Etiket: NAIAS 2016

  • Volvo XC90, 2016 North American Truck Of The Year Ödülünü Aldı

    Volvo XC90, 2016 North American Truck Of The Year Ödülünü Aldı

    Volvo’nun amiral gemisi SUV modeli XC90, prestijli 2016 North American Truck of the Year ödülünü kazanarak, hem markanın hem de modelin başarı hanesine önemli bir zafer daha yazdırdı. Kuzey Amerika’nın en saygın otomotiv ödüllerinden biri olarak kabul edilen bu unvan, yalnızca satış başarısını değil, aynı zamanda yenilikçi teknoloji, üstün güvenlik, konfor ve tasarım alanındaki mükemmelliği de onurlandırıyor.

    Bu ödül Volvo XC90 için bir ilk değil. Model, ilk nesliyle 2003 yılında da aynı ödülü kazanarak, segmentinde fark yaratan özelliklerini tescillemişti. Aradan geçen yıllar içinde tamamen yenilenen XC90, ikinci nesliyle birlikte modern SUV anlayışını baştan tanımladı ve 2016’da bir kez daha en iyiler arasına adını yazdırdı.


    Bağımsız Jüriden Büyük Takdir

    North American Truck of the Year ödülü, ABD ve Kanada’dan 53 bağımsız otomotiv gazetecisi tarafından verilen ve sektörde sayılı prestijli ödüller arasında yer alan bir unvandır. Bu ödülde yalnızca araçların teknik özellikleri değil, aynı zamanda kullanıcı deneyimi, yenilikçi teknolojiler, güvenlik standartları, tasarım dili ve fiyat-performans dengesi de göz önünde bulundurulur.

    2016 yılı değerlendirmelerinde Volvo XC90, yenilenen SPA (Scalable Product Architecture) platformu, minimalist İskandinav tasarım felsefesi, gelişmiş sürüş asistanları ve konfor odaklı kabin deneyimi ile rakiplerini geride bıraktı.


    Teknoloji ve Konforun Buluştuğu Bir SUV

    Volvo XC90, yenilikçi teknolojileriyle dikkat çekiyor. Aracın içinde yer alan Sensus Connect bilgi-eğlence sistemi, 9 inçlik dokunmatik ekranı sayesinde hem kolay kullanım hem de zengin bağlantı özellikleri sunuyor. Apple CarPlay ve Android Auto desteği, navigasyon, gelişmiş ses sistemi ve araç ayarlarının kişiselleştirilebilmesi gibi özellikler sürücülere modern bir dijital deneyim sağlıyor.

    XC90, aynı zamanda Volvo’nun güvenlik konusundaki güçlü mirasını da sürdürüyor. City Safety çarpışma önleme sistemi, yaya ve bisiklet algılama, şerit koruma asistanı, adaptif hız sabitleyici ve büyük hayvan algılama sistemi gibi özellikler, hem şehir içinde hem de uzun yolculuklarda maksimum güvenlik sağlıyor.

    Konfor alanında ise üç sıra koltuk düzeni, geniş diz ve baş mesafesi, yüksek kaliteli deri döşemeler, doğal ahşap kaplamalar ve panoramik cam tavan öne çıkan unsurlar arasında. Volvo, XC90’ı tasarlarken hem aile kullanımına hem de premium SUV beklentilerine hitap eden bir iç mekan yaratmayı başarmış.


    Motor Seçenekleri ve Performans

    2016 Volvo XC90, verimlilik ve performansı bir arada sunan Drive-E motor ailesi ile satışa sunuldu. 2.0 litrelik dört silindirli motorlar, turbo ve kompresör kombinasyonu sayesinde yüksek güç üretirken düşük yakıt tüketimi sağlıyor.

    Özellikle T8 Twin Engine plug-in hybrid versiyon, hem elektrikli hem de benzinli motorun gücünü bir araya getirerek 400 HP’ye kadar çıkabiliyor. Bu sayede hem çevre dostu sürüş hem de güçlü ivmelenme mümkün oluyor. Hibrit sistem, şehir içinde tamamen elektrik modunda sessiz ve emisyonsuz bir sürüş imkânı sunuyor.


    Tasarımda İskandinav Sadelik

    Volvo XC90, dış tasarımında İskandinav zarafetini güçlü bir SUV duruşuyla birleştiriyor. Markanın yeni tasarım dilini yansıtan Thor’un Çekici biçimli LED farlar, geniş ön ızgara ve kaslı çamurluklar araca dinamik bir karakter kazandırıyor. Arka bölümde ise dikey stop lambaları ve güçlü omuz çizgileri, XC90’ın yolda hemen fark edilmesini sağlıyor.

    Aerodinamik açıdan optimize edilen gövde yapısı, yüksek hızlarda bile stabiliteyi korurken yakıt verimliliğine katkıda bulunuyor.


