Etiket: Frankfurt Fuarı

  • Yeni Subaru XV, 2017 Frankfurt Fuarı’nda Sergilenecek

    Yeni Subaru XV, 2017 Frankfurt Fuarı’nda Sergilenecek

    Subaru, bu sene 67’ncisi düzenlenecek olan Frankfurt Otomobil Fuarı’nda, Subaru Global Platformu’nun ilk örneği yeni XV’yi sergileyerek yeni bir çağ başlatıyor.

    Subaru’nun 2025’e kadar satışa sunacağı tüm elektrikli, hibrit ve içten yanmalı motorlu araçlarında kullanacağı Yeni Subaru Global Platformu’nu ilk kez XV modeliyle yollara çıkartıyor. Güvenlik, yol tutuşu ve elektronik destek sistemlerini bir arada daha verimli şekilde üretebilmek için geliştirilen yeni platform, markanın bugüne kadar gerçekleştirdiği en büyük iyileştirmelerden birisi olarak nitelendiriliyor. Yeni platform gövde sağlamlığı ve verimlilikte çok önemli gelişmeler sağlayarak tüketiciye ileri seviyede sürüş konforu sunacak. Yeni Platform, otonom sürüşe giden yolda da gereken altyapıyı sağlayacak.

    51 yıldır boxer motordan, 45 yıldır da simetrik sürekli dört çeker teknolojisinden vazgeçmeyen Subaru, 67’nci Frankfurt Otomobil Fuarı’nda tamamen yeni Subaru XV, yeni Impreza, EyeSight Sürüş Destek Teknolojisi’ne sahip yeni Forester ile güvenlik teknolojileri güncellenen Levorg ve makyajlanan WRX STI modellerini sergileyecek.

    Subaru’nun tamamen kendi geliştirdiği Yeni Global Platform ile tarihindeki en önemli değişimlerden birini yaşıyor. Subaru, hem güvenlik, hem yol tutuşu, hem de elektronik destek sistemlerini bir arada daha etkin üretebilmek için geliştirdiği bu yeni platformu Avrupa pazarında ilk olarak yeni XV modelinde kullanacak.

    Yeni Subaru Global Platform, 2025’e kadar sunulacak elektrikli, hibrit ve içten yanmalı motorlu araçların tamamında kullanılacak. Subaru’nun genel araç performansında bugüne kadar gerçekleştirdiği en büyük iyileştirme olarak nitelendirilen bu yeni platform, araçların gövde sağlamlığında ve verimliliğinde gözle görülür gelişmeler yaşatacak. “Düz hat stabilitesi”, “Gövde rijitliği ve akustik” ve “Konfor” gibi üç ana disiplinde çok ciddi gelişimler sağlayacak olan yeni Subaru modelleri, otonom sürüşe giden yolda da gereken altyapıya sahip olacaklar.

    Subaru Global Platform sayesinde yeni modellerdeki gövde burulma direnci yüzde 70 ile yüzde 100 arasında iyileşiyor. Yeni platformun enerji emilimi yüzde 40 oranında arttırılarak özellikle önden alınan darbelerin arkaya doğru sönümlendirilmesinde büyük bir gelişim yaşanıyor. Yeni platform gövde salınımını da yüzde 50 oranında azaltıyor. Yeni platform sayesinde güvenlik ve sağlamlık anlamında yaşanan gelişmeler konforu ve performansı da etkiliyor.

    Yeni platform ayrıca her çeşit motor seçeneğinin uygulanmasına da imkan sağlıyor. Platform üzerinde, konvansiyonel motorlara ek olarak, hibrit, şarj edilebilir hibrit veya %100 elektrikli dahil olmak üzere her türlü motor tipi kullanılabilecek ve böylece üretim verimliliğinde de artış sağlanacak. Üretim verimliliği müşterilere çeşitli avantajlar sağlayacak. Yeni Subaru modelleri yakın gelecekte günlük hayatımıza dahil olması beklenen otonom sürüş teknolojilerine de bu platform ile katılacak.

    Subaru Global Platform deneyimi ilk olarak yeni XV’de!

