiyatı Başladı

    Çinli Chery’nin Kapsamlı Türkiye Sevkiyatı Başladı

    2023’ün ilkbahar aylarında Türkiye pazarına girmeye hazırlanan Chery, TIGGO 8 PRO, TIGGO 7 PRO ve ilk küresel modeli OMODA 5’i de kapsayan ilk Türkiye sevkiyatını Çin’in Wuhu Limanı’ndan gerçekleştirdi.

    Türkiye pazarına iddialı bir giriş yapmaya hazırlanan Chery’nin, dünyanın 80’den fazla ülkesinde memnuniyetle karşılanan TIGGO 8 PRO, TIGGO 7 PRO ve ilk küresel modeli OMODA 5’in ilk partileri, Çin’in Wuhu Limanı’ndan Türkiye’ye törenle sevk edildi.

    Chery Türkiye Başkanı Bay Fenghuo Si; sevkiyat töreninde yaptığı değerlendirmede, “Türkiye, mükemmel bir coğrafi konuma ve gelişmiş otomotiv endüstrisine sahip bir ülke, Avrupa ve Asya’ya yayılmış durumda. Ayrıca Türkiye, Chery için her zaman en önemli stratejik pazarlardan biri oldu. Chery Otomobil Sanayi ve Ticaret A.Ş. olarak bölge için bağımsız bir ekip ve işletme organizasyonu kurarak yatırım yaptık. Daha önce yaptığımız pazar araştırması ve müşteri beklentileri analizlerine dayanarak, bugün limanımızdan ayrılan üç modelimiz, Chery’nin en güncel teknolojisini temsil ediyor ve Türkiye’deki müşterilerimiz için eşi benzeri görülmemiş kalitede sürüş deneyimleri yaşatacak.” dedi.

    Otomobilleri, 7.000’den fazla kişiden oluşan Ar-Ge ekipleri geliştiriyor

    Her zaman “Müşteri merkezli” bir yaklaşımla hareket eden, teknoloji, moda, çevre dostu ve kamu rahatlığına kendini adamış Chery, bu yaklaşım doğrultusunda marka ve müşterileri arasında özel bir bağ kurdu. Bunlara ek olarak Chery, doğası gereği teknolojik yeniliğe kendini adamış bir marka ve teknoloji her zaman Chery’nin gelişiminin temel itici gücü oldu. Dünyanın farklı coğrafyalarındaki büyük beş Ar-Ge merkezi ve 7.000’den fazla kişiden oluşan bir araştırma ve geliştirme ekibi sayesinde Chery, sadece motor ve şanzıman gibi geleneksel alanlarda önemli atılımlar yapmakla kalmıyor. Chery aynı zamanda yeni enerji, akıllı ağ ve otomatik sürüş sistemlerinin temel teknik avantajlarında uzmanlaşmaya; algı, iletişim, çip ve kontrol dahil olmak üzere dört ana alanda iş ve teknik düzen sağlıyor. Yeni enerji sektörü açısından da Chery Automobile, dört araç güç aktarım platformu, beş genel altyapı sistemi ve yedi temel teknoloji ile sektöre öncülük ediyor.

    “Yenilik, sorumluluk ve karşılıklı fayda” temel kavramına bağlı kalan Chery, 300’ün üzerinde üye işletmesi ve yıllık 150 milyar CNY geliri ile otomobil, otomobil parçaları, finans, modern hizmet, akıllı ağ, gemi ve gayrimenkul olmak üzere yedi ana sektörü kapsayan bir grup şirketi haline geldi. Ayrıca, küresel etkiye ve rekabet gücüne sahip dünya standartların bir kuruluşu olmayı hedefliyor.

