Yazar: admin

  • BMW 2028’de Hidrojenli Otomobil Üretimine Hazırlanıyor: Toyota İş Birliğiyle Yeni Dönem Başlıyor

    BMW 2028’de Hidrojenli Otomobil Üretimine Hazırlanıyor: Toyota İş Birliğiyle Yeni Dönem Başlıyor

    BMW, Toyota iş birliğiyle 2028’de ilk seri üretim hidrojenli otomobilini tanıtmaya hazırlanıyor. Yeni nesil yakıt hücresi teknolojisi, sıfır emisyonlu performans vaat ediyor.

    Hidrojen Çağına Doğru: BMW’nin Büyük Hamlesi

    BMW, uzun yıllardır elektrikli mobiliteye yaptığı yatırımların yanına şimdi bir de hidrojen yakıt hücresi teknolojisini ekliyor. Marka, 2028 yılında ilk seri üretim hidrojenli otomobilini piyasaya sürmeyi planlıyor. Bu gelişme yalnızca BMW için değil, otomotiv sektörü için de yeni bir dönemin başlangıcı olabilir.

    Avusturya’daki Steyr fabrikası, yeni üretim hattı hazırlıklarıyla bu dönüşümün merkezinde yer alıyor. Fabrikada test hatları, üretim tesisleri ve yakıt hücresi prototipleri üzerinde çalışmalar başladı bile. BMW’nin Almanya Landshut tesisinden ise ileri seviye tahrik sistemi bileşenleri sağlanacak.


    Toyota İş Birliği: Stratejik Ortaklık

    Hidrojen konusunda BMW yalnız hareket etmiyor. Uzun yıllardır Toyota ile iş birliği yapan Alman marka, bu teknolojinin üçüncü nesline adım atmış durumda.

    • 2014: 535iA modeli, Toyota tarafından sağlanan yakıt hücresi sistemine sahipti.
    • 2023: iX5 Hydrogen test filosu yollara çıktı. Bu araçlarda Toyota hücreleri kullanılırken sistem BMW tarafından geliştirildi.
    • 2028: Artık sıra üçüncü nesil sisteme geldi. Bu kez teknoloji %25 daha kompakt hale getirildi ve farklı araç mimarilerine entegre edilebilecek şekilde tasarlandı.

    Daha Verimli, Daha Güçlü

    Yeni nesil hidrojen sistemi, önceki jenerasyona kıyasla çok daha verimli olacak. BMW, menzil ve güç değerlerinde ciddi artışlar öngörüyor.

    Örneğin 2023 iX5 Hydrogen, 6 kg’lık hidrojenle WLTP normuna göre 313 km menzil sunuyordu. Üçüncü nesil teknolojide bu rakamın önemli ölçüde artması bekleniyor. Ayrıca enerji tüketimi de düşürüldü, bu da hem çevresel hem de ekonomik açıdan avantaj sağlayacak.

    BMW Yönetim Kurulu Üyesi Joachim Post konuyla ilgili şunları söylüyor:
    “BMW’nin 2028’de piyasaya çıkaracağı ilk yakıt hücreli üretim modeli, sıfır emisyonlu ve yüksek performanslı yeni bir sürüş seçeneğini ürün portföyümüze ekleyecek.”


    İlk Model: BMW X5 FCEV

    Sızan bilgilere göre ilk seri üretim hidrojenli BMW modeli bir X5 Fuel Cell Electric Vehicle (FCEV) olacak. SUV gövde tipi, geniş batarya ve yakıt deposu entegrasyonu açısından daha uygun görüldüğü için BMW’nin ilk tercihi olmuş durumda.

    X5 FCEV’nin ardından hidrojen teknolojisinin diğer modellere de entegre edilmesi bekleniyor. BMW, yeni mimariyi esnek kılarak hem elektrikli hem de hidrojenli versiyonları aynı platformda üretebilecek.


    Hidrojenin Avantajları

    Elektrikli otomobillerin hızlı yükselişiyle birlikte, hidrojenin gelecekteki rolü uzun süredir tartışma konusu. Ancak BMW, bu teknolojiyi stratejik bir tamamlayıcı olarak görüyor.

    • Hızlı Dolum: Hidrojen depoları birkaç dakika içinde doldurulabiliyor.
    • Yüksek Menzil: Gelişen teknolojiyle birlikte 600 km üzeri menzil mümkün hale geliyor.
    • Sıfır Emisyon: Egzozdan yalnızca su buharı çıkıyor.
    • Ağır Araçlara Uygunluk: Özellikle SUV ve ticari araçlarda bataryaya göre daha avantajlı.

    Toyota ve BMW: Ortak Hedefler

    Toyota, hidrojenli otomobil denilince akla gelen ilk markalardan biri. Mirai modeli ile yıllardır bu alanda öncülük eden Japon üretici, BMW ile yaptığı iş birliği sayesinde teknolojisini daha geniş bir kitleye ulaştırmayı hedefliyor.

    BMW ise premium segmentte hidrojenli araç sunarak hem sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmak hem de müşterilerine daha fazla alternatif sunmak istiyor.


    Rakipler ve Pazar Dinamikleri

    Mercedes, Hyundai ve Honda da hidrojen alanında yatırımlar yapıyor. Ancak Avrupa pazarında hidrojen istasyonu altyapısı halen yetersiz. BMW’nin bu adımı, yalnızca yeni bir model değil, aynı zamanda bu altyapının gelişmesi için de bir teşvik niteliği taşıyor.

    2028’e kadar Almanya, Fransa ve Avusturya başta olmak üzere birçok ülkede hidrojen istasyonlarının sayısının artması bekleniyor. Türkiye’de ise bu teknolojiye geçişin daha uzun vadede mümkün olacağı öngörülüyor.


    BMW’nin Gelecek Planları

    BMW, 2030 yılına kadar elektrikli modellerinin satışlarının markanın toplam hacminin yarısından fazlasını oluşturmasını hedefliyor. Hidrojenli otomobiller bu stratejinin önemli bir parçası olacak.

    • 2026: İlk test filoları genişletilecek.
    • 2028: İlk seri üretim hidrojenli BMW (X5 FCEV) satışa sunulacak.
    • 2030 sonrası: Hidrojen teknolojisi, diğer model ailelerine yayılacak.

    Piston Kafalar Yorumu

    BMW’nin hidrojen teknolojisine yatırım yapması, elektrikli mobilite dışında alternatif çözümler arandığını gösteriyor. Bataryalı araçların şarj altyapısı ve menzil kısıtları göz önünde bulundurulduğunda, hidrojenli araçların özellikle uzun yol ve ticari kullanımda önemli bir rol üstlenmesi mümkün.