    Subaru’nun markaya özgü Sürekli Simetrik Dört Çeker Sistemi’ne dayanan SUV tecrübesiyle üretilen, kompakt gövde ile sağlam ama sportif tasarımı birleştiren orta sınıf crossover modeli XV, hem şehir yollarında hem de arazide üstün performans sağlıyor.

    2012’deki tanıtımının ardından ilk kez tamamen yenilenen Subaru XV, Subaru’nun gövde ve şasi sağlamlığı ile verimliliğini önemli ölçüde artıran, tamamen yeni, Global Platform mimarisi temel alınarak tasarlandı. Bu platformun Avrupa pazarına sunulduğu ilk model unvanı yeni XV’nin oluyor.

    Yeni Subaru XV, dünyanın çok farklı coğrafyasındaki çarpışma güvenlik testlerinden yüksek puanları toplayarak olası tehlikeleri önleme konusunda yüksek performans sunuyor. Subaru’nun eşsiz tasarım özellikleri ve arazi kabiliyetleri güçlenirken daha başarılı direksiyon tepkileri ve üstün sürüş konforu sağlanıyor.

    Yeni Subaru XV, markanın müşterilerine sunacağı en önemli avantajların başına “Keyif ve İç Huzur”u yerleştiren “Prominence 2020” adındaki orta vadeli yönetim vizyonu kapsamında Avrupa’da piyasaya sunulan ilk stratejik model.

  • Infiniti Q30 Üretimi Başladı: Kompakt Lüks Sınıfta Yeni Rakip

    Infiniti Q30 Üretimi Başladı: Kompakt Lüks Sınıfta Yeni Rakip

    Infiniti, Q30 modeliyle kompakt lüks sınıfa giriş yapıyor. İngiltere’de üretilen premium hatchback, genç kullanıcıları hedefliyor. İşte detaylar!

    Son yıllarda otomotiv dünyasında rekabetin en sert yaşandığı segmentlerden biri, hiç şüphesiz kompakt lüks otomobiller. Audi A3, Mercedes A-Serisi ve BMW 1 Serisi gibi güçlü rakiplerin yer aldığı bu segment, hem Avrupa pazarında hem de dünya genelinde büyük önem taşıyor. İşte Infiniti, tam da bu rekabetin ortasına Q30 modeliyle dahil oluyor.

    Japon premium markası Infiniti, bugüne dek sedan ve SUV modelleriyle bilinirken, şimdi ise C segmentine adım atarak marka tarihinde önemli bir dönüm noktasına imza atıyor. Q30, Infiniti’nin Avrupa pazarındaki iddiasını güçlendirmeyi ve daha genç bir müşteri kitlesine ulaşmayı hedefliyor.

    İngiltere’de Üretim Hamlesi

    Infiniti, Q30 üretimi için İngiltere’nin Sunderland kentindeki fabrikasına dev bir yatırım gerçekleştirdi. Tam 250 milyon İngiliz Sterlini (yaklaşık 725 milyon TL) tutarındaki bu yatırım, fabrikanın modernize edilmesi ve yeni üretim hatlarının kurulması amacıyla yapıldı. Sunderland Fabrikası, Nissan’ın da üretim üssü olarak biliniyor ve Avrupa’daki en yüksek üretim rakamlarına sahip tesislerden biri.

    Bu yatırım yalnızca Infiniti için değil, aynı zamanda İngiltere ekonomisi açısından da büyük bir anlam taşıyor. Çünkü Q30’un üretimiyle birlikte fabrikada yaklaşık 1.000 kişilik ek istihdam yaratılması hedefleniyor. Ayrıca İngiltere’den tüm dünyaya ihracat yapılması, ülkenin otomotiv ihracat gelirine de ciddi katkı sağlayacak.

    Frankfurt Otomobil Fuarı’nda Tanıtıldı

    Q30’un ilk ipuçları, Frankfurt Otomobil Fuarı’nda tanıtılan Q30 Concept modeliyle verilmişti. Modern tasarım detayları ve sportif çizgiler, Infiniti’nin kompakt segmentte sıradanlıktan uzak bir model yaratma hedefini açıkça ortaya koyuyordu.