    “Dünya standartlarında marka olma” misyonu

    Ayrıca teknolojik yenilikler de Chery’nin öne çıkan ürünlerle dünya sahnesine girmesini kolaylaştırıyor. Küreselleşme yolculuğuna çıkan ilk Çinli otomobil markası olarak Chery, küreselleşme sürecini sürekli olarak hızlandırmak için her zaman “Dünya standartlarında marka olma” misyonuna değer verdi. Chery, bugüne kadar ihracat pazarlarında 10 fabrika ve 1.500’ün üzerinde satış ve servis noktası kurdu. Ayrıca 20 yıl üst üste Çin binek araçlarının 1 numaralı ihracatçısı oldu ve aynı zamanda 2022’de 450.000 adet ile olağanüstü satış hacmine ulaştı. Chery’nin bugüne kadarki küresel satış hacmi, 2,35 milyon adet ihracat dahil olmak üzere 11,1 milyon adedi aştı.

  • Şarj Edilebilir Hibrit Yeni Toyota C-HR Sakarya’da Üretilecek

    Şarj Edilebilir Hibrit Yeni Toyota C-HR Sakarya’da Üretilecek

    Türkiye’nin ilk şarj edilebilir hibrit otomobili yeni Toyota C-HR, dünyada ilk kez Toyota Otomobil Sanayi Türkiye tarafından Sakarya’da üretilecek. Üretilecek yeni C-HR için gerçekleşen 317 milyon Euro’luk yatırım ile Toyota’nın Türkiye’deki toplam yatırım tutarı 2,3 milyar Euro’ya ulaşacak.

    İkinci nesil yeni C-HR, Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye tarafından Sakarya’da üretilecek. Hibrit ve şarj edilebilir versiyonlardan oluşan yeni C-HR Türkiye’de üretilen ilk şarj edilebilir hibrit otomobil olacak. Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye, sarj edilebilir C-HR’ı dünyada ilk kez Türkiye’deki fabrikasında üretecek ve Toyota’nın Avrupa’daki fabrikaları arasında şarj edilebilir otomobil üreten ilk fabrika olacak.

    Sakarya’daki fabrika bir ilke daha ev sahipliği yapacak ve ayrıca Toyota Avrupa bölgesindeki ilk batarya üretim hattı da Sakarya’da kurulacak. Yeni C-HR’ın, Toyota’nın Avrupa’da 2025 yılına kadar 1,5 milyon adet otomobil satış hedefine önemli bir katkıda bulunması bekleniyor. Böylelikle TMMT markanın Avrupa elektrifikasyon dönüşümünde de kritik rol oynayacak.

    Yeni Toyota C-HR, şirketin karbon nötr taahhüdünü yansıtırken yoğun rekabetin yaşandığı ve Avrupa’nın en büyük pazarı olan C-SUV segmentine farklı elektrifikasyon seçenekleri sunacak. Hibrit versiyonuna ilave olarak yerli üretim batarya ile üretilen şarj edilebilir hibrit C-HR, Toyota’nın 2030’daki 100% elektrikli modeller hedefine önemli bir katkı sağlayacak. Yeni Toyota C-HR, C-SUV segmentinde Toyota’nın yeni dizayn anlayışını da en çarpıcı şekilde yansıtacak. Bu proje ile Toyota Yeni Global Platform (TNGA2) üzerinde 5. Nesil hibrit ve şarj edilebilir hibrit teknolojisine sahip yeni C-HR, dünyada ilk olarak Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye’de üretilecek.

    Elektrifikasyon dönüşümünde stratejik bir adım

    Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye, Sakarya’daki üretim tesislerinde şarj edilebilir hibrit otomobil üretmenin yanı sıra batarya üretim hattı da kurulacak. Batarya üretim hattı, yıllık 75 bin adet batarya kapasitesi ile üretimi destekleyecek olup, alanında uzman 60 çalışan ek olarak istihdam edilecek.

    Toyota Avrupa organizasyonunda bir ilk olan ve Toyota’nın elektrifikasyon dönüşümünde kritik rol oynayacak olan Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye batarya üretim hattı, bu alanda yetişmiş nitelikli iş gücü ve know-how ile diğer Toyota fabrikalarının elektrifikasyon dönüşümüne destek vererek, Toyota Avrupa’nın hedeflerine ulaşılmasında önemli bir katkı sağlayacak.

