Etiket: Elektrikli Araç

  • Elektrikli Araç Krizi Derinleşiyor: Küresel Marka 1.000 Kişiyi İşten Çıkarttı!

    Elektrikli Araç Krizi Derinleşiyor: Küresel Marka 1.000 Kişiyi İşten Çıkarttı!

    Köln fabrikasında 1.000 kişiyle yollar ayrılıyor. Elektrikli araç satışlarındaki düşüş küresel otomotiv devini sarstı. Ford, Almanya’daki fabrikada 1.000 işçi işten çıkarılıyor. Peki bu elektrikli araç krizi sektörün geleceğini nasıl etkileyecek?

    Köln Fabrikasında Tarihi Bir Dönüşüm

    Ford Almanya işten çıkarma kararı, elektrikli araç pazarındaki düşüşün en net göstergelerinden biri oldu. Ford’un Almanya’daki köklü üretim üssü olan Köln fabrikası, şirketin elektrikli araçlara geçiş stratejisinin sancılarını yaşıyor. Ford, düşük talep nedeniyle 2026’dan itibaren fabrikada üretim kapasitesini iki vardiyadan bire düşürecek ve bu kapsamda 1.000 kişilik işten çıkarma gerçekleştirecek.

    Bu karar, markanın geçtiğimiz yıl başlattığı geniş kapsamlı maliyet azaltma planının bir devamı niteliğinde. Daha önce açıklanan 2.900 kişilik işten çıkarma planına ek olarak gelen bu yeni dalga, toplam iş kaybını 2027 sonuna kadar ciddi biçimde artıracak.


    İşten Çıkarma Süreci Nasıl İşleyecek?

    Ford yönetimi, elektrikli araç krizi sebebi ile yaşanan çıkarmaların gönüllü olarak gerçekleşeceğini belirtti. Çalışanlara:

    • Kıdem tazminatı (severance)
    • Kısmi emeklilik (partial retirement)

    gibi seçenekler sunulacak. Kesin rakamlar, işçi temsilcileriyle yapılacak müzakereler sonucunda belirlenecek. İlk işten çıkarmaların ise 2026 Ocak ayında başlaması bekleniyor.

    Bu sürecin sonunda, fabrikanın iş gücü yaklaşık 7.600 kişiye inecek. Karşılaştırmak gerekirse, 2010’ların sonunda fabrikada 20.000’e yakın kişi çalışıyordu.


    100. Yıl Kutlamasından Bir Ay Sonra Kara Haber

    İronik bir şekilde, bu karar Ford’un Almanya’daki 100. yılını kutlamasından sadece bir ay sonra geldi. Yüzyılı aşkın süredir Avrupa’nın otomotiv kalelerinden biri olan Köln fabrikası, artık tarihindeki en zorlu dönemlerden birini yaşıyor.

    Şirket sözcüsü, “Çalışanlarımız üzerindeki etkilerin farkındayız ve onlara destek olmak için elimizden gelen her şeyi yapacağız” diyerek durumu özetledi. Ancak, işten çıkarma kararı fabrikada büyük bir moral bozukluğuna yol açtı.


    Fiesta ve Focus’tan Explorer ve Capri’ye: Strateji Tuttu Mu?

    Ford’un Avrupa’da aldığı en kritik kararların başında Fiesta ve Focus gibi popüler modellerin üretimini sonlandırmak geliyor. Yerlerine Explorer ve Capri gibi elektrikli SUV’lar geldi. Ancak beklentilerin aksine bu modeller Avrupa’da istenilen satış rakamlarına ulaşamadı.

    • 2024 yılında Almanya’da yeni araç kayıtları %14,3 oranında düştü.
    • Son 10 yılda Ford’un pazar payı %7’den %3’ün altına geriledi.
    • Küçük bir toparlanmayla 2024 sonunda pay %4,5’e çıktı.

    Bu veriler, Ford’un Avrupa’daki elektrikli araç dönüşümünün yavaş ve sancılı ilerlediğini ortaya koyuyor.


    ABD’de Durum Farklı: Rekor Satışlar

    Avrupa’da elektrikli araç sorunları büyürken, Ford’un ABD stratejisi güçlü bir şekilde devam ediyor.

    • 2024’te 2,08 milyon araç sattı.
    • Bu rakam, %4,2 artış anlamına geliyor ve 2019’dan bu yana en yüksek satış.
    • Elektrikli ve hibrit modeller kademeli olarak ilgi görürken, F-150 pickup hâlâ ABD’nin en çok satan aracı olmayı sürdürüyor.

    Bu tablo, Ford’un Avrupa ile ABD arasındaki pazar dinamiklerinin ne kadar farklı olduğunu gözler önüne seriyor.


    Avrupa’da Neden Olmadı?

    Uzmanlara göre Ford’un Avrupa’da zorlanmasının birkaç temel nedeni var:

    1. SUV odaklı strateji: Fiesta ve Focus gibi uygun fiyatlı kompakt modellerin yerine SUV ağırlıklı elektrikli araçlar koymak, alıcı kitlesini daralttı.
    2. Elektrikli altyapı eksiklikleri: Avrupa genelinde şarj altyapısının yetersizliği, kullanıcıların EV’ye geçişini yavaşlatıyor.
    3. Rekabetin sertliği: Tesla, Volkswagen ve Hyundai gibi markalar Avrupa’da elektrikli segmentte daha agresif konumlanıyor.
    4. Ekonomik koşullar: Yüksek enflasyon ve faiz oranları, tüketicilerin yeni araç alımlarını sınırlıyor.

    Ford Çalışanlarının Tepkisi

    Bu işten çıkarma dalgası, Köln fabrikasında ilk grevlerin ve protestoların başlamasına neden oldu. İşçiler, geleceğin belirsizliği karşısında endişeli. Özellikle üretimden çok idari ve AR-GE pozisyonlarının etkilenecek olması, uzun vadeli projelere darbe vurabilir.


    Ford’un Avrupa Geleceği

    Ford’un geleceği açısından kritik soru şu: Marka Avrupa’da yeniden ayağa kalkabilir mi?

    • Eğer Explorer ve Capri satışları artmazsa, elektrikli yatırımlar sorgulanabilir.
    • Köln fabrikasının küçülmesi, Ford’un Avrupa’daki mühendislik kapasitesini de azaltacak.
    • 2030’a kadar tüm modellerin elektrikli olacağı hedefi, bu şartlarda daha da zorlu görünüyor.

