F1’de 70’inci Yıl Dönümü Prix’sinin Kazananı Honda Oldu
Formula 1 Dünya Şampiyonası’nda sezonun beşinci yarışı olan 70’inci Yıl Dönümü Grand Prix’sinin kazananı Red Bull Racing Honda takımının Hollandalı pilotu Max Verstappen oldu.
Dünyanın en çok izlenen yarış organizasyonları arasında yer alan Formula 1 Dünya Şampiyonası’nda 2020 sezonunun beşinci yarışı olan 70’inci Yıl Dönümü Grand Prix’si İngiltere’de gerçekleştirildi. Red Bull Racing Honda takımının Hollandalı pilotu Max Verstappen, sezonun dördüncü yarışındaki ikinciliğinin ardından bu sezondaki ilk galibiyetini kazandı.
Yarışa dördüncü sıradan başlayan ve doğru lastik stratejisiyle kısa sürede liderliğe yükselen Max Verstappen, başarılı sürüşünü yarış sonuna kadar koruyarak Silverstone’dan galibiyetle ayrılmayı başardı.
Red Bull Racing Honda takımının Hollandalı pilotu Max Verstappen, kazandığı 25 puan ile pilotlar klasmanında puanını 77’ye çıkardı ve genel klasmanda ikinci sıraya yükseldi. Red Bull Racing Honda takımının diğer pilotu Taylandlı Alexander Albon yarışı 5’inci, Alpha Tauri Honda pilotu Danill Kvyat ise yarışı 10’uncu bitirerek Honda takımına önemli puanlar kazandırmayı başardı.
Honda, motorsporlarındaki 60. yılını Red Bull-Honda’nın F1 zaferi ve Repsol Honda’nın MotoGP başarısıyla kutladı. Verstappen ve Marquez sezonun yıldızları oldu.
Honda, motorsporlarındaki 60’ıncı yılını unutulmaz bir hafta sonuyla kutladı. Formula 1’in 9. ayağı olan Avusturya Grand Prix’sinde Red Bull-Honda pilotu Max Verstappen, muhteşem bir performansla birinciliğe ulaştı. Aynı hafta Hollanda’nın efsanevi Assen pistinde koşulan MotoGP yarışında ise Repsol Honda’nın yıldızı Marc Marquez, ikinci sırada finiş görerek genel klasman liderliğini korudu.
Bu iki büyük zafer, Honda’nın hem otomobil hem motosiklet yarışlarında altı on yılı aşan teknik mükemmelliğini bir kez daha gözler önüne serdi.
Formula 1: Red Bull-Honda ile Spielberg’de Zafer
Dünyanın en çok izlenen motor sporları etkinliği olan Formula 1 Dünya Şampiyonası’nın dokuzuncu ayağı, Avusturya’nın Spielberg kentindeki Red Bull Ring pistinde gerçekleştirildi. 71 turluk mücadelede seyirciler nefeslerini tutarken, Red Bull-Honda’nın Hollandalı pilotu Max Verstappen, yarışın son turlarında sergilediği olağanüstü performansla Ferrari pilotu Charles Leclerc’i geçmeyi başararak damalı bayrağı ilk gören isim oldu.
Sezonun ilk 8 yarışının ardından 100 puanda olan Verstappen, bu zaferle 126 puana ulaşarak pilotlar klasmanında üst sıralardaki yerini güçlendirdi.
Yarışa ikinci cepten başlayan Verstappen, start anında geriye düşerek beşinciliğe kadar gerilese de, yarışın son bölümünde sergilediği agresif ataklarla fark yarattı. Özellikle son beş turda ortaya koyduğu tempo, hem tribünleri hem ekran başındaki milyonları ayağa kaldırdı.