    Özellikle Toyota ile yapılan iş birliği sayesinde bu teknoloji daha güvenilir ve uygulanabilir hale geliyor. Ancak başarının kilidi, küresel hidrojen istasyonu altyapısının hızla gelişmesine bağlı olacak.

    İlginizi Çekebilir

  • Mercedes’in Yeni V8 Motoru: Daha Güçlü, Daha Yüksek Devirli ve Daha Verimli!

    Mercedes’in Yeni V8 Motoru: Daha Güçlü, Daha Yüksek Devirli ve Daha Verimli!

    Mercedes-AMG, yeni nesil flat-plane kranklı V8 motoruyla daha yüksek devir, daha güçlü performans ve düşük yakıt tüketimi vaat ediyor.

    AMG’den Radikal Bir Strateji Değişimi

    Mercedes-AMG, küçülme ve hibritleşmenin hızla yayıldığı bir dönemde sekiz silindirli motorları yaşatmaya kararlı. Affalterbach ekibi, yeni nesil V8 üzerinde çalıştıklarını doğruladı. En büyük yenilik ise flat-plane krank mili kullanılması olacak.

    Bu sistem, motorun çok daha yüksek devirlere çıkmasını sağlayacak ve tepki süresini iyileştirecek. Ancak bu tercih, bugüne kadar AMG’nin imzası haline gelmiş derin ve tok V8 sesinde değişiklik yaratacak. Daha tiz ve agresif bir tını bekleniyor.


    Daha Güçlü ve Daha Verimli Bir V8 Geliyor

    Mevcut 4.0 litrelik çift turbo V8 motoruyla tanınan AMG, yeni jenerasyonda hem gücü artırmayı hem de emisyonları düşürmeyi hedefliyor. AMG araç geliştirme şefi Steffen Jastrow, bu motorun gaz tepkisini ciddi ölçüde iyileştireceklerini açıkladı.

    AMG CEO’su Michael Schiebe ise, “Müşterilerimiz V8 motor istemeye devam ettiği sürece, biz de regülasyonlara uygun şekilde bu motorları üretmeye devam edeceğiz” diyerek, AMG’nin V8’e bağlılığını vurguladı.


    AMG, Hem İçten Yanmalı Hem Elektrikli Tarafta Güçlü

    Yeni V8 motorun tanıtım tarihi netleşmese de, AMG’nin önümüzdeki dönemde içten yanmalı tarafta olduğu kadar elektrikli performans tarafında da atılımlar yapacağı biliniyor.

    Yakında tanıtılacak olan tamamen elektrikli AMG XX sedan, Porsche Taycan ve Audi RS e-tron GT gibi güçlü rakiplerle mücadele edecek. Bu model, AMG’nin gelecekteki çift taraflı stratejisinin ilk temsilcisi olacak.


    Piston Kafalar Yorumu

    Mercedes-AMG’nin flat-plane kranklı V8 kararını iki açıdan değerlendirmek mümkün:

    • Olumlu tarafı: Daha yüksek devir, daha hızlı gaz tepkisi ve şüphesiz pist performansında avantaj.
    • Olumsuz tarafı: AMG’nin efsaneleşmiş derin ve tok V8 sesi yerine daha tiz bir tını gelecek. Bu durum, bazı AMG hayranlarını hayal kırıklığına uğratabilir.

    Ancak her şeye rağmen, AMG’nin V8’i hayatta tutma kararı otomotiv dünyası için oldukça cesur ve heyecan verici bir adım.

    Türkiye’de satılan Mercedes-Benz modellerine ve en güncel fiyat bilgisine Mercedes-Benz Türkiye Resmi Web Sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz.

    Bu Haberde İlginizi Çekebilir

  • Volkswagen ID. Polo Tanıtıldı: Elektrikli GTI Dönemi Başlıyor!

    Volkswagen ID. Polo Tanıtıldı: Elektrikli GTI Dönemi Başlıyor!

    Volkswagen, 2026’da elektrikli ID. Polo ve sportif GTI versiyonunu tanıtacak. Efsane Polo adı artık elektrikli gelecekte yerini alıyor.

    Volkswagen Klasik İsimlerini Elektrikli Çağa Taşıyor

    Volkswagen, ikonik Polo modelini ID. Polo adıyla tamamen elektrikli olarak yeniden sunmaya hazırlanıyor. Marka CEO’su Thomas Schäfer, “Model isimlerimiz insanların zihninde sağlam şekilde yer etmiş durumda. Bu nedenle onları geleceğe taşıyoruz. ID. Polo bunun sadece başlangıcı olacak” dedi.

    Bu açıklama, Volkswagen’in uzun zamandır beklenen stratejisini doğruluyor: Klasik ve sevilen isimler artık elektrikli dönemde de yaşamaya devam edecek.


    ID. Polo ve GTI: İkonik Rozet Geri Dönüyor

    Yeni ID. Polo, ilk kez 2023’te tanıtılan ID. 2all konseptinin üretim versiyonu olacak. Bunun yanında VW, sportif ID. Polo GTI versiyonunu da onayladı. Bu sayede efsanevi GTI rozeti, elektrikli dönemde de varlığını sürdürecek.

    Performans detayları henüz açıklanmadı ancak ID. GTI konseptinde sportif süspansiyon, dinamik sürüş modları ve daha güçlü batarya konfigürasyonlarıyla klasik GTI ruhunun elektrikli çağa aktarıldığı vurgulanmıştı.


    Elektrikli ve İçten Yanmalı Dünyalar Birleşiyor

    Volkswagen’in yeni stratejisine göre:

    • Elektrikli modeller klasik isimlerle yeniden adlandırılacak.
    • İçten yanmalı motorlu versiyonlar mevcut isimleriyle devam edecek.

    Böylece gelecekte ID.3 → ID. Golf, ID.4 → ID. Tiguan, ID.7 → ID. Passat olarak yoluna devam edecek. Hatta ID.Every1 konseptinin ID. Up adıyla üretime girmesi de gündemde.

    Bu yaklaşım, tüketicilerin model gamını daha kolay anlamasına olanak sağlayacak.


    Volkswagen’in Mantıklı Adımı

    Audi ve Mercedes’in yeni elektrikli isimlendirme sistemleriyle yaşadığı kafa karışıklığından ders alan Volkswagen, daha rasyonel bir adım atıyor. Böylece marka kimliği korunurken, elektrikli dönüşüm daha kolay benimsenmiş olacak.