    Türkiye’ye Etkileri

    Ford Almanya işten çıkarma kararları, Türkiye’deki Ford Otosan üretim stratejilerini de etkileyebilir.

    • Ford Otosan, Türkiye’de önemli bir üretim merkezi.
    • Avrupa’da düşen talep, Türkiye’den yapılan ihracat üzerinde baskı oluşturabilir.
    • Özellikle Transit ve ticari modeller, Avrupa pazarına bağlı.

    Bu nedenle Köln fabrikasındaki küçülme, Türkiye’deki üretim stratejilerini de etkileyebilir.


    Piston Kafalar Yorumu

    Ford’un 100 yıllık Köln fabrikasında 1.000 kişinin işten çıkarılması, sadece bir şirket haberi değil, otomotiv dünyasında elektrikli dönüşümün sancılarının bir özeti.

    Bizim yorumumuz:

    • ABD’de yükseliş sürerken, Avrupa’da düşüş Ford için kırılma noktası.
    • Fiesta ve Focus gibi ikonların yokluğu, markanın kimliğini zayıflattı.
    • Elektrikli SUV stratejisi yeniden gözden geçirilmeli.
    • Avrupa pazarı, sadece SUV değil, kompakt ve uygun fiyatlı EV’lere de ihtiyaç duyuyor.

    Ford’un geleceği, Avrupa’da doğru stratejiyi bulmasına bağlı.


    Sonuç: Ford İçin Zor Bir Yolculuk

    Ford’un Almanya Köln’de açıkladığı 1.000 kişilik işten çıkarma, şirketin Avrupa’daki zorluklarını net biçimde gösteriyor. Elektrikli araç satışlarındaki yavaşlama, sadece Ford’un değil, tüm otomotiv sektörünün mücadele ettiği bir gerçek.

    Ancak ABD’deki başarı, Ford’un globalde hâlâ güçlü olduğunu ortaya koyuyor. Avrupa’da doğru model ve fiyat politikasıyla yeniden yükseliş mümkün, ancak yolculuk hiç de kolay olmayacak.

    Kısacası Ford Almanya işten çıkarma kararı, sadece bir fabrika haberi değil, elektrikli dönüşümün sancılarının simgesi.

    Ford’un Türkiye’de satılan modellerine ve en güncel fiyat listesine Ford Türkiye Resmi Web Sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz.

    Bu Haberde İlginizi Çekebilir

  • Elektrikli Araçlara Benzinli Dokunuş: Horse’un Sıradışı Hamlesi!

    Elektrikli Araçlara Benzinli Dokunuş: Horse’un Sıradışı Hamlesi!

    Horse Powertrain, elektrikli araçlara geliştirdiği kompakt benzinli menzil artırıcı motoruyla küresel otomotiv dünyasında yeni bir sayfa açıyor.

    Elektrikli Araç Dünyasında Yeni Bir Ses

    Otomotiv dünyası son yıllarda hızla elektrikli araç devrimine doğru ilerliyor. Ancak tam elektrikli araçların yaygınlaşmasının önündeki en büyük engellerden biri hâlâ menzil kaygısı. İşte tam bu noktada Horse Powertrain sahneye çıkıyor. İspanya merkezli şirket, tanıttığı yeni motoruyla elektrikli mobiliteye adeta benzinli bir dokunuş getiriyor.

    Münih’te düzenlenen IAA 2025 fuarında görücüye çıkan C15 kodlu kompakt benzinli motor, elektrikli araçlara entegre edilerek menzil artırıcı (range extender) görevi görüyor. Boyutları neredeyse bir el çantasını geçmeyen bu motor, 94 beygir güç üretiyor ve elektrikli araçlara yeni bir nefes oluyor.


    Horse Powertrain’in Kökeni

    Horse Powertrain aslında sıfırdan kurulmuş bir girişim değil. Renault ve Geely ortaklığıyla doğan şirket, daha sonra Aramco’nun %10 hisse almasıyla üç ortaklı bir yapıya kavuştu. Bugün itibarıyla 17 üretim tesisi ve 5 Ar-Ge merkeziyle faaliyet gösteren Horse, yılda 8 milyonun üzerinde motor üretiyor.

    Şirketin misyonu, tamamen elektrikli araç geçişinin hızlandığı bir dönemde hibrit ve menzil artırıcı motor çözümleri ile köprü görevi görmek. Yani Horse, tamamen elektrikli araçlara giden yolda otomotiv markalarının elini güçlendiriyor.


    C15 Motorunun Özellikleri

    • 1.5 litrelik dört silindirli motor
    • Doğal emişli versiyonda 94 hp, turbo destekli versiyonda 161 hp
    • Ölçüler: 19.7 x 21.7 x 10.8 inç
    • Paket içinde jeneratör, egzoz ve soğutma sistemi entegre
    • Euro 7, China 7 ve SULEV20 normlarına uyumlu
    • Çoklu yakıt uyumu: benzin, etanol, metanol ve sentetik yakıtlar

    Bu kompakt yapı sayesinde C15, hem C segmenti elektrikli otomobillerde hem de D segmenti hafif ticari araçlarda kullanılabiliyor.


    Caterham ve Motorsport Bağlantısı

    Horse Powertrain’in en dikkat çekici sürprizi ise sadece elektrikli araçlarla sınırlı kalmaması. İngiltere merkezli Caterham, ünlü Academy yarış serisinde artık Horse’un motorlarını kullanıyor. Daha önce Ford Sigma motorlarıyla yarışan Caterham, Horse’un HR13DDT motorunu tercih ederek yeni bir döneme adım attı. Bu sayede şirket, sadece otomotiv devlerine değil, motorsporlarına da teknoloji sağlıyor.


    Küresel Piyasada Horse’un Önemi

    Bugün otomotiv üreticileri, bir yandan elektrifikasyon yatırımlarını artırırken diğer yandan geleneksel içten yanmalı motorları tamamen bırakmakta zorlanıyor. İşte burada Horse devreye giriyor.

    • Avrupa: Almanya ve Fransa gibi ülkeler, düşük faizli kredilerle elektrikli araç satışlarını teşvik ediyor. Ancak tüketici tarafında hâlâ menzil kaygısı var. Horse’un range extender motorları, bu kaygıyı giderebilecek bir çözüm.
    • ABD: Elektrikli araçlarda federal teşvikler artarken, uzun yol kültürü sebebiyle menzil endişesi devam ediyor. C15 motorunun ABD pazarına girmesi, EV satışlarını hızlandırabilir.
    • Asya: Çin ve Hindistan gibi büyük pazarlarda hibrit teknolojiler revaçta. Horse, burada da güçlü bir alternatif olarak konumlanıyor.

