Yazar: admin

  • Bentley EXP 15 Konsepti Tanıtıldı: Lüksün Elektrikli Geleceğine Büyüleyici Bakış!

    Bentley EXP 15 Konsepti Tanıtıldı: Lüksün Elektrikli Geleceğine Büyüleyici Bakış!

    Bentley EXP 15 konsepti, markanın tamamen elektrikli geleceğine ışık tutuyor. Üç koltuklu coupe, çarpıcı tasarımı ve teknolojik detaylarıyla dikkat çekiyor. İşte detaylar Piston Kafalar’da!

    Bentley EXP 15: Elektrikli Lüksün Yeni Yüzü

    Bentley, markanın elektrikli geleceğine göz kırpan çarpıcı bir konsept modelini tanıttı: Bentley EXP 15. Üç koltuklu bu coupé tasarımı, Bentley’nin 2026 yılında tanıtacağı ilk tamamen elektrikli modeli olacak Urban Luxury SUV için önemli ipuçları taşıyor. Üstelik bu konsept, Bentley Mulsanne’ın 2030 yılında gelecek yerini alacak lüks sedan modelin tasarım diline de yön verecek.

    Görkemli EXP 15’in tasarımı, 1930 yılında üretilen Bentley Speed Six Gurney Nutting Sportsman Coupé’den esinlenmiş. O dönem, “Blue Train” olarak anılan bu ikonik otomobil, Bentley’nin eski başkanı ve yarış pilotu Woolf Barnato’nun Cannes’tan Calais’ye trenle yaptığı meşhur yarışa atıfta bulunuyor. Barnato, Londra’ya trenden önce ulaşmayı başarmıştı!


    Beş Tasarım Prensibi

    Bentley, EXP 15 konseptinde markanın geleceğini şekillendirecek beş ana tasarım prensibi belirlemiş:

    Upright Elegance (Dik Duruşlu Zarafet)
    Iconic Grille (İkonik Izgara)
    Endless Bonnet Line (Sonsuz Kaput Hattı)
    Resting Beast (Dinlenen Yırtıcı)
    Prestigious Shield (Prestijli Kalkan)

    Elektrikli araçların büyük ızgaralara ihtiyacı kalmasa da, Bentley’nin kimliğini simgeleyen ikonik ızgara, EXP 15’te ışıklı, geometrik desenli kapalı bir panel olarak yeniden tasarlanmış. Ortasında yer alan omurga da ışıklandırılmış ve markaya çağdaş bir kimlik kazandırıyor.


    Flying B Amblemi Yeniden Yorumlandı

    Bentley’nin meşhur Flying B maskotu, EXP 15 ile beşinci kez değişikliğe uğradı. Daha keskin ve modern hatlara kavuşan bu amblem, Bentley’nin elektrikli çağa attığı cesur adımın sembolü olarak dikkat çekiyor.


    “Dinlenen Yırtıcı” Duruşu

    “Resting Beast” ifadesi, EXP 15’in kaslı ama dengeli duruşuna gönderme yapıyor. Bentley Dış Tasarım Başkanı Domen Rucigaj bu duruşu şöyle açıklıyor:

    “Bentley’lerin kaslı hatları, arka çamurlukların üzerinde dışa doğru kabaran formlarda kendini gösterir. Ancak Bentley’nin genel duruşu öne atılmadan ya da geriye yaslanmadan, yatay ve sakin bir çizgide kalmalıdır.”


    Teknik ve Aerodinamik Ayrıntılar

    • Son derece ince LED farlar, ön ızgarayı çerçeveliyor.
    • Ön çamurluk arkalarındaki hava kanalları, aerodinamik akışı optimize ediyor.
    • Aktif ikiz tavan spoylerleri ve arka difüzör, sürüş dinamiklerini güçlendiriyor.
    • Karoserin Pallas Gold adı verilen sıvı metal saten rengi, Speed Six modelinin nikel detaylarından esinlenmiş.

    Uzun kaputun altında motor yerine geniş bagaj hacmi bulunuyor. Ayrıca arka kısımda yer alan dev Prestigious Shield paneli, bagaj kapağının bir parçası ve indirildiğinde iki kişilik oturma alanı sunuyor — lüks ve fonksiyonellik tek karede birleşiyor.


    Bentley EXP 15’in Lüks Kabini

    Bentley EXP 15, iç mekânda da farklı bir deneyim sunuyor. Tıpkı 1930 Gurney Nutting Coupé gibi üç koltuklu olsa da, McLaren F1’den farklı olarak sürücü koltuğu geleneksel konumda yer alıyor.

    • Yolcu koltuğu, önünde hiçbir panel olmadan, muazzam bir diz mesafesi sağlıyor.
    • Koltuk, co-pilot modunda öne taşınabiliyor veya relax modunda arkaya yatırılabiliyor.
    • Koltuk dönebiliyor, kapı açıldığında panoramik tavan kalkıyor, böylece zarif bir iniş-biniş deneyimi yaşanıyor.
    • Bentley’nin 3D baskılı titanyum detayları, Acrylic Couture isimli yeni metal örgüyle birleşerek aydınlatıldığında 3D grafikler yaratıyor.
    • İç mekânda ipek, doğal taş ve geleneksel ahşap geniş yüzeylerde kullanılarak Bentley’nin zanaatkârlık geleneği devam ettiriliyor.

    Dijital ve Analog Arasında “Magical Fusion”

    Bentley, dokunmatik ekran devrinde bile fiziksel düğmelerden vazgeçmiyor. EXP 15’te Magical Fusion olarak adlandırılan yeni yaklaşım benimsenmiş:

    • Dokulu metal düğmeler ve merkez konsoldaki start butonu hâlâ yerinde.
    • Dijital göstergelerle harmanlanan analog saat benzeri cihaz, aracın yönü, batarya durumu gibi bilgileri sunuyor.
    • İstenirse dijital ekran kapatılarak altında yer alan ahşap kaplama yüzeye geçilebiliyor.