    Piston Kafalar Yorumu

    Volkswagen’in ID. Polo ve ID. Polo GTI hamlesi, elektrikli otomobil dünyasında nostaljiyi teknolojiyle buluşturan çok doğru bir strateji. GTI rozetinin elektrikli çağa taşınması, hem duygusal bağ kuran eski nesil kullanıcıları, hem de genç sürücüleri markaya çekebilir. Özellikle Türkiye’de Polo kültü göz önüne alındığında, ID. Polo’nun piyasaya girdiğinde büyük ilgi görmesi muhtemel.

    Volkswagen’in Türkiye’de satılan modellerine ve bu modellerin en güncel fiyat bilgisine Volkswagen Türkiye Resmi Web Sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz.

    Bu Haberde İlginizi Çekebilir

  • 2026 Toyota RAV4: Hibrit ve PHEV Seçenekleriyle Yeni Dönem Başlıyor

    2026 Toyota RAV4: Hibrit ve PHEV Seçenekleriyle Yeni Dönem Başlıyor

    2026 Toyota RAV4, hibrit ve PHEV seçenekleriyle geliyor. 11 farklı versiyon, gelişmiş güvenlik ve teknoloji donanımlarıyla SUV pazarında çıtayı yükseltiyor.

    Toyota RAV4’te Yeni Bir Çağ Başlıyor

    Toyota’nın dünya genelinde en çok satan SUV modellerinden biri olan RAV4, 2026 yılıyla birlikte tamamen yenilenen yüzüyle sahneye çıkıyor. Yeni nesil RAV4, hibrit ve plug-in hibrit (PHEV) motor seçenekleri, 11 farklı versiyonu ve altı farklı donanım seviyesiyle çok daha geniş bir müşteri kitlesine hitap edecek.

    Avustralya pazarında ilk yarıda satışa çıkacak olan yeni RAV4, hem performansı hem de verimliliği bir arada sunmayı hedefleyen Toyota’nın çoklu elektrifikasyon stratejisinin en güçlü temsilcilerinden biri olacak.


    Hibrit ve PHEV Motor Seçenekleri

    Yeni Toyota RAV4, beşinci nesil hibrit sistemle donatılıyor. 2.5 litrelik dört silindirli benzinli motor, bir veya iki elektrik motoru ile birleşerek toplamda 143 kW güç üretiyor.

    All-wheel drive (AWD) versiyonlarda yokuş iniş desteği, kar ve arazi sürüş modları da bulunuyor.

    Daha da dikkat çekici olan ise ilk kez RAV4 ailesine eklenen PHEV motor seçeneği. Altıncı nesil hibrit sistemi ve 22.7 kWh batarya ile birleşen bu versiyon, 227 kW toplam güç üretiyor. Bu da RAV4 tarihindeki en güçlü model anlamına geliyor.

    Özellikle GR Sport PHEV versiyonu, 227 kW güç çıkışıyla sadece çevreci değil aynı zamanda performans odaklı bir SUV olarak öne çıkıyor.


    Donanım Paketleri

    Yeni RAV4, altı farklı donanım seçeneğiyle kullanıcılarına sunulacak:

    GX – Giriş Seviyesi Ama Dolu

    • 17 inç alaşım jantlar
    • 10.5 inç multimedya ekranı
    • 12.3 inç dijital gösterge
    • Toyota Connected Services

    GXL – Bir Üst Basamak

    • 18 inç alaşım jantlar
    • Arka camlarda gizlilik
    • Kablosuz şarj ünitesi
    • Elektrikli sürücü koltuğu

    Edge – Macera Tutkunlarına

    • Özel ön/arka tampon tasarımı
    • 12.9 inç multimedya ekranı
    • Isıtmalı ön koltuklar
    • Elektrikli bagaj kapağı

    XSE – Hibrit veya PHEV Seçeneğiyle

    • 20 inç siyah alaşım jantlar
    • Çift tonlu gövde tasarımı
    • Çevre görüş kamerası
    • Havalandırmalı koltuklar

    Cruiser – Konfor Odaklı

    • JBL ses sistemi (9 hoparlör)
    • Panoramik sunroof
    • Head-up display
    • Deri döşeme

    GR Sport – Performans Zirvesi

    • 227 kW güce sahip AWD PHEV motor
    • Sertleştirilmiş süspansiyon
    • 20 mm genişletilmiş iz açıklığı
    • GR logolu koltuklar ve sportif iç detaylar

    Güvenlik ve Teknoloji

    Yeni Toyota RAV4, Toyota Safety Sense’in son nesli ile donatıldı.

    • Ön çapraz trafik uyarısı
    • Kör nokta asistanında geliştirilmiş algoritmalar
    • Şerit takip sistemi (Lane Trace Assist)
    • 10 hava yastığı

    Ayrıca, Toyota’nın yeni Arene yazılım tabanlı bilgi-eğlence sistemi ile 10.5 inç veya 12.9 inç ekran seçenekleri sunulacak. Bu ekranlarda klima kontrolleri entegre şekilde çalışacak.


    Yeni Renk Seçenekleri

    Mevcut Glacier White, Frosted White, Eclipse Black, Atomic Rush ve Saturn Blue renklerine ek olarak:

    • Massive Grey
    • Urban Rock
    • Feverish Red
    • Dusty Bronze
    • Daintree Green

    XSE versiyonunda çift tonlu gövde seçeneği de kullanıcıların karşısına çıkacak.


    Toyota’nın Açıklamaları

    Toyota Avustralya Satış ve Pazarlama Başkan Yardımcısı Sean Hanley, yeni RAV4 için şu ifadeleri kullandı:
    “RAV4, Avustralya’da son 12 ayın sekizinde en çok satan araç oldu. Yeni nesil RAV4, bu başarısını daha da ileriye taşıyacak. PHEV motor seçeneği, Toyota’nın çok yönlü elektrifikasyon vizyonunun en güçlü örneklerinden biridir.”


    Piston Kafalar Yorumu

    Toyota, 2026 RAV4 ile SUV segmentinde standartları yeniden belirliyor. Özellikle PHEV seçeneği, hem şehir içi kullanıcılar hem de uzun yolcular için büyük bir avantaj sağlıyor. GR Sport’un performans odaklı yapısı ise “çevreci ama sıkıcı olmayan bir SUV” isteyenlere doğrudan hitap ediyor. Türkiye’de satışa sunulduğunda büyük ilgi göreceğini düşünüyoruz.

    Toyota’nın Türkiye’de satılan modellerine ve en güncel liste fiyatlarına Toyota Türkiye Resmi Web Sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz.