Red Bull-Honda takımı için bu zafer, 2019 sezonundaki ilk birincilik oldu. Aynı zamanda Honda’nın 2006’dan bu yana ilk Formula 1 galibiyetini temsil etti. Bu sonuç, Japon üreticinin hibrit çağında yeniden zirveye dönüşünü simgeleyen tarihi bir dönüm noktası olarak kayıtlara geçti.
“Bu zafer sadece Red Bull için değil, Honda için de büyük anlam taşıyor. Onlar olağanüstü bir iş çıkarıyor.” — Max Verstappen, Avusturya GP birincisi
MotoGP: Marquez Liderliğini Güçlendirdi
Honda’nın zafer dolu hafta sonu, MotoGP’deki Assen Grand Prix ile devam etti. Dünyanın en prestijli motosiklet şampiyonası olan MotoGP’de sezonun sekizinci yarışı, Hollanda’nın 4,5 kilometrelik efsanevi TT Assen Pisti üzerinde 26 tur üzerinden koşuldu.
Repsol Honda takımının yıldız pilotu Marc Marquez, yarışı ikinci sırada tamamlayarak puanını 160’a çıkardı ve genel klasmandaki liderliğini korudu. Marquez, bu sonuçla şampiyonluk yolundaki istikrarını sürdürürken, Honda’ya sezonun sekizinci yarışında bir kez daha podyum kazandırdı.
Assen’deki yarış, MotoGP’nin en hızlı pistlerinden birinde gerçekleşirken, Marquez her turda olağanüstü bir viraj kontrolü ve lastik yönetimi sergiledi. Özellikle son virajlarda rakipleriyle arasındaki farkı milisaniyelerle koruması, izleyenlere nefes kesen anlar yaşattı.
“Assen her zaman özel bir pisttir. İkinci oldum ama en önemlisi puan farkını korumak. Repsol Honda ile çok güçlü bir sezon geçiriyoruz.” — Marc Marquez, Repsol Honda Takımı
Honda: 60 Yıllık Yarış Mirası
1964 yılında Formula 1 sahnesine adım atan Honda, o günden bu yana teknoloji, mühendislik ve rekabet tutkusunun simgesi haline geldi. Honda RA271 ile başlayan Formula 1 serüveni, yıllar boyunca V10 ve V12 motor dönemlerinden hibrit çağa kadar birçok dönüm noktasına tanıklık etti.
Marka, 1980’li ve 1990’lı yıllarda McLaren iş birliğiyle Ayrton Senna – Alain Prost döneminde kazandığı sayısız zaferle adını tarihe altın harflerle yazdırdı. Günümüzde Red Bull Racing ile yeniden zirveye oynayan Honda, hibrit çağında enerji geri kazanım sistemleri ve turbo verimliliği ile mühendislik yetkinliğini bir kez daha kanıtlıyor.
Öte yandan Honda, motosiklet yarışlarının zirvesi olan MotoGP’de 800’ün üzerinde zafer ve onlarca dünya şampiyonluğu ile tarihteki en başarılı üretici konumunda.
60. Yıl Kutlaması: İki Tekerlek ve Dört Teker Üzerinde Gurur
Honda, 60. yılı kapsamında Tokyo, Suzuka ve Barcelona gibi şehirlerde özel etkinlikler düzenleyerek geçmiş başarılarını sergiliyor. Marka, “The Power of Dreams” sloganını, pistlerdeki başarılarla birleştirerek hem mühendislik hem de spor açısından yeni hedefler belirliyor.
F1’de Verstappen’in, MotoGP’de Marquez’in temsil ettiği bu yeni nesil başarı hikâyeleri, markanın “yarıştan doğan inovasyon” felsefesinin canlı örnekleri olarak öne çıkıyor.