    Piston Kafalar Yorumu

    Bentley EXP 15, yalnızca bir konsept otomobil değil; bir manifestodur. Bentley’nin elektrikli gelecekte nasıl bir lüks deneyimi yaratacağını şimdiden gösteriyor. Flying B ambleminin bile yeniden yorumlanması, markanın köklerine sadık kalırken cesurca yenilendiğinin kanıtı. Üç koltuklu kabin, lüks malzeme seçimi ve dijital-analog senteziyle Bentley, elektrikli çağda bile kendine özgü kalmayı başarıyor. EXP 15, Bentley’nin yalnızca elektrikli otomobiller üretmeyeceğini, aynı zamanda bu segmentte yeni standartlar belirleyeceğini müjdeliyor.

  • Yeni Audi RS6 Avant’tan Şok Hamle: V8 mi Gidiyor, Hibrit mi Geliyor?

    Yeni Audi RS6 Avant’tan Şok Hamle: V8 mi Gidiyor, Hibrit mi Geliyor?

    Yeni Audi RS6 Avant için V8’in sonu mu geliyor? Hibrit motor mu devreye giriyor? Yeni casus görüntüler ve teknik detaylar Piston Kafalar’da!

    Yeni Audi RS6 Avant: Performans Canavarı Yeniden Şekilleniyor

    Otomotiv dünyasında büyük bir merak hâkim: Yeni Audi RS6 Avant, efsaneleşmiş V8 motoruna veda mı edecek, yoksa hibrit teknolojisiyle mi güçlenecek? Audi’nin performans station wagonu, İspanya’da test edilirken yakalandı ve ardında çok fazla soru işareti bıraktı.

    A6 ve S6’nın ardından gözler RS6 Avant’a çevrilmiş durumda. Üstelik bu kez işin içinde plug-in hybrid teknolojisi var gibi görünüyor.


    Casus Videodan Kritik İpuçları

    NCars YouTube kanalının yayımladığı casus videoda, yeni RS6 Avant ağır kamuflajla yollardaydı. Ön yüz tasarımında yeni A6 çizgileri net şekilde görülürken, far grubu da sedan modelle neredeyse aynı. Ancak asıl dikkat çeken detay, aracın her iki yanında da yakıt kapağı bulunması. Bu, plug-in hybrid motor seçeneğini neredeyse kesinleştiriyor.

    Araç düşük hızda sessiz şekilde ilerlerken, videoda motor sesi neredeyse hiç duyulmuyor. Bu da “saf elektrikli sürüş” ihtimalini güçlendiriyor.


    V8 Gidiyor mu, Kalıyor mu?

    Performans tutkunlarının asıl merak ettiği soru: Yeni Audi RS6 Avant, V8 motorunu koruyacak mı yoksa V6 PHEV’e mi geçecek?

    • Bazı kaynaklar, çift turbo V8 motorun yerini daha kompakt hacimli V6 plug-in hybrid ünitenin alacağını iddia ediyor.
    • Diğer raporlar ise V8’in kesinlikle kalacağını, sadece hibrit destekle daha güçlü hâle getirileceğini öne sürüyor.

    Her iki senaryoda da yeni RS6 Avant’ın, performans anlamında selefini geride bırakması bekleniyor.


    730 HP Güç Bombası Yolda

    Autocar’ın iddiasına göre yeni Audi RS6 Avant, mevcut modelin 621 HP gücünü aşacak ve 730 HP gibi çılgın bir güce ulaşacak. Volkswagen Grubu’nun Premium Platform Electric (PPE) altyapısını kullanacak olan RS6 Avant, muhtemelen çok daha güçlü bir elektrikli E-Tron RS6 kardeşiyle birlikte satılacak.


    Henüz Resmi Açıklama Yok

    Yeni Audi RS6 Avant hakkında hâlâ belirsizlikler var. Audi, motor konfigürasyonu ve hibrit sistemin detayları konusunda resmi bir açıklama yapmadı. Ancak casus videolar, plug-in hybrid geleceğin habercisi gibi duruyor. RS6 Avant, önümüzdeki aylarda resmen tanıtılacak. O güne kadar bu casus görüntüler, merakımızı biraz olsun gideriyor.


    Piston Kafalar Yorumu

    Yeni Audi RS6 Avant, lüks station wagon dünyasında hâlâ başrolü oynamaya kararlı. Hibritleşme, çevre dostu teknolojiler ve artan performans beklentileri bir araya gelince, Audi’nin V8 motoru bırakıp bırakmayacağı sorusu hiç olmadığı kadar önemli. RS6 Avant, plug-in hybrid olsa bile performanstan ödün vermeyecek gibi duruyor. Ama V8’in o kendine has sesi olmadan RS6 hâlâ RS6 olur mu? Asıl mesele bu. Bekleyip göreceğiz!

    Markanın tüm modelleri hakkında detaylı fiyat bilgisine AUDI’nın Resmi Web Sayfasından ulaşabilirsiniz.

  • Türkiye Ralli Şampiyonası Kapadokya Rallisi ile Toprak Arenaya Taşınıyor

    Türkiye Ralli Şampiyonası Kapadokya Rallisi ile Toprak Arenaya Taşınıyor

    Türkiye Ralli Şampiyonası Kapadokya Rallisi ile Nevşehir’in eşsiz doğasında hız tutkunlarına unutulmaz anlar yaşatacak. Etaplar, tarih ve detaylar Piston Kafalar’da!

    Türkiye Ralli Şampiyonası Kapadokya Rallisi Başlıyor

    Petrol Ofisi Maxima 2025 Türkiye Ralli Şampiyonası, sezonun 4. yarışı için rotasını Kapadokya’ya çeviriyor. Türkiye Ralli Şampiyonası Kapadokya Rallisi, 11-13 Temmuz tarihleri arasında, Başkent Turing Spor Kulübü organizasyonu ve Nevşehir Valiliği’nin destekleriyle gerçekleştirilecek.

    ICRYPEX, Spor Toto, Remed Assistance, Salados, Fora Araç Takip, Power App ve AutoClub gibi önemli markaların sponsorluğunda düzenlenen yarış, 2025 sezonunun ilk toprak rallisi olma özelliğini taşıyor. Ayrıca yarış, Berç Arhanyan TOSFED Ralli Kupası’na da puan verecek.