    Bu Haberde İlginizi Çekebilir

  • 2026 Mazda 6e: Elektrikli Liftback Avustralya’da Görüldü, Tesla Model 3’e Rakip Olmaya Hazırlanıyor

    2026 Mazda 6e: Elektrikli Liftback Avustralya’da Görüldü, Tesla Model 3’e Rakip Olmaya Hazırlanıyor

    2026 Mazda 6e, Tesla Model 3’e rakip olacak elektrikli liftback modeliyle Avustralya yollarında görüntülendi. İşte tasarım, batarya ve menzil detayları.

    Mazda 6e İlk Kez Avustralya’da Görüntülendi

    Mazda, elektrikli araç atağında yeni bir sayfa açıyor. Henüz resmi olarak onaylanmamış olsa da 2026 Mazda 6e, Avustralya’da kamuflajlı şekilde test edilirken görüntülendi. Melbourne sokaklarında tespit edilen sağdan direksiyonlu test aracı, modelin Avustralya lansmanının artık sadece bir zaman meselesi olduğunun sinyallerini verdi.

    6e, Çin’de EZ-6 ismiyle tanıtılmış ve Changan ortaklığıyla geliştirilmişti. Çin pazarında 2024’te satışa çıkan model, şimdi globalleşme yolunda hızla ilerliyor. Tayland’da bu yıl satışa sunulması planlanırken, Avrupa ve İngiltere pazarına ise 2026 yılında giriş yapacak.


    Tasarım ve Boyutlar

    Yeni Mazda 6e, Tesla Model 3 ve BYD Seal gibi elektrikli liftback modellerine rakip olacak. Tasarımında markanın Kodo felsefesinin daha keskin hatlarla modernize edilmiş bir yorumu öne çıkıyor. Sedan Mazda 6’ya kıyasla 50 mm daha uzun ve 50 mm daha geniş ölçülere sahip olan 6e, bu sayede daha ferah bir iç hacim sunmayı hedefliyor.

    Özellikle coupe tarzı silüeti, sportif çizgileri ve geniş panoramik cam tavanı ile premium segmente göz kırpan bir karakter ortaya koyuyor. Arka bölümdeki yatay stop lambaları ise Mazda’nın son dönemdeki tasarım dilini taşıyor.


    Motor ve Performans

    Mazda 6e, tek motorlu arkadan itişli (RWD) düzenle pazara sunuluyor. İki farklı batarya paketi ile tercih edilebilecek:

    • 68.8 kWh LFP Batarya
      • Güç: 190 kW
      • Tork: 320 Nm
      • Menzil: 479 km (WLTP)
      • DC hızlı şarj: 165 kW
    • 80 kWh NMC Batarya
      • Güç: 180 kW
      • Tork: 320 Nm
      • Menzil: 552 km (WLTP)
      • DC hızlı şarj: 90 kW

    Her iki versiyon da 400V elektrik mimarisi üzerine kurulu. Ortalama tüketim ise 16.5 – 16.6 kWh/100 km seviyesinde. Bu değer, 6e’nin Tesla Model 3 ile rekabet edebilecek seviyede verimlilik sunduğunu gösteriyor.


    İç Mekân ve Donanım

    Avrupa’da Takumi ve Takumi Plus paketleriyle satışa sunulacak olan Mazda 6e, üst düzey donanımlarıyla dikkat çekiyor:

    • 19 inç alaşım jantlar
    • Panoramik cam tavan
    • 14.6 inç dokunmatik multimedya ekranı
    • 10.2 inç dijital gösterge paneli
    • Head-up display
    • Isıtmalı, havalandırmalı ve elektrikli ayarlanabilir ön koltuklar

    Takumi Plus paketinde ayrıca Nappa deri döşeme, elektrikli güneşlik ve özel iç tasarım detayları bulunuyor.


    EREV Versiyonu Gelir mi?

    Çin pazarında EREV (extended range electric vehicle) olarak satılan versiyonun, yani 1.5 litrelik benzinli motorla bataryayı şarj eden hibrit sistemin Avustralya’ya gelmesi beklenmiyor. Mazda yetkilileri, şimdilik sadece tam elektrikli (BEV) versiyon için iş planı oluşturduklarını açıkladı.


    Mazda 6e’nin Önemi

    Mazda, 2025’te sedan Mazda 6’yı üretimden kaldırmıştı. Bu nedenle 6e, hem markanın elektrikli atağının yeni temsilcisi hem de Mazda 6’nın dolaylı mirasçısı olacak. Aynı zamanda Mazda Avustralya için de ilk Çin üretimi Mazda modeli olacak.

    Bu durum markanın global üretim stratejisinde yeni bir dönem başlatıyor. Changan ortaklığında geliştirilen platformun, gelecekte Mazda’nın diğer elektrikli SUV ve sedan modellerine de temel oluşturması bekleniyor.


    Rakipler ve Pazar Konumu

    2026 Mazda 6e, Tesla Model 3, BYD Seal, Hyundai Ioniq 6 ve Polestar 2 gibi güçlü rakiplerin olduğu oldukça yoğun bir segmentte rekabet edecek. Ancak Mazda, tasarım gücü, sürüş keyfine odaklı kimliği ve daha uygun fiyat politikasıyla kendine özgü bir müşteri kitlesi çekmeyi hedefliyor.


    Piston Kafalar Yorumu

    Mazda 6e, aslında markanın gelecekteki DNA’sını temsil eden en kritik modellerden biri. Tesla Model 3’e doğrudan rakip olacak şekilde konumlandırılması, markanın ne kadar iddialı olduğunu gösteriyor.

    Bizce Mazda 6e’nin en büyük artısı, dengeli menzil – performans kombinasyonu ve Mazda’nın tasarım gücünü elektrikli çağa taşımış olması. Ancak Çin üretimi olmasının Avustralya ve Avrupa pazarlarında nasıl karşılanacağı önemli bir soru işareti.

    Eğer Mazda fiyatı Tesla Model 3 ve BYD Seal’den bir miktar aşağıya konumlandırırsa, 6e büyük bir satış başarısı yakalayabilir. Aksi halde rekabet oldukça zorlu görünüyor.

    Mazda sahiplerinin Türkiye’de ulaşabilecekleri resmi iletişim bilgisine BURADAN ulaşabilirsiniz.

    Bu Haberde İlginizi Çekebilir

  • 373 kW Hibrit Toyota Supra ve Ortadan Motorlu Celica Geliyor! Spor Otomobil Dünyası Karışacak

    373 kW Hibrit Toyota Supra ve Ortadan Motorlu Celica Geliyor! Spor Otomobil Dünyası Karışacak

    Toyota, 2027’de 500 bg hibrit Supra ve orta motorlu Celica ile efsaneleri geri getiriyor. Hibrit performans, manuel şanzıman ve ikonik isimler otomobil dünyasında yeni bir dönemi başlatacak.

