Etiket: Araba Haberleri

  • Yeni Porsche Macan GTS: Tamamen Elektrikli Performans Çağının Zirvesi

    Yeni Porsche Macan GTS: Tamamen Elektrikli Performans Çağının Zirvesi

    Porsche, ilk tamamen elektrikli Macan GTS modelini tanıttı. 420 kW güç, 3.8 saniyelik 0-100 km/s süresi, 586 km menzil ve özel GTS detaylarıyla SUV dünyasında çıtayı yeniden belirliyor.

    Elektrikli Gücün Yeni Tanımı: Porsche Macan GTS

    Porsche, yüksek performanslı SUV dünyasında yepyeni bir sayfa açıyor. Markanın tamamen elektrikli SUV serisine katılan yeni Macan GTS, yalnızca teknik değerleriyle değil, sürücü odaklı yapısı ve ikonik GTS ruhunu geleceğe taşıyan tasarımıyla da dikkat çekiyor. 420 kW’a varan overboost gücü, sportif süspansiyon sistemi, arka diferansiyel kilidi ve 586 km’ye ulaşan menziliyle Macan GTS, elektrikli performans SUV segmentinde rekabeti yeniden tanımlıyor.

    GTS etiketinin taşıdığı anlam Porsche hayranları için özel. 1963’teki efsanevi 904 Carrera GTS’den bu yana üç harf, Porsche’nin saf sürüş heyecanını temsil ediyor. Artık bu unvan, markanın tamamen elektrikli SUV dünyasında da yerini alıyor.


    Olağanüstü Performans: 0-100 km/s 3.8 Saniye

    Yeni Macan GTS, teknik veriler açısından sınıfında rakipsiz. 0’dan 100 km/s’ye yalnızca 3.8 saniyede ulaşan SUV, 200 km/s hızını 13.3 saniyede görüyor ve maksimum 250 km/s ile sınırlı bir son hıza sahip. Arkaya konumlandırılan yüksek verimli elektrik motoru, 900 amperlik silisyum karbür (SiC) invertör ile besleniyor. Bu motor, önde yer alan ikinci motorla birlikte 380 kW (516 PS) güç üretiyor ve Launch Control ile birlikte 420 kW (571 PS)’ye kadar çıkabiliyor. Maksimum tork ise etkileyici bir şekilde 955 Nm seviyesinde.

    100 kWh kapasiteli yüksek voltajlı batarya, yalnızca 21 dakikada yüzde 10’dan yüzde 80’e kadar hızlı şarj olabiliyor. 270 kW’lık DC hızlı şarj desteği sayesinde uzun yolculuklar artık daha kısa molalarla mümkün. Ayrıca araç, WLTP standardına göre 586 kilometreye kadar menzil sunuyor.


    Pist Odaklı Sürüş Modu: Sport Chrono Paketi Standart

    Macan GTS, pist performansını günlük sürüşle birleştiren özel sürüş modlarına sahip. Standart olarak gelen Sport Chrono Paketi, Taycan’dan alınan Track Mode özelliğini de içeriyor. Bu mod, batarya soğutmasını artırarak yüksek performans altında güç kaybı riskini azaltıyor ve sürekli yüksek güç kullanımını mümkün kılıyor. Bu sayede Macan GTS, uzun süreli pist kullanımlarında dahi performansını koruyor.


    Spor Otomobil Dinamikleri: Özel Süspansiyon ve Ağırlık Dağılımı

    Yeni Macan GTS, SUV gövdesine rağmen 48:52 arka ağırlık dağılımı sayesinde safkan spor otomobil hissi sunuyor. Elektronik kontrollü diferansiyel kilidi, Porsche Torque Vectoring Plus (PTV Plus) sistemiyle birlikte çalışarak viraj kabiliyetini artırıyor. Ayrıca, tüm tekerleklere hızlı tepki veren ePTM dört tekerlekten çekiş sistemi, her zeminde optimum çekiş sağlıyor.

    Araç, Macan ailesinin en düşük ağırlık merkezine sahip. 10 mm alçaltılmış spor hava süspansiyonu, PASM aktif süspansiyon yönetimi ve özel amortisör ayarları sayesinde virajlarda üstün denge sunuyor. Opsiyonel arka aks yönlendirme sistemi, dar alanlarda manevra kabiliyetini artırırken yüksek hızda stabiliteyi güçlendiriyor. Ayrıca GTS’ye özel Porsche Electric Sport Sound (PESS) sistemi, iki farklı ses profiliyle sürüş deneyimine duygusal bir boyut kazandırıyor.


    GTS Tasarımı: Karanlık Detaylarla Sportif Ruh

    Dış tasarımda GTS kimliği açıkça hissediliyor. Gövdenin ön, yan ve arka bölümlerinde yer alan siyah detaylar, aracı diğer Macan modellerinden ayırıyor. Ters ışıkta bile kolay fark edilen karartılmış Matrix LED farlar, geniş hava girişleri ve güçlü çamurluklar, aracın kaslı karakterini öne çıkarıyor.

    Yeni Sport Design Paketi, Macan GTS’de standart olarak sunulacak ve modelin görünümünü daha da agresif hale getirecek. Siyah yan etekler, adaptif arka spoyler ve vurgulu difüzör gibi detaylar, otomobilin güçlü duruşunu tamamlıyor.

    Standart olarak 21 inç Anthracite Grey jantlar ile gelen Macan GTS, opsiyonel olarak 22 inç RS Spyder Design jantlarla da donatılabiliyor. Ayrıca üç yeni renk seçeneği sunuluyor: Crayon, GTS’ye özgü Carmine Red ve ilk kez Macan’da kullanılan Lugano Blue. Porsche Exclusive Manufaktur programı ile 60’a yakın özel renk seçeneği de mümkün.


    İç Mekân: Motorsport Esintili Lüks

    Kabin, Porsche’nin yarış genlerini yansıtan malzemelerle donatılmış. Race-Tex (alcantara benzeri mikrofiber) döşemeler, direksiyon simidi, kapı panelleri ve koltuklarda kullanılıyor. 18 yöne ayarlanabilen spor koltuklar, uzun yolculuklarda konfor sunarken virajlarda sürücüyü sıkıca sarıyor.

    Opsiyonel GTS İç Mekân Paketi, dış renkle uyumlu iç dikiş ve detaylarla kişiselleştirme imkânı tanıyor. Carmine Red, Slate Grey Neo ve Lugano Blue seçenekleriyle koltuk dikişleri, emniyet kemerleri ve “GTS” logoları renklendirilebiliyor. Karbon fiber iç trim detayları ise sportifliği tamamlıyor.

    Dijital kokpit de GTS’ye özel dokunuşlara sahip. Merkezi ekran, aracın dış rengini 3D görselleştirmeyle yansıtırken, gösterge panelinde özel “GTS” animasyonları yer alıyor. Ayrıca Sport Chrono Paketi’nin sunduğu tur zamanı, telemetri ve sektör analizi gibi pist odaklı veriler doğrudan ekrandan erişilebilir.