“Honda’nın yarış ruhu, sadece kazanmak için değil; insanları ilhamlandırmak ve sınırları zorlamak için var.” — Takahiro Hachigo, Honda Motor CEO’su
Piston Kafalar Yorumu
Honda, 60 yıllık motorsporları geçmişiyle otomotiv tarihinin en istikrarlı performans markalarından biri olmayı sürdürüyor. Hem Formula 1’de Verstappen’in zaferi, hem MotoGP’de Marquez’in liderliği, Honda’nın mühendislik disiplinini ve rekabet ruhunu yeniden hatırlatıyor. Elektrikli çağın kapısında bile Honda hâlâ yarış pistlerinden güç alıyor — ve anlaşılan o ki bu tutku hiç sönmeyecek.
Honda, 2019’dan itibaren Red Bull Racing’e Formula 1 motoru sağlayacak. Toro Rosso ile süren iş birliğinin yanına Red Bull’u da ekleyen Honda, F1’de yeni bir döneme giriyor.
Formula 1 dünyasında sürpriz sayılabilecek önemli bir gelişme yaşandı. Japon otomobil üreticisi Honda, 2019 yılından itibaren Aston Martin Red Bull Racing takımının resmi motor tedarikçisi olacağını duyurdu. Böylece Honda, halihazırda iş birliği yaptığı Scuderia Toro Rosso’nun yanı sıra Red Bull Racing’e de motor desteği vererek Formula 1’deki etkinliğini artırıyor.
Bu anlaşma, hem Red Bull için hem de Honda için yeni bir sayfa açıyor. Red Bull Racing’in güçlü şasi ve aerodinami yapısının, Honda’nın geliştirdiği yeni nesil Formula 1 motorlarıyla birleşmesi, 2019 sezonunda şampiyona dengelerini değiştirebilecek kadar kritik görülüyor.
Honda ve Formula 1’deki Yolculuğu
Honda’nın Formula 1’de uzun ve inişli çıkışlı bir geçmişi bulunuyor. 1960’lı yıllardan itibaren farklı dönemlerde motor tedarikçisi ve takım sahibi olarak pistlerde yer alan Honda, özellikle McLaren ile geçirdiği dönemlerle hafızalarda yer etti. Ancak son yıllarda McLaren-Honda ortaklığı istenilen başarıyı getirmemişti.
2018 sezonunda Toro Rosso ile iş birliğine giden Honda, bu ortaklık sayesinde yeniden yapılanmaya odaklandı. Elde edilen gelişmeler, Honda’ya güveni artırdı ve bu durum 2019’dan itibaren Red Bull Racing ile yeni bir ortaklığın önünü açtı.
Red Bull Racing’in Tercihi
Red Bull Racing, Formula 1’in en iddialı takımlarından biri. Şasi tasarımı, aerodinamik çözümleri ve yarış stratejileriyle son yıllarda sürekli ön sıralarda yer almayı başaran Red Bull, motor tarafında ise aradığı istikrarı bulmakta zorlanıyordu. Renault ile uzun süren ortaklık döneminde elde edilen başarıların ardından yaşanan sorunlar, Red Bull’u yeni bir arayışa itti.
İşte bu noktada Honda devreye girdi. Japon üretici, 2019’dan itibaren Red Bull’a özel motor çözümleri sunarak takımı güçlendirmeyi hedefliyor. Bu iş birliği, Red Bull için yeni bir motor dönemini başlatırken, Honda için de yeniden zirveye dönüş fırsatı sunuyor.
Anlaşmanın Detayları
Honda ile Red Bull arasında imzalanan anlaşmaya göre:
Honda, Red Bull Racing’e özel motorlar geliştirecek.
Toro Rosso ile süren iş birliği de aynı şekilde devam edecek.
Her iki takım için geliştirilen motorlar, ihtiyaçlara göre farklı teknik özelliklere sahip olacak.
Honda, bu sayede bir sezonda iki farklı takımla çalışarak 2 kat daha fazla veri toplama şansı elde edecek.