    Toyota, Efsaneleri Yeniden Yollara Çıkarıyor

    Otomobil tutkunlarının yıllardır beklediği gelişme sonunda geliyor. Japon basınında çıkan raporlara göre, 2027’de hibrit Toyota Supra yollara çıkacak ve onu, 2028’de orta motorlu Toyota Celica takip edecek. Toyota Gazoo Racing imzalı bu iki model, markanın spor otomobil mirasını geleceğe taşıyacak.

    Supra, 373 kW (500 bg) hibrit güç ünitesiyle sahneye çıkarken, Celica ise orta motorlu mimarisi, manuel şanzıman seçeneği ve yaklaşık 400 bg gücü ile markanın tarihindeki en radikal dönüşümlerden birine imza atacak.


    Hibrit Supra: 373 kW Güç ve Yeni Nesil Teknoloji

    Yeni Supra, 2.0 litrelik turbo beslemeli dört silindirli motor ile elektrik motorunun birleşiminden oluşan hibrit sistem kullanacak. Bu sistem toplamda 500 bg (373 kW) güç üretecek. Mevcut GR Supra, 3.0 litrelik sıralı altı silindirli motorla 285 kW güç sağlıyordu. Yeni model, hibrit teknolojisiyle hem performansı artıracak hem de emisyon değerlerini düşürecek.

    • 0-100 km/s: 4 saniyenin altında olması bekleniyor
    • Şanzıman: 6 ileri manuel (standart) / 8 ileri otomatik (opsiyonel)
    • Yerleşim: Ön motor, arkadan itiş düzeni
    • Fiyat: Henüz açıklanmadı, ancak mevcut Supra’dan ciddi şekilde yüksek olması bekleniyor.

    Supra, 2025’te üretimi sonlanan mevcut A90 kasasından sonra tamamen yeni bir sayfa açacak ve hibrit güçle Gazoo Racing ürün gamının zirvesine oturacak.


    Orta Motorlu Celica: MR2 Ruhu Geri Mi Dönüyor?

    Supra’nın ardından sahne alacak olan 2028 Celica, en az onun kadar heyecan verici. Toyota, bu modelde orta motorlu bir yerleşim planlıyor. Bu mimari en son MR2’de görülmüştü. Celica, bu yönüyle hem MR2’ye hem de GT-Four gibi dört çeker efsanelere göz kırpıyor.

    • Motor: 2.0 litrelik turbo benzinli (yaklaşık 400 bg)
    • Yerleşim: Orta motor, dört çeker sistem
    • Malzemeler: Karbon fiber kaput, tavan ve çamurluklar ile hafif yapı
    • Şanzıman: 6 ileri manuel (standart)

    Toyota’nın bu adımı, Honda Prelude’un dönüşü ve Nissan Z’nin başarısı ile birlikte Japon spor otomobilleri arasındaki rekabeti yeniden alevlendirecek.


    Toyota’nın Spor Otomobil Stratejisinde Üçlü Güç

    Toyota’nın spor otomobil gamı 2027 itibarıyla şu şekilde şekillenecek:

    1. GR86 – giriş seviyesi arkadan itişli spor otomobil (affordable, track odaklı)
    2. Celica – orta segment, orta motorlu hibrit, safkan sürüş deneyimi
    3. Supra – hibrit zirve, markanın amiral gemisi performans modeli

    Bu üçlü, Toyota’nın hem pistlerde hem de showroomlarda iddiasını güçlendirecek. Ayrıca Toyota’nın Supercars serisine 2026’da Supra ile katılması, yol versiyonu Supra’nın tanıtımıyla birlikte markanın motorsporları stratejisini tamamlayacak.


    Tasarım ve Teknoloji: Konseptlerden İlham

    Yeni Supra ve Celica, Toyota’nın son dönemde gösterdiği GT Concept ve GR Yaris M Concept modellerinden izler taşıyacak. Özellikle GR Yaris M Concept’teki orta motor yerleşimi, Celica için doğrudan bir ipucu niteliğinde.

    Supra ise Goodwood Festival of Speed’de tanıtılan V8 konseptlerinden besleniyor. Bu konseptler, hem Lexus LFA’nın ruhunu hem de Toyota’nın yarış genlerini taşıyan tasarım öğeleriyle dikkat çekmişti.


    Piston Kafalar Yorumu

    Toyota’nın Supra ve Celica için açıkladığı bu plan, yalnızca spor otomobil pazarını değil, markanın gelecekteki kimliğini de yeniden şekillendirecek. Supra hibritleşirken, Celica orta motorlu yapısıyla Toyota’nın hiç cesaret edemediği bir kulvara adım atıyor. Bu, sadece geçmişe saygı değil; geleceğe çok net bir mesaj.

    Japon üreticilerin tekrar sahneye güçlü dönüş yaptığını görüyoruz. Honda Prelude, Nissan Z, Mazda RX-7 söylentileri derken, Toyota’nın bu hamlesi “JDM efsanelerinin yeniden doğuşu” olarak tarihe geçebilir.

    Türkiye’de satılan Toyota modellerine ve en güncel fiyat listesine Toyota Türkiye Resmi Web Sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz.

    Bu Haberde İlginizi Çekebilir

  • 2026 Cupra Leon Tanıtıldı: Hibrit Seçenekler ve Yeni Wagon Versiyon

    2026 Cupra Leon Tanıtıldı: Hibrit Seçenekler ve Yeni Wagon Versiyon

    2026 Cupra Leon, hibrit motor seçenekleri ve ilk kez wagon gövde seçeneğiyle geliyor. İşte fiyat listesi, teknik özellikler ve dikkat çeken yenilikler.

    Cupra Leon Yenilendi: Neler Değişti?

    2026 Cupra Leon, Avustralya’da tanıtıldı ve Avrupa ile Türkiye’de de ses getirecek önemli yeniliklerle geliyor. Markanın en çok tercih edilen modellerinden biri olan Cupra Leon, bu makyajlı versiyonuyla hem tasarımda hem de motor seçeneklerinde ciddi güncellemeler aldı.

    En dikkat çekici gelişme ise mild-hybrid ve plug-in hybrid (PHEV) motorların eklenmesi. Ayrıca Cupra tarihinde bir ilk olarak Sportstourer (wagon) gövde seçeneği de artık Leon ailesinde yerini aldı.