    Teknoloji ve Konfor: GTS’de Yenilikçi Donanımlar

    Yeni Macan GTS, yalnızca performansıyla değil, teknolojik donanımıyla da öne çıkıyor. Porsche Dijital Anahtar, fiziksel anahtar ihtiyacını ortadan kaldırırken, gelişmiş park asistanı sürücünün işini kolaylaştırıyor. Yapay zeka destekli sesli asistan (Voice Pilot), doğal konuşma diliyle komutları anlayabiliyor. Ayrıca araç içi oyun platformu genişletilirken, çekme kapasitesi de 2.500 kg’a çıkarılmış durumda.

    Porsche’nin Türkiye’de satılan modellerine ve en güncel fiyat bilgisine Porsche Türkiye Resmi Web Sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz.

    Piston Kafalar Yorumu – Editör Notu

    Akın DAĞYARAN

    Tamamen elektrikli Porsche Macan GTS, performans SUV kavramına yeni bir seviye kazandırıyor. GTS rozetinin temsil ettiği sportif ruh, bu modelde yalnızca hız ve güçle değil, aynı zamanda üstün sürüş dinamikleri ve kişiselleştirilebilir tasarım detaylarıyla da kendini gösteriyor. Porsche, bu modelle hem pistte adrenalin arayanları hem de günlük kullanımda yüksek teknoloji isteyenleri hedefliyor. Elektrikli çağda gerçek bir sürücü otomobili arayanlar için Macan GTS çok güçlü bir seçenek olacak.

    Okuyucular Bunları da Merak Etti 👇




  • Elektrikli Araç Krizi Derinleşiyor: Küresel Marka 1.000 Kişiyi İşten Çıkarttı!

    Elektrikli Araç Krizi Derinleşiyor: Küresel Marka 1.000 Kişiyi İşten Çıkarttı!

    Köln fabrikasında 1.000 kişiyle yollar ayrılıyor. Elektrikli araç satışlarındaki düşüş küresel otomotiv devini sarstı. Ford, Almanya’daki fabrikada 1.000 işçi işten çıkarılıyor. Peki bu elektrikli araç krizi sektörün geleceğini nasıl etkileyecek?

    Köln Fabrikasında Tarihi Bir Dönüşüm

    Ford Almanya işten çıkarma kararı, elektrikli araç pazarındaki düşüşün en net göstergelerinden biri oldu. Ford’un Almanya’daki köklü üretim üssü olan Köln fabrikası, şirketin elektrikli araçlara geçiş stratejisinin sancılarını yaşıyor. Ford, düşük talep nedeniyle 2026’dan itibaren fabrikada üretim kapasitesini iki vardiyadan bire düşürecek ve bu kapsamda 1.000 kişilik işten çıkarma gerçekleştirecek.

    Bu karar, markanın geçtiğimiz yıl başlattığı geniş kapsamlı maliyet azaltma planının bir devamı niteliğinde. Daha önce açıklanan 2.900 kişilik işten çıkarma planına ek olarak gelen bu yeni dalga, toplam iş kaybını 2027 sonuna kadar ciddi biçimde artıracak.


    İşten Çıkarma Süreci Nasıl İşleyecek?

    Ford yönetimi, elektrikli araç krizi sebebi ile yaşanan çıkarmaların gönüllü olarak gerçekleşeceğini belirtti. Çalışanlara:

    • Kıdem tazminatı (severance)
    • Kısmi emeklilik (partial retirement)

    gibi seçenekler sunulacak. Kesin rakamlar, işçi temsilcileriyle yapılacak müzakereler sonucunda belirlenecek. İlk işten çıkarmaların ise 2026 Ocak ayında başlaması bekleniyor.

    Bu sürecin sonunda, fabrikanın iş gücü yaklaşık 7.600 kişiye inecek. Karşılaştırmak gerekirse, 2010’ların sonunda fabrikada 20.000’e yakın kişi çalışıyordu.


    100. Yıl Kutlamasından Bir Ay Sonra Kara Haber

    İronik bir şekilde, bu karar Ford’un Almanya’daki 100. yılını kutlamasından sadece bir ay sonra geldi. Yüzyılı aşkın süredir Avrupa’nın otomotiv kalelerinden biri olan Köln fabrikası, artık tarihindeki en zorlu dönemlerden birini yaşıyor.

    Şirket sözcüsü, “Çalışanlarımız üzerindeki etkilerin farkındayız ve onlara destek olmak için elimizden gelen her şeyi yapacağız” diyerek durumu özetledi. Ancak, işten çıkarma kararı fabrikada büyük bir moral bozukluğuna yol açtı.


    Fiesta ve Focus’tan Explorer ve Capri’ye: Strateji Tuttu Mu?

    Ford’un Avrupa’da aldığı en kritik kararların başında Fiesta ve Focus gibi popüler modellerin üretimini sonlandırmak geliyor. Yerlerine Explorer ve Capri gibi elektrikli SUV’lar geldi. Ancak beklentilerin aksine bu modeller Avrupa’da istenilen satış rakamlarına ulaşamadı.

    • 2024 yılında Almanya’da yeni araç kayıtları %14,3 oranında düştü.
    • Son 10 yılda Ford’un pazar payı %7’den %3’ün altına geriledi.
    • Küçük bir toparlanmayla 2024 sonunda pay %4,5’e çıktı.

    Bu veriler, Ford’un Avrupa’daki elektrikli araç dönüşümünün yavaş ve sancılı ilerlediğini ortaya koyuyor.


    ABD’de Durum Farklı: Rekor Satışlar

    Avrupa’da elektrikli araç sorunları büyürken, Ford’un ABD stratejisi güçlü bir şekilde devam ediyor.

    • 2024’te 2,08 milyon araç sattı.
    • Bu rakam, %4,2 artış anlamına geliyor ve 2019’dan bu yana en yüksek satış.
    • Elektrikli ve hibrit modeller kademeli olarak ilgi görürken, F-150 pickup hâlâ ABD’nin en çok satan aracı olmayı sürdürüyor.

    Bu tablo, Ford’un Avrupa ile ABD arasındaki pazar dinamiklerinin ne kadar farklı olduğunu gözler önüne seriyor.


    Avrupa’da Neden Olmadı?

    Uzmanlara göre Ford’un Avrupa’da zorlanmasının birkaç temel nedeni var:

    1. SUV odaklı strateji: Fiesta ve Focus gibi uygun fiyatlı kompakt modellerin yerine SUV ağırlıklı elektrikli araçlar koymak, alıcı kitlesini daralttı.
    2. Elektrikli altyapı eksiklikleri: Avrupa genelinde şarj altyapısının yetersizliği, kullanıcıların EV’ye geçişini yavaşlatıyor.
    3. Rekabetin sertliği: Tesla, Volkswagen ve Hyundai gibi markalar Avrupa’da elektrikli segmentte daha agresif konumlanıyor.
    4. Ekonomik koşullar: Yüksek enflasyon ve faiz oranları, tüketicilerin yeni araç alımlarını sınırlıyor.