    Türkiye Pazarına Yansımalar

    Türkiye’de elektrikli araç satışları hızla artıyor. Ancak altyapı yetersizlikleri ve şarj süreleri hâlâ tartışma konusu. Özellikle uzun yol yapan tüketiciler için menzil artırıcı çözümler büyük önem taşıyor. Horse’un geliştirdiği kompakt motorların, Togg gibi yerli markalara entegre edilmesi durumunda Türkiye pazarında önemli bir fark yaratacağı düşünülüyor.


    Teknolojik İnovasyonlar

    Horse sadece motor üretmiyor, aynı zamanda yeni teknolojiler de geliştiriyor:

    • Amorf Demir Stator: Elektrik motorlarında %50 daha az kayıp, %98,2 verimlilik
    • GaN Jeneratör: -40 ile 230 °F arasında çalışabilen kompakt yapı, %95 verimlilik
    • Hibrit Sistem Modülü: Mevcut BEV veya ICE araçları hibrit hale getiren entegre çözümler

    Bu yenilikler, Horse’un sadece bugünün değil, geleceğin otomotiv pazarında da söz sahibi olacağını gösteriyor.


    Piston Kafalar Yorumu

    Horse Powertrain’in attığı bu adım, elektrikli araç pazarında yeni bir ara çözüm olarak görülebilir. Tamamen elektrikliye geçiş süreci uzun ve maliyetli olacak. Bu dönemde menzil artırıcı motorlar, hem üreticiler hem de tüketiciler için cazip bir seçenek haline gelecek.

    Horse’un “benzinli dokunuşu”, elektrikli araçların yaygınlaşmasını kolaylaştırırken aynı zamanda geleneksel motor teknolojisinin tamamen yok olmayacağını da kanıtlıyor. Bizce, özellikle Türkiye gibi şarj altyapısı henüz tam gelişmemiş pazarlarda bu tip çözümler fark yaratacak.

    Sonuç olarak, Horse Powertrain elektrikli araçlara yepyeni bir soluk getirdi. Bu küçük ama güçlü motor, otomotiv endüstrisinde dengeleri değiştirebilecek kadar etkili olabilir.

    Elektrikli ve Hibrit otomobillere ait haberlerimizin ağırlıkta olduğu kategorimize Çevreci Otomobiller başlığından ulaşabilirsiniz.

  • Hyundai, Elektrikli Konsepti THREE’yi IAA Mobility 2025’te Tanıttı

    Hyundai, Elektrikli Konsepti THREE’yi IAA Mobility 2025’te Tanıttı

    Hyundai, Münih’teki IAA Mobility 2025’te yeni kompakt elektrikli konsepti THREE’yi tanıttı. Art of Steel tasarım diliyle markanın elektrifikasyon vizyonunu temsil ediyor.

    Hyundai’den Münih’te Elektrikli Gövde Gösterisi

    Hyundai Motor Company, IONIQ alt markasının ilk kompakt elektrikli aracı olan Concept THREEyi, Münih’te düzenlenen IAA Mobility 2025 fuarında tanıttı. Bu tanıtım, markanın hızla gelişen elektrikli mobilite pazarındaki vizyonunu ve iddiasını gözler önüne serdi.

    Hyundai, yalnızca yeni konsepti değil, aynı zamanda fuarda sergilediği tam elektrikli ürün gamı ile Avrupa’nın temiz enerjiye geçişinde nasıl öncü bir rol üstleneceğini de açıkladı. Marka, 2027’ye kadar Avrupa’daki her modelin elektrikli bir versiyonunu sunmayı ve 2030 yılına kadar global çapta 21 yeni elektrikli araç tanıtmayı planlıyor.


    Concept THREE: Kompakt Sınıfta Yeni Bir Yorum

    Concept THREE, Hyundai’nin elektrifikasyon yolculuğundaki yeni adımını temsil ediyor. Kompakt segmentte yer alan bu model, markanın mevcut orta ve büyük elektrikli araç portföyünü tamamlayacak.

    Özellikle Avrupa’da şehirleşme, sürdürülebilirlik regülasyonları ve alan verimliliğine olan ihtiyaç, kompakt EV talebini artırıyor. Hyundai Concept THREE de bu talebe yanıt verecek şekilde tasarlandı.

    Konsept modelin ölçüleri:

    • Uzunluk: 4.287 mm
    • Genişlik: 1.940 mm
    • Yükseklik: 1.428 mm
    • Dingil mesafesi: 2.722 mm

    Bu boyutlarla araç, kompakt sınıfta verimliliği ve iç hacmi bir arada sunuyor.

    Hyundai Motor Avrupa Başkanı ve CEO’su Xavier Martinet, konsept için şu ifadeleri kullandı:
    “Dört yıl aradan sonra IAA Mobility’ye dönüşümüz bizim için önemli bir dönüm noktası. Concept THREE, kompakt boyutları ve yeni Art of Steel tasarım diliyle, pratik ve duygusal olarak etkileyici bir mobilite vizyonumuzu temsil ediyor.”


    Tasarımın Öne Çıkan Detayları

    Concept THREE, Hyundai’nin Art of Steel adını verdiği yeni tasarım diliyle geliştirildi. Bu yaklaşım, çeliğin dayanıklılığını ve esnekliğini modern bir heykelsi formda yansıtıyor.

    • Aero Hatch: Gövde hatları üç ana yüzeyle şekillendirilmiş, akıcı bir profil ve özgün bir tavan çizgisi sunuyor.
    • Parametrik Piksel Aydınlatma: Ön ve arka bölümde kullanılan pikseller, araca derinlik ve görsel ritim katıyor.
    • Malzeme Odaklı Dış Tasarım: Eloksal efektli kaplama ve canlı limon sarısı detaylar, aracın enerjik karakterini öne çıkarıyor.
    • İç Mekân: Sade, sıcak ve sakinleştirici bir kabin, gri ve sarı tonlarıyla destekleniyor.

    Kullanıcı Deneyimini Yeniden Tanımlayan Detaylar

    Hyundai Concept THREE yalnızca bir tasarım konsepti değil, kullanıcı deneyimine odaklanan yenilikler de barındırıyor.

