Kategori: Çevreci Otomobiller

  • Tesla, Düşük Maliyetli Model 3’ü Avrupa’da Piyasaya Sürdü

    Tesla, Düşük Maliyetli Model 3’ü Avrupa’da Piyasaya Sürdü

    Tesla, Avrupa’da 37.970 € başlangıç fiyatlı düşük maliyetli Model 3 Standard’ı satışa sundu. Yenilenen model, rekabet artarken Tesla’nın yeni kozu.

    Tesla Model 3 Avrupa’da Ucuz Versiyonla Yeniden Sahneye Çıkıyor

    Tesla, Avrupa pazarında yoğunlaşan rekabet ve yavaşlayan talep ortamında güçlü bir hamle yaptı. ABD’de Ekim ayında satışa çıkan yeni Model 3 Standard, bu kez Avrupa’da 37.970 euro başlangıç fiyatıyla listelendi. Üreticinin “ultra düşük sahip olma maliyeti” olarak tanımladığı bu yeni versiyon, Tesla Model 3 ailesinin en erişilebilir seçeneği olacak şekilde konumlanıyor.

    Elektrikli otomobil pazarında fiyat rekabetinin giderek sertleştiği 2025’in son çeyreğinde Tesla, özellikle Çinli üreticilerin agresif fiyat politikalarına yanıt niteliğinde stratejik bir adım atmış oldu. Avrupa’da birçok ülkede elektrikli araç satışları yavaşlarken yeni Model 3 Standard, markanın talebi yeniden hızlandırmak için ortaya koyduğu en güçlü argümanlardan biri.

    📲 Artık Haberler Size Gelsin
    PistonKafalar’ın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler anında cebinize düşsün.

    Otomobil & Motosiklet Akışı (Hızlı Bildirimler) | KatılWhatsApp
    YouTube Test Sürüşleri & İncelemeler | İzleYouTube

    📩 İşbirliği ve reklam teklifleri için:
    info@pistonkafalar.com üzerinden bizimle iletişime geçebilirsiniz.

    Avrupa’da talep düşerken Tesla’dan karşı hamle

    2025 yılı boyunca Avrupa’da Tesla’ya yönelik talep belirgin şekilde yavaşladı. Model Y’nin yenilenmiş versiyonlarına rağmen kıtada yeni kayıtlar geriledi. Volkswagen ID.3, Renault Mégane E-Tech ve Çinli BYD Atto 3 gibi modellerin agresif fiyatlandırması, Tesla’nın pazar payını daralttı.

    Tesla Model 3 Standard, bazı premium detaylardan arındırılmış bir paket sunsa da, 480 km’nin üzerinde menzil sunarak rekabette iddiasını koruyor. Tesla’nın Avrupa sitesine göre teslimatlar 2026’nın ilk çeyreğinde başlayacak.

    Almanya, Norveç ve İsveç için fiyatlar belli oldu

    Tesla’nın sitesinde yer alan resmi listeleme, yeni Model 3 Standard’ın Avrupa fiyatlarını netleştirdi:

    • Almanya: 37.970 €
    • Norveç: 330.056 NOK (yaklaşık 32.700 USD)
    • İsveç: 449.990 SEK (yaklaşık 47.800 USD)

    Model 3’ün ikinci ucuz versiyonu olan “Premium” paket ise Almanya’da 45.970 € fiyatla satılıyor. Böylece Standard versiyon, Tesla’nın Avrupa pazarındaki en düşük fiyatlı sedan modeli konumunda.

    ABD’de ekim ayında satışa çıkan Model 3 Standard, 36.990 $ etiketle Tesla’nın ev pazarındaki en uygun fiyatlı modeli oldu. Avrupa lansmanı ile birlikte bu strateji küresel çapta genişletiliyor.

    Musk’ın uzun süredir söz verdiği düşük maliyetli Tesla stratejisi

    Elon Musk, yıllardır Tesla’nın “kitlelere ulaşan uygun fiyatlı elektrikli araç” planını dillendiriyordu. Bir dönem 25.000 $ seviyesinde tamamen yeni bir model konuşulsa da bu proje 2024’te iptal edildi. Bunun yerine Musk, mevcut modellerin daha düşük maliyetli versiyonlarını geliştirme stratejisini seçti.

    Bu durum analistler tarafından hem fırsat hem risk olarak değerlendiriliyor: Ucuz modeller satış hacmini artırabilir ancak marka için kâr marjı baskısı yaratabilir ve daha pahalı versiyonların satışını gölgeleyebilir.

    Çin rekabeti baskıyı artırıyor

    Avrupa pazarında Çinli üreticiler özellikle fiyat-performans alanında güçlü bir baskı oluşturuyor. BYD, MG, Chery ve Leapmotor gibi markalar Avrupa’nın birçok ülkesinde 30.000 doların altında EV satışı yapıyor.

    Tesla’nın bu düşük fiyatlı Model 3 hamlesi, hem pazar payını koruma hem de en çok darbe aldığı C-segment elektrikli sedan pazarında yeniden ivme kazanma çabası olarak görülüyor.

    Tesla’nın geleceği: Yapay zeka odaklı vizyon ama EV satışları hâlâ kritik

    Elon Musk son 2 yılda Tesla’nın rotasını yapay zeka, robotaksi ve humanoid robot projelerine çevirdi. Yine de kısa vadede şirketin gelir kaleminin büyük kısmı hâlâ otomobil satışlarından geliyor. Bu nedenle Model 3 Standard gibi düşük maliyetli seçenekler Tesla’nın gelir akışını dengede tutmak için hayati öneme sahip.

    Tesla’nın Türkiye’de satılan modellerine ve en güncel fiyat listesine TESLA Türkiye Resmi Web Sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz.

    Piston Kafalar Yorumu – Editör Notu

    Akın DAĞYARAN

    Tesla, Avrupa’da kan kaybettiği dönemde en anlamlı hamlesini yapıyor. Yeni Model 3 Standard agresif fiyatıyla hem Çinli rakiplere hem de Avrupalı üreticilere açık bir mesaj: Tesla, oyundan çekilmiyor; rekabetin kurallarını yeniden yazıyor. 2026’nın ilk çeyreğinde teslimatlar başladığında pazarın tepkisi çok belirleyici olacak.

    Okuyucular Bunları da Merak Etti 👇



  • 2026 Nissan Rogue Plug-in Hybrid: 38 Mil EV Menzi̇li ve 420 Mil Toplam Menzil ile Tanıtıldı

    2026 Nissan Rogue Plug-in Hybrid: 38 Mil EV Menzi̇li ve 420 Mil Toplam Menzil ile Tanıtıldı

    2026 Nissan Rogue Plug-in Hybrid, 38 mil elektrikli menzil, 420 mil toplam menzil ve 248 hp gücüyle Nissan’ın ABD’deki ilk plug-in hibriti olarak sahneye çıkıyor.

    2026 Nissan Rogue Plug-in Hybrid: Nissan’ın ABD’deki İlk Plug-in Hibriti Tanıtıldı

    Nissan, 2026 model yılı için tamamen yeni 2026 Nissan Rogue Plug-in Hybrid modelini duyurdu ve markanın ABD pazarındaki ilk plug-in hibrit adımını resmileştirdi. 38 mil (61 km) tam elektrikli sürüş menzili ve toplamda 420 mil (676 km) menzil sunan Rogue PHEV, Nissan’ın Re:Nissan dönüşüm planının ana taşlarından biri olarak konumlanıyor.