    Fiyat Listesi ve Donanım Seviyeleri

    Yeni Cupra Leon, Avustralya fiyatlandırmasıyla açıklandı. Türkiye’ye geleceği tarih netleşmese de fiyat/performans dengesinde iddialı bir model olacak gibi görünüyor.

    • 2026 Cupra Leon Hatch S (1.5L Mild-Hybrid): 46.990 $
    • 2026 Cupra Leon Hatch VZx (2.0L Turbo Benzinli): 64.990 $
    • 2026 Cupra Leon Sportstourer VZe (1.5L Plug-in Hybrid): 69.990 $

    Cupra ayrıca 2026’nın başında 245 kW AWD VZx Sportstourer ve 150 kW Ve Hatchback versiyonlarını da satışa sunacak.


    Motor ve Performans Seçenekleri

    2026 Cupra Leon, farklı motor seçenekleriyle farklı kullanıcı ihtiyaçlarına cevap veriyor:

    • 1.5L Mild-Hybrid (110 kW / 250 Nm) → 8,7 sn’de 0-100 km/h
    • 2.0L Turbo Benzinli (221 kW / 400 Nm) → 5,7 sn’de 0-100 km/h
    • 1.5L Plug-in Hybrid (200 kW / 400 Nm, 25.8 kWh batarya) → 7,3 sn’de 0-100 km/h

    Plug-in hybrid versiyon, WLTP’ye göre 121 km elektrikli menzil sunarak günlük kullanımlar için oldukça iddialı. Ayrıca DC hızlı şarj desteği sayesinde uzun yolculuklarda da pratiklik sağlıyor.


    Tasarım ve İç Mekân Yenilikleri

    Cupra Leon’un makyajlı versiyonu, markanın yeni tasarım dilini yansıtıyor:

    • Shark-nose ön tasarım
    • Üçgen LED gündüz farları
    • Arkada aydınlatmalı Cupra logosu
    • 12.9 inç yeni nesil dokunmatik multimedya ekranı
    • Geliştirilmiş konsol ve kaliteli iç mekân malzemeleri

    Yeni modelin hem hatchback hem de wagon versiyonu, sportifliği günlük kullanıma entegre eden modern bir anlayışa sahip.


    Güvenlik Özellikleri

    Cupra Leon, ANCAP testlerinden 5 yıldız almayı başardı. Standart güvenlik donanımları arasında:

    • Adaptif hız sabitleyici
    • Şerit takip asistanı
    • Kör nokta uyarısı
    • Çapraz trafik asistanı
    • 10 hava yastığı
    • Geri görüş kamerası ve park sensörleri

    Bu donanımlar sayesinde Leon, sadece performans değil güvenlik açısından da güçlü bir tercih olacak.


    Türkiye İçin Beklentiler

    Henüz resmi tarih açıklanmasa da 2026 Cupra Leon’un Türkiye’ye gelmesi bekleniyor. Özellikle hibrit ve PHEV motor seçenekleri, yüksek ÖTV dilimlerinden kaçınmak isteyen kullanıcılar için avantaj sağlayabilir. Ayrıca wagon versiyonun aileler için geniş iç hacim ve bagaj kapasitesiyle dikkat çekmesi öngörülüyor.


    Piston Kafalar Yorumu

    Cupra Leon, özellikle genç kullanıcı kitlesi arasında önemli bir hayran kitlesine sahip. Yeni versiyon, hem sportifliği hem de hibrit teknolojilerini birleştirerek Volkswagen Golf R gibi modellerin alternatifi olacak.

    Özellikle Sportstourer VZe versiyonunun 121 km elektrikli menzil sunması, Cupra’nın premium sportifliği sürdürülebilirlik ile buluşturduğunu gösteriyor. Bizce Cupra, bu hamlesiyle sadece performans değil, aynı zamanda geleceğin otomobil trendlerine de uyum sağlıyor.

    CUPRA markasına ait ürünlere ve en güncel fiyat listesine CUPRA Türkiye Resmi Web Sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz.

  • Audi Concept C: TT’ye Saygı Duruşu, Geleceğe Elektrikli Spor Otomobil Vizyonu

    Audi Concept C: TT’ye Saygı Duruşu, Geleceğe Elektrikli Spor Otomobil Vizyonu

    Audi Concept C, ikonik TT’ye saygı duruşu niteliğinde tasarlanan tamamen elektrikli spor otomobil olarak Audi’nin yeni dönemdeki tasarım felsefesini ve geleceğe dair vizyonunu yansıtıyor.

    Audi, geleceğin elektrikli spor otomobili vizyonunu sahneye çıkararak markanın köklü tasarım geçmişine saygı duruşunda bulundu. Audi Concept C, markanın ikonik TT modelinin 30. yılına özel bir konsept olarak tanıtıldı. Sadece bir konsept otomobil değil, Audi’nin önümüzdeki yıllarda tasarım ve teknoloji vizyonunu nasıl şekillendireceğine dair net ipuçları sunan bir manifestoya dönüştü.

    Yeni konseptin ardında, geçtiğimiz yıl Audi AG’de Chief Creative Officer (CCO) olarak göreve başlayan Massimo Frascella bulunuyor. Frascella’nın liderliğinde şekillenen “radikal sadelik” anlayışı, Audi’nin tasarım felsefesini geleceğe taşıyor. Concept C bu anlayışı hem estetik hem de teknolojik açıdan somutlaştırıyor.


    Audi Concept C’nin Tasarım Dili: Sadelikte Güç

    Audi Concept C, markanın mirasını geleceğe taşıyan çizgilerle dikkat çekiyor. Yeni ön yüz, dikey çerçeve ve dört öğeli ışık imzasıyla markanın gelecek yıllardaki kimliğini yansıtıyor. Bu tasarım, bir yandan 1936 Auto Union Type C’ye gönderme yaparken, diğer yandan modern elektrikli spor otomobillerin yolunu açıyor.

    Roadster formundaki tavan konsepti, coupé’nin zarif çizgilerini cabriolet’nin özgürlüğüyle birleştiriyor. İki parçalı katlanabilir sert tavan, Audi tarihinde bir ilk olma özelliğini taşıyor. Bu çözüm, hem aerodinami hem de gövde formunu koruyarak tasarımın bütünlüğünü bozmadan üstü açık sürüş keyfi sunuyor.

    Yan profilde güçlü omuz çizgisi, kısa çıkıntılar ve arkaya doğru uzayan kabin yapısı dikkat çekiyor. Arka bölümde sade yüzeyler ve yatay çizgiler, aracın sportif karakterini ön plana çıkarıyor. Bu tasarım dili, “fazlalıklardan arındırılmış saf spor otomobil” konseptini temsil ediyor.