    • BYOL (Bring Your Own Lifestyle): Modüler yapılar sayesinde kişiselleştirilebilir iç mekân deneyimi sunuyor.
    • Mr. Pix Karakteri: Aracın çeşitli noktalarında entegre edilen interaktif bir karakter, sürüşe eğlenceli bir boyut katıyor.
    • Sürdürülebilir Malzemeler: Okyanus atıklarından üretilen kumaşlar ve hafif alüminyum köpük gibi malzemeler, çevreci yaklaşımı güçlendiriyor.

    Avrupa, Hyundai’nin Elektrifikasyon Stratejisinin Merkezinde

    Avrupa, Hyundai için yalnızca büyük bir satış pazarı değil, aynı zamanda inovasyon merkezi konumunda. Bölgenin katı çevre regülasyonları, şehir odaklı mobilite ihtiyaçları ve kompakt araçlara olan yüksek talep, Hyundai’nin Avrupa’ya odaklanmasını zorunlu kılıyor.

    • 2027’ye kadar: Avrupa’da satışta olan tüm Hyundai modellerinin elektrikli bir versiyonu olacak.
    • 2030’a kadar: 21 global elektrikli araç piyasaya sürülecek.
    • Sürdürülebilir Üretim: Avrupa’daki üretim tesislerinde yenilenebilir enerji kullanımı yaygınlaştırılacak.

    Bu stratejiyle Hyundai, Avrupa’yı elektrifikasyon vizyonunun merkezine yerleştirmiş durumda.

    Piston Kafalar Yorumu

    Hyundai Concept THREE, kompakt segmentte Avrupa’nın elektrikli araç ihtiyacına doğrudan cevap veriyor. Tasarım dili, sürdürülebilir materyaller ve kullanıcı deneyimi odaklı yaklaşımıyla markanın geleceğe yönelik iddiasını net biçimde ortaya koyuyor.

    Hyundai’nin Türkiye’de satılan modellerine ve en güncel fiyat listesine Hyundai Türkiye Resmi Web Sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz.

    Bu Haberde İlginizi Çekebilir

  • Yeni Citroën Ami Türkiye Yollarında: Mikromobilitenin Eğlenceli Yüzü Geri Döndü!

    Yeni Citroën Ami Türkiye Yollarında: Mikromobilitenin Eğlenceli Yüzü Geri Döndü!

    Citroën Ami yenilenen yüzüyle Ağustos 2025 itibarıyla Türkiye’de satışa sunuldu. Mikromobilite trendini yeniden şekillendiren Ami, artık daha özgün ve daha eğlenceli.

    Mikromobilitede Yeni Dönem: Citroën Ami Türkiye Satışında!

    Citroën’in mikromobilite alanındaki öncü modeli Ami, yenilenen tasarımıyla Ağustos 2025 itibarıyla Türkiye yollarına çıktı. Daha önce 70.000’den fazla kullanıcının kalbini kazanarak bir şehir efsanesine dönüşen Ami, bu kez daha özgün bir yüzle, daha dikkat çekici bir tasarımla geliyor.

    Yenilenen farları, keskinleşen ön cephesi ve efsanevi 2 CV modeline selam gönderen çizgileriyle Ami, hem nostalji hem de modernliği bir arada sunuyor. Türkiye’de satışa sunulan bu yeni versiyon, günlük kullanım kolaylığı, çevre dostu yapısı ve kompakt ölçüleriyle şehir içi mobilitenin tanımını yeniden yazıyor.


    Yeni Ami’nin Tasarımı: Sevimli, Sempatik ve Akıllı

    İlk kez 2024 Paris Otomobil Fuarı’nda tanıtılan yeni Citroën Ami, tasarım anlamında büyük bir evrim geçirerek Türkiye pazarına Ağustos 2025’te giriş yaptı. Önde yer alan, göz kapağını andıran siyah çerçeveli farlar ve yeni Citroën logosunu taşıyan eğimli ön cam detayı, araca daha olgun ve dikkat çekici bir karakter kazandırıyor.

    Yeni ön ve arka tampon tasarımlarıyla birlikte daha güçlü bir görsellik sunan Ami, artık daha net tanımlanabilir bir tasarım diline sahip. Geniş bir gülümsemeyi andıran far kapsülü, farları birbirine bağlayarak aracın neşeli görüntüsünü tamamlıyor. Bu detaylar, Ami’yi sadece bir ulaşım aracı değil; aynı zamanda şehir yaşamının eğlenceli bir üyesi haline getiriyor.


    Teknik Özellikler: Şehir İçi Özgürlük ve Sadelik

    Yeni Citroën Ami’nin teknik özellikleri, onu mikromobilite dünyasında benzersiz bir noktaya taşıyor:

    • Tamamen elektrikli
    • 2 kişilik kompakt kabin
    • 45 km/sa maksimum hız
    • 75 km menzil
    • Standart prizle 3 saatte şarj

    Bu verilerle Ami, günlük kısa mesafeli yolculuklar, kampüs kullanımı veya büyükşehirlerdeki hızlı hareketlilik ihtiyacı için ideal bir çözüm sunuyor. Ayrıca sessiz yapısıyla çevre ve ses kirliliğini azaltmaya katkı sağlıyor.


    Citroën Ami: Bir Sosyal Fenomen

    2020’de lanse edilen Ami, kısa sürede sadece bir otomobil değil, toplumsal bir fenomen haline geldi. Hafif yapısı, motosiklet ruhunu taşıyan dört tekerlekli yapısı ve sürüş kolaylığıyla özellikle genç kullanıcılar, yaşlı bireyler ve şehir hayatında pratiklik arayanlar için yeni bir ulaşım kategorisi tanımladı.

    Yenilenen versiyonuyla Ami, her yaşam tarzına hitap eden farklı versiyonlarıyla dikkat çekiyor. Özelleştirilebilir aksesuarlar, renkli kaplama seçenekleri ve çevreci yapısıyla Citroën, şehir içi mobilitede yeni bir sayfa açıyor.


    Piston Kafalar Yorumu

    Citroën Ami’nin bu güncel versiyonu, mikromobilitenin geleceğini bugünden yaşamamıza imkân tanıyor. Şehir içi hareketlilikte eğlenceli, çevreci ve ekonomik bir alternatif arayanlar için Ami, şu an Türkiye’de alınabilecek en karakterli seçeneklerden biri.


    Sonuç: Ami ile Şehirde Özgürlük Zamanı

    Yeni Citroën Ami, Ağustos 2025 itibarıyla Türkiye’de satışta. Eğer kompakt, çevreci ve farklı bir şehir içi araç arıyorsanız, Ami tam size göre olabilir. Üstelik artık daha eğlenceli, daha sempatik ve daha pratik.