    CEO’dan Önemli Mesajlar

    Volvo Cars ABD Başkanı ve CEO’su Lex Kerssemakers, ödül töreninde yaptığı açıklamada şunları söyledi:

    “Volvo XC90’ın bu prestijli ve saygın ödülü kazanmasından dolayı büyük heyecan duyduk. Bu sadece bir başlangıç. Volvo Cars olarak 2019 yılı itibariyle tüm ürün portföyümüzü yenileyeceğiz. O gün geldiğinde XC90, showroomlarımızdaki en eski model olacak, ki bu bile onun ne kadar ileri görüşlü bir tasarıma sahip olduğunun kanıtı.”

    Bu sözler, XC90’ın Volvo’nun gelecekteki modelleri için de ilham kaynağı olacağını açıkça ortaya koyuyor.


    2015’ten 2016’ya Volvo’nun Yükselen Grafiği

    Volvo, 2015 yılında dünya genelinde önemli bir satış artışı yaşadı. Özellikle XC90’ın yeni nesil versiyonu, markanın premium SUV segmentindeki iddiasını güçlendirdi. Yenilikçi güvenlik sistemleri, modern tasarımı ve hibrit seçeneği ile XC90, hem Amerika pazarında hem de Avrupa’da büyük ilgi gördü.

    North American Truck of the Year ödülü, bu başarının resmi bir tescili niteliğinde. Volvo’nun pazarlama stratejisinde, XC90’ın kazandığı bu ödül, markanın imajını güçlendiren önemli bir unsur olarak yer alıyor.


    Rakiplerini Geride Bırakan Özellikler

    2016 yılı değerlendirmelerinde Volvo XC90, sınıfındaki güçlü rakiplerini geride bırakmayı başardı. Bunun başlıca sebepleri arasında:

    1. Gelişmiş güvenlik teknolojileri (City Safety, adaptif hız sabitleyici, şerit koruma asistanı vb.)
    2. Premium iç mekan kalitesi ve üç sıra koltuk düzeni
    3. Yenilikçi hibrit motor seçeneği
    4. Modern İskandinav tasarım dili
    5. Geniş bağlantı ve bilgi-eğlence özellikleri
    6. SPA platformu sayesinde geliştirilmiş sürüş dinamikleri

    Bu unsurlar, hem jüri değerlendirmelerinde hem de kullanıcı deneyimlerinde XC90’ı bir adım öne çıkardı.


    Geleceğe Yönelik Beklentiler

    Volvo, XC90 ile sadece bir model lansmanı yapmadı, aynı zamanda markanın yeniden doğuşunun simgesini de ortaya koydu. 2019’a kadar yenilenecek ürün gamı içinde XC90’ın önemli bir referans noktası olacağı açıkça görülüyor. Hibrit ve elektrikli motor teknolojilerinin yaygınlaşması, güvenlikte tam otonom sistemlerin geliştirilmesi ve dijital bağlantı çözümlerinin çeşitlenmesiyle XC90, Volvo’nun geleceğe uzanan vizyonunun başlangıç noktası oldu.


    Sonuç olarak, Volvo XC90’ın 2016 North American Truck of the Year ödülünü kazanması, sadece bir model başarısı değil; aynı zamanda markanın stratejik dönüşümünün ve mühendislik vizyonunun bir göstergesi. Yenilikçi teknolojileri, güvenlik donanımları, lüks detayları ve etkileyici performansı ile XC90, SUV segmentinde standartları yeniden belirleyen bir model olarak tarihe geçti.

  • Yeni Infiniti Q60 Lansmanı Detroit Fuarında Gerçekleşti

    Yeni Infiniti Q60 Lansmanı Detroit Fuarında Gerçekleşti

    “Yeni Infiniti Q60, Detroit Fuarı’nda tanıtıldı. 400 HP’ye kadar güç, dinamik sürüş teknolojileri ve zarif tasarımıyla 2016’nın son çeyreğinde Avrupa ve Türkiye yollarına çıkmaya hazırlanıyor.”

    2015 yılını tüm dünyada rekor satışla kapatan Infiniti, 2016 yılına iddialı bir giriş yaptı. Marka, ürün gamını Q60 Sports Coupe, Q50 Sports Sedan ve QX60 Premium Crossover gibi güçlü modellerle genişletiyor. Bu yeni modellerden en çok dikkat çeken ise, cesur ve kaslı hatlarıyla güçlü bir zarafeti bir arada sunan yeni Infiniti Q60 Sports Coupe oldu.


    Performans ve Zarafetin Buluştuğu Nokta

    Detroit’te düzenlenen Kuzey Amerika Uluslararası Otomobil Fuarı’nda tanıtılan Q60, Infiniti’nin ikonik spor coupe geleneğini üçüncü nesle taşıyor. Carlos Ghosn (Infiniti–Renault-Nissan Motor Corporation CEO’su) model hakkında:

    “Q60, Infiniti’nin marka mirası ve teknoloji liderliğinin üzerine inşa edildi. Performans, zarafet ve sürücü odaklı tasarımıyla markamızın itibarını güçlendirecek.”

    Infiniti Motor Company Başkanı Roland Krueger ise:

    “Q60, cüretkar tasarımı, 400 HP’ye varan motor gücü ve gelişmiş sürüş teknolojileriyle sınıfında fark yaratacak. Bu model, hem mevcut müşterilerimizi etkileyecek hem de yeni kullanıcıları Infiniti ailesine çekecek.