    Yeni model ile ilgili olarak, üretim hattının ihtiyaca uygun modernizasyonu ve modifikasyonu ile üretim çeşitliliği ve esnekliği sağlanarak, Toyota Avrupa operasyonunun sürdürülebilirliği anlamında da stratejik bir adım atılmış olacak. Üretilecek yeni C-HR için gerçekleşen 317 milyon Euro’luk yatırım ile şirketin toplam yatırım tutarı da 2,3 milyar Euro’ya ulaşacak.

    Çevre Dostu Fabrika

    Dünyaya ve insana saygı anlayışı doğrultusunda üretim faaliyetlerini sürdüren Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye, çevreye duyarlı yöntem ve teknolojilerle sektördeki gelişmelere öncülük etmeye devam edecek. Proje ile birlikte kurulacak olan çevre dostu yeni teknoloji boya tesisi ile, Toyota Avrupa’nın 2030 nötr karbon hedeflerine bir adım daha yaklaşılmış olacak.

    “Sakarya fabrikası artık küresel bir aktör”

    Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye Genel Müdürü ve CEO’su Erdoğan Şahin, konuya ilişkin yaptığı açıklamada şunları söyledi: ‘’Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye’nin yüksek kaliteli otomobil üretim tecrübesinin ve ileri mühendislik kabiliyetinin bir göstergesi olan bu projede üzerimize düşen görevleri, büyük bir özveri ile, planladığımız çerçevede hayata geçireceğiz. Bu proje Toyota’nın küresel gücünün bir parçası olan Sakarya’daki üretim tesisimizin, global anlamda önemli aktörlerinden biri olduğunu bir kez daha teyit etmektedir. Bu önemli gelişme, güçlü üretim kabiliyetimizle farklı beklentilere cevap verebilecek nitelikte araçlar üretme anlamında yüklendiğimiz sorumluluklar açısından bize duyulan güvenin yeni bir göstergesidir. Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye çalışanları ve tedarikçileri adına bu güzel haberi paylaşıyor olmaktan gurur duyuyoruz. Hep beraber tüm enerjimizle çalışarak, Sakarya’ya ve Türkiye ekonomisine katkıda bulunmaya devam edeceğiz.”

    Toyota Motor Avrupa Üretimden Sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı Marvin Cooke konuya ilişkin yaptığı açıklamalarda şunları söyledi: “Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye’nin ikinci nesil C-HR’ı üretecek olmasından ve şarj edilebilir hibrit üretimiyle Avrupa’da bir ilki gerçekleştirecek olmasından gurur duyduğumuzu belirtmek isterim. Toyota Otomotiv Sanayi çalışanlarının göstermiş oldukları performans ve özverili çalışmalarıyla bundan önce olduğu gibi yeni C-HR da büyük bir başarı elde edecektir. Yanı sıra Avrupa’da ilk batarya üretimiyle Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye, Toyota Avrupa’nın elektrifikasyon planında önemli bir rol üstlenmiş olup bu bizim için stratejik bir dönüm noktasıdır.”

    Toyota’nın Avrupa’daki en yüksek üretim hacmine sahip fabrikası konumundaki Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye, 2022 yılında ürettiği 220 bin aracın 185 binini 150’den fazla ülkeye ihraç ederek ülke ekonomisine katkı sağlamaya devam etti. Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye, bugüne kadar 3 milyon adetten fazla üretim ve ortalama %85 oranında ihracat gerçekleştirdi. Türkiye’nin ikinci büyük ihracatçısı konumundaki şirketin üretim ve ihracat operasyonları Sakarya’daki tesislerinde 5500 çalışanı ile haftanın 6 günü 3 vardiya devam etmektedir.

    Toyota, “Herkes için Mobilite” ve “Herkes için Mutluluk” misyonunu gerçekleştirmek için kapsayıcı ve sürdürülebilir faaliyetler hedefliyor. BM Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ne katkıda bulunan Toyota, Avrupa genelindeki tüm faaliyetlerinde karbon nötrlüğü sağlamak için çalışıyor. Avrupa’da CO2 azaltımında lider konumunda olan Toyota, 2035 yılına kadar hibrit, plug-in hibrit, tam elektrikli ve yakıt hücreli elektrikli araçlarıyla müşterilerine geniş bir yelpazede ürünler sunmaya devam edecek.