    TT’den İlham, Geleceğe Köprü

    Audi Concept C, TT’nin 1995’te otomotiv tasarımında yarattığı devrimin ruhunu yeniden canlandırıyor. TT, o dönem Audi’yi tasarım dünyasında farklı bir noktaya taşımıştı. Bugün Concept C, bu mirası elektrikli bir spor otomobil vizyonuyla geleceğe aktarıyor.

    Konsept, yalnızca TT’nin mirasından beslenmiyor. 2000 Rosemeyer konsepti, R8 supercar ve Avus prototipinden izler de taşıyor. Yani Concept C, Audi’nin geçmişteki en cesur projelerinden ilham alan bir “kolektif anı” gibi kurgulanmış.

    Audi CEO’su Gernot Döllner, tanıtımda yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
    “Audi Concept C, yalnızca yeni bir model değil, tasarımımızda ve markamızda yeni bir dönemin sembolü. İkonik TT, bir zamanlar Audi’yi farklı bir noktaya taşımıştı. Concept C ise bu mirası geleceğe elektrikli bir vizyonla aktarıyor.”


    Minimalist İç Mekân ve “Shy Tech” Deneyimi

    İç mekânda Audi’nin yeni felsefesi olan “shy tech” öne çıkıyor. Yani teknoloji her zaman erişilebilir, ancak asla baskın değil. 10,4 inçlik katlanabilir ekran, kullanılmadığında ön panelin içine gizleniyor. Böylece sürüş anında dikkat dağıtıcı unsurlar ortadan kalkıyor.

    Direksiyon simidi, yuvarlak formu ve merkezinde metalden işlenmiş Audi halkalarıyla nostaljiyi moderniteyle buluşturuyor. Dokunsal butonlar ve alüminyum detaylar, kullanıcıya güven veriyor. Malzeme seçiminde doğal dokulara ve minimalist bir atmosfere yer verilmiş.

    Audi, bu konseptte duygusal sürüş deneyimini teknolojiyle birleştirmeyi hedefliyor. Ses sisteminde hoparlör ızgaraları yerine kumaş dokuların kullanılması, müziğin “mekânın dokusundan” yayılmasını sağlıyor. Bu detay, aracın kullanıcıyla kurduğu duygusal bağı daha da güçlendiriyor.


    Teknik Beklentiler ve Porsche Bağlantısı

    Her ne kadar Audi Concept C için teknik veriler netleşmemiş olsa da, modelin 800V elektrik altyapısı ile ultra hızlı şarj kabiliyetine sahip olması bekleniyor. Bu teknoloji, uzun yolculuklarda bile hızlı şarj imkânı sunarak kullanıcıya avantaj sağlayacak.

    Kulislerde, konseptin Porsche’nin gelecek elektrikli Boxster ve Cayman modelleriyle aynı platformu paylaşabileceği konuşuluyor. Böyle bir iş birliği, hem performans hem de sürüş dinamiklerinde büyük avantaj sağlayabilir.

    Boyutları itibarıyla Concept C, TT’den daha büyük, R8’e ise daha yakın ölçülere sahip. Bu da Audi’nin konsepti daha “üst segment” bir spor otomobil olarak konumlandırmayı düşündüğünü gösteriyor.


    Audi Tasarımında Yeni Bir Dönem

    Bu konsept, yalnızca bir model değil, Audi tasarımında köklü bir dönüşümün ilk adımı. Massimo Frascella’nın ifadesiyle:
    “Concept C, vizyonumuzun ilk somut ifadesi. Orijinal TT’nin çizgilerini geleceğin elektrikli spor otomobili için yeniden yorumladık. Audi’nin yeni tasarım felsefesi sadeliği, duyguyu ve gücü aynı potada eritiyor.”

    Audi’nin 2027’de üretim versiyonunu tanıtması bekleniyor. 2028 itibarıyla pazara çıkması planlanan bu model, markanın elektrikli gelecek vizyonunun en güçlü temsilcilerinden biri olacak.


    Piston Kafalar Yorumu

    Audi Concept C, sadece bir konsept değil; markanın yeniden doğuş hikâyesi. TT ve R8’in yarattığı etkiyi günümüzde tekrar yaşatma potansiyeline sahip. Minimalist tasarım dili, teknolojik zekâsı ve duygusal bağ kuran detaylarıyla Concept C, Audi’yi yeniden tasarım lideri konumuna taşıyabilir.

    Elektrikli spor otomobil pazarında rekabet her geçen gün artıyor. Porsche, Tesla ve Polestar gibi güçlü rakipler arasında Audi’nin Concept C ile öne çıkıp çıkamayacağı merak konusu. Ancak tasarım gücü ve ikonik geçmişe yapılan saygı duruşu, Concept C’nin en büyük kozları olacak.

    AUDI’nin Türkiye’de satılan modellerine ve en güncel fiyat listesine AUDI Türkiye Resmi Web Sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz.

    Bu Haber İlginizi Çekebilir

  • Efsane JDM Buluşması | 7 Nissan 350Z, Supra MK4 ve Integra Type-R Aynı Gecede Buluştu!

    Efsane JDM Buluşması | 7 Nissan 350Z, Supra MK4 ve Integra Type-R Aynı Gecede Buluştu!

    Kıbrıs’ta gerçekleşen JDM buluşmasında 7 Nissan 350Z, Supra MK4 ve Integra Type-R aynı gecede bir araya geldi! Detaylar PistonKafalar’da.

    Efsane JDM Buluşması: Kıbrıs’ta Tutkular Aynı Gecede Birleşti

    Otomobil tutkunlarının kalbinde ayrı bir yere sahip olan JDM kültürü, geçtiğimiz pazar akşamı Kıbrıs’ta bambaşka bir heyecana sahne oldu. İlk başta yalnızca üç Nissan 350Z’nin bir araya gelmesiyle başlayan buluşma, gecenin ilerleyen saatlerinde 7 Nissan 350Z, 1 Toyota Supra MK4 ve 1 Honda Integra DC5 Type-R ile unutulmaz bir JDM şölenine dönüştü.

    Bu özel geceyi PistonKafalar YouTube kanalımızda 13 dakikalık bir video ile ölümsüzleştirdik. Ancak buluşmanın spontane ruhunu ve JDM kültürünün Türkiye ve Kıbrıs’taki yankısını sizlerle ayrıca paylaşmak istiyoruz.