    Ford Çalışanlarının Tepkisi

    Bu işten çıkarma dalgası, Köln fabrikasında ilk grevlerin ve protestoların başlamasına neden oldu. İşçiler, geleceğin belirsizliği karşısında endişeli. Özellikle üretimden çok idari ve AR-GE pozisyonlarının etkilenecek olması, uzun vadeli projelere darbe vurabilir.


    Ford’un Avrupa Geleceği

    Ford’un geleceği açısından kritik soru şu: Marka Avrupa’da yeniden ayağa kalkabilir mi?

    • Eğer Explorer ve Capri satışları artmazsa, elektrikli yatırımlar sorgulanabilir.
    • Köln fabrikasının küçülmesi, Ford’un Avrupa’daki mühendislik kapasitesini de azaltacak.
    • 2030’a kadar tüm modellerin elektrikli olacağı hedefi, bu şartlarda daha da zorlu görünüyor.

    Türkiye’ye Etkileri

    Ford Almanya işten çıkarma kararları, Türkiye’deki Ford Otosan üretim stratejilerini de etkileyebilir.

    • Ford Otosan, Türkiye’de önemli bir üretim merkezi.
    • Avrupa’da düşen talep, Türkiye’den yapılan ihracat üzerinde baskı oluşturabilir.
    • Özellikle Transit ve ticari modeller, Avrupa pazarına bağlı.

    Bu nedenle Köln fabrikasındaki küçülme, Türkiye’deki üretim stratejilerini de etkileyebilir.


    Piston Kafalar Yorumu

    Ford’un 100 yıllık Köln fabrikasında 1.000 kişinin işten çıkarılması, sadece bir şirket haberi değil, otomotiv dünyasında elektrikli dönüşümün sancılarının bir özeti.

    Bizim yorumumuz:

    • ABD’de yükseliş sürerken, Avrupa’da düşüş Ford için kırılma noktası.
    • Fiesta ve Focus gibi ikonların yokluğu, markanın kimliğini zayıflattı.
    • Elektrikli SUV stratejisi yeniden gözden geçirilmeli.
    • Avrupa pazarı, sadece SUV değil, kompakt ve uygun fiyatlı EV’lere de ihtiyaç duyuyor.

    Ford’un geleceği, Avrupa’da doğru stratejiyi bulmasına bağlı.


    Sonuç: Ford İçin Zor Bir Yolculuk

    Ford’un Almanya Köln’de açıkladığı 1.000 kişilik işten çıkarma, şirketin Avrupa’daki zorluklarını net biçimde gösteriyor. Elektrikli araç satışlarındaki yavaşlama, sadece Ford’un değil, tüm otomotiv sektörünün mücadele ettiği bir gerçek.

    Ancak ABD’deki başarı, Ford’un globalde hâlâ güçlü olduğunu ortaya koyuyor. Avrupa’da doğru model ve fiyat politikasıyla yeniden yükseliş mümkün, ancak yolculuk hiç de kolay olmayacak.

    Kısacası Ford Almanya işten çıkarma kararı, sadece bir fabrika haberi değil, elektrikli dönüşümün sancılarının simgesi.

    Ford’un Türkiye’de satılan modellerine ve en güncel fiyat listesine Ford Türkiye Resmi Web Sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz.

    Bu Haberde İlginizi Çekebilir

  • Renault Group Yönetimini Yeniden Şekillendirdi: Geleceğe Hazırlıkta Büyük Dönüşüm

    Renault Group Yönetimini Yeniden Şekillendirdi: Geleceğe Hazırlıkta Büyük Dönüşüm

    Renault Group, CEO François Provost liderliğinde yönetim kadrosunu yeniliyor. Yeni atamalar ve stratejik hamleler, markanın geleceğini şekillendiriyor.

    Renault’da Yeni Bir Dönem Başlıyor

    Renault Group, 31 Temmuz’da göreve başlayan yeni CEO François Provost liderliğinde önemli bir yeniden yapılanmaya imza attı. Şirketin dönüşüm sürecini hızlandırmayı amaçlayan bu hamle, yönetim kadrosundaki kapsamlı değişiklikler ve organizasyonel güncellemeler ile dikkat çekiyor.

    Provost, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
    “Karşımızdaki zorlukların üstesinden gelebilmek için daha hızlı karar veren, daha etkili uygulayan ve müşterilerimize daha yakın duran bir organizasyona ihtiyaç duyuyoruz.”

    Bu yaklaşım, Renault’nun sadece Avrupa’da değil, küresel ölçekte rekabet gücünü artırmayı hedeflediğini de ortaya koyuyor.


    Büyümeden Sorumlu Başkan: Fabrice Cambolive

    Renault markasının mevcut CEO’su olan Fabrice Cambolive, yeni oluşturulan Büyümeden Sorumlu Başkan (Chief Growth Officer) rolüne getirildi.
    Bu yeni görevle birlikte Cambolive:

    • Renault ve Dacia markalarının yönetimini üstlenecek,
    • Uluslararası büyüme stratejilerini yönetecek (özellikle Hindistan, Latin Amerika ve Kore odaklı),
    • Dijital müşteri deneyimi, satış sonrası hizmetler, bayi ağı ve finansal hizmetleri entegre şekilde yönlendirecek.

    Bu hamle, Renault Group’un marka kimliklerini koruyarak birleşik bir stratejik yaklaşım oluşturmasına olanak tanıyacak.


    Dacia’nın Yeni CEO’su Katrin Adt

    Denis Le Vot’un yerine geçen Katrin Adt, Dacia’nın yeni CEO’su oldu.
    Adt, bundan sonraki süreçte Fabrice Cambolive’e bağlı çalışacak ve Renault Group Liderlik Ekibi’ne katılacak.

    Bu atama, özellikle Dacia’nın Avrupa’daki güçlü konumunu daha kârlı ve yenilikçi modellerle pekiştirmek açısından kritik önemde görülüyor.


    Mühendislik ve İnovasyon: CTO Philippe Brunet

    Renault Group, mühendislik dönüşümünü hızlandırmak için Philippe Brunet’i Teknolojiden Sorumlu Başkan (CTO) olarak atadı.
    Brunet, hem Renault Group hem de elektrikli mobilite odaklı Ampere biriminin mühendislik faaliyetlerinden sorumlu olacak.

    Görev alanı:

    • Elektrifikasyon projeleri (E-Tech teknolojileri, batarya geliştirme)
    • Ürün planlama ve kalite süreçlerinin hızlandırılması
    • Satın alma ve üretim zincirinde daha yakın koordinasyon

    Bu atama, Renault’nun Euro 7 standartlarına ve elektrifikasyon hedeflerine uyum sağlamasında kritik rol oynayacak.