Honda Başkanı Takahiro Hachigo, iş birliğiyle ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Scuderia Toro Rosso ile sürdürdüğümüz iş birliğimizin yanına şimdi de Red Bull ailesini ekliyoruz. 2019’dan itibaren Red Bull Racing takımına Formula 1’de sahip olduğumuz en yeni motor teknolojilerini sunacağız. İki takıma hizmet vererek daha fazla data toplayacak ve şampiyona hedefimize bir adım daha yaklaşacağız.”
Formula 1’de Dengeler Değişecek mi?
Honda’nın Red Bull ile güçlerini birleştirmesi, Formula 1’deki güç dengelerini etkileyebilecek bir adım olarak değerlendiriliyor. Red Bull’un şampiyonluk potansiyeli yüksek aracı, Honda’nın motor gücüyle birleştiğinde Mercedes ve Ferrari gibi devlere karşı daha güçlü bir rekabet ortaya çıkabilir.
2019 sezonu, hem Red Bull Racing hem de Honda için büyük bir sınav niteliğinde olacak. Honda’nın motorları performans ve dayanıklılık açısından başarılı olursa, Formula 1’in zirvesinde yeni bir dönem başlayabilir.
Toro Rosso İçin Ne Anlama Geliyor?
Toro Rosso, Honda ile 2018 sezonunda iş birliğine gitmişti. Takım, bu anlaşma sayesinde Honda motorlarını test ederek markanın gelişim sürecine önemli katkılar sağladı. 2019 sezonunda ise Red Bull ile aynı motor tedarikçisine sahip olmak, Toro Rosso için yeni avantajlar doğuracak.
Honda’nın aynı anda iki takımla çalışacak olması, teknolojinin daha hızlı gelişmesine olanak tanıyacak. Böylece Toro Rosso da üst sıralar için daha güçlü bir aday haline gelebilecek.
Honda’nın Stratejik Hedefi
Honda, Formula 1’i yalnızca yarış kazanma platformu olarak değil, aynı zamanda motor teknolojilerini geliştirmek için bir laboratuvar olarak görüyor. Red Bull ve Toro Rosso ile yapılacak iş birliği sayesinde:
Motor verimliliği artırılacak.
Dayanıklılık sorunları azaltılacak.
Geliştirilen teknolojiler, yol otomobillerine aktarılabilecek.
Bu yaklaşım, Honda’nın F1’deki varlığını güçlendirirken, markanın elektrikli ve hibrit motor stratejilerine de katkı sağlayacak.
Piston Kafalar Yorumu
Honda ve Red Bull iş birliği, Formula 1’de heyecanı artıracak gibi görünüyor. Bizce Honda, bu kez çok daha iddialı ve Red Bull’un şampiyonluk hedefi için güçlü bir ortak olacak. Siz ne düşünüyorsunuz? Honda motorları Red Bull’u zirveye taşır mı?
STR13, Red Bull Toro Rosso Honda’nın 2018 F1 aracı; RA618H güç ünitesiyle Barselona testlerine çıkıyor, Gasly–Hartley ikilisiyle Melbourne’de sahne alıyor.
STR13, Red Bull Toro Rosso Honda’nın 2018 FIA Formula 1 Dünya Şampiyonası’nda mücadele edeceği yeni yarış otomobili olarak tanıtıldı. Honda ile yeni ortaklığın ilk meyvesi olan otomobil, kış arası boyunca hazırlanan paketle Barselona-Catalunya Pisti’ndeki sekiz günlük test sürecine katılacak ve 25 Mart 2018’de Avustralya GP ile sezona merhaba diyecek. Takım; Honda RA618H güç ünitesi, Pierre Gasly ve Brendon Hartley ikilisiyle birlikte yeni döneme güçlü bir giriş yapmayı hedefliyor.