    Kapadokya Rallisi’nde Unutulmaz Başlangıç

    Kapadokya Rallisi, alışılmış rallilerden farklı ve görsel açıdan büyüleyici bir başlangıçla motor sporları tarihine iz bırakacak. Yarış, 11 Temmuz Cuma günü sabah 04.30’da, bir ralli aracının sıcak hava balonuyla Kapadokya semalarına yükselmesiyle start alacak. Bu eşsiz etkinlik, bölgenin simgesi sıcak hava balonlarıyla muhteşem bir manzara oluşturacak.

    Aynı gün saat 20.30’da ise Nevşehir Valisi Ali Fidan’ın vereceği seremonik start, Kayaşehir’de ralli coşkusunu zirveye taşıyacak.


    Etaplar, Tarih ve Coğrafya Bir Arada

    Türkiye Ralli Şampiyonası Kapadokya Rallisi programı oldukça zengin. İşte etap detayları:

    • 12 Temmuz Cumartesi: Avanos’ta başlayacak etaplar, Gülşehir, Açık Saray ve Uçhisar bölgelerinde devam edecek.
    • 13 Temmuz Pazar: Aşk Vadisi’nden start alan yarış, Ürgüp, Ortahisar ve Kavak etaplarıyla devam edip sona erecek.

    Rallinin finali ise Paşabağları Vadisi’nde, peri bacaları manzarası eşliğinde düzenlenecek ödül töreniyle yapılacak. Kapadokya’nın büyülü atmosferi, ralliye romantik bir kapanış sunacak.


    Kapadokya, Ralliye Bambaşka Bir Boyut Katıyor

    Kapadokya, Türkiye Ralli Şampiyonası Kapadokya Rallisi ile yalnızca hız ve rekabetin değil, aynı zamanda doğa ve kültürün de sahnesi olacak. Bölgede düzenlenen yarış, peri bacaları, tarihi dokular ve eşsiz vadileriyle, yarışçılara ve izleyicilere benzersiz bir deneyim vaat ediyor.

    Bu ralli, hem motor sporları severler hem de doğa, kültür ve macera tutkunları için kaçırılmayacak bir etkinlik olarak öne çıkıyor.


    Piston Kafalar Yorumu

    Türkiye Ralli Şampiyonası Kapadokya Rallisi, yalnızca bir yarış değil, bir deneyim. Kapadokya’nın peri bacalarıyla çevrili etaplarında motor sesleri yankılanırken, sıcak hava balonları gökyüzünü süsleyecek. Bu organizasyon, Türkiye ralli sporunun geldiği noktayı ve ülkemizin coğrafi güzelliklerini bir arada sunuyor. Ralli tutkunları için bu yarış, sezonun en heyecan verici duraklarından biri olmaya aday. Kapadokya, hız ve adrenalini tarihle ve doğayla buluşturan eşsiz bir pist!

  • Bentley Continental GT Speed: Sessizlikten V8 Gücüne Geçişle Rekor Kırıyor

    Bentley Continental GT Speed: Sessizlikten V8 Gücüne Geçişle Rekor Kırıyor

    Yeni Bentley Continental GT Speed, plug-in hybrid sistemi ve 782 PS gücüyle markanın şimdiye kadarki en güçlü modeli olarak tanıtıldı. Sessizlikten fırtınaya geçişin hikayesi Piston Kafalar’da!

    Bentley Continental GT Speed: Elektrifikasyonun Lüks Tanımı

    Elektrifikasyon, otomotiv dünyasında sınır tanımıyor. İngiliz mühendisleri, ikonik Bentley Continental GT’yi modernleştirmek adına 12 silindirli motora veda ederek plug-in hybrid bir sistemle donattı. Sonuç, markanın tarihindeki en güçlü Bentley: Bentley Continental GT Speed.

    Bu model, hem performans değerleri hem de teknolojik donanımlarıyla Bentley’nin lüks segmentteki iddiasını bir kez daha ortaya koyuyor. Ve işin en ilginç kısmı? 140 km/s’ye kadar tamamen elektrikli ve sessiz bir sürüş mümkün. Ancak V8 devreye girdiğinde, sahne tam bir güç gösterisine dönüşüyor.


    Rakamlarla Bentley Continental GT Speed

    Yeni Bentley Continental GT Speed, tam anlamıyla hız canavarı. İşte fabrika verileri:

    • 0-100 km/s hızlanma: 3,2 saniye
    • 0-200 km/s hızlanma: yaklaşık 11 saniye
    • 0-300 km/s hızlanma: 29,4 saniye
    • Toplam sistem gücü: 782 PS
    • Maksimum tork: 1.000 Nm

    Bu değerler, Continental GT Speed’in yalnızca Bentley tarihinin değil, lüks GT segmentinin de en iddialı modellerinden biri olmasını sağlıyor.


    Hibrid Teknolojisi: Sessizlikten Güce

    Bentley Continental GT Speed, plug-in hybrid güç ünitesinde iki motoru bir araya getiriyor:

    • Elektrik motoru: 190 kW (yaklaşık 258 PS) güç ve 450 Nm tork üretiyor. 8 ileri çift kavramalı şanzımana entegre edilmiş.
    • 4.0 litre çift turbo V8 motor: 600 PS güç ve 800 Nm tork sağlıyor.

    Bu iki motorun birleşimiyle elde edilen 782 PS güç ve 1.000 Nm tork, Bentley tarihinin en yüksek sistem performansını temsil ediyor. Üstelik araç, elektrikli modda tamamen sessiz şekilde 140 km/s hıza kadar ulaşabiliyor.


    Lüks ve Teknoloji İç İçe

    Yeni Bentley Continental GT Speed, yalnızca teknik verileriyle değil, kabin içi deneyimiyle de büyülüyor. Özellikle dikkat çeken detaylar:

    • Üç yüzlü, döner bilgi ekranı: Start düğmesine bastıktan 3 saniye sonra gösterge panelinden sessizce yükseliyor.
    • Kabin içinde kullanılan lüks malzemeler ve kişiselleştirme seçenekleri.
    • Hibrid modlar sayesinde şehirde tamamen elektrikli, uzun yolda ise V8 gücüyle sportif bir sürüş sunuyor.