    Satın Almada Yeni İsim: Anthony Plouvier

    Satın Alma Stratejisi ve Dönüşüm Başkan Yardımcısı olarak görev yapan Anthony Plouvier, artık Satın Almadan Sorumlu Başkan rolünde.

    Plouvier’in hedefleri:

    • Maliyet optimizasyonunu güçlendirmek,
    • Tedarik zincirinde rekabet avantajı oluşturmak,
    • Küresel tedarikçilerle iş birliğini daha da derinleştirmek.

    20 yıllık deneyimiyle, Renault’nun maliyet verimliliği odaklı stratejilerine ivme kazandırması bekleniyor.


    Üretim, Kalite ve Tedarik Zinciri: Thierry Charvet

    Thierry Charvet, mevcut Üretim ve Kalite Başkanı görevine ek olarak Tedarik Zinciri sorumluluğunu da üstlendi.

    Böylece:

    • Operasyonel verimliliğin artması,
    • Süreçler arası uyumun güçlenmesi,
    • Sürdürülebilir üretim hedeflerinin daha güçlü şekilde hayata geçirilmesi planlanıyor.

    İnsan Kaynaklarında Değişim: Claire Fanget

    Claire Fanget, Renault Group’un yeni İnsan ve Organizasyondan Sorumlu Başkanı (Chief People & Organisation Officer) oldu.

    Görev alanı:

    • İnsan kaynaklarının yeni pazar ihtiyaçlarına göre yeniden şekillendirilmesi,
    • Yönetsel mükemmeliyetin artırılması,
    • Küresel yetenek yönetimi ve eğitim süreçlerinin hızlandırılması.

    İletişim Stratejisi Güçleniyor: Christian Stein

    Christian Stein, Kurumsal İletişim Başkanı olarak Renault Group Liderlik Ekibi’ne katıldı.
    Böylece iletişim ve marka stratejisi, doğrudan üst yönetim seviyesinde temsil edilecek.


    Piston Kafalar Yorumu

    Renault Group’un bu yeniden yapılanması, aslında otomotiv endüstrisinin küresel dönüşümüne verilen bir yanıt. Elektrifikasyon, yazılım tanımlı araçlar ve Euro 7 gibi regülasyon baskıları, markaları daha çevik ve yenilikçi olmaya zorluyor.
    Renault’nun CEO François Provost önderliğinde yaptığı bu kapsamlı atamalar, geleceğe hazırlık için bir “krizden fırsat çıkarma” stratejisi olarak okunabilir. Ancak bu stratejinin başarıya ulaşması, sadece doğru liderlik atamalarıyla değil; teknoloji yatırımları, tedarik zinciri yönetimi ve müşteri güveninin yeniden tesis edilmesiyle mümkün olacak.

    Türkiye’de satılan Renault modellerine ve en güncel fiyat bilgisine Renault Türkiye Resmi Web Sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz.

    Bu Haberlerde İlginizi Çekebilir

  • DS Automobiles, DS’in 70. Yılını Kutluyor: Efsane Geri Döndü, Yeni N°8 Sahneye Çıktı!

    DS Automobiles, DS’in 70. Yılını Kutluyor: Efsane Geri Döndü, Yeni N°8 Sahneye Çıktı!

    DS Automobiles, DS’in 70. yılını muhteşem bir sergiyle kutladı. Efsanevi modeller ve yepyeni N°8 ilk kez bir arada sahne aldı. Tüm detaylar haberimizde!

    DS Automobiles, 70 Yıllık Efsaneyi Kutladı

    Fransız otomotiv dünyasının sembol markası DS Automobiles, DS modelinin 70. yılını Paris’te düzenlediği özel bir etkinlikle kutladı. “DS, a work of art for 70 years” temasıyla düzenlenen sergi, otomobil severlere tarihin ve modern tasarımın kesiştiği büyülü bir atmosfer sundu.

    L’Aventure DS iş birliğiyle organize edilen etkinlikte, DS kulüpleri ve ziyaretçiler, markanın ikonik modelleriyle dolu bir yolculuğa çıktı. Özellikle hidropnömatik süspansiyon teknolojisinin öne çıkarıldığı DS Balloons sergisi, 1959’un efsanevi tanıtımını günümüze taşıdı.


    DS, Yalnızca Bir Otomobil Değil

    6 Ekim 1955’te ilk kez satışa sunulan DS, kısa sürede bir ikon haline geldi. Sadece bir araç değil, sanat eseri ve Fransız zarafetinin sembolü olan DS, toplamda 1 milyon 456 bin 115 adet üretildi.

    Üstelik bu model, yalnızca yolların değil, tarihin de seyrini değiştirdi. General de Gaulle’ün 1962’deki suikast girişiminden DS sayesinde sağ kurtulması, otomobilin hidropnömatik süspansiyon sistemini efsaneleştirdi.


    Beyaz Perdede de Yıldız Oldu

    DS, sadece yollarda değil, beyaz perdede de başrol oynadı. Rol aldığı unutulmaz filmler arasında:

    • Fantomas Unleashed (1965)
    • The Samurai (1967)
    • Back to the Future (1989)

    gibi yapımlar yer alıyor. Bu filmler DS’in stil, teknoloji ve prestij dolu kimliğini dünya çapında tanıttı.


    DS: Sanat Eseri Olarak Tarihe Geçti

    1957 Milano Trienali’nde Endüstriyel Sanat Ödülü kazanan DS, sıradan bir otomobilden öte bir tasarım şaheseri olarak anılıyor. New York’taki MoMA Müzesi koleksiyonunda sergilenmesi, markanın sanatsal kimliğini tescilliyor. Ünlü düşünür Roland Barthes ise DS’i “gökten inmiş istisnai bir parça” olarak tanımlayarak, onu Gotik katedrallerle bile kıyaslamıştı.


    “DS, A Work of Art for 70 Years” Sergisi

    Kutlamaların kalbinde yer alan özel sergide:

    • 1969 DS 21 Pallas
    • Yepyeni 2025 DS N°8

    modelleri yan yana sergilendi. Özellikle Kristal İnci rengindeki yeni N°8, Alezan Kahverengi Nappa deri döşemeleriyle tüm dikkatleri üzerine çekti.

    Etkinlikte ayrıca:

    • DS Balloons enstalasyonu (1959)
    • 1972 DS 21 Prestige
    • 1961 DS 19 Cabrio
    • 1962 Paris Otomobil Fuarı’ndan DS 19 Totem Pole

    gibi 12 efsane model otomobil tutkunlarıyla buluştu.


    DS Balloons: Teknolojinin ve Sanatın Buluşması

    DS Balloons, dört büyük balon üzerine yerleştirilmiş Kaplumbağa Kabuğu Sarısı DS 19 modeliyle, hidropnömatik süspansiyonun benzersizliğini vurguluyor. Bu vizyoner proje, DS’in zamanın ötesinde bir sanat eseri olduğunu tüm dünyaya göstermişti.