    Concept modelde dikkat çeken unsurlar arasında agresif ön ızgara, akıcı hatlar ve kaslı duruş bulunuyordu. Infiniti tasarımcıları, özellikle Avrupa pazarındaki kullanıcı beklentilerini göz önünde bulundurarak bu konsepti geliştirdi.

    Q30 ile Infiniti’nin Stratejik Hamlesi

    Infiniti için kompakt segment yalnızca yeni bir model çıkarmaktan ibaret değil. Marka, Q30 ile Avrupa’daki pazar payını artırmayı ve Avrupalı rakiplerinin hakimiyetine meydan okumayı amaçlıyor. Özellikle genç kullanıcıları hedefleyen Q30, dinamik tasarımı, sürüş keyfi ve premium hissiyatıyla bu segmentte fark yaratmayı hedefliyor.

    Marka yetkililerine göre Q30, Infiniti’nin gelecekteki büyüme planlarının merkezinde yer alıyor. Çünkü kompakt segment, hem satış hacmi hem de marka bilinirliği açısından büyük önem taşıyor. Infiniti’nin bu segmentte varlık göstermesi, markanın global çapta daha güçlü bir konuma ulaşmasını sağlayabilir.

    Öte yandan, İngiltere’de üretim yapılması, Infiniti’nin Avrupa pazarına olan bağlılığını net şekilde ortaya koyuyor. Avrupa merkezli üretim sayesinde lojistik avantajlar elde edilecek ve özellikle Avrupa Birliği pazarındaki teslimat süreleri kısalacak.

    Türkiye Pazarı ve Q30’un Beklentileri

    Infiniti Q30, yalnızca Avrupa pazarı için değil, küresel pazarda da önemli bir rol üstlenecek. Model, İngiltere’den dünya çapında farklı pazarlara ihraç edilecek. Türkiye de bu pazarlardan biri. Özellikle premium kompakt segmentte Türk tüketicisinin ilgisinin artması, Infiniti Q30’un burada da iddialı olabileceğini gösteriyor.

    Türkiye pazarında Audi A3, Mercedes A-Serisi ve BMW 1 Serisi gibi modellerin hâkimiyetine son vermek kolay olmayacak. Ancak Infiniti, farklı tasarımı, Japon mühendislik kalitesi ve rekabetçi fiyat politikasıyla Türk kullanıcıların ilgisini çekebilir.

    Motor seçenekleri konusunda henüz netleşmiş tüm detaylar bulunmasa da Q30’un, Renault-Nissan ittifakının motor teknolojilerinden yararlanması bekleniyor. Özellikle düşük hacimli, turbo beslemeli motorlar ve otomatik şanzıman kombinasyonu, Türkiye’de vergi avantajı açısından büyük önem taşıyor.

    Piston Kafalar Yorumu

    Infiniti’nin Q30 atağı, bize göre markanın Avrupa pazarına ciddi şekilde asıldığının en büyük göstergesi. Japon markası, uzun yıllar sedan ve SUV segmentlerinde güçlü oyuncu olsa da kompakt premium sınıfta bugüne kadar eksik kalmıştı. Q30’un Avrupa tasarım trendlerine uygun şekilde geliştirilmiş olması, bu modelin özellikle genç şehirli kullanıcılar için cazip bir alternatif oluşturabileceğini düşündürüyor.

    Sunderland’deki üretim kararı da doğru bir strateji. Hem Avrupa pazarına yakınlık hem de kaliteli üretim imkanları Infiniti için büyük avantaj. Bizce Q30, başarılı bir pazarlama stratejisiyle doğru fiyat aralığında sunulursa, premium kompakt sınıfta sürpriz yapabilir.

    Türkiye pazarında ise işinin kolay olmadığını söylemek lazım. Ancak Infiniti, tasarımı ve teknolojisiyle fark yaratabilirse bu segmentte ses getirebilir. Biz Piston Kafalar olarak Q30’un gelişimini merakla takip edeceğiz!