    🔗 Bu başlıklar ilginizi çekebilir

    Citroën markasına dair diğer haberlerimizi de keşfedin

    Citroën Resmî Web Sitesi – Türkiye

  • Tesla Model 2 Türkiye’ye Gelirse Herkes Elektrikli Mi Olacak? Z Kuşağına Özel Bomba Yenilikler!

    Tesla Model 2 Türkiye’ye Gelirse Herkes Elektrikli Mi Olacak? Z Kuşağına Özel Bomba Yenilikler!

    Tesla Model 2 Türkiye’ye gelirse elektrikli otomobil pazarı nasıl değişir? Z kuşağını hedefleyen bu uygun fiyatlı modelin tüm detayları haberde!

    Elektrikli otomobil dünyasının en merak edilen modellerinden biri: Tesla Model 2. Elon Musk’ın “herkes için Tesla” vizyonunu gerçekleştirecek bu model, özellikle Z kuşağı ve kadın sürücüler arasında şimdiden fenomen olmaya aday. Çünkü bu kez Tesla, lüksü değil ulaşılabilirliği konuşmak istiyor. Üstelik fiyatı, teknolojisi ve tasarımıyla ortalığı karıştırmaya geliyor!


    Tesla Model 2’nin Fiyat Bombası

    Elon Musk’ın defalarca duyurduğu Tesla Model 2, globalde 25.000 dolarlık başlangıç fiyatı ile konuşuluyor. Eğer Türkiye’ye gelirse, ÖTV ve KDV dahil yaklaşık 1,5 – 1,7 milyon TL arası bir fiyatla satılması bekleniyor. Rakipleriyle kıyaslarsak:

    ModelTahmini Türkiye Fiyatı (TL)Menzil (km)
    Tesla Model 21.500.000 – 1.700.000400+
    BYD Dolphin~1.200.000400
    MG4 Electric~1.300.000450
    Renault Megane E-Tech~1.550.000450
    Hyundai Kona Electric~1.550.000484

    Bu tablo gösteriyor ki Tesla Model 2, premium markalı rakipleriyle aynı fiyata bile olsa “Tesla” algısı sayesinde piyasayı sarsacak.


    Z Kuşağını Neden Heyecanlandırıyor?

    Tesla Model 2’yi gençler ve kadın sürücüler için bu kadar ilgi çekici yapan 5 sebep:

    Uygun fiyat → Z kuşağı için ilk elektrikli araç fırsatı.
    Minimalist tasarım → Sade, modern ve sosyal medyaya uygun.
    Autopilot ve sürüş destek sistemleri → Özellikle kadın sürücüler için büyük güvenlik avantajı.
    Yazılım güncellemeleri → Araba sürekli “yeni” kalıyor.
    Teknoloji dostu kokpit → Dev ekran, Spotify, YouTube, TikTok entegrasyonu.

    Özellikle Tesla’nın sosyal medya etkileşimi yüksek, dijital dünyaya doğmuş kitleyi hedeflemesi büyük avantaj.


    🌎 Türkiye Pazarında Neler Olur?

    Tesla Model 2 Türkiye’ye gelirse, bu segmentteki dengeleri tamamen değiştirebilir. Çünkü Tesla adı, rakiplerine göre hâlâ daha havalı. Ve Z kuşağı da bunu istiyor. Kadın sürücüler açısından da güvenlik teknolojileri, Model 2’yi ciddi bir seçenek haline getiriyor. Kısacası “Model 2 Türkiye’ye gelirse herkes elektrikli mi olur?” sorusu hiç de abartı değil.


    🔋 Tahmini Teknik Özellikler

    • Motor: Tek motorlu arkadan itişli
    • Güç: 200-250 HP
    • Menzil: 400-450 km
    • 0-100 km/s: 6.5 saniye
    • Batarya: 50-55 kWh LFP (daha dayanıklı ve ucuz)
    • Yazılım: Full Tesla Autopilot, Oyun Konsolu Modu, TikTok ekranı
    • Öne Çıkan Özellik: Full cam tavan + minimalist kokpit

    🆚 Rakiplerle Karşılaştırma

    Tesla Model 2, Türkiye’de Megane E-Tech, MG4, BYD Dolphin gibi rakipleriyle kapışacak. Ancak Tesla’nın yüksek marka algısı ve yazılım avantajı, gençleri ve teknoloji meraklılarını kendine çekecek.


    Pistonkafalar Yorumu

    Model 2 Türkiye’ye gelirse, hem gençlerin hem kadın sürücülerin gönlünü çalar. Bu fiyat aralığında Tesla almak, Z kuşağı için bir yaşam tarzı simgesine dönüşebilir. Süper spor otomobil haberlerine alışkınız ama bu sefer bambaşka bir devrim kapıda!

  • Temmuzda Peugeot Fırsatları: Elektrikli ve Hibrit Modellerde 0 Faizli Kredi ve Takas Desteği

    Temmuzda Peugeot Fırsatları: Elektrikli ve Hibrit Modellerde 0 Faizli Kredi ve Takas Desteği

    Peugeot Temmuz kampanyası başladı! SUV, elektrikli ve ticari araçlarda 0 faizli kredi, takas indirimi ve cazip fırsatlar Peugeot showroomlarında.

    Peugeot, Temmuz kampanyası ile hem binek hem de ticari araç segmentlerinde iddialı fırsatlar sunuyor. Elektrikli ve hibrit modellerden SUV’lara, ticari araçlardan hatchback’lere kadar geniş ürün gamına sahip Peugeot, cazip 0 faizli kredi ve takas indirimleriyle dikkat çekiyor.

    Elektrikli ve Hibrit Modellerde Büyük Fırsatlar

    Peugeot’nun yeni 48V hibrit teknolojili 3008 modeli, tüzel müşterilere özel 85 bin TL takas desteği ve 170 bin TL’ye 12 ay vadeli yüzde 0 faizli kredi seçeneği ile öne çıkıyor. Modelin %100 elektrikli versiyonu E-3008 ise yine tüzel müşterilere özel 300 bin TL’ye 12 ay vadeli yüzde 2,89 faizli kredi imkanı sunuyor.