STR13: Honda iş birliğinin ilk meyvesi
Toro Rosso tarihinde ilk kez “kendi motor tedarikçisi” sayılabilecek bir partnerle, yani Honda ile tek takıma odaklanan bir teknik birliktelik kurdu. Bu çerçevede STR13, şasi ve güç ünitesi mimarisinin birlikte tasarlandığı, paketlemenin en başından ortak yürütüldüğü bir proje oldu. RA618H etrafında şekillenen soğutma ve egzoz yerleşimi, aerodinamikçilerin difüzör ve arka gövdeyi daha dar paketlemesine imkân tanırken, enerji geri kazanım sistemlerinin verimli çalışması için batarya–kontrol ünitelerinin şasi içinde optimum konumlandırılması sağlandı. Amaç net: ilk günden güvenilir turlar atabilen ve gelişime açık bir STR13 ile sezona başlamak.
STR13 şasi ve aerodinamik felsefesi
2018’in en belirgin yeniliklerinden “halo” koruma elemanı, tüm takımlar gibi Toro Rosso’nun da kütle dağılımını ve hava akımı yönetimini yeniden düşünmesini gerektirdi. STR13’te halo çevresindeki akış bozulmasını gidermek için üst gövdeye yönlendirici kanatlar ve hava perdelemeleri eklendi. Yan hava girişlerindeki agresif “under-cut” yaklaşımı, bargeboard alanıyla birlikte difüzöre daha temiz hava taşımayı amaçlıyor. Daralan arka kapak, RA618H’nin termal ihtiyaçlarını karşılayacak esnek açıklık çözümleriyle desteklenmiş durumda; sıcak hava atışı yarıştan yarışa koşullara göre ayarlanabilecek. Kısacası STR13, hızlı düzlük ve stabil orta-hızlı viraj dengesi arayan bir aerodinamik orta yolcu olarak tasarlandı.
STR13 ve RA618H uyumu
Honda’nın 2017 sonunda elde ettiği paket düzeneğini bir adım ileri taşıma hedefi, STR13 için kritik. RA618H’nin turbo, MGU-H ve MGU-K yerleşimi; yakıt ve yağ devrelerinin verimi; ERS dağılım haritaları—hepsi şasiyle birlikte ele alındı. Paket, ağırlık merkezini aşağı çekmeye ve şasi esnekliğini sınırlamadan arka süspansiyon geometrisine alan açmaya çalışıyor. Toro Rosso’nun beklentisi, uzun sürüşlerde ısıl dayanım ve enerji yönetiminin tutarlılığı; kısa “push” turlarda ise güç dağıtımının sürücüye öngörülebilir tepkiler vermesi. Bu denge yakalanırsa STR13, hem sıralama turunda hem yarış temposunda istikrarlı bir grafiğe oturabilir.
Pilotlar: Gasly ve Hartley ile tam sezon
2016 GP2 şampiyonu Pierre Gasly ile iki kez WEC şampiyonu ve Le Mans galibi Brendon Hartley, 2017’deki kısmi tecrübenin ardından F1’de ilk tam sezonlarına adım atıyor. Farklı yarış disiplinlerinden gelen bu ikili, ayar yönünde tamamlayıcı bir profil sunuyor: Gasly’nin tek turdaki atak yaklaşımı ile Hartley’nin uzun stintlardaki lastik/enerji yönetimi becerisi STR13’ün geliştirme yol haritasına zengin veri akışı sağlayacak. Genç kadro, takıma dinamik bir mühendis–pilot iletişimi de vaat ediyor.
Test programı: Barselona’da sekiz gün, net hedefler
STR13, kış testlerinde önce kurulum ve sistem kontrolleriyle (ERS ısı döngüsü, yakıt basıncı, vites kutusu tork müdahalesi) temel güvenilirliği doğrulayacak. Ardından uzun sürüşlerle yakıt tüketimi, enerji geri kazanım dengesini ve fren–soğutma kapasitesini ölçecek. Lastik çalışma penceresi (özellikle orta ve yumuşak hamurlar), STR13’ün yarış temposunu belirleyeceği için aero yük seviyeleri bu veri ışığında ayarlanacak. Takım, testin ikinci bölümünde düşük yakıt–açık DRS koşullarında sıralama simülasyonlarına da yer vererek tek tur potansiyelini sınamayı planlıyor.