    Aile kullanımına yönelik 7 kişilik yapısı, güçlü hibrit performansı, standart dört tekerlekten çekişi ve zengin teknolojik donanımıyla Rogue Plug-in Hybrid, SUV kullanıcılarının EV’ye geçişinde önemli bir köprü görevi görüyor.


    Ailesine Elektrikli Özgürlük: Plug-in Hibrit Aktarma Sistemi

    2026 Nissan Rogue Plug-in Hybrid, iki elektrik motoru, 20 kWh batarya ve 2.4 litrelik benzinli motorun birlikte çalıştığı yeni nesil bir hibrit mimari üzerine inşa edilmiş.

    38 mil EV menzili şehir içi günlük kullanım için yeterli sessiz ve ekonomik bir elektrikli sürüş sağlıyor.
    • Toplam 420 mil menzil, uzun yol güvenliğini artırıyor.
    248 hp güç ve 322 lb-ft tork, standart Rogue’dan belirgin şekilde daha güçlü bir hızlanma sağlıyor.
    Intelligent AWD standart olarak sunuluyor.

    Rogue PHEV, Level 2 ev tipi şarj cihazıyla 7.5 saatte tamamen şarj olabiliyor.

    Sürücülerin farklı yol koşullarına uyum sağlaması için 7 sürüş modu bulunuyor: Normal, Power, Eco, Tarmac, Gravel, Snow ve Mud.

    EPA verilerine göre araç 64 MPGe tüketim değeriyle sınıfının en verimlilerinden biri.


    Bağlantılı, Modern ve Akıllı Kabin

    2026 Rogue Plug-in Hybrid’in teknolojik altyapısı güncel Nissan modellerinin bir üst seviyesine taşınıyor:

    • 9 inç dokunmatik ekran
    • Kablosuz Apple CarPlay, kablolu Android Auto
    • 12.3 inç tam dijital gösterge paneli
    • Platinum versiyonda 10 inç head-up display
    • 9 hoparlörlü Bose premium ses sistemi
    • Standart kablosuz şarj pedi
    • Arka yolcular için USB portları

    Ayrıca Platinum paket, kampçılar ve maceraperestler için 1.500 watt 120V prizler sunuyor – küçük elektrikli cihazları çalıştırmak için ideal.


    Üç Sıra Oturma, Aile Dostu Esneklik

    Yeni Rogue PHEV, 7 kişilik düzeni sayesinde çocuklu ailelere geniş bir yaşam alanı sağlıyor.

    • İkinci sıra kayar, yatırılabilir ve kolay giriş sunuyor.
    • Geniş bagaj alanı, üçüncü sıra katlandığında dört golf çantasını sığdırabiliyor.
    • Yüksek tavan yapısı, bir dağ bisikletini dik konumda taşımayı bile mümkün kılıyor.
    • Hareket sensörlü bagaj kapağı standart.
    • Arka kapılar geniş açılı (70°), çocuk koltukları için büyük kolaylık sağlıyor.


    Gelişmiş Güvenlik: Nissan Safety Shield 360 Standart

    2026 Rogue Plug-in Hybrid, 11 hava yastığı ve kapsamlı bir güvenlik paketiyle geliyor.

    Standart özellikler:

    • Automatic Emergency Braking (yaya algılama)
    • Blind Spot Warning
    • Rear Cross-Traffic Alert
    • Lane Departure Warning
    • Rear Automatic Emergency Braking
    • High Beam Assist
    • Intelligent Around View Monitor (360° kamera)

    Ayrıca ProPILOT Assist standart, böylece yarı otonom sürüş destekleri daha erişilebilir hâle geliyor.


    Kaslı Tasarım ve Premium İç Mekân

    Yeni Rogue PHEV, siyah tavan detayları, 20 inç koyu alaşım jantlar ve LED farlarla güçlü bir görsel kimlik sunuyor.

    İç mekânda ise:

    • Sessiz kabin için akustik lamine cam
    • Fiziksel klima ve ses kontrol düğmeleri
    • Ergonomik elektrikli vites seçici
    • Yumuşak dokulu kaplamalar
    • Platinum paket için deri döşeme ve kapı içi ışıklandırmalar

    konforu artıran premium bir yaklaşım var.


    Nissan’ın Elektrifikasyon Yolculuğunda Yeni Bir Sayfa

    Nissan’ın Amerika kıtasındaki ürün gamı artık daha elektrikli, daha modern ve daha kapsamlı. Rogue Plug-in Hybrid, markanın genişleyen elektrifikasyon stratejisinin merkezinde yer alıyor.

    Nissan Amerika Ürün Direktörü Ponz Pandikuthira, aracı şöyle özetliyor: “Elektrikli sürüşün günlük avantajlarını, benzinin uzun yol konforuyla birleştiriyoruz. Bu model, EV’ye geçişi hızlandıracak.”

    Nissan’ın Türkiye’de satılan modellerine ve en güncel fiyat listesine Nissan Türkiye Resmi Web Sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz.

    Piston Kafalar Yorumu – Editör Notu

    Akın DAĞYARAN

    Nissan’ın ABD’deki ilk plug-in hibriti Rogue PHEV, EV endişesi olan ailelere tam isabet bir cevap.
    38 mil EV menzili günlük kullanım için yeterli, 420 mil toplam menzil ise segmenti rahatlatacak büyüklükte.
    Üç sıra oturma, AWD ve geniş güvenlik paketi birleşince Rogue PHEV, elektrifikasyon sürecinde çok önemli bir köprü model olarak öne çıkıyor. Türkiye’de bu modeli görebilir miyiz bilemiyorum fakat eğer Türkiye pazarına girerse bu araç rekabet çok kızışır.

    Okuyucular Bunları da Merak Etti 👇



  • 2026 Jeep Recon: 650 HP Tam Elektrikli Trail Rated SUV

    2026 Jeep Recon: 650 HP Tam Elektrikli Trail Rated SUV

    650 hp gücü, 840 Nm torku ve tamamen elektrikli Trail Rated yapısıyla 2026 Jeep Recon, Jeep’in en yetenekli ve en hızlı macera SUV’u olarak sahneye çıkıyor.

    Elektrikli Ama Safkan Jeep Ruhuyla: 2026 Jeep Recon Sahneye Çıkıyor

    Amerikan SUV kültürünün en ikonik markalarından Jeep, şimdi tarihinde çok önemli bir sayfa açıyor. 2026 Jeep Recon, markanın tamamen elektrikli ilk Trail Rated SUV’u olarak hem sadık Jeep tutkunlarını hem de yeni nesil elektrikli SUV kullanıcılarını hedefliyor.

    Elektrifikasyonla birlikte gelen yüksek tork, sessiz güç aktarımı ve gelişmiş 4×4 kontrolü; Recon’u hem modern hem de çok daha yetenekli bir macera aracı hâline getiriyor. Jeep’in özgürlük ve keşif felsefesi, artık tamamen elektrikli bir mimariyle taşınıyor.


    650 HP Güç, 840 Nm Tork ve 450 km Elektrikli Menzil

    2026 Jeep Recon, çift EDM (Electric Drive Module) yapısıyla toplam 650 hp güç ve 840 Nm anlık tork üretiyor.

    Bu değerler Recon’u sadece sessiz bir EV yapmıyor; 0–100 km/s hızlanması 3.7 saniyeye kadar düşüyor. Selec-Terrain sistemi ise Auto, Sport, Snow, Sand ve Moab’a özel Rock modu ile farklı zeminlerde maksimum çekiş sağlıyor.

    Moab trimine özel:

    • 33 inç lastikler
    • 9.4 inç yerden yükseklik
    • 34° yaklaşma, 34.5° uzaklaşma, 23.5° tepe açısı
    • Güçlendirilmiş çelik karter muhafazaları
    • Arka EDM’de 15:1 final dişli oranı

    Jeep’in yıllardır geliştirdiği 4xe bilgi birikimi artık yüzde 100 elektrikli bir EV’ye dönüşüyor.


    Jeep DNA’sı: Açılabilir Kapılar, Açık Hava Özgürlüğü, Sert Görünüm

    2026 Jeep Recon, Wrangler ruhunu modern çizgilerle buluşturuyor.

    Dış Tasarım Öne Çıkanlar

    • Aydınlatmalı yedi çemberli Jeep ızgarası
    • Dik tasarımlı gövde ve geniş omuz çizgileri
    • U şeklinde gündüz farları
    • Wrangler tarzı LED stoplar
    • Arka kapakta tam boy stepne (sınıfında tek)
    • Alet gerektirmeden çıkarılabilen kapılar, arka camlar ve yan camlar
    • Sky One-Touch panoramik elektrikli tavan

    Bu açık hava mimarisi, 2026 Jeep Recon modelini segmentinde tek kılıyor.


    İç Mekân: Akıllı, Dayanıklı ve Jeep Ruhu Taşıyan Tasarım

    İç mekânda hem sert kullanım hedefi hem de modern teknoloji dengelenmiş durumda.

    • 14.5 inç yatay dokunmatik ekran (segment lideri)
    • 12.3 inç dijital gösterge paneli
    • Uconnect 5
    • Dijital HVAC kontrolleri
    • Modüler aksesuar rayı (kamera, navigasyon vs. için)
    • Çift katlı geniş orta konsol
    • 65.9 cu.ft. arka yükleme kapasitesi
    • 3 cu.ft. ön bagaj (“frunk”)
    • Recycled Capri sentetik döşeme
    • Moab’a özel Joshua Tree iç mekân rengi

    Ses Sistemi

    Standart Alpine premium ses sistemi, kapılar çıkarılsa bile sesi kaybetmeyecek şekilde koltuk altına taşınmış hoparlörlerle çalışıyor.


    Teknoloji: 26+ İnç Dijital Alan, Off-road Haritalar ve Akıllı EV Yönetimi

    Jeep Recon, teknoloji tarafında da bir EV gibi değil, ileri seviye bir macera makinesi gibi tasarlanmış.

    • New Trails Offroad entegrasyonu
    • Pitch & roll haritaları
    • TomTom Dynamic Range Mapping (şarj planlama)
    • Amazon Alexa entegrasyonu
    • 360° kamera destekleri
    • BEV özel arayüzleri (şarj, ısı yönetimi, enerji akışı)
    • Selec-Speed düşük hızlı tırmanış/iniş kontrolü

    Elektrikli mimari, off-road sürüşü hem daha sessiz, hem daha kontrollü, hem de teknik olarak daha hassas hâle getiriyor.


    Üretim ve Lansman Takvimi

    2026 Jeep Recon, 2026’nın başında Toluca Assembly Plant’te üretime girecek.

    İlk çıkış bölgeleri:

    • ABD
    • Kanada

    Global pazar genişlemesi yılın son çeyreğinde başlayacak. Moab versiyonu ise yalnızca Kuzey Amerika’ya özel olacak.

    Türkiye’de satılan JEEP modellerine ve en güncel fiyat listesine JEEP Türkiye Resmi Web Sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz.

    Piston Kafalar Yorumu – Editör Notu

    Akın DAĞYARAN

    2026 Jeep Recon, Jeep’in “elektriklik korkusunu” tamamen yıkan bir model. Wrangler’ın ruhunu korurken EV dünyasının avantajlarını (instant tork, sessiz çalışma, yüksek kontrol kabiliyeti) gerçek off-road performansına dönüştürüyor. Açılabilir kapılar, stepneli arka kapak ve LED tasarım çizgileri onu tam bir macera EV’si yapıyor. Yakın gelecekte en karakter sahibi elektrikli SUV adaylarından biri olacağı çok açık.

    Okuyucular Bunları da Merak Etti 👇




  • Mazda, Araç Üstü Karbon Toplama Teknolojisini Gerçek Pist Koşullarında Test Etti

    Mazda, Araç Üstü Karbon Toplama Teknolojisini Gerçek Pist Koşullarında Test Etti

    Mazda, yarış aracına entegre ettiği yeni CO₂ yakalama sistemiyle pistte ilk başarılı denemesini gerçekleştirdi. Teknolojinin sürdürülebilir mobilitedeki rolü büyüyor.

    Mazda CO₂ Yakalama Sistemi Nedir ve Neden Önemli?

    Mazda, geleceğin sürdürülebilir mobilite vizyonu kapsamında büyük bir adım attı. Japon üretici, Mazda CO₂ Yakalama Sistemi adını verdiği yeni nesil egzoz içi karbon yakalama teknolojisini pist koşullarında ilk kez test etti. Sistem, 2025 Super Taikyu Serisi 7. yarışında, MAZDA SPIRIT RACING 3 Future Concept (No.55) yarış aracına entegre edilerek gerçek koşullarda denendi.

    Mazda’nın hedefi iddialı:
    “2035’e kadar, araç ne kadar çok kullanılırsa atmosferden o kadar CO₂ eksilten bir mobilite modeli.”

    Bu, otomotiv tarihinde radikal bir yaklaşım. Çünkü Mazda, iki temel taş üzerine ilerliyor:

    1. Karbon nötr yakıt kullanımı (HVO biyodizel)
    2. Egzozdan çıkan CO₂’nin araç üzerinde anlık olarak yakalanması

    Bu ikili, teoride şu anlama geliyor: Araç her kilometrede karbon ayak izini artırmak yerine azaltmaya başlıyor.


    Pist Üzerindeki İlk Deneme: Nasıl İlerledi?

    Zeolit bazlı CO₂ yakalama ünitesi ilk kez yarışta çalıştı

    Mazda, karbon yakalama işlemi için gözenekli yapıya sahip zeolit kullanıyor. Bu malzeme, sıcak egzoz gazı içindeki CO₂’yi fiziksel adsorpsiyon yöntemiyle tutabiliyor.

    Super Taikyu Round 7’de:

    • Araç tamamen HVO biyodizel ile çalıştı (Avrupa’da uygulamada olan karbon nötr yakıt).
    • CO₂ yakalama ünitesi ilk kez gerçek pist koşullarında aktif olarak test edildi.
    • Sistem, yarış boyunca egzoz gazından CO₂ adsorbe etmeyi başardı.

    Bu, Mazda’nın “daha çok sür – daha az kirlet” felsefesine yönelik ilk sahada başarı anlamına geliyor.

    Teknolojinin Geleceği: Daha Yüksek Yakalama Oranları Hedefleniyor

    Mazda, 2026 sezonundan itibaren sistemi geliştirmeye devam edecek. Hedefler:

    • CO₂ tutma kapasitesini artırmak
    • Ünitenin ağırlığını azaltmak
    • Isı yönetimini optimize etmek
    • Yol otomobillerine uygun kompakt sistem tasarlamak

    Bu teknoloji sadece yarış odaklı değil. Mazda’nın 2035 vizyonunda, günlük otomobillerde bile entegre CO₂ yakalama sistemleri yer alacak.


    Mazda’nın Sürdürülebilirlik Stratejisinin Temel Taşları

    1. Karbon Nötr Yakıtlar

    Mazda, HVO gibi biyodizeller ile motor teknolojisini birleştiriyor. Hedef, elektrikli olmayan araçların bile karbon nötr kullanımı.

    2. Fiziksel CO₂ Yakalama

    Elektrikli araçlarda olmayan, içten yanmalı düzeni daha çevreci kılmayı hedefleyen hibrit bir yaklaşım.

    3. 2035 Mobilite Vizyonu

    JAPAN MOBILITY SHOW 2025’te açıklanan konseptte tüm odağı:
    “Sürüş keyfi ve çevre arasındaki dengeyi teknolojiyle sağlamak.”

    Daha fazla detay isteyenler Mazda’nın Resmi Web Sitesini ziyaret edebilir.

    Piston Kafalar Yorumu – Editör Notu

    Akın DAĞYARAN

    Mazda, elektrikleşme trendine körü körüne kapılmak yerine, içten yanmalı motorları sürdürülebilir hale getirme yolunda benzersiz bir teknoloji sunuyor. Araç içi CO₂ yakalama sistemi, bugün henüz başlangıç seviyesinde olsa da, gelecekte otomotiv sektörünün karbon-nötr hedeflerinde kritik bir rol oynayabilir. Yarış pistinde test edilmesi, mühendisliğin sınırlarının zorlandığını ve Mazda’nın bu konuda ciddi olduğunu gösteriyor. Bu teknoloji başarılı şekilde olgunlaşırsa, içten yanmalı motorlar için yepyeni bir dönem başlayabilir.

    Okuyucular Bunları da Merak Etti 👇



  • Yeni Toyota Hilux: Efsane Pick-up İlk Kez Tamamen Elektrikli Oluyor

    Yeni Toyota Hilux: Efsane Pick-up İlk Kez Tamamen Elektrikli Oluyor

    Toyota, dokuzuncu nesil Hilux ile tarihte ilk kez tamamen elektrikli bir versiyona geçiyor. Hibrit, dizel, benzinli ve hidrojenli seçeneklerle çok yönlü bir dönüşüm başlıyor.

    Hilux Efsanesi Elektrikli Çağa Adım Atıyor

    Dayanıklılığı ve güvenilirliğiyle tanınan Toyota Hilux, dokuzuncu nesliyle bambaşka bir döneme giriyor. Toyota, “multipath” (çoklu yol) stratejisine uygun olarak geliştirdiği yeni Hilux 2026 ile her pazara ve sürüş koşuluna özel güç aktarma sistemleri sunuyor: tamamen elektrikli BEV, Hybrid 48V, dizel ve benzinli versiyonlar, hatta 2028’de gelecek hidrojen yakıt hücreli Hilux.

    Bu strateji, Toyota’nın elektrifikasyon sürecinde “tek çözüm herkes için uygun değildir” yaklaşımının somut bir örneği. Her kullanıcı, kendi bölgesine ve ihtiyacına göre en doğru Hilux modelini seçebilecek.


    Dört Güç Seçeneği, Tek Hilux Kimliği

    Yeni Hilux BEV modeli, Toyota’nın sıfır emisyonlu pick-up segmentine girişini temsil ediyor. Ayrıca Hilux Hybrid 48V, Avrupa pazarında ana satış gücü olacak; dizel ve benzinli versiyonlar ise Doğu Avrupa için sunulacak. Toyota ayrıca 2028’de yakıt hücreli (FCEV) Hilux üretimini de onayladı bu da markanın hidrojen stratejisinin ilk ticari adımlarından biri.

    Yeni Hilux’un satışları, Aralık 2025’te BEV modelinden başlayacak.


    “Tough & Agile”: Yeni Nesil Hilux Tasarımı

    Toyota, yeni Hilux’un tasarımını “Tough & Agile” (Dayanıklı ve Çevik) felsefesiyle şekillendirdi. Önden bakıldığında güçlü, kaslı bir duruş dikkat çekerken; ince far tasarımı, klasik TOYOTA logolu merkezi bar ve optimize edilmiş aerodinamik yapı Hilux’un modern yüzünü oluşturuyor.

    Elektrikli versiyonda klasik ızgara yerine kapalı aerodinamik ön panel yer alıyor. Tüm versiyonlarda yeni arka platform basamağı ve yeniden tasarlanmış yan adımlar bulunuyor. Kabin tarafında ise Land Cruiser’dan ilham alan malzeme kalitesi, 12.3 inç dijital gösterge ve 12.3 inç multimedya ekran ile premium bir kullanıcı deneyimi sunuluyor.


    Elektrikli Direksiyon, Akıllı Bağlantı ve Gelişmiş Güvenlik

    Yeni Hilux, tarihinde ilk kez elektrikli direksiyon (EPS) sistemine sahip. Bu, zorlu arazilerde geri tepme riskini azaltırken şehir içi manevraları da kolaylaştırıyor.

    Bağlantı tarafında ise sürücüler MyToyota uygulaması üzerinden araç verilerine uzaktan erişebiliyor.
    Filolar için 10 araca kadar lokasyon, yakıt, şarj durumu ve sürüş analitiği verisi takip edilebiliyor.

    Güvenlikte de çıta yükseldi

    Yeni Toyota T-Mate paketinde Low Speed Acceleration Suppression, Proactive Driving Assist ve Emergency Driving Stop System gibi özellikler sunuluyor. Bunlara ek olarak Kör Nokta Uyarı Sistemi, Güvenli Çıkış Asistanı ve Sürücü İzleme Kamerası da Hilux’ta ilk kez yer alıyor.


    2026 Toyota Hilux BEV: Sıfır Emisyon, Tam Güvenilirlik

    Hilux BEV, Toyota’nın “kalite, dayanıklılık ve güvenilirlik” (QDR) değerlerinden ödün vermeden tamamen elektrikli hale getirilmiş ilk pick-up’ı.

    59,2 kWh batarya, ön ve arka e-akslar, kalıcı dört çeker sürüş ile donatılan sistem,
    ön aksda 205 Nm, arka aksda 268,6 Nm tork üretiyor.

    • Menzil: ~240 km (WLTP ön homologasyon)
    • Taşıma kapasitesi: 715 kg
    • Çekme kapasitesi: 1.600 kg
    • Aynı su geçiş (wading) derinliği: mevcut dizel versiyonla eşit
    • Multi-Terrain Select: arazide L4 sürüş moduna denk kontrol sağlıyor

    Bu özelliklerle Hilux BEV, özellikle filo müşterileri ve sıfır emisyon hedefi olan kurumlar için yeni bir standart tanımlıyor.


    2026 Toyota Hilux Hybrid 48V: Gücün Akıllı Dönüşümü

    Yeni nesil Hilux Hybrid 48V, 2.8 litrelik dizel motoru 48V batarya, motor-jeneratör ve DC-DC dönüştürücüyle destekliyor. Batarya arka koltuk altına yerleştirilerek kabin hacmi korunmuş. Bu sistem, hem düşük devirlerde hem de hızlanma anlarında daha sessiz, yumuşak ve rafine sürüş sağlıyor.

    • Yük kapasitesi: 1 ton
    • Çekme kapasitesi: 3.500 kg
    • Geçiş yüksekliği: 700 mm (motor-jeneratör yüksek konumda)
    • Multi-Terrain Monitor ve Panoramik Görüş Kamerası ile tam kontrol

    Bu kombinasyon, Hilux’un hem şehir içi hem arazi performansını yeni bir dengeye taşıyor.


    2028: Hidrojenli Hilux Geliyor

    Toyota, hidrojen yakıt hücreli Hilux için üretim onayını verdi. 2028’de piyasaya çıkması planlanan model, markanın hidrojen ekosistemine geçişini hızlandıracak. Bu aynı zamanda Hilux’un, Toyota’nın “karbonsuz güç aktarımı” vizyonundaki stratejik rolünü de güçlendiriyor.

    Toyota’nın Türkiye’de satılan modellerine ve en güncel fiyat bilgisine Toyota Türkiye Resmi Web Sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz.

    Piston Kafalar Yorumu – Editör Notu

    Akın DAĞYARAN

    Toyota, Hilux efsanesini çoklu enerji stratejisiyle geleceğe taşıyor. Elektrikli versiyonla sürdürülebilirliği, hibrit seçeneğiyle esnekliği, hidrojen planıyla da vizyonu temsil ediyor. Eğer markanın vaat ettiği dayanıklılık ve arazi kabiliyeti BEV modelinde korunursa, Hilux bir kez daha segmentinin standardını belirleyecek.

    Okuyucular Bunları da Merak Etti 👇




  • Porsche Taycan Uzmanından Elektrikli Araç Şarjında Hız ve Verim İpuçları

    Porsche Taycan Uzmanından Elektrikli Araç Şarjında Hız ve Verim İpuçları

    Porsche Taycan Başkan Yardımcısı Kevin Giek, batarya ömrünü uzatmak ve şarj süresini kısaltmak için ideal şarj aralıklarını ve stratejik ipuçlarını paylaştı.

    Elektrikli araç sahipleri için bataryayı doğru şekilde şarj etmek, performans ve uzun ömür açısından en kritik konulardan biri. Porsche Taycan model serisinin Başkan Yardımcısı Kevin Giek, yüksek voltajlı bataryalardan maksimum verim almak isteyen sürücülere, pratik ama etkili tavsiyelerde bulundu.


    Şarjda Yeni Kural: %10’dan Başla, %80’de Dur

    Giek’e göre hızlı şarjın anahtarı, şarj işlemine batarya yüzde 10 seviyesindeyken başlamak.

    “Bataryada ne kadar az enerji varsa, o kadar hızlı şarj olur. Yüzde 10 civarı ideal seviyedir.”

    Yeni nesil Porsche Taycan Performance Battery Plus, 800 voltluk DC hızlı şarj istasyonlarında 320 kW’a kadar güç çekebiliyor, bu da bir önceki modele göre 50 kW artış anlamına geliyor. Sonuç olarak, yüzde 10’dan yüzde 80’e dolum süresi yalnızca 18 dakikaya düşüyor. Üstelik bu hız, düşük sıcaklıklarda bile korunabiliyor.

    İlk nesil Taycan’da aynı dolum aralığı 37 dakika sürerken, yeni versiyon daha yüksek batarya kapasitesine rağmen bu süreyi neredeyse yarıya indiriyor.


    Giek’ten Öneri: Uzun Yolda Tam Şarj, Günlükte Kısa Şarj

    Uzman isim, günlük kullanımda bataryayı her zaman tam şarj etmemenin önemini vurguluyor:

    “Eğer günün rotası yüzde 60 dolulukla tamamlanabiliyorsa, fazlasına gerek yok. Çünkü şarj hızı bu seviyeden sonra ciddi biçimde düşüyor.”

    Taycan’ın şarj eğrisi oldukça yüksek. Yüzde 70’e kadar 300 kW’ın üzerinde, yüzde 75’e kadar ise 200 kW civarında kalıyor. Bu da uzun yolculuklarda iki kısa şarj molasının, tek uzun şarja göre daha hızlı toplam seyahat süresi sunduğu anlamına geliyor.


    Şarj Planlayıcı: En Kısa Süre İçin Akıllı Yönlendirme

    Porsche’nin geliştirdiği Charging Planner sistemi, sürücülere rotalarına göre en verimli şarj noktalarını öneriyor. Sistem, batarya sıcaklığını otomatik olarak önceden ayarlayarak (pre-conditioning), sürücüye en kısa şarj süresiyle maksimum menzil kazandırıyor.


    İstasyon Seçimi: Gücü Paylaşma Hatasına Dikkat

    Giek’in en çok karşılaştığı hatalardan biri, sürücülerin iki araç için aynı güç kaynağını paylaşması.

    “İki araç aynı şarj ünitesine bağlandığında, güç ikiye bölünür. 300 kW’lık bir istasyonda 150 kW, hatta bazen 75 kW’a kadar düşer.”

    Özellikle Ionity veya Porsche Charging Lounge dışındaki istasyonlarda bu durum sık yaşanıyor. Bu nedenle, mümkünse tek başına çalışan bir soketi seçmek, tam güçle şarj anlamına geliyor.


    Performansın Yeni Boyutu: Elektrikli Hızın Sessiz Gücü

    Giek’e göre Porsche’nin elektrikli mobilite vizyonu, yalnızca çevreci sürüş değil; aynı zamanda yeni bir performans anlayışı sunuyor. Alçak ağırlık merkezi, dengeli aks yükü dağılımı, anlık tork ve sessiz hızlanma, Taycan’ı içten yanmalı spor otomobillerin ötesine taşıyor.

    Porsche’nin Türkiye’de satılan modellerine ve en güncel fiyat bilgisine Porsche Türkiye Resmi Web Sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz.

    Piston Kafalar Yorumu – Editör Notu

    Akın DAĞYARAN

    Porsche’nin mühendislik yaklaşımı, sadece batarya teknolojisini değil, şarj kültürünü de yeniden tanımlıyor. Taycan’ın 800V mimarisi ve optimize edilmiş yazılımı sayesinde artık şarj süresi bir bekleme değil, stratejik bir avantaj haline geliyor. Kevin Giek’in tavsiyeleri, yalnızca Porsche sahipleri için değil, tüm EV kullanıcıları için modern elektrikli sürüşün temel kuralları sayılabilir.

    Okuyucular Bunları da Merak Etti 👇





  • Kia PV5 Cargo Tek Şarjla 693 Kilometre Giderek Guinness Rekoru Kırdı

    Kia PV5 Cargo Tek Şarjla 693 Kilometre Giderek Guinness Rekoru Kırdı

    Kia PV5 Cargo, tek şarjla 693 km yol katederek Guinness Rekoru kırdı. PBV platformlu elektrikli hafif ticari araç, verimlilikte yeni standart belirledi.

    Kia, elektrikli ticari araç segmentinde tarih yazdı

    Markanın tamamen elektrikli hafif ticari aracı Kia PV5 Cargo, tek şarjla 693.38 kilometre yol katederek GUINNESS WORLD RECORDS™ tarafından tescillenen bir dünya rekoruna imza attı. Bu başarı, Kia’nın Platform Beyond Vehicle (PBV) stratejisinin verimlilik, dayanıklılık ve gerçek dünya pratikliğini simgeliyor.


    693 Kilometrelik Tek Şarj Rekoru

    Rekor, 30 Eylül 2025’te Almanya’nın Frankfurt kentinin kuzeyindeki halka açık yollarda gerçekleştirildi. PV5 Cargo Long Range 4 kapı versiyonu, 71.2 kWh batarya ve 665 kilogram maksimum yük ile yola çıktı. Araç, 22 saat 30 dakikalık sürüş sonunda 693.38 km (430.84 mil) yol alarak elektrikli hafif ticari araçlar (eLCV) kategorisinde tek şarjla en uzun mesafe rekorunu kırdı.

    Bu deneme, gerçek sürüş koşullarını yansıtmak üzere özel olarak planlandı. 58.2 km uzunluğundaki şehir içi ve şehir dışı karışık döngü parkuru; trafik ışıkları, kavşaklar, dönel kavşaklar ve 370 metre yükseklik farkını içeren zorlu bir rotadan oluşuyordu. PV5 Cargo, bu parkuru 12 kez tamamladı ve böylece günlük teslimat ve lojistik senaryolarına birebir benzer koşullarda sınandı.


    “Sadece Ulaşım Değil, Yeni Bir Vizyon”

    Kia Corporation Başkanı ve CEO’su Ho Sung Song, rekorun markanın mobilite vizyonunu yansıttığını vurguladı:

    “PV5 Cargo’nun elde ettiği bu Guinness Dünya Rekoru, Kia’nın ulaşımın ötesine geçen çözümler geliştirme vizyonunu temsil ediyor. Platform Beyond Vehicle yalnızca yenilikçi bir fikir değil, aynı zamanda gerçek dünyada da verimli ve uygulanabilir bir konsept olduğunu kanıtladı.”


    Direksiyon Başında İki Uzman

    Rekor sürüşünde iki isim görev aldı:

    • George Barrow, ticari araçlar konusunda 15 yılı aşkın tecrübeye sahip İngiliz otomotiv gazetecisi ve International Van of the Year (IVOTY) jürisi üyesi,
    • Christopher Nigemeier, Hyundai Motor Europe Teknik Merkezi’nde kıdemli mühendis ve PV5’in geliştirme ekibinde yer alan isim.

    Barrow, rekor sonrası duygularını şöyle ifade etti:

    “Tek şarjla 690 kilometreyi aşmak ve tam yükle bunu başarmak inanılmaz. Bu rekorun kolay kolay kırılacağını sanmıyorum. PV5’in performansı beni gerçekten etkiledi.”

    Nigemeier ise mühendislik açısından bu süreci bir meydan okuma olarak gördüğünü belirtti:

    “George deneyimiyle, ben ise aracın güç aktarma organlarını yakından tanımamla katkı sağladım. Aramızda dostça bir rekabet vardı ama asıl kazanan PV5’in kendisi oldu.”


    Kusursuz Denetim ve Gerçek Şartlar

    Rekor denemesi TÜV Hessen ve buck Vermessung denetçileri tarafından baştan sona takip edildi. Araç, yola çıkmadan önce %100 şarj edildi ve hem şarj portu hem yük bölmesi mühürlendi. GPS verileri, kabin içi kameralar ve harici izleme sistemleriyle tüm sürüş süreci kayıt altına alındı.


    Yeni Nesil Ticari Mobilite: PBV Felsefesi

    Kia PV5, markanın “Platform Beyond Vehicle (PBV)” serisinin ilk üyesi. Bu yeni yaklaşım, araçları yalnızca bir ulaşım aracı değil, modüler bir “çalışma alanı” olarak tanımlıyor. E-GMP.S (Electric-Global Modular Platform for Service) üzerine inşa edilen PV5, farklı görevler için özelleştirilebilen bir yapı sunuyor:

    • Cargo (yük taşıma)
    • Passenger (yolcu versiyonu)
    • Chassis Cab (şasi kabin)
    • Wheelchair Accessible Vehicle (erişilebilir versiyon)

    Bu esnek mimari, lojistikten hizmet taşımacılığına, kamu filolarından özel kullanıma kadar geniş bir alanda verimlilik sağlıyor.


    Teknik Özellikler: Verimlilik ve Esneklik Bir Arada

    ÖzellikKia PV5 Cargo (Long Range)
    PlatformE-GMP.S
    Batarya Kapasitesi71.2 kWh
    Motor Gücü120 kW
    Menzil (WLTP)416 km (resmî) – 693 km (rekor)
    Maksimum Yük665 kg (4 kapı versiyon)
    Yük Hacmi4.4 m³
    Şarj Süresi (DC 10-80%)30 dakika
    0-100 km/s12.4 saniye
    Toplam Ağırlık2.650 kg
    Lastik Ölçüsü215/65R16
    Dönüş Yarıçapı5.5 m
    DonanımlarIsıtmalı/Ventilasyonlu koltuklar, V2L çıkışı, 360° kamera, Akıllı hız sabitleyici
    ADAS SistemleriÇarpışma Önleme Asistanı, Şerit Takip Asistanı 2, Eller Direksiyonda Algılama

    Fark Yaratan Teknoloji: Sürdürülebilir Performans

    Kia’nın PBV felsefesi, “yalnızca araç değil, çözüm üretme” üzerine kurulu. Sangdae Kim, Kia PBV Departmanı Başkan Yardımcısı, bu konuda şunları söyledi:

    “Bu rekor, PV5’in verimlilik ve güvenilirlik konusundaki üstünlüğünü gösteriyor. Uzun menzil, esneklik ve pratik kullanım özellikleriyle Kia PBV’leri, iş dünyası ve bireyler için daha akıllı, sürdürülebilir mobilite çözümleri sunuyor.”

    Bu anlayış, gelecekte üretilecek PV7 ve PV1 gibi PBV ailesinin diğer üyelerinde de devam edecek.


    Solutrans 2025’te Sergilenecek

    Rekor kıran Kia PV5 Cargo, 18–22 Kasım 2025 tarihleri arasında Fransa Lyon’daki Solutrans Fuarı (EurExpo)’da sergilenecek. Ziyaretçiler, aracın Guinness sertifikalı versiyonunu Hall 5, C130 numaralı stantta yakından inceleyebilecek. Bu fuar, Avrupa’nın en önemli ticari araç etkinliklerinden biri olarak, Kia’nın PBV stratejisinin küresel sahnedeki ilk büyük gösterisi olacak.

    KIA’nın Türkiye’de satılan modellerine ve ne güncel fiyat listesine KIA Türkiye Resmi Web Sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz.

    Piston Kafalar Yorumu – Editör Notu

    Akın DAĞYARAN

    Kia, PV5 Cargo ile yalnızca bir rekor kırmadı; elektrikli ticari araç anlayışını yeniden tanımladı. Tek şarjla 693 km menzil, gerçek dünyada lojistik filolarının menzil endişesini tarihe gömecek kadar etkileyici bir performans. Kia’nın PBV stratejisi, gelecekte ticari taşımacılığı yeniden şekillendirebilir. Rekorun sembolik değeri kadar, maksimum yükle gerçek yol koşullarında elde edilmesi de markanın mühendislik başarısını taçlandırıyor. PV5 Cargo, artık yalnızca bir elektrikli van değil geleceğin mobilite platformunun somut hali.

    Okuyucular Bunları da Merak Etti 👇






  • Porsche Cayenne Electric: Yüksek Voltajlı Sistemle Performans ve Verimlilik Bir Arada

    Porsche Cayenne Electric: Yüksek Voltajlı Sistemle Performans ve Verimlilik Bir Arada

    800 V mimari, 113 kWh paket ve gerçek dünya testlerinde 600 km üzeri menzil vaadiyle elektrikli lüks SUV segmentine yeni bir ölçüt geliyor.

    Porsche, yeni Cayenne Electric modeliyle 800 volt teknolojiyi SUV formuna taşıyor. 113 kWh batarya, çift yönlü soğutma sistemi ve hızla dolan şarj mimarisiyle elektrikli mobilitede iddialı.

    Yeni Standardın Şifreleri

    Porsche, SUV model yelpazesine tamamen elektrikli versiyon olarak Cayenne Electric’i ekliyor. Markanın kendi geliştirdiği Premium Platform Electric (PPE) mimarisinin evrimi üzerine inşa edilen bu model, 800 volt mimari sayesinde yüksek güç ve yüksek verimlilik hedefliyor.

    Üretim öncesi prototiplerinde yapılan gerçek dünya menzil testlerinde, ABD’de gazeteciler tarafından 113 km/sa (70 mph) hızla yapılan sürüşle 563 km (350 mile) gibi dikkat çekici bir tek şarj menzili elde edildi. Bu, günlük kullanım için olduğu kadar uzun yolculuklar için de geçerlilik kazanabilecek bir değer.


    113 kWh Batarya: Yapısal Eleman ve Dinamik Avantaj

    Cayenne Electric’in kalbinde yer alan 113 kWh brüt enerji kapasitesine sahip yüksek voltajlı batarya, aracın şasi yapısına entegre edilmiş durumda. Bu yaklaşım şu avantajları getiriyor:

    • Hücre/housing oranında %12 iyileşme,
    • Daha düşük ağırlık merkezi ve artan gövde rijitliği,
    • İyileştirilmiş sürüş dinamiği.

    Bununla birlikte Porsche, darbe durumunda hücreleri koruyan özel alüminyum profilli modüllerle pasif güvenlikte de çıtayı yukarı taşıyor.


    Hücre Kimyası ve Yoğun Enerji: Teknik Derinlik

    Yeni batarya sisteminde altı modül, toplam 192 büyük formatlı hücre yer alıyor. Hücre yapısı; grafit-silisyum anot ve nikel-mangan-kobalt-alüminyum (NMCA) katot içeriyor. %86 oranında nikel içerikli bu yapı, enerji yoğunluğunu artırırken şarj verimliliğini de güçlendiriyor. Taycan’ın ikinci nesil bataryasına göre %7 enerji yoğunluğu avantajı sunuyor.


    Çift Yönlü Soğutma ve Öngörülü Termal Yönetim

    Batarya performansının sürekliliği için geliştirilen çift yönlü soğutma sistemi, batarya hücrelerini hem üstten hem alttan soğutarak optimal sıcaklık aralığını koruyor. Bu sistemin kapasitesi yaklaşık 100 büyük ev tipi buzdolabı eşdeğer düzeyinde. Geleneksel emiş fanlarına kıyasla %15 daha az enerji tüketen basınç fanları kullanılmış durumda.

    Bu mekanik sistemin üstünde ise Predictive Thermal Management (Öngörülü Termal Yönetim) yazılımı çalışıyor, rota, trafik, topografya ve sürüş profiline göre batarya sıcaklık durumunu önceden hesaplıyor, şarj öncesinde bataryayı “hazırlıyor”. Bu da daha kısa şarj süresi, daha az enerji kaybı ve menzil tutarlılığı avantajlarına dönüşüyor.


    Şarj Performansında Yeni Bir Çizgi

    800 V mimari sayesinde Cayenne Electric, uygun hızlı şarj istasyonlarında 400 kW kapasiteye kadar destek sunabiliyor. Bu da 10 dk içinde 300 km’den fazla menzil eklenebileceği anlamına geliyor. 10–80 % şarj aralığını 16 dk’nın altında hedefleyen sistem, batarya sıcaklığı sadece 15 °C olduğunda bile yüksek şarj gücünü sürdürüyor.

    Hem 800 V hem de mevcut 400 V altyapıda da 200 kW şarj desteği verilerek altyapı esnekliği sağlanmış durumda bu da uzun mesafe kullanımında yüksek pratiklik anlamına geliyor.

    Porsche’nin Türkiye’de satılan modellerine ve en güncel fiyat bilgisine Porsche Türkiye Resmi Web Sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz.

    Piston Kafalar Yorumu – Editör Notu

    Akın DAĞYARAN

    Porsche Cayenne Electric, teknik donanım açısından yalnızca güçlü değil aynı zamanda uzun vadeli kullanım ve pratiklik odaklı bir örnek. 113 kWh batarya, yüksek enerji yoğunluğu, premium batarya termal yönetimi ve hızlı şarj imkânlarıyla lüks EV segmentinde standartları yükseltiyor. Ancak bu donanımların gerçek satın alma fiyatı, altyapı erişimi ve bakım maliyetleri ile birlikte değerlendirilmeli.

    Okuyucular Bunları da Merak Etti 👇




  • Nissan Qashqai e-POWER, ADAC Ecotest’te Gerçek Kullanımda 5,4 lt Tüketimle Dikkat Çekti

    Nissan Qashqai e-POWER, ADAC Ecotest’te Gerçek Kullanımda 5,4 lt Tüketimle Dikkat Çekti

    Yeni e-POWER sistemiyle yakıt verimliliği artarken, emisyon ve gürültü seviyelerinde belirgin düşüş sağlandı.

    Nissan Qashqai e-POWER, Almanya’daki bağımsız ADAC Ecotest’te 5,4 lt/100 km ortalama tüketim elde etti. Yeni e-POWER sistemi, emisyonları düşürürken sürüş konforunu ve sessizliği artırıyor.

    Gerçek Sürüşte Ölçülen Veriler

    Almanya’nın en büyük otomobil kulübü ve bağımsız tüketici kuruluşu ADAC, Qashqai e-POWER modelini “Ecotest” kapsamında test etti. Test sonucuna göre model, 100 kilometrede 5,4 litre ortalama yakıt tüketimiyle dikkat çekti. Bu değer, WLTP döngüsündeki fabrika verilerinden farklı olarak, gerçek yol koşullarında ölçülmüş bir sonuç.

    ADAC’ın Ecotest metodolojisi, laboratuvar testleriyle dinamik sürüş simülasyonlarını birleştirerek şehir, otoyol ve ara hızlanma senaryolarını içeren daha bütüncül bir tüketim değeri ortaya koyuyor.


    Yeni e-POWER Sistemi: Daha Sessiz ve Verimli

    Nissan mühendisleri, e-POWER sisteminin ikinci neslinde özellikle Avrupa otoyol hızlarında (130 km/s’ye kadar) yakıt verimliliğini iyileştirmeye odaklandı.

    • Emisyon: Yeni sistem, 116 g/km’den 102 g/km’ye gerileyerek %12’lik bir azalma sağladı.
    • Menzil: 55 litrelik depo kapasitesiyle 1.222 km’ye kadar menzil mümkün hale geldi (WLTP).
    • Sessizlik: 130 km/s hızda ölçülen ses seviyesi, önceki nesle göre 5,6 dB daha düşük.
    • Bakım Aralığı: 15.000 km’den 20.000 km’ye çıkarılan bakım aralığı, toplam işletme maliyetini azaltıyor.

    Bu sonuçlar, e-POWER teknolojisinin sadece yakıt verimliliği değil, sürüş konforu ve akustik performans açısından da evrildiğini gösteriyor.


    Elektrikli Sürüş Hissi, Hibrit Gerçekliği

    Qashqai e-POWER’ın en dikkat çekici özelliği, benzinli motorun tekerleklere doğrudan güç vermemesi.
    Motor yalnızca elektrik üretmek için çalışıyor, bu enerji de batarya aracılığıyla elektrik motoruna iletiliyor.

    Sonuç olarak araç:

    • Sessiz kalkış ve kesintisiz hızlanma,
    • Elektrikli araç benzeri anlık tork,
    • Şarj istasyonu ihtiyacı olmadan elektrikli sürüş hissi sunuyor.

    Yeni 1.5 litrelik turbo motor, Nissan’ın STARC yanma teknolojisini kullanarak %42’ye kadar termal verimlilik elde ediyor. Bu da motorun düşük yüklerde daha sessiz çalışmasına katkı sağlıyor.


    Geliştirilen Sürüş Destek Teknolojileri

    Yeni Qashqai e-POWER, markanın güncellenmiş ProPILOT sistemiyle geliyor. Bu sistem, çok şeritli yollarda şerit merkezleme, takip mesafesi ayarı ve trafik sıkışıklığında yarı otonom sürüş desteği sunuyor.

    Modelin üretimi, Temmuz 2025 itibarıyla İngiltere’deki Sunderland fabrikasında başladı.


    Teknik Özellikler (özet)

    ÖzellikDeğer
    Motor1.5L turbo benzinli (yalnızca jeneratör)
    Güç AktarmaElektrik motoru tahrikli, e-POWER sistemi
    Ortalama Tüketim (ADAC Ecotest)5,4 lt / 100 km
    CO₂ Emisyonu102 g/km (WLTP)
    Gürültü Seviyesi5,6 dB daha düşük
    Bakım Aralığı20.000 km

    Nissan’ın Türkiye’de satılan modellerine ve en güncel fiyat listesine Nissan Türkiye Resmi Web Sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz.

    Piston Kafalar Yorumu – Editör Notu

    Akın DAĞYARAN

    Qashqai e-POWER, hibrit teknolojisinin olgunlaşma evresini temsil ediyor. Elektrikli sürüş karakterini koruyarak, menzil kaygısı olmadan şehir içi verimlilik sunan bir yapı kuruyor. Ancak 5,4 lt/100 km’lik tüketim değeri, hâlâ tamamen elektrikli modellere göre daha yüksek; dolayısıyla sistemin gerçek potansiyeli, uzun vadede kullanıcı profiline göre değişecektir. Nissan’ın hedefi net: Avrupa’da elektrikli geçişin kademeli evrimini e-POWER üzerinden yürütmek. Bu test sonucu, markanın o stratejide teknik doğruluğu yakaladığını gösteriyor.

    Okuyucular Bunları da Merak Etti 👇





  • Volvo, İsveç’te Elektrikli Araç Sahiplerine 1 Yıl Ücretsiz Ev Şarjı Sunuyor!

    Volvo, İsveç’te Elektrikli Araç Sahiplerine 1 Yıl Ücretsiz Ev Şarjı Sunuyor!

    Markanın yeni “Free Home Charging” programı, elektrikli otomobile geçişi hızlandırmayı hedefliyor.

    Volvo, İsveç’te elektrikli otomobil sahiplerine 1 yıl boyunca ücretsiz ev şarjı sunacak. Vattenfall iş birliğiyle başlayan bu sürdürülebilir enerji girişimi, 2026’dan itibaren küresel çapta genişleyecek.

    Elektrikli Geleceğe Akıllı Bir Adım

    Volvo Cars, İsveç’te elektrikli otomobil kullanıcılarını heyecanlandıracak yeni bir girişim başlattı. “Free Home Charging” (Ücretsiz Ev Şarjı) adını taşıyan bu program kapsamında, markanın tamamen elektrikli yeni araçlarını satın alan veya kiralayan müşteriler, bir yıl boyunca ücretsiz ev şarjı imkanına sahip olacak.

    Bu proje, Volvo Cars’ın sürdürülebilir ulaşım vizyonunun bir parçası olarak enerji devi Vattenfall ile iş birliği içinde geliştirildi. Şubat 2026’da başlayacak program, Volvo sahiplerine yılda 25.000 km’ye kadar fossil-free (fosilsiz) elektrikle ücretsiz sürüş olanağı sağlayacak.


    Akıllı Şarj Sistemiyle Karbon Ayak İzini Azaltıyor

    Volvo’nun mobil uygulamasına entegre edilen akıllı şarj sistemi, sadece düşük maliyetli ve düşük karbonlu saatlerde şarj işlemi yaparak hem çevresel etkiyi hem de enerji maliyetini düşürecek.

    Uygulama üzerinden kullanıcılar batarya durumlarını, enerji tüketimlerini ve toplam şarj maliyetlerini takip edebilecek. Şarj için harcanan elektrik miktarı, Vattenfall faturalarına yansıtılacak ve Volvo tarafından karşılanacak.

    Volvo Cars Enerji Çözümleri Başkan Yardımcısı Alejandro Castro Pérez, bu girişimin temel amacını şöyle özetliyor:

    “Müşterilerimizi dinliyoruz. Onlara gerçek değer sağlayan, sürdürülebilir yaşamı kolaylaştıran çözümler sunmak istiyoruz. Ücretsiz şarj programı, daha yeşil bir geleceğe kolektif geçişi hızlandıracak.”


    İsveç’ten Dünyaya Yayılacak

    Volvo, bu programı yalnızca İsveç’le sınırlı tutmayı planlamıyor. Pilot uygulamadan elde edilen veriler, Avrupa başta olmak üzere küresel genişleme stratejisinin temelini oluşturacak.

    2026 yılında, V2X (Vehicle-to-Everything) teknolojisinin yaygınlaşmasıyla birlikte program genişleyecek. Böylece EX90 gibi çift yönlü enerji transferine sahip modeller, evlere enerji sağlamak veya şebekeye elektrik satmak için de kullanılabilecek.

    Volvo’nun bu adımı, markanın elektrikli ekosistem vizyonunu somutlaştırıyor: otomobiller yalnızca ulaşım aracı değil, enerji sisteminin aktif bir parçası olacak.


    Volvo ve Vattenfall: Uzun Süreli Bir İş Birliği

    Volvo Cars ve Vattenfall iş birliği aslında yeni değil. İki marka 2012’de dünyanın ilk dizel plug-in hibriti olan Volvo V60’ı birlikte geliştirmişti. Bugün aynı ortaklık, sıfır emisyonlu enerjiyle çalışan Volvo fabrikalarına kadar genişlemiş durumda.

    Vattenfall Nordik Bölgesi Müşteri ve Çözümler Başkanı Branislav Slavic, bu iş birliğini şu sözlerle özetliyor:

    “Volvo Cars’ın ücretsiz ev şarjı girişimi, fosilsiz ulaşım vizyonumuzu hızlandıran ilham verici bir adım. Bu iş birliği, sürdürülebilir geleceğe giden yolda güçlü bir örnek teşkil ediyor.”


    Volvo’nun Elektrikli Model Ailesi Genişliyor

    Markanın şu anda beş tam elektrikli modeli yollarda: EX30, EX40, EX90, C40 Recharge ve XC40 Recharge.
    Ayrıca Ocak 2026’da yeni EX60 modeli de tanıtılacak. Henüz tamamen elektrikli modele geçmeye hazır olmayan kullanıcılar içinse, plug-in hibrit ve mild-hybrid seçenekleri de sunuluyor.

    VOLVO’nun Türkiye’de satılan modellerine ve en güncel fiyat listesine VOLVO Türkiye Resmi Web Sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz.

    Piston Kafalar Yorumu – Editör Notu

    Akın DAĞYARAN

    Volvo’nun bu hamlesi yalnızca pazarlama stratejisi değil; kullanıcı psikolojisini anlayan, elektrikli dönemi erişilebilir kılan bir adım. 1 yıl ücretsiz ev şarjı, sadece ekonomik bir teşvik değil, aynı zamanda markanın güven inşası için güçlü bir mesaj. Enerjiyi arabayla bütünleştiren bu sistem, gelecekte otomobilin yalnızca bir ulaşım aracı değil, evin bir enerji kaynağı olacağının sinyalini veriyor.

    Okuyucular Bunları da Merak Etti 👇