    Piston Kafalar Yorumu

    Yeni Bentley Continental GT Speed, lüks ve performans kavramlarını bir adım öteye taşıyor. 140 km/s’ye kadar sessiz, elektrikli sürüş deneyimi sunabilen bu araç, gaz pedalına biraz daha bastığınızda adeta bir roket gibi fırlıyor. 12 silindirli efsanenin yerini alan hibrit sistem, hem çevreci hem de performans anlamında daha üstün. Bu model, Bentley’nin modern çağa ne kadar başarılı şekilde adapte olduğunu kanıtlıyor. Üstelik tasarım, lüks ve teknoloji üçgeninde, GT Speed tam anlamıyla kusursuz bir otomobil olarak karşımıza çıkıyor. Hibrit dünyasına “Bentley” imzası işte böyle atılır!

    Marka hakkında detaylı bilgi için Bentley’in Resmi Web Sitesinden bilgi alabilirsiniz.

  • Renault Boreal: Avrupa Dışı Pazarlar İçin Yeni C-SUV’un İsmi Resmen Açıklandı

    Renault Boreal: Avrupa Dışı Pazarlar İçin Yeni C-SUV’un İsmi Resmen Açıklandı

    Renault, Avrupa dışı pazarlar için geliştirdiği yeni C-SUV modelinin ismini Renault Boreal olarak duyurdu. Model, teknoloji ve prestiji bir araya getiriyor.

    Renault Boreal: Küresel Hedeflere Yeni Adım

    Renault, Uluslararası Oyun Planı 2027 kapsamında Avrupa dışındaki pazarlara yönelik yeni C segment SUV modelinin ismini resmen duyurdu: Renault Boreal. Marka, bu modelle birlikte global stratejisini güçlendirmeyi ve daha geniş pazarlara açılmayı hedefliyor.

    Yeni SUV, ilk olarak Latin Amerika’da tanıtılacak ve ardından 70’ten fazla ülkeye ulaşması planlanıyor. Boreal, markanın küresel büyüme hedefleri doğrultusunda önemli bir kilometre taşı olarak değerlendiriliyor.


    Boreal İsminin Anlamı ve Markaya Katkısı

    Renault, geleneksel olarak yeni modellerinin isimlerini büyük bir özenle seçmesiyle tanınıyor. Boreal ismi, Renault ürün gamında daha önce kullanılmamış ve Fransız kökenli bir kelime.

    Markanın açıklamasına göre Boreal:

    • Fransız dilinden ilham alıyor ve markanın köklerine atıfta bulunuyor.
    • Yumuşak ve akıcı bir fonetik yapıya sahip.
    • Sonsuz ufuklara ve keşfe çıkma çağrışımı yapıyor.
    • Teknoloji, prestij ve konfor gibi değerleri simgeliyor.

    Renault Global Marka Pazarlaması İsimlendirme Stratejisi Müdürü Sylvia dos Santos, Boreal isminin seçilme nedenlerini detaylı şekilde anlattığı bir video paylaştı.


    Tasarımda ve Teknolojide Yükseliş

    Renault, Boreal modeliyle sadece yeni bir isim tanıtmıyor; aynı zamanda markanın premium kimliğine de güçlü bir vurgu yapıyor. Boreal’in tasarımıyla:

    • Segmentinde fark yaratacak modern çizgilere sahip olması bekleniyor.
    • Yüksek teknoloji unsurları ve sürüş destek sistemleri sunması öngörülüyor.
    • Marka imajına değer katacak bir “göz alıcı SUV” olması hedefleniyor.

    Henüz teknik detaylar paylaşılmamış olsa da Renault, Boreal’in ileri teknoloji, statü ve konfor unsurlarını bir araya getireceğini vurguluyor.


    Boreal’in Global Yolculuğu Başlıyor

    Yeni Renault Boreal, markanın ürün gamındaki modernizasyon sürecini ve küresel vizyonunu sembolize ediyor. Boreal, özellikle Latin Amerika pazarında başlayacak lansman süreciyle Renault’nun uluslararası büyüme stratejisinde önemli bir role sahip olacak.

    Renault, modelin resmi tanıtımını önümüzdeki aylarda Brezilya’da gerçekleştireceğini duyurdu. Bu modelin Türkiye pazarına gelip gelmeyeceği ise şimdilik belirsizliğini koruyor.


    Piston Kafalar Yorumu

    Renault Boreal, markanın Avrupa dışındaki büyüme stratejisinde cesur bir adım olarak öne çıkıyor. Fransız kökenli ismi, Renault’nun köklerine bağlı kalma kararlılığını yansıtırken, global pazarlara hitap edecek premium bir kimlik taşıyor. Özellikle Latin Amerika gibi gelişen pazarlarda Boreal, markanın teknolojik ve tasarımsal atılımını simgeleyecek.

    Bu model, önümüzdeki dönemde Renault’nun en çok konuşulan modellerinden biri olmaya aday!

  • Mirafiori’de Yeni Dönem Başlıyor: Fiat 500 Hybrid Üretimi Resmen Duyuruldu

    Mirafiori’de Yeni Dönem Başlıyor: Fiat 500 Hybrid Üretimi Resmen Duyuruldu

    Fiat 500 Hybrid üretimi, İtalya Mirafiori fabrikasında yeniden başlıyor. İkonik model, hibrit motoru ve modern teknolojileriyle Fiat ruhunu geleceğe taşıyor.

    Fiat 500 Hybrid: Mirafiori’ye Dönüş ve Geleceğe Adım

    İtalyan otomotiv devi FIAT, Fiat 500 Hybrid modelinin üretimine Kasım ayında Torino’daki tarihi Mirafiori Carrozzerie tesisinde resmen başlayacağını açıkladı. FIAT, yıl sonuna kadar 5.000 adet araç üretmeyi hedefliyor. Şu anda ön seri üretim araçları banttan inmeye başlamış durumda ve bu, projenin Stellantis’in İtalyan Sanayi ve Made in Italy Bakanlığı’na (MIMIT) Aralık 2024’te sunduğu stratejik yol haritası doğrultusunda tam planlandığı gibi ilerlediğini gösteriyor.