    350Z Ağırlıklı Buluşma, Supra ve Integra ile Taçlandı

    Nissan 350Z, modifiye potansiyeli, güçlü V6 motoru ve agresif tasarımıyla JDM dünyasının en sevilen modellerinden biri. Buluşmada tam 7 farklı 350Z bir araya gelerek adeta bir görsel şölene imza attı.

    Geceyi daha da özel kılan ise Toyota Supra MK4 ve Honda Integra DC5 Type-R’ın sürpriz katılımları oldu. Supra, efsanevi 2JZ motorunun gücünü ve ikonik duruşunu bir kez daha hatırlatırken; Integra Type-R, safkan sürüş keyfi ve yarış kökenli ruhuyla geceye ayrı bir hava kattı.


    Cadde Turu ve Kahve Sohbeti: JDM Ruhu Yaşıyor

    Buluşma, sıcak bir kahve molasıyla başladı. Araçlarını park eden sürücüler, otomobil sohbetlerinin tadını çıkarırken, JDM kültürünün asıl gücünü oluşturan topluluk ruhu bir kez daha öne çıktı.

    Daha sonra yapılan cadde turu, hem katılımcılar hem de yoldan geçenler için unutulmaz anlar yaşattı. Özellikle Kıbrıs’ın dar ve ışıklı caddelerinde art arda ilerleyen 350Z’ler, Supra ve Integra, izleyenlere adeta bir otomobil festivali havası sundu.


    PistonKafalar Yorumu

    JDM kültürü yalnızca Japon otomobillerine duyulan tutku değil; aynı zamanda bir yaşam tarzı, bir birliktelik duygusu. Kıbrıs’ta gerçekleşen bu buluşma bize bir kez daha gösterdi ki, ister Türkiye’de ister Kıbrıs’ta olsun, otomobil tutkunları aynı dili konuşuyor: Motor Sesi, Yol Heyecanı ve Arkadaşlık.

    Bu tür buluşmaların sayısının artması, genç otomobil severlere hem ilham veriyor hem de yerel otomotiv kültürünü güçlendiriyor.

    VİDEO

    Bu Haberlerde İlginizi Çekebilir:


  • ERC Şampiyonluk Mücadelesi Galler’de Alevlendi: Marczyk ve Mabellini Karşı Karşıya!

    ERC Şampiyonluk Mücadelesi Galler’de Alevlendi: Marczyk ve Mabellini Karşı Karşıya!

    2025 FIA Avrupa Ralli Şampiyonası Galler’de büyük bir çekişmeye sahne oluyor. Marczyk ve Mabellini şampiyonluk için son viraja girerken, riskler ve stratejiler yarışın kaderini belirleyecek.

    Galler’de Büyük Hesaplaşma

    2025 FIA Avrupa Ralli Şampiyonası (ERC), sezonun sondan bir önceki ayağı olan JDS Machinery Rali Ceredigion ile Galler’de heyecanı doruğa taşıyor. 5–7 Eylül tarihlerinde gerçekleşecek yarış, hem şampiyona düzenli katılımcılarını hem de Probite Britanya Ralli Şampiyonası’ndan gelen güçlü isimleri ağırlıyor.

    Sezonun bu noktasında Miko Marczyk, Michelin lastikleriyle mücadeleye lider girerken, yalnızca 11 puan gerisinde Andrea Mabellini yer alıyor. Ancak işin sırrı “dropped scores” sisteminde gizli. Marczyk 13 puan silmek zorunda kalırken, Mabellini sezonun başındaki sıfır çektiği yarış nedeniyle hiçbir puanını düşmeyecek. Bu hesaplamayla İtalyan pilot öne geçiyor.


    Şampiyonluk Senaryoları

    • Eğer Mabellini Galler’de puan alamazsa, Marczyk ikinci olup ek bir Power Stage puanı alarak şampiyonluğunu garantileyebilir.
    • Ancak Marczyk tamamen puansız ayrılırsa, Mabellini’nin birincilik ve maksimum beş Power Stage puanı alması halinde 2011’den sonra İtalya’ya ilk ERC şampiyonluğu gelecek.

    Marczyk: “Bu sezonun en kritik yarışı. Hızlı ama dar yollar, değişken hava ve lastik seçimleri her şeyi belirleyecek. Sonuna kadar savaşacağım.”
    Mabellini: “Burası benim ilk ERC podyumumun geldiği yer. Zorlu parkur, karmaşık hava ve lastik seçimleri her şeyi değiştirebilir. Ama bu unvan için sonuna kadar mücadele edeceğiz.”


    Güçlü Katılımcı Kadrosu

    • Jon Armstrong, Çekya’da Marczyk ve Mabellini’yi geride bırakmıştı. Şimdi Galler’de ilk ERC zaferini hedefliyor.
    • Max McRae, efsane Colin McRae’nin yeğeni, geçtiğimiz yıl ERC4 zaferinden sonra bu yıl üst klasmanda sahnede.
    • Callum Devine, William Creighton ve Osian Pryce gibi Britanya’nın önemli isimleri de podyum mücadelesinde olacak.
    • ERC2 ve ERC3 kategorilerinde Romet Jürgenson, Philip Allen ve Martin Vlček gibi sürücüler gözünü zirveye dikti.

    Rota ve Etaplar

    • 5 Eylül Cuma → Aberystwyth şehir merkezinde gösteri etabı.
    • 6 Eylül Cumartesi → 14.3 km Cwm Elan, 33.8 km Y Diafol (en uzun etap), 13.7 km Mydroilyn ve şehir içi gece etabı.
    • 7 Eylül Pazar → Nant y Moch (14 km) ve Mynnydd Bach (15.5 km) etapları. Power Stage, Mynnydd Bach’ın ikinci geçişi olacak.

    Toplamda 80 kilometrelik saf mücadele, 7 Eylül Pazar günü saat 15:45’teki törenle tamamlanacak.


    ERC’yi Nereden İzleyebilirsiniz?

    Tüm etaplar Rally.TV platformundan canlı yayınlanacak. Ayrıca farklı ülkelerdeki yerel yayıncılar da şampiyonanın yayın haklarını paylaşıyor.


    Piston Kafalar Yorumu

    Galler etapları dar yolları, ani hava değişimleri ve yüksek riskleriyle ünlü. Bu yarış, yalnızca pilotaj değil aynı zamanda strateji ve lastik seçimi savaşı olacak. Bizce burada alınacak sonuç, şampiyonluğun kaderini tamamen belirleyecek. Özellikle Marczyk–Mabellini düellosu, son yılların en heyecan verici ERC finallerinden birini hazırlıyor.

    Bu Haberlerde İlginizi Çekebilir