    B-SUV segmentinin öncüsü Peugeot 2008, Allure donanımında 60 bin TL takas desteği ve 200 bin TL’ye 12 ay vadeli yüzde 0 faizli kredi fırsatıyla bireysel müşterileri hedefliyor. GT donanımındaki modeller ise tüzel müşterilere aynı koşullarda sunuluyor.

    Tamamen elektrikli E-2008, Allure donanımında 60 bin TL takas indirimi ve 200 bin TL’ye 12 ay yüzde 0 faizli kredi, GT donanımında ise 40 bin TL takas indirimi ve yine aynı kredi koşullarıyla satışta.

    Elektrikli dünyada dikkat çeken bir diğer model E-308, 150 bin TL’ye 12 ay vadeli yüzde 0 faizli kredi ile Peugeot Temmuz kampanyası kapsamında alıcılarını bekliyor.

    Yeni Fastback SUV Peugeot 408 ile Fark Yaratın

    Peugeot’nun yeni fastback SUV tasarımlı 408 modeli, Allure donanımında 60 bin TL takas desteği ve 150 bin TL’ye 12 ay yüzde 0 faizli kredi imkanı sunuyor. GT donanımlı versiyonu ise yalnızca tüzel müşterilere özel aynı kredi fırsatını içeriyor.

    7 Koltuklu SUV Peugeot 5008 de Kampanyada

    Yeni Peugeot 5008, GT donanımında 100 bin TL takas indirimi ve tüzel müşterilere özel 170 bin TL’ye 12 ay yüzde 0 faizli kredi avantajı sağlıyor. Modelin %100 elektrikli versiyonu E-5008, GT donanımla tüzel müşterilere 300 bin TL’ye 12 ay vadeli yüzde 2,89 faizli kredi seçeneği sunuyor.

    Ticari Araçlarda 0 Faizli Kredi Fırsatları

    Peugeot, hafif ticari ürün gamında da Temmuz kampanyası fırsatlarını sürdürüyor. BlueHDi dizel motorlu, otomatik şanzımanlı Rifter, Allure ve GT donanımlarında 40 bin TL takas indirimi ve 400 bin TL’ye 12 ay yüzde 0 faizli kredi imkanıyla öne çıkıyor. Manuel şanzımanlı Rifter ise 250 bin TL’ye 12 ay yüzde 0 faizli kredi fırsatıyla satışta.

    Segment yaratıcısı Partner Van, 400 bin TL’ye 12 ay yüzde 0 faizli kredi seçeneği ile dikkat çekerken, Expert Traveller ve Expert Van modellerinde 300 bin TL’ye 12 ay yüzde 0 faizli kredi sunuluyor. Büyük hacimli Boxer Van ise 400 bin TL’ye 12 ay yüzde 0 faizli kredi avantajı sağlıyor.

    Tüketiciler, bu avantajlı kredi seçeneklerine alternatif olarak nakit indirimlerden ve farklı kredi imkanlarından da yararlanabiliyor.

    Piston Kafalar Yorumu

    Peugeot’nun Temmuz kampanyası, elektrikli ve hibrit araçlardaki avantajlı finansman seçenekleriyle sektördeki rekabeti kızıştırıyor. Özellikle E-3008 ve E-308 gibi elektrikli modeller için 0 faizli kredi fırsatları dikkat çekici. Ancak tüzel müşterilere yönelik ayrıcalıklar, bireysel alıcılar açısından bir miktar sınırlandırıcı olabilir. Peugeot, ticari segmentte de oldukça güçlü teklifler sunarak KOBİ’ler için cazip bir alternatif oluşturuyor. Önümüzdeki süreçte, bu agresif kampanyaların elektrikli araç satışlarına ciddi katkı yapması bekleniyor.

    Özetle

    Peugeot, Temmuz kampanyası ile elektrikli, hibrit ve SUV modellerinde 0 faizli kredi, takas indirimi ve cazip fiyat avantajları sunuyor. Ticari araçlarda da dikkat çeken fırsatlar, Peugeot showroomlarını Temmuz ayında hareketlendiriyor.

    Modelin detaylı teknik özelliklerini ve fiyat güncellemelerini Peugeot Türkiye Resmi Web Sitesi üzerinden inceleyebilirsiniz.

  • MAN, Elektrikli Kamyonların Seri Üretimine Başladı: 740 km Menzil ve Sıfır Emisyon Hedefi

    MAN, Elektrikli Kamyonların Seri Üretimine Başladı: 740 km Menzil ve Sıfır Emisyon Hedefi

    MAN, Münih fabrikasında elektrikli kamyonların seri üretimine başladı. 740 km menzil sunan yeni kamyonlar, karbon nötr hedefe önemli katkı sağlayacak.

    MAN, 100 yılı aşkın dizel kamyon üretiminin ardından, elektrikli kamyon üretiminde tarihi bir dönüm noktasına imza attı. Münih’teki fabrikasında elektrikli kamyonların seri üretimine başlayan MAN, bu önemli adımı “MAN’ın geleceği şimdi başlıyor” sözleriyle duyurdu.

    Elektrikli ve Dizel Aynı Hatta

    MAN CEO’su Alexander Vlaskamp, elektrikli kamyon üretimini MAN tarihinde kritik bir dönüm noktası olarak değerlendirerek şunları söyledi:

    Elektrikli kamyonlarımızın seri üretimi, MAN tarihinde önemli bir dönüm noktasıdır. MAN’ın geleceği şimdi başlıyor. Dizelden elektrikli tahrike geçiş sürecini aktif olarak şekillendirmekten gurur duyuyoruz. Elektrikli kamyonlarımız, emisyonsuz taşımacılığı gerçeğe dönüştürecek. Ayrıca, aynı üretim hattında hem dizel hem de elektrikli kamyon üretebilmek büyük esneklik ve verimlilik sağlıyor.”

    MAN, 12 tondan 50 tona kadar uzanan ürün yelpazesiyle çöp kamyonlarından uzun yol taşımacılığına kadar birçok segmentte hizmet verecek. Şirket, elektrikli kamyon üretimi için araştırma ve geliştirmeye yaklaşık 400 milyon Euro yatırım yaptı.

    Münih Fabrikası e-Mobiliteye Hazır

    Üretim ve Lojistikten sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Michael Kobriger ise şu bilgileri verdi:

    “Önümüzdeki on yılda Avrupa’daki tesislerimizi elektrikli hale getirmek için yaklaşık bir milyar Euro yatırım yapacağız. Münih ve Nürnberg tesislerimizdeki bu dönüşüm, hem MAN hem de Bavyera için sanayi açısından önemli bir sinyal niteliğinde.”