    Mirafiori’nin yeniden canlandırılması, yalnızca üretim kapasitesinin değil, Fiat’ın İtalya’daki sembolik varlığının da güçlendirilmesi anlamına geliyor. Tam kapasiteye ulaşıldığında fabrikanın yıllık yaklaşık 100.000 ek araç üretmesi bekleniyor.


    Efsane Geri Dönüyor: Üç Gövde Seçeneğiyle Fiat 500 Hybrid

    Yeni Fiat 500 Hybrid, markanın ikonik tasarımını modern teknolojiyle harmanlayarak Hatchback, 3+1 ve Cabrio olmak üzere üç farklı gövde tipiyle kullanıcıların karşısına çıkacak. Araçta tamamen İtalya’da üretilen FireFly 1.0 litre 3 silindirli mild-hybrid motor ve 6 ileri manuel şanzıman kombinasyonu bulunuyor.

    Mild-hybrid sistem, 12V elektrik desteğiyle hem yakıt tüketimini düşürüyor hem de daha pürüzsüz bir sürüş sağlıyor. Bu motor, düşük tüketim, sürüş keyfi ve işletme maliyetleri açısından en iyi dengelerden birini sunmayı vaat ediyor.


    Teknoloji ve Bağlantılı Dünya

    Fiat 500 Hybrid, segmentinin en gelişmiş bilgi-eğlence sistemlerinden biri olan Uconnect 5 ile donatılacak. Sistemde:

    • 10,25” yüksek çözünürlüklü dokunmatik ekran
    • 7” dijital gösterge paneli
    • Kablosuz Apple CarPlay ve Android Auto uyumluluğu

    Bu özellikler sayesinde sürücüler, mobil cihazlarını araca kablosuz şekilde bağlayarak sürüş esnasında dikkatlerini yoldan ayırmadan bağlantıda kalabilecekler.


    Şehir Kullanımına Özel Güvenlik Özellikleri

    Yeni Fiat 500 Hybrid, şehir sürüşlerinde konforu ve güvenliği artırmak için zengin bir sürücü destek sistemi (ADAS) yelpazesiyle geliyor. Öne çıkan donanımlar:

    • Otomatik acil frenleme sistemi
    • Şerit takip asistanı
    • Trafik işareti tanıma sistemi

    Bu özellikler, özellikle şehir içinde günlük kullanımda sürücülere yüksek güvenlik ve konfor sağlıyor.


    “Bu Sadece Bir Araç Değil, Bir Tutku”

    FIAT ve Stellantis Global CMO’su Olivier François, yeni Fiat 500 Hybrid ile ilgili olarak şunları söyledi:

    “Fiat 500 Hybrid’in Mirafiori’ye geri dönüşü, verilen bir sözün tutulmasıdır. Bu fabrika sadece üretim yapılan bir yer değil, FIAT’ın evidir. 500’ü köklerine geri getirmek, İtalyan sanayisine, enerji dönüşümündeki yetkinliğimize ve inovasyon gücümüze olan güvenimizin somut bir işaretidir.”

    François ayrıca, Kasım ayında özel olarak üretilecek “500 Torino” versiyonuyla bu dönüm noktasını kutlayacaklarını belirtti.


    Piston Kafalar Yorumu

    Fiat 500 Hybrid, hem bir efsanenin modern teknolojiyle yeniden doğuşu hem de Mirafiori’nin yeniden hayat bulmasının sembolü. 500, Fiat için yalnızca bir otomobil değil, bir yaşam tarzı ve İtalyan kültürünün simgesi. Hibrit motor teknolojisiyle daha çevreci ve ekonomik hâle getirilen 500, şehir hayatı için mükemmel bir alternatif olmaya devam ediyor. Üstelik Mirafiori’de üretilecek olması, modelin köklerine duyulan saygıyı bir kez daha ortaya koyuyor. Fiat 500 Hybrid, kesinlikle takip edilmesi gereken bir model!

  • Jeep Compass 4xe: Yeni İç Mekân Tasarımı ve Off-Road Gücüyle Tanıtıldı

    Jeep Compass 4xe: Yeni İç Mekân Tasarımı ve Off-Road Gücüyle Tanıtıldı

    Jeep Compass 4xe, dayanıklı iç mekân tasarımı, artırılmış off-road kabiliyeti ve hibrit gücüyle resmen tanıtıldı. İşte detaylar Piston Kafalar’da!

    Jeep Compass 4xe Tanıtıldı: Jeep Ruhuna Modern Dokunuş

    Yeni Jeep Compass 4xe, markanın ikonik off-road mirasını günümüzün hibrit teknolojisiyle harmanlayan en güncel modeli olarak otomotiv dünyasına resmen tanıtıldı. Jeep’in paylaştığı basın bültenine göre, Compass 4xe’nin bu yeni versiyonu hem zorlu arazilerde hem de şehir yaşamında kullanım için tasarlandı.

    Compass 4xe, Stellantis’in STLA Medium platformu üzerine inşa edildi ve e-hybrid, plug-in hybrid ve tamamen elektrikli seçenekler sunarak çok yönlü bir sürüş deneyimi vadediyor. Modelin C-SUV segmentinde rekabeti kızıştırması bekleniyor.


    Off-Road Kabiliyeti Daha Da Güçlendi

    Yeni Jeep Compass 4xe, off-road performansını güçlendirmek adına pek çok teknik yenilikle geliyor:

    • Süspansiyon sistemi 10 mm yükseltilmiş
    • Yaklaşma açısı 27°, uzaklaşma açısı 31°, kırılma açısı 16°
    • Off-road tamponlar ve modüler anti-scratch Jeep Bumper Shield donanımı
    • Kaput üzerindeki mat yansımayı önleyici sticker, sürücünün görüşünü koruyor
    • Kırmızı renkli arka çekme kancası hem işlevsel hem de estetik detay katıyor

    Ayrıca 19 inçlik jantlar ve yüksek yanaklı lastikler, kaygan ya da engebeli zeminlerde daha iyi yol tutuşu sağlıyor.