Takım mesajları: hedef güvenilirlik ve gelişim
Takım patronu Franz Tost, yeni sezonu “heyecan verici bir başlangıç” olarak niteleyerek STR13’ün üzerinde çok çalıştıklarını ve Honda ile uyumun kısa kış dönemine rağmen sağlıklı ilerlediğini vurguladı. Honda cephesinde Katsuhide Moriyama, şasi–motor uyumu için ekiplerin birlikte mesai yaptığını ve taraftarların desteğine güçlü bir sezonla yanıt vermek istediklerini belirtti. Bu mesajların ortak noktası, STR13 için önceliğin güvenilirlik olduğuna işaret ediyor: bitirilen yarış sayısı arttıkça performans güncellemeleri daha rahat devreye girecek.
STR13 sezon hedefi: orta sıralarda düzenli puan
Toro Rosso’nun 2018 vizyonunda STR13, orta grupta “fırsat kollayan” bir paket. Öngörü: kaotik yarışlarda strateji ve güvenlik aracı zamanlamasıyla puan hanesini sürekli beslemek; sezon içinde güncellenen taban, difüzör ve arka süspansiyon bağlantılarıyla tek tur temposunu yukarı çekmek. Honda tarafında ise motor güvenilirliği ve enerji verimliliği artışı, cezaları minimize ederek STR13’ün hafta sonlarına temiz hâlde girmesini sağlayacak. Her iki eksen birlikte ilerlediğinde, takım puan tablosunda istikrarlı bir ivme yakalayabilir.
Mühendislik ayrıntıları: küçük farklar, büyük sonuçlar
F1’de kazanç artık milimetrelerle ölçülüyor. STR13 için burun–ön kanat etkileşimi, ön tekerlek girdabının kontrolü, bargeboard alanındaki mikro yüzeyler ve arka tekerlek önündeki vortex jeneratörlerinin kalibrasyonu kritik. RA618H’nin ısıl atıkları, egzoz çevresi kaplamalarıyla gövdeden uzaklaştırılırken, sensör verisi pit duvarında anlık olarak analiz edilerek hava giriş açıklıkları (louvre) yarıştan yarışa optimize edilecek. Kısacası, STR13 pist üstünde olduğu kadar veri odasında da geliştirilecek.
Sonuç: Melbourne’e doğru, odaklanma yüksek
İlk kalkış 25 Mart 2018 Melbourne. O ana dek yapılacak her tur, STR13’ün güvenilirlik ve performans denklemine eklenmiş kıymetli bir veri olacak. Toro Rosso Honda, genç pilot kadrosu, taze ortaklık enerjisi ve detaycı mühendislik yaklaşımıyla 2018’e farklı bir hikâye yazmak üzere griddeki yerini alıyor. Sezonun ritmi bilinmezlerle dolu; fakat şu net: STR13, doğru güncellemeler ve temiz hafta sonlarıyla orta grubun dengesini bozabilecek potansiyele sahip.
Piston Kafalar Yorumu
Yeni ortaklık, genç ikili, taze paket… STR13 sizce ilk puanını nerede alır—Melbourne, Bahreyn mi, yoksa Çin mi?
Red Bull Toro Rosso Honda, 2018 sezonunda FIA Formula 1 Dünya Şampiyonası’nda yarışacak olan yarış otomobili STR13’ü tanıttı.
Red Bull Toro Rosso Honda, 2018 sezonunda FIA Formula 1 Dünya Şampiyonası’nda yarışacak olan yarış otomobili STR13’ü tanıttı.
Red Bull Toro Rosso Honda, 2018 sezonunda FIA Formula 1 Dünya Şampiyonası’nda yarışacak olan yarış otomobili STR13’ü tanıttı.