    Yeni üretim sistemiyle MAN, günde yaklaşık 100 kamyon üretirken, bir kamyonun montajı yaklaşık sekiz saat sürüyor. Elektrikli modellerde, içten yanmalı motorlar yerine elektrikli güç paketi ve bataryalar yer alıyor. Bu dönüşüm sürecinde, 5.000’den fazla çalışan yüksek voltaj teknolojileri üzerine eğitim aldı.

    740 Kilometreye Kadar Menzil

    MAN, seri üretime başlamadan önce 200’e yakın elektrikli ön seri kamyonu Avrupa’daki müşterilerine teslim ederek yaklaşık iki milyon kilometre test gerçekleştirdi. Bu süreçte, bazı kamyonlar günlük 850 kilometre kullanım sağlarken, ortalama enerji tüketimi 100 kilometrede 97 kWh seviyesinde gerçekleşti.

    MAN’ın geliştirdiği elektrikli kamyonlar, 534 kWh kapasiteye kadar çıkan modüler batarya sistemleri sayesinde 500 km menzil sunabiliyor. Opsiyonel yedinci batarya modülüyle bu menzil 740 kilometreye kadar yükseliyor. Şirket, yıl sonuna kadar 1.000 adet elektrikli kamyon teslimatı hedefliyor.

    Elektrikli Otobüslerde de Lider

    Elektrikli kamyonlarının yanı sıra, MAN elektrikli otobüs alanında da öncü konumda. Polonya’daki fabrikasında ürettiği şehir içi elektrikli otobüslerle Avrupa pazarında liderliğini sürdüren MAN, ayrıca Ankara’da da piyasaya elektrikli yolcu otobüsü sunan ilk Avrupalı üretici oldu. Avrupa şehirlerinde bugün 2.500’den fazla MAN elektrikli otobüs hizmet veriyor.

    2050 Karbon Nötr Hedefi

    MAN Truck & Bus, 2050’ye kadar karbon nötr olmayı hedefliyor. Şirket, yıllık 120.000 kilometre yol yapan 1.000 dizel kamyonun yerine elektrikli kamyon kullanıldığında yılda 80.000 ton CO₂ tasarrufu sağlanacağını belirtiyor. Bu miktar, küçük bir Alman kasabasının yıllık karbon salımına eşdeğer.

    Elektrikli kamyonlar, Avrupa Birliği’nin sıkılaşan CO₂ emisyon hedefleri doğrultusunda da lojistik sektöründe çevreci dönüşümün anahtarı olarak görülüyor.

    Piston Kafalar Yorumu

    MAN’ın elektrikli kamyon hamlesi, sektördeki en önemli dönüşümlerden biri olarak öne çıkıyor. Aynı montaj hattında hem dizel hem elektrikli kamyon üretebilmek, markaya hem esneklik hem de maliyet avantajı sağlıyor. 740 km menzil, ticari taşımacılıkta elektrikli araçlara olan güveni artırırken, MAN’ın batarya üretimini de Almanya’da tutması Avrupa için stratejik bir artı. Ancak elektrikli kamyonların fiyatları ve altyapı gereklilikleri, önümüzdeki dönemin en büyük sınavı olacak.

    Özetle

    MAN, Münih fabrikasında elektrikli kamyonların seri üretimine başladı. 740 kilometre menzile kadar çıkabilen elektrikli kamyonlar, karbon nötr hedefi doğrultusunda sürdürülebilir taşımacılığın önünü açıyor. MAN, yıl sonuna kadar 1.000 elektrikli kamyon teslim etmeyi planlıyor.

  • İşte Bosch’un Elektrikli Aracı: eCity Truck!

    İşte Bosch’un Elektrikli Aracı: eCity Truck!

    Bosch, şehir içi taşımacılığı dönüştürecek yeni elektrikli aracı eCity Truck ile sahneye çıkıyor. 200 km menzil, sıfır emisyon ve gelişmiş teknolojiyle bu araç, şehir lojistiğinde yeni bir dönem başlatacak.

    Bosch’un Sessiz ve Temiz Şehir Vizyonu

    Otomotiv teknolojilerinde dünyanın önde gelen markalarından biri olan Bosch, uzun yıllardır içten yanmalı motorlar için sağladığı çözümlerle tanınıyor.
    Ancak dünya artık elektrikli mobiliteye hızla geçiyor ve Bosch da bu dönüşümde öncü olma hedefiyle yeni stratejisini hayata geçiriyor.
    Bu stratejinin en somut örneği ise markanın geliştirmekte olduğu yeni elektrikli ticari aracı eCity Truck oldu.

    Bosch, bu araçla birlikte şehir içi teslimatlarda karbon emisyonunu sıfıra indirmeyi ve sessiz, ekonomik, verimli taşımacılığı mümkün kılmayı amaçlıyor.
    Markanın açıklamasına göre, “taşıyacağı yükten çok, gideceği mesafenin kullanıcıyı memnun edeceği” vurgulanıyor. Bu da Bosch’un yalnızca güç odaklı değil, aynı zamanda sürdürülebilirlik ve menzil verimliliği odaklı bir yaklaşım benimsediğini gösteriyor.


    Şehir İçi Teslimatlar İçin Doğmuş Bir Elektrikli Kamyon

    Bosch’un geliştirmekte olduğu eCity Truck, 2 ila 8 ton aralığında yük taşıyabilen bir şehir içi hafif ticari araç olacak.
    Bu kapasite, özellikle şehir lojistiğinde, kargo şirketleri, belediye araçları, market dağıtım filoları ve posta taşımacılığı gibi alanlarda kullanılmak üzere ideal bir yapı sunuyor.

    Elektrikli araç pazarında genellikle binek modeller öne çıksa da, Bosch’un eCity Truck projesi şehiriçi mobilitenin profesyonel tarafına odaklanan ilk örneklerden biri olacak.
    Marka, bu araçla birlikte sessiz sürüş, düşük bakım maliyetleri ve sıfır emisyonu bir araya getirerek hem çevreci hem ekonomik bir çözüm sunmayı hedefliyor.

    Bosch’un Almanya Postası (Deutsche Post) için geliştirdiği StreetScooter projesinden edindiği deneyimler, bu yeni aracın tasarımında da önemli rol oynuyor.
    StreetScooter, şehir içi posta dağıtımında tamamen elektrikli olarak kullanılmaya başlanmış ve büyük bir başarı elde etmişti. eCity Truck ise bu başarının daha büyük bir versiyonu olarak görülüyor.