    Dayanıklı ve İşlevsel Yeni İç Mekân

    Jeep Compass 4xe’nin en dikkat çeken yeniliği iç mekânda. Jeep, bu versiyonun tamamen outdoor yaşam ve zorlu kullanım koşulları düşünülerek tasarlandığını açıkladı. Yeni iç mekân detayları şunlar:

    • Poliüretan kaplı koltuk döşemeleri, standart kumaşlardan iki kat daha dayanıklı ve temizliği kolay
    • Arka koltuk sırtlıkları çizilmeye dayanıklı kaplama ile güçlendirilmiş
    • Kauçuk zemin kaplamaları, çamur, su, taş ve kum gibi dış etkenlere karşı üst düzey koruma sağlıyor
    • Toprak tonlarında iç tasarım, kir göstermemesi için tercih edilmiş
    • Standart versiyonlardaki gümüş detayların yerini kırmızı iç trim parçaları almış

    Bu özellikler özellikle çocuklu veya evcil hayvan sahibi kullanıcılar için günlük kullanımda büyük kolaylık sunuyor.


    Modern Teknoloji ve Jeep Klasiği Bir Arada

    Yeni Compass 4xe, Jeep DNA’sını koruyan tasarım unsurlarıyla tanıtıldı:

    • Yedi slotlu ikonik Jeep ızgarası
    • Trapezoid formlu çamurluk ağızları
    • Güçlendirilmiş gövde yapısı

    Ayrıca Selec-Terrain® sistemi, farklı sürüş modları sayesinde çeşitli zeminlerde optimum çekiş sağlıyor. Compass 4xe’de bu sisteme özel bir off-road sürüş modu eklenmiş.


    Tasarımcısından Kişisel Yorum

    Jeep Avrupa Tasarım Başkanı Daniele Calonaci, Compass 4xe hakkında şunları söylüyor:

    “Yeni Jeep Compass 4xe, sadece tasarımına katkıda bulunduğum bir model değil; aynı zamanda benim yaşam tarzıma da uyan bir araç. Performans ve işlevselliği dengeliyor, günlük hayatta bile macera ruhunu yaşatıyor. Özellikle çocuklu veya evcil hayvanlı kullanıcılar için mükemmel bir çözüm.”


    Piston Kafalar Yorumu

    Yeni Jeep Compass 4xe, Jeep’in “özgürlük” felsefesini hibrit teknolojisiyle bir adım daha ileriye taşıyor. Dayanıklı iç mekân detayları ve off-road kabiliyetine odaklı teknik geliştirmeler, Compass 4xe’yi yalnızca bir şehir SUV’si olmaktan çıkarıyor. Hem şehirde hem doğada konfor ve işlevsellik arayan kullanıcılar için Compass 4xe, dikkatle incelenmesi gereken bir seçenek. Jeep’in ikonik tasarım dili ise bu modelde de kendini güçlü bir şekilde hissettiriyor.

  • Suzuki Zirvede, Fiesta Hayal Kırıklığı: 100 Bin Km’de En Güvenilir Küçük Oto Hangisi?

    Suzuki Zirvede, Fiesta Hayal Kırıklığı: 100 Bin Km’de En Güvenilir Küçük Oto Hangisi?

    AUTO BILD’in 100 bin km uzun dönem testi küçük sınıf otomobillerin gerçek yüzünü ortaya koydu. Suzuki Swift Sport zirvede, Ford Fiesta dibe vurdu. İşte detaylı sonuçlar.

    AUTO BILD 100 Bin Km Testi: Küçük Otomobillerin Güvenilirlik Karnesi

    Otomobil fiyatları özellikle küçük sınıfta son on yılda ciddi şekilde artarken, ikinci el pazarı hâlâ oldukça hareketli. Opel Corsa, VW Polo, Ford Fiesta gibi küçük sınıfın klasik isimleri, ikinci elde hâlâ büyük ilgi görüyor. Peki, dayanıklılık açısından hangileri gönül rahatlığıyla alınabilir?

    AUTO BILD, bu sorunun cevabını 100 bin kilometrelik uzun dönem testiyle aradı. Dokuz farklı küçük sınıf ve mini model, günlük kullanım koşullarında 100 bin kilometre boyunca teste tabi tutuldu. Sonuçlar, küçük sınıf almayı düşünenler için önemli ipuçları barındırıyor.


    Suzuki Swift Sport: Sorunsuzluğun Adı

    Listenin açık ara lideri Suzuki Swift Sport (1.4 Boosterjet) oldu. Araç, 100 bin kilometrelik maratonda hiçbir arıza, yolda kalma veya önemli sorun yaşamadan testi tamamladı. Ancak detaylı söküm sırasında arka şasi kollarında kaynak yerlerinde ve bazı delik kenarlarında hafif yüzey pasları tespit edildi. Bu yüzden üç hata puanı aldı. Yine de Swift Sport, sürüş keyfi ve sağlamlığıyla testin yıldızı oldu.

    “Suzuki Swift Sport, yalnızca serviste sıkıcıydı – yolda asla!” (AUTO BILD)


    Dört Model İyi Not Almayı Başardı

    Üçüncü nesil Toyota Yaris Hybrid, beklenildiği gibi mekanik açıdan son derece sorunsuz bir araç olduğunu kanıtladı. Ancak söküm sırasında birkaç noktada pas izleri çıkması şaşırtıcıydı. Buna rağmen testten 2 gibi güçlü bir notla ayrıldı.

    Renault Twingo (3. nesil), mekanik olarak sağlam kalırken test boyunca elektronik aksamlarda küçük ama can sıkıcı sorunlar yaşadı. Ancak 100 bin kilometre sonunda hâlâ oldukça diri görünüyordu ve 2 aldı.

    Kia Rio, testin sonuna doğru küçük arızalar yaşamaya başladı: far arızası, sertleşen debriyaj, gaz tepkisinde dalgalanma ve egzozda paslanma gibi. Genel notu 2- oldu. Benzer şekilde Hyundai i10 da test boyunca ısrarla devam eden debriyaj problemleriyle boğuştu ve o da 2- aldı.


    VW Up ve Skoda Fabia’da Talihsizlikler

    VW Up, su sızıntısı ve klima kompresörü arızası nedeniyle ciddi hayal kırıklığı yarattı. Testten ancak 3+ alabildi. Ancak AUTO BILD, özellikle 2016 sonrası makyajlı versiyonlarda birçok sorunun giderildiğini belirtiyor.

    Skoda Fabia Combi, günlük kullanımda tam bir yıldız gibi parladı. Ancak testin sonuna yaklaşırken fabrika çıkışlı olarak kısa bırakılan marş motoru kablosu koptu ve araç yolda kaldı. Skoda bu üretim hatasını sonradan düzeltti. Talihsizlik, Fabia’yı 3+ notuna mahkûm etti.


    Renault Clio Tasarımda Harika, Mekanikte Zayıf

    Renault Clio Grandtour, AUTO BILD editörleri tarafından “şık kabuk, zayıf öz” olarak özetlendi. Clio, şık tasarımına rağmen elektronik problemler, düşük kaliteli iç mekân malzemeleri ve nihayetinde şanzıman arızası ile testten 3- notuyla ayrıldı.


    Ford Fiesta: Küçük Sınıfın Büyük Hayal Kırıklığı

    Listenin en ağır faturasını ise Ford Fiesta (8. nesil, makyaj öncesi) ödedi. Testin son bölümünde, motor büyük bir arıza verdi. Dişli kayış gergi sistemi içindeki bir cıvata koparak yağ pompasının içine girdi, pistonlarda hasara yol açtı. Daha önce de Fiesta’nın direksiyon ve soğutma sistemi gibi problemlerle uğraştığı belirtildi. Sonuç: 5!

    “Temelde iyi bir otomobili, küçük ama kritik bir parça mahvetti.” (AUTO BILD)


    Piston Kafalar Yorumu

    AUTO BILD’in 100 bin km testi, küçük sınıf alacaklar için altın değerinde ipuçları sunuyor. Suzuki Swift Sport’un bu kadar sorunsuz çıkması, hem mühendislik başarısını hem de Japon dayanıklılığını gösteriyor. Ancak Ford Fiesta’daki motor arızası gibi ağır problemler, ucuz bir küçük araba alırken bile dikkatli olunması gerektiğini hatırlatıyor. Özellikle VW Up ve Renault Clio gibi Türkiye’de de popüler olan modellerin kronik bazı sorunları, ikinci el alıcıları için önemli bir uyarı. Küçük sınıf otomobiller, küçük masraflar anlamına gelmeyebilir!

  • Avrupa’da “Karbon Parçalarına” Kısıtlama mı Geliyor? Otomotiv Dünyasını Sarsan ELV Direktifi Nedir?

    Avrupa’da “Karbon Parçalarına” Kısıtlama mı Geliyor? Otomotiv Dünyasını Sarsan ELV Direktifi Nedir?

    ELV Direktifi kapsamında karbon monokok şasiler ve karbon parçalar, otomotiv sektöründe geri dönüşüm ve sürdürülebilirlik tartışmalarını yeniden gündeme taşıyor.

    ELV Direktifi ve Karbon Malzemeler Üzerindeki Etkisi

    Son dönemde otomotiv dünyasında “karbon” denince çoğu kişinin aklına karbon nötr kavramı geliyor. Araçların kullanımı sırasında salınan CO₂’yi ve üretim aşamasındaki emisyonları azaltmak için çeşitli teknolojiler geliştirilirken, karbon nötr hedefleri kapsamında ormanların korunması veya CO₂’nin yer altına gömülmesi gibi projeler de hız kazanıyor.

    Ancak tüm bu çevreci çalışmalardan bağımsız olarak Avrupa’da karbon malzemelerinin geri dönüşümüyle ilgili önemli bir gelişme gündeme geldi. Avrupa Birliği’nin yürütme organı olan Avrupa Komisyonu, ELV Direktifi kapsamında otomobillerde kullanılan karbon malzemelerini de düzenleme kapsamına aldı.

    ELV, “End-of-Life Vehicles” yani bir aracın üretiminden hurdaya ayrılmasına kadar geçen ömrünü kapsayan yönetmeliklere verilen isim. Direktif, araç başına kullanılan plastik miktarının en az %25’inin geri dönüştürülmüş plastikten oluşması gibi hükümler içeriyor. Şimdi ise karbon malzemeleri de bu yönetmeliğe dahil edilmiş durumda.


    Otomotiv Sektöründe Endişe Büyük

    Karbon parçalar, standart binek araçlarda henüz yaygın kullanılmasa da spor otomobillerde aerodinamik parçalar, tavan panelleri, süspansiyon bileşenleri veya iç tasarım unsurları gibi pek çok alanda karşımıza çıkıyor. Özellikle süper otomobiller ve hiper otomobillerde ise karbon monokok şasi kullanımı artık vazgeçilmez bir teknoloji haline gelmiş durumda.

    Karbon monokok yapılar, bir otomobilin sürüş performansını köklü biçimde artıran en etkili mühendislik çözümleri arasında görülüyor. Bu alanda Toray gibi Japon şirketleri de yüksek teknolojiyle global ölçekte varlık gösteriyor. Ayrıca karbon malzemelerin geri dönüşümü konusunda da şirketler ciddi Ar-Ge çalışmaları yürütüyor ve bu alanın endüstriyel ölçekli üretimine hazırlanıyor.

    Buna rağmen, ELV Direktifi’nde karbon malzemelerinin yer alması, otomotiv ve otomotiv yan sanayiinde adeta şok etkisi yarattı. Çünkü bu durum, yalnızca süper otomobillerin değil, geleceğin otomobilleri olarak görülen yeni nesil araçların da geliştirilme süreçlerini ve tasarım seçeneklerini kısıtlama riski taşıyor.


    Avrupa Komisyonu Geri Adım Atabilir mi?

    Öte yandan bazı kaynaklara göre Avrupa Komisyonu, karbon malzemelerinin ELV Direktifi kapsamındaki durumunu gözden geçirmeyi planlıyor. İlerleyen dönemde karbon malzemelerin kullanımına dair yönetmelikte bir düzeltme yapılabileceği konuşuluyor.

    Sonuçta Japonya da Avrupa’nın liderlik ettiği çevresel düzenlemelere uyum sağlamak zorunda kalıyor. Ancak her yeni düzenlemenin ardından değişiklikler veya iptaller gündeme geliyor. Hem Avrupa’nın hem Japonya’nın çevreyi koruma konusundaki kararlılığı yadsınamaz fakat bu düzenlemelerin ardında siyasi ve ekonomik hesapların da bulunduğu izlenimini vermemek mümkün değil.

    Bu nedenle otomotiv dünyası, ELV Direktifi’ndeki gelişmeleri yakından izlemeye devam edecek gibi görünüyor.


    Piston Kafalar Yorumu

    ELV Direktifi, karbon gibi hafif, dayanıklı ve ileri mühendislik ürünü malzemeleri kısıtlamaya kalkarsa, bu durum yalnızca süper otomobilleri değil, gelecekteki elektrikli araçları, hafifletme teknolojilerini ve sürüş güvenliğini de olumsuz etkileyebilir. Özellikle karbon monokok şasiler, performans ve güvenlik için vazgeçilmez hale gelmişken, geri dönüşüm altyapısı henüz tam oluşmadı diye bu teknolojiye darbe vurmak, otomotiv mühendisliğinin önünü kesmek anlamına gelebilir. Avrupa Komisyonu’nun bu konuda geri adım atması, sektör için kritik önem taşıyor.

  • Türkiye Pist Şampiyonası TOSFED İstanbul Park’ta Hızlı Başladı

    Türkiye Pist Şampiyonası TOSFED İstanbul Park’ta Hızlı Başladı

    Türkiye Pist Şampiyonası İstanbul Park’ta hızlı başladı. Super ve Maxi grup yarışlarında kıyasıya mücadele yaşandı. İşte detaylar!

    AVIS 2025 Türkiye Pist Şampiyonası’nda İstanbul Park Rüzgarı

    Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu (TOSFED) tarafından organize edilen AVIS 2025 Türkiye Pist Şampiyonası, 5-6 Temmuz tarihlerinde İstanbul Park’ta motor sporları severlere unutulmaz anlar yaşattı. Türkiye Pist Şampiyonası, her geçen yıl artan ilgiyle Türk motor sporlarının en önemli organizasyonlarından biri haline geliyor. Organizasyona Spor Toto, ICRYPEX, AVIS, Tuzla Belediyesi ve Salados gibi büyük markalar destek verdi.

    İstanbul Park’ın 5.338 metrelik pisti, Türkiye Pist Şampiyonası’nda teknik virajları ve uzun düzlükleriyle pilotlara büyük sınav yaşattı. Seyirci tribünlerinin doluluğu, şampiyonanın heyecanına heyecan kattı.


    Super Grup’ta Orçun İnce Damgası

    Hafta sonu antrenmanlar ve sıralama turlarıyla başladı. Pazar günü ise Türkiye Pist Şampiyonası kapsamında Super Grup ve Maxi Grup yarışları yapıldı. Super Grup’ta Team ADD pilotu Orçun İnce, iki yarışı da kazanarak adını zirveye yazdırdı.

    Türkiye Pist Şampiyonası genç yeteneklerin parladığı bir platform olmaya devam ediyor. Erven Maden H2K Racing Team adına yarışan Demirhan Öke, iki yarışı da ikinci sırada tamamladı. Ferdi pilot Kaan Marangoz ise podyumda üçüncü sıraya çıkarak dikkat çekti.


    Maxi Grup’ta Çifte Zafer Zekai Özen’den

    Maxi Grup’ta Türkiye Pist Şampiyonası heyecanı bir an bile düşmedi. Texaco Team AMS pilotu Zekai Özen, iki yarışı da kazanarak hafta sonunu çifte zaferle kapattı. Berkay Akça (Erven Maden H2K Racing Team) her iki yarışta da ikinci sırada yer aldı.

    Öte yandan, ilk yarışta pitten geçme cezasına uymayan Umut Göktaş ile yarış sonunda otomobili minimum ağırlığın altında çıkan Ümit Ülkü diskalifiye edildi. Türkiye Pist Şampiyonası hakem heyeti, kurallara sıkı sıkıya bağlı kalacağını bir kez daha gösterdi.


    Kadın Pilotlarda Eda Bacaksız Zirvede

    Takımlar klasmanında Erven Maden H2K Racing Team, hafta sonunu lider tamamladı. Kadın pilotlar klasmanında ise 2023 TOSFED Yıldızını Arıyor projesinin kadınlar birincisi ve bu sezon Türkiye Pist Şampiyonası’nda TOSFED adına yarışan Eda Bacaksız, üstün performansıyla ilk ayağı zirvede bitirdi.

    Kadınların Türkiye Pist Şampiyonası’ndaki yükselen başarısı, spora ilgiyi her geçen gün artırıyor. Özellikle Eda Bacaksız’ın elde ettiği dereceler, genç kadınlara ilham veriyor.


    İstanbul Park’ta Atmosfer

    Padok alanı, Türkiye Pist Şampiyonası boyunca adeta arı kovanı gibiydi. Seyirciler, takımların hazırlık süreçlerini yakından izleme şansı bulurken, İstanbul Park yalnızca pist olarak değil, Türkiye Pist Şampiyonası’nın sosyal ve kültürel merkezi konumuna geldi.

    Türkiye Pist Şampiyonası, 16-17 Ağustos tarihlerinde İstanbul Park’ta yapılacak ikinci ayak yarışlarıyla devam edecek. Şampiyonada puan tablosu oldukça yakın. Motor sporları meraklıları, İstanbul Park’ta kıran kırana mücadeleleri sabırsızlıkla bekliyor.


    Piston Kafalar Yorumu

    Türkiye Pist Şampiyonası, ülkemizde motor sporlarının geldiği noktayı ve profesyonel yapısını net biçimde gözler önüne seriyor. Özellikle genç yeteneklerin ve kadın pilotların varlığı, şampiyonayı daha da değerli kılıyor. İstanbul Park, bu heyecanı yaşamak isteyen herkes için mutlaka görülmesi gereken bir adres. Ağustos ayağı, izlenmesi gereken bir yarış olacak!