    Pistonkafalar Yorumu

    Pistonkafalar olarak şunu söyleyebiliriz: DS Automobiles, 70. yıl kutlamasıyla otomotiv tarihine yeniden damga vurdu. Yeni N°8 modeli, markanın lüks mirasını modern dokunuşlarla geleceğe taşıyor. DS Balloons ise bir otomobilin sadece makine değil, bir sanat objesi olduğunu bir kez daha kanıtlıyor. DS’in gelecekteki projelerini heyecanla bekliyoruz!


    Yorumunuzu Bizimle Paylaşın!

    Sizce DS Automobiles 70. Yıl kutlamasının yıldızı hangi model oldu? DS Balloons mu yoksa modern N°8 mi? Yorumlarınızı bekliyoruz!

  • Dudak Uçuklatan Performans! Bu Hyundai Tam 650 Beygir…

    Dudak Uçuklatan Performans! Bu Hyundai Tam 650 Beygir…

    Motor sporlarından ilham alan yüksek performanslı IONIQ 5 N, N Grin Boost ile 650 beygire kadar yüksek bir güç üretiyor ve 0-100 km/s değere 3.4 saniyede ulaşıyor. Ayrıca drift moduna sahip Hyundai IONIQ 5’in N Active Sound özelliği de benzinli motorlar gibi ses çıkarıyor.

    Hyundai, yüksek performanslı ilk elektrikli modeli IONIQ 5 N’i İngiltere’de düzenlenen Goodwood Hız Festivali’nde tanıttı. IONIQ 5 N, N markasının elektrifikasyon geleceğini ve performans tutkunlarının sürüş tutkularını doyasıya yaşamaları için yeni bir çağın başlangıcını temsil ediyor.

    IONIQ 5 N, Hyundai’nin sürücü odaklı diğer N modellerinin yanı sıra yüksek kaliteli mobilite sunma konusundaki yatırımlarını ve çalışmalarını da en iyi şekilde temsil ediyor. Ödüllü E-GMP platformu kullanılarak üretilen IONIQ 5 N, standart versiyondan hem dış tasarımda hem de iç mekanda sportif detaylarla farklılaşıyor.

    “Günlük Spor Otomobil” temasıyla yola çıkan IONIQ 5 N, gövde üzerinde 42 noktadan ek kaynaklara ve 2 metreden fazla yapıştırıcıya sahip. Şasi güçlendirilirken böylece en sert virajlarda dahi yüksek bir yol tutuş performansı gösteriyor. Motor ve akü montajı da bu bileşenlerle beraber desteklenirken, ön ve arka alt şasiler yanal sağlamlık için geliştirilmiş. Dünya Ralli Şampiyonası’ndan ilham alarak güçlendirilen akslar ise hem ön hem de arkada görev alıyor. IONIQ 5 N, 21 inçlik alüminyum jantlar üzerinde hareket ederken daha güçlü elektrikli motor torkuna dayanacak şekilde üretilmiş.

    Direksiyon tepkilerini geliştirmek için yüksek oranları tercih eden mühendisler aynı zamanda gelişmiş tork geri besleme için de özel olarak ayarlanmış bir N R-MDPS (Motor Tahrikli Servo Direksiyon) sistemi kullanıyor. Bu eklentiler, sürücülerde daha fazla güven uyandıracak daha doğrudan ve iletişimsel bir direksiyon deneyimi sunuyor.

    N Pedal, Hyundai’nin şampiyonluk kazanan i20 N WRC’lerindeki üstün yol tutuş özelliklerini EV’lerin doğal ağırlığına ve boyutuna getirmiş oluyor. IONIQ 5 N’de bulunan bu akıllı yazılım, geliştirilmiş gaz kelebeği hassasiyeti sağlıyor. i-Pedal’ın rejeneratif fren sistemindeki gibi benzer teknolojiden yararlanan N Pedal, enerji verimliliği yerine hızlı ve heyecan verici viraj almaya öncelik veriyor.

    N Drift Optimizer ise araç kontrolünü dengeleyerek kayma açısının korunmasına yardımcı oluyor. Entegre Torque Kick Drift işlevi de sürücünün daha dengeli drift yapmasına olanak tanır. Bu özellik, gelişmiş elektronik kontrol teknolojisi sayesinde elde ediliyor.

    Bu güçlü elektrikli otomobil, N Grin Boost devredeyken 478 kW / 650 PS güç üretiyor ve 21.000 devir çevirebiliyor. Pil, motor yağı ve akü soğutucusu ile gelişmiş termal yönetim sistemi sunan otomobil, bağımsız radyatörler kulanarak yüksek performanslı kullanımda maksimum soğutma sunuyor.  IONIQ 5 N, Hyundai’nin en güçlü fren sistemini temsil eden N markalı frenlerle dizginleniyor. Dört pistonlu, monoblok kaliperli 400 mm çapındaki ön disklere 360 mm’lik arka diskler eşlik ediyor.

    Günlük bir spor otomobil olarak öne çıkan IONIQ 5 N, entegre N e-shift ve N Active Sound + aracılığıyla da iddialı bir vites değiştirme ve yarış otomobili sesi sunuyor. N e-shift, güç iletimi ve vites değiştirme arasında muazzam bir kontrol sunarken N Active Sound ise sürüş keyfini benzinli motor tınılarıyla artırıyor.

    N gövde kiti, N siyah iç mekan ve sportif detaylarıyla performans tutkunlarının dikkatini çeken Hyundai IONIQ 5 N, satışa sunulacağı tüm pazarlarda elektrikli modellere farklı bir bakış açısı getirecek.

    *Teknik özellikler aşağıdadır.

    Teknik ÖzelliklerIONIQ 5 N
    Motor gücüÖn166 kW / 226 PS
    Arka282 kW / 383 PS
    Toplam güç448 kW / 609 PS
    Boost output478 kW / 650 PS (Ön: 175 kW, 238 PS / Arka: 303 kW, 412 PS)
    PilKapasite84 kWh
    Şarj SistemiŞarj hızı350 kW
    Şarj süresiYüzde 10’dan yüzde 80’e 18 dakikada
    BoyutlarUzunluk4,715 mm
    Genişlik1,940 mm
    Yükseklik1,585 mm
    Dingil mesafesi3,000 mm
    LastiklerPirelli P-Zero 275/35 R21
    Fren sistemiÖn4 piston 400 mm
    Arka1 piston 360 mm
    Rejeneratif frenlemeYavaşlama0.6 G (0.2 G ABS aktifken)
    0 – 100 km/s3.4 sn. (Boost)
    Maksimum hız260 km/s
  • Kompakt SUV Mazda CX-5’e Teknoloji Dopingi !

    Kompakt SUV Mazda CX-5’e Teknoloji Dopingi !

    Japon otomobil üreticisi Mazda’nın 3 milyonu aşkın satış rakamına ulaşan kompakt crossover SUV modeli CX-5, tazelenmiş görünümü ve yüksek güvenlik donanımlarıyla Türkiye’de satışa sunulmaya devam ediyor.

    Power Sense, Power Sense Plus ve Power Sense Sport olmak üzere üç farklı donanım seviyesiyle yollara çıkan KODO tasarım felsefesinin güçlü temsilcisi Mazda CX-5, 2.0 litrelik 165 HP gücündeki benzinli motor, 6 ileri vitesli otomatik şanzıman ve dört tekerlekten çekiş kombinasyonuyla oldukça beğeniliyor.

    İlk kez 2012 yılında ülkemiz yollarıyla buluşan ve ikinci nesliyle tasarım, kalite, güvenlik teknolojileriyle premium sınıfta yeni bir referans noktası haline gelen CX-5, makyajla birlikte yeni far teknolojisine ve tasarımına kavuşurken; daha geniş, daha hızlı ve daha yüksek çözünürlüklü yeni 10,25 inçlik multimedya ekranıyla donatılıyor.

    Gaz tepkisi ve vites geçiş hızları iyileştirilen kompakt SUV, Power Sense, Power Sense Plus ve Power Sense Sport donanım paketleriyle, 1 milyon 413 bin 180 TL‘den başlayan fiyatlarla satışa sunuluyor.

    Siyah, beyaz veya kahverengi Nappa deri döşemelerle satın alınabilen CX-5’in Power Sense Sport donanımı ön ve arka tampon dekorları, radyatör ızgarası çerçevesi ile dış dikiz aynalarında kullanılan parlak siyah detaylarıyla diğer modellerden ayrışıyor.

    Yenilikçi i-Activsense güvenlik asistanlarının hayat bulduğu makyajlı CX-5’te 13;0:1 sıkıştırma oranına sahip 2.0 litre, 165 Hp güç üreten Skyactiv-G benzinli motor, 6 ileri otomatik şanzıman ve dört tekerlekten çekiş sistemi yer alıyor.

  • Yerli Otomobl TOGG’un Üretim Hatlarının Kurulumu Başladı

    Yerli Otomobl TOGG’un Üretim Hatlarının Kurulumu Başladı

    Yerli Otomobl TOGG’un Üretim Hatlarının Kurulumu Başladı

    Togg, ilk seri aracını 2022 yılının son çeyreğinde üretim bandından indirmeye hazırlanıyor. Togg’un ‘Yeniliğe Yolculuk’ hedefinin çekirdeği olan Gemlik Tesisi’nin inşaatında hızla sona yaklaşılırken, boyahane ve gövde bölümlerinin hat kurulumu ile robotik üretim entegrasyon çalışmalarına da başlandı.

    Fikri ve sınai mülkiyeti yüzde 100 Türkiye’ye ait küresel bir marka ortaya çıkarmak ve Türk mobilite ekosisteminin çekirdeğini oluşturmak hedefiyle yola çıkan Togg, 27 Aralık 2019’da gerçekleştirdiği ‘Yeniliğe Yolculuk’ buluşmasından bu yana aldığı mesafeyi ve 2022 yılı hedeflerini bir basın toplantısıyla kamuoyuyla paylaştı.

    Yolumuza emin adımlarla devam ediyoruz

    Togg’un Gemlik Tesisleri’nde, üretim hattı kurulumu çalışmaları başlamış olan gövde binasında gerçekleşen toplantıda konuşan Togg CEO’su M. Gürcan Karakaş, planlar dahilinde yol aldıklarını belirterek, şunları söyledi:

    Akıllı cihazımızı geliştirirken verdiğimiz her sözün arkasında durarak, yolumuza emin adımlarla devam ediyoruz. ‘Yüzde 51 yerlilik oranı’ dedik, tedarikçilerimizin yüzde 75’ini Türkiye’den seçerek, 51’i yakaladık, üzerine çıkmayı hedefliyoruz. ‘Marmara Bölgesi’nde üretim yapacağız’ dedik, Gemlik’i mobilitenin kalbi yaptık. ‘Akıllı cihazımız değil, üretimimiz de temiz olacak’ dedik, Avrupa’nın en temiz tesislerini kurduk. ‘Pandemiye rağmen gecikme olmaz’ dedik, tesislere başlama tarihimizde şaşma olmadı, planlarımız çerçevesinde ilerliyoruz. İstihdamı bölgemizden sağlayacağımızı belirtmiştik, yeni yılın ilk haftalarında sayıları 240’a ulaşacak teknisyen ve operatör ihtiyacımızı bölgemizden sağladık. ‘Yerlileştirme hedeflerimiz var, planlarımız hazır’ dedik, Ankara’da Teknoloji Araştırma Merkezimizi, Gebze’de prototip atölyemizi hayata geçirdik. ‘Fiziki testlere 2021 üçüncü çeyrekte başlayacağız’ dedik, başladık. 3 boyutlu modellerle simülasyonları tamamladık. Araç güvenliği ve dayanıklılığı tasarım analizlerini bitirdik. Şasi ve güç aktarma gibi geliştirme ve fonksiyon test prototiplerini Türkiye’de üreterek, test merkezlerine gönderdik. ‘Küresel oyuncu olacağız’ dedik, Stuttgart’ta Togg Europe’u kurduk, kullanıcı araştırmalarına başladık. ‘2022 sonunda bataryamız yerli olacak’ dedik, Farasis ortaklığında Siro’yu kurduk. Geçtiğimiz yıl tam bu zamanda, ‘2021 Ekim ayında ekipman kurulumuna başlayacağız’ dedik, başladık. Hızlı ve yaygın alt yapı oluşumuna destek için Togg Akıllı ve Hızlı Şarj Çözümleri A.Ş. ile hazırlıklara başladık.” dedi.

    Siro bölgenin lider oyuncularından biri olacak

    Togg ve Farasis Energy ortaklığında enerji depolama çözümleri geliştirmek üzere kurulan ve “Rekabetçiliği destekleyecek stratejik teşvikler” kapsamında 30 milyar TL’lik teşvik alan Siro Silk Road Temiz Enerji Çözümleri A.Ş 2031 yılı itibarıyla yıllık 15 GWs hücre, 20 GWs batarya paketi üretim kapasitesine ulaşacak. Siro’nun yerli batarya hücresi, modülü ve paketi üretilmesinde öncü olacağını dile getiren Gürcan Karakaş, Türkiye’de hücre Ar-Ge’si yapacağının da altını çizdi. Karakaş, Siro’nun Türkiye’yle birlikte çevre ülkelerde de otomotiv ve otomotiv dışı sektörlerde iş ortağı olacağını belirtti.

    Ekosistemimizin odağında yapay zekâ, blok zinciri, fintek ve oyunlaştırma var

    Otomobili yeni nesil akıllı bir mobilite cihazına dönüştürdüklerini vurgulayan Karakaş, değişen kullanıcı beklentileri doğrultusunda cep telefonundan akıllı telefona yaşanan dönüşümün bugün otomotivden akıllı cihaza yaşandığını belirterek, şöyle devam etti:

    Dünyada dönüşümle beraber önemli bir fırsat var. Otomobil artık yaşam alanına dönüşüyor. Biz bunu ev ve ofisle birlikte ‘üçüncü yaşam alanı’ olarak adlandırıyoruz. Biz de bir taraftan akıllı cihazımızı tasarlarken, öbür taraftan ihtiyaç duyacağı iş modelleriyle beraber o ekosistemi kurmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Mobilite çözümleri, büyük veri, siber güvenlik, fintek, blok zinciri, oyunlaştırma, akıllı şebekeler ve mobilite servisleri gibi stratejik alanlar üzerine yoğunlaşıyoruz. Oyunlaştırma felsefesi, oyunsal düşünmeyi ve oyun mekaniklerini oyun-dışı alanlara dahil edip, sunulan hizmeti ya da uygulamayı daha cazip hale getirmek için kullanılan güçlü bir yöntemdir. Ülkemizin güçlü olduğu alanlardan biri de oyunlaştırma, biz de amaçlarımız doğrultusunda bir araya gelen üç oyun start-up’ıyla çalışmaya başladık. Bu alanlarla birlikte verinin güvenliği de büyük önem kazanıyor. Hatta önümüzdeki dönemde araç güvenliğini test eden EuroNCAP gibi, araçların siber güvenliklerinin de test edilip yıldızlanması söz konusu olacak. Dolayısıyla öneminin altını her fırsatta çizdiğimiz blok zinciri sadece fintek için değil aynı zamanda akıllı cihazların güvenliğinde de kullanılacak bir teknoloji olarak öne çıkıyor. Blok zinciri teknolojisi zamanla araçların üzerinde birer dijital cüzdan olmasını da sağlayacak. Büyük veri dünyasının gelişen ve değişmeyecek teknolojisi blok zinciri olacak. Dijitalize edilmiş veri ve diğer varlıklar blok zinciri aracılığıyla güvenli biçimde saklanıp, transfer edilebilecek. Bu nedenle blok zinciri ve yapay zeka ekosistemlerin merkezinde yer alacak.” dedi.

    Gemlik Tesisi’nde 62 robotun kurulumuna başlandı

    ‘Yeniliğe Yolculuk’ hedefinin çekirdeği olan Togg Gemlik Tesisleri’nde inşaatının başladığı 18 Temmuz 2020’den itibaren öncelikle zemin güçlendirme çalışmaları yapıldığı anlatan M. Gürcan Karakaş, toplam 1 milyon 200 bin metrekare açık alan üzerine inşa edilen tesislerin toplam 44 bin adet zemin güçlendirme kolonu üzerine inşa edildiğini söyledi. Yaklaşık 2 bin kişinin görev yaptığı şantiyedeki üretim birimlerine ilişkin çalışmaların Mayıs 2022’de tamamlanmasının planlandığını ve şu an itibarıyla 62 robotun kurulumuna başlandığını açıklayan Karakaş, şu bilgileri paylaştı:

    Tesisimizde toplamda 250 robot olacak. Temmuz 2022 sonunda deneme üretimlerine başlayacağız. 2022 sonunda da ilk seri üretim aracımızı banttan indireceğiz. Homologasyon testlerinin tamamlanmasının ardından da 2023 yılının ilk çeyreğinde C segmentindeki ilk aracımız SUV pazara çıkacak. Akıllı cihazımız piyasaya çıktığında, Avrupa kıtasında klasik olmayan bir marka tarafından üretilmiş ilk doğuştan elektrikli SUV olacak. Ardından da yine C segmentindeki Sedan ve Hatchback modelleri üretim sırasına girecek. Takip eden yıllarda B-SUV ve C-MPV’nin de aileye katılmasıyla, aynı DNA’yı taşıyan ve 5 modelden oluşan ürün gamımız tamamlanacak. 2030’a kadar tek bir platformdan 5 farklı model üretimiyle toplam 1 milyon adet araç üretmeyi planlıyoruz.

    CES’te dünya sahnesine çıkıyoruz

    Bir teknoloji şirketi olarak otomotiv fuarlarına katılmadıklarını hatırlatan Karakaş, 5-8 Ocak tarihlerinde, dünyanın en büyük Tüketici Elektroniği Fuarı CES 2022’de (Consumer Electronics Show) yer alacaklarını söyledi. Fuara, Togg’un gelecek vizyonunu gösteren akıllı cihazla katılacaklarını belirten Karakaş, “Akıllı cihazımızı Turkish Cargo ile ABD’ye uğurladık. Küresel marka yolculuğumuza “sanal konvoy” ile tüm dünyadan binlerce insan eşlik etti.  CES’te dünyaya kullanıcı odaklı, akıllı, empatik, bağlantılı, otonom, paylaşımlı ve elektrikli özelliklerimizi temsil eden Use-Case Mobility® kavramımızı anlatacağız.” dedi.

    Markamızın DNA’sında yer alan dualite ve teknoloji yeni logomuzda buluşuyor

    Gürcan Karakaş, 19 Aralık’ta duyurusunu yaptıkları yeni Togg logosunu da değerlendirdi. Kullanıcı markası oluşturma sürecini tamamlamaktan mutluluk duyduklarını belirten Karakaş, “Logomuz, Togg’un yaşamı kolaylaştıran mobilite çözümleri sayesinde teknolojiyi ve insanı, bugünün ve yarının kesişim noktasında bir araya getiren, bir teknoloji şirketi olduğunu vurguluyor. Logomuzdaki dualite teması ise doğu ve batı kültürlerinin rasyonel ve duygusal dünyalarını harmanlayarak farklılaşmamızın temelini oluşturuyor.” diye konuştu.

  • Toyota Yaris Cross: Şehirli SUV’un Yeni Tanımı

    Toyota Yaris Cross: Şehirli SUV’un Yeni Tanımı

    Toyota, şehir hayatına uygun B-SUV modeli Yaris Cross’u tanıttı. Hibrit motor, AWD-i ve akıllı teknolojilerle donatılan model, 2021’de yollarda olacak.

    Toyota’nın tamamen yeni B-SUV modeli Yaris Cross tanıtıldı!

    Yeni hibrit teknolojisi, akıllı AWD-i sistemi ve etkileyici tasarımıyla Yaris Cross, şehir içi sürüşe yepyeni bir soluk getiriyor.


    Avrupa’ya Özel Tasarım, Hibritle Güçlendirildi

    Toyota, Yaris Cross ile B segmentindeki uzmanlığını ve 25 yılı aşan SUV mirasını birleştiriyor. Pandemi nedeniyle Cenevre Fuarı’nda sergilenemeyen model, online prömiyerle görücüye çıktı. Yaris Cross, Avrupa için özel olarak tasarlanıp Fransa’da üretilecek. Toyota’nın 4. nesil hibrit teknolojisini kullanan araç, şehir içi sürüşlere uygun yapısıyla dikkat çekiyor.


    Modern Platform: GA-B

    Yeni Yaris Cross, Toyota’nın GA-B platformu üzerine inşa edildi. Bu yapı, yüksek gövde sertliği ve üstün yol tutuş özellikleri sağlıyor. Özellikle şehir trafiğinde çeviklik sunan bu platform, daha hızlı direksiyon tepkileri ve daha iyi denge sunuyor.


    “Çevik Elmas” Tasarım Yaklaşımı

    Modelin tasarımı, Avrupa ve Japonya’daki ekiplerin ortak çalışmasıyla şekillendirildi. Tasarımcılar, Yaris Cross’un dış hatlarında bir elmasın sert ve keskin hatlarından esinlenerek “çevik elmas” kavramını geliştirdi. Bu yaklaşım, özellikle çamurluklardan tavan çizgisine kadar gövde boyunca hissediliyor.


    Renk Seçenekleri: Lansmana Özel Brass Gold

    Yaris Cross’un en dikkat çeken özelliklerinden biri de özgün renk seçenekleri. Altın rengine yeşil dokunuşlarla elde edilen “Brass Gold”, lansman rengi olarak belirlendi. Bu ton hem sofistike hem de şehirli bir karakter sunuyor.


    İddialı Hibrit Performans

    Yaris Cross, 1.5 litrelik 3 silindirli benzinli ve hibrit motor seçenekleriyle geliyor. 4. nesil hibrit sistem, 116 HP güç üretiyor. Hibrit versiyonun CO2 salımı sadece 90 g/km (önden çekiş), AWD-i versiyonda ise 100 g/km’nin altında kalıyor. Bu değerler, sınıfındaki diğer SUV’lara göre oldukça düşük.


    Pratiklik ve Yaşam Alanı

    2.560 mm dingil mesafesi, 4.180 mm uzunluk, 1.765 mm genişlik ve 1.560 mm yükseklik ölçüleriyle Yaris Cross, kompakt boyutlarda geniş iç mekân sunuyor. Arka koltuklar 40:20:40 oranında katlanabiliyor ve bagajda ayarlanabilir yükleme zemini, elektrikli bagaj kapağı gibi özellikler yer alıyor.


    Gerçek Bir SUV: Akıllı AWD-i

    Yaris Cross, segmentinde nadir görülen hibritle uyumlu AWD-i sistemine sahip. Bu sistem, normalde önden çekişli çalışıyor ancak düşük yol tutuş koşullarında arka tekerleklere otomatik güç aktarımı sağlıyor. Böylece daha fazla denge ve güvenli sürüş sunuluyor.


    Güvenlikte Sınırları Zorluyor

    Toyota Safety Sense paketi sayesinde Yaris Cross, yüksek güvenlik standartlarını karşılıyor. Aktif güvenlik teknolojileri, sürücüyü bilgilendiriyor, gerektiğinde otomatik frenleme ve direksiyon müdahalesiyle kazaları önlemeye yardımcı oluyor.


    Piston Kafalar Yorumu

    Toyota Yaris Cross, şehirli bir SUV’dan beklenen her şeyi karşılıyor: şık tasarım, yüksek verimlilik, çevik sürüş ve kompakt ölçüler. Özellikle AWD-i sistemli hibrit seçeneği, sınıfında ciddi fark yaratabilir. Yaris Cross, Toyota’nın SUV mirasına yeni bir boyut kazandırıyor.

  • Bentley’den 100. Yıla Özel Konsept: BENTLEY EXP 100 GT !!

    Bentley’den 100. Yıla Özel Konsept: BENTLEY EXP 100 GT !!

    Bentley, 100. yılına özel EXP 100 GT konseptiyle elektrikli, otonom ve lüks Grand Touring’in geleceğini gözler önüne seriyor.

    Geleceğin Lüks Grand Tourer’ı

    Bentley, 100’üncü yılına özel olarak tasarladığı Bentley EXP 100 GT ile yalnızca markanın değil, tüm lüks otomobil dünyasının geleceğine ışık tutuyor. Tamamen elektrikli ve otonom sürüş yeteneklerine sahip bu özel konsept, seçkin ve sürdürülebilir malzemelerin zarif tasarım ile buluştuğu bir Grand Touring vizyonu sunuyor.

    Aydınlatmanın lüks bir malzeme olarak kullanıldığı modelde, Bentley Kişisel Asistan sistemi yapay zekâ ile yolcuların konforunu en üst seviyeye çıkarıyor. Crewe’de tanıtılan bu özel konsept, geçmişin zarif Bentley çizgilerini geleceğin teknolojisiyle birleştiriyor.


    Tasarım ve Malzeme Felsefesi

    Bentley EXP 100 GT, içeriden dışarıya doğru tasarlanan ve tamamen elektrikli bir platform üzerine inşa edilen bir Grand Tourer. Araç, yolcu ve sürücünün eşit statüde olduğu paylaşımlı bir lüks deneyim sunuyor.

    Etkileyici dış tasarım oranları, geçmiş Bentley modellerinden esinlenirken; hafif alüminyum ve karbon fiber gövde yapısı ile geleceğin teknolojisini kucaklıyor. 5,8 metre uzunluğunda ve 2,4 metre genişliğinde olan gövde, 3 metreye kadar açılan kapılarıyla yolculara ihtişamlı bir karşılama sunuyor.


    Akıllı ve Kişiselleştirilmiş Sürüş Deneyimi

    Modelin en dikkat çekici unsurlarından biri, yapay zeka destekli Bentley Kişisel Asistanı. Bu sistem; Enhance, Cocoon, Capture, Re-Live ve Customise gibi beş farklı modla tamamen kişiselleştirilmiş bir sürüş deneyimi sunuyor.

    Reaktif koltuk yüzeyleri, sürüş sırasında oturma pozisyonunu algılayarak gerekli bölgelere otomatik destek sağlıyor. Göz ve baş hareketleri ile tansiyon gibi biyometrik verileri izleyen sensörler, yolcuların rahatlığını sürekli olarak optimize ediyor.


    Performans: Elektrikli Gücün Zirvesi

    Karbon salınımsız bir gelecek vizyonu ile geliştirilen Bentley EXP 100 GT, dört elektrik motoru sayesinde 0’dan 100 km/s hıza sadece 2,5 saniyede ulaşıyor. Azami hızı 300 km/s olan araç, 1500 Nm’ye kadar tork üretiyor ve 700 km menzil sunuyor.

    Bu değerler, hem lüks hem de yüksek performansın gelecekte nasıl bir araya gelebileceğini gösteriyor.


    Piston Kafalar Yorumu

    Bentley EXP 100 GT, markanın 100 yıllık mirasını geleceğin mobilitesiyle harmanlayan eşsiz bir vizyon. Gerek tasarım detayları gerekse sunduğu yapay zeka destekli kişiselleştirilmiş deneyim, lüks segmentte çıtayı bir üst seviyeye taşıyor. Bu konsept, elektrikli Grand Touring dünyasında öncü bir adım olarak değerlendirilebilir.