    200 Kilometrelik Menzil: Şehiriçi Kullanım İçin Yeterli

    Bosch’un geliştirdiği eCity Truck, tam dolu batarya ile 200 kilometreye kadar menzil sunacak.
    Bu değer, şehir içi teslimat filoları için son derece yeterli. Çünkü lojistik analizlere göre, bir dağıtım aracının gün içinde kat ettiği ortalama mesafe 150 kilometreyi geçmiyor.

    Ayrıca, elektrikli motor yapısı sayesinde araç sadece çevreci değil, aynı zamanda sessiz çalışmasıyla da dikkat çekiyor. Bu da özellikle sabah erken saatlerde veya akşam geç saatlerde şehir merkezlerinde çalışmak zorunda olan filolar için büyük avantaj sağlıyor.

    Bosch, aracın motorunu ve batarya teknolojisini 2026 yılı içinde daha detaylı olarak tanıtmayı planlıyor.
    Markanın açıklamalarına göre, bu araç Bosch’un tamamen elektrikli ticari taşımacılıktaki ilk global atağı olacak.


    Nikola Motor ile Stratejik İş Birliği

    Bosch, elektrikli mobilite alanındaki yatırımlarını tek başına sürdürmüyor.
    Marka, özellikle batarya yönetimi ve yakıt hücresi sistemleri konusunda dünyanın en iddialı elektrikli kamyon üreticilerinden biri olan Nikola Motor Company ile birlikte çalışıyor.

    Bosch ve Nikola, uzun süredir hidrojen ve elektrik kombinasyonuna dayalı yeni nesil ticari araç teknolojileri geliştiriyor.
    Bu iş birliği sayesinde Bosch’un eCity Truck modeli de, yalnızca elektrikli sürüş değil, yakıt hücresi tabanlı hibrit sistemler için de bir test platformu haline gelebilir.

    Nikola Motor’un ağır hizmet kamyonlarında kullandığı sistemlerden elde edilen veri, Bosch’un hafif ticari araç geliştirme süreçlerine entegre edilerek yüksek verimlilik hedefleniyor.
    Bu da eCity Truck’ın, gelecekte hem tamamen elektrikli hem de yakıt hücreli versiyonlarının görülebileceği anlamına geliyor.


    Sıfır Emisyonlu Lojistik Çağı Başlıyor

    Bosch’un yeni modeli, özellikle Avrupa’daki sıkılaşan emisyon yasaları ve dizel yasaklarının hızla yayılmasıyla birlikte stratejik bir konumda yer alıyor.
    Avrupa Birliği’nin 2030 hedefleri doğrultusunda, şehir merkezlerinde sıfır emisyon bölgesi (Zero Emission Zone) uygulamaları yaygınlaşıyor.

    Bu nedenle Bosch, elektrikli taşımacılıkta erken konumlanarak büyük bir pazar avantajı elde etmeyi planlıyor.
    eCity Truck, sadece Bosch için değil, tüm otomotiv endüstrisi için “şehir içi lojistikte dönüşümün sembolü” haline gelebilir.

    Marka, bu proje ile birlikte karbon ayak izini azaltmayı, şehirlerde hava kalitesini iyileştirmeyi ve sessiz ulaşım kültürünü teşvik etmeyi amaçlıyor.


    Piston Kafalar Yorumu

    Bosch, bu kez sadece otomobil teknolojileriyle değil, mobilitenin geleceğiyle ilgileniyor.
    eCity Truck, tıpkı StreetScooter gibi şehir yaşamına sessiz ama güçlü bir dokunuş yapacak gibi görünüyor.
    Elektrikli kamyon segmenti, genellikle Tesla Semi gibi dev üreticilerle gündeme gelse de, Bosch’un mühendislik disiplinine dayalı bu yaklaşımı çok daha sürdürülebilir bir çizgide duruyor.

    Özellikle Nikola Motor iş birliği, markanın sadece bugünü değil, geleceği de hedeflediğini kanıtlıyor.
    Bosch, tıpkı otomotivin geçmişinde yaptığı gibi, geleceğinde de belirleyici roller üstlenmeye hazır.

     

    antriebssysteme_bildtext780x439_eachse-kopya

    boschevan-kopya

     

  • Yol ile Kendini Şarj Eden Elektrikli Araç!

    Yol ile Kendini Şarj Eden Elektrikli Araç!

    Toyohashi Teknoloji Üniversite’sindeki araştırmacılar elektrikli araçlardaki batarya derdini ortadan kaldıracak bir teknolojiye imza attılar.

    Bu teknolojiye göre, bir Elektrikli Araç (Electrical Vehicle) özel bir lastik ile yola döşenen çelik tabakalar sayesinde enerjiyi araca elektriği iletebiliyor. İlk başlarda, bu çözüm çok da pratik bulunmamış.  Tekerlekler dönerken yola döşenen çelik tabakada bir elektrik enerjisi meydana geliyor ve bu da elektrik motoruna aktarılıyor. Bu Elektrikli Araç 60 mph hıza yaklaşık 120-130km/s hıza kadar ulaşabiliyor.

    Profesör Takashi Ohira açıklaması ise şu şekilde; “Aracın hızlanması pürüzsüz, ve kullanım açısından rahattı.” Profesörün elektrikli araçlarda batarya gereksinimini azaltmak amacıyla birkaç yıldır çalışmalar yaptığı biliniyor. 2011 yılında, Ohira yola radyo dalgası iletici yerleştirmiş, ve tekerlekte bulunan özel bir ekipman ve çelik kemerler sayesinde bu radyo dalgalarını elektriğe çevirmeyi başarmış. Bu test amaçlı deneyin sonucunda yoldan elektrik üretme fikri ortaya çıkmış.

    Bu yöntemle çalışmanın halen çözülemeyen problemlere yol açtığı da biliniyor. Örneğin; Elektrikli bir aracı şarj etmek için yola döşenen bu düzenek binlerce aracı nasıl şarj edecek? Aynı zamanda gerekli ekipmanları yola döşemek için devasa bir bütçe ayrılmalı. Bu yoğun altyapıya ayrılacak parayı düşünmek ve hayal etmek gerçekten zor. Profesör bu konuda yalnız değil. Birçok firmada buna benzer deneyler içerisinde. Volvo, Goodyear ve HaloIPT gibi markalarda buna benzer testler ve deneyler üzerinde çalışmaktalar.

    Haber: Soner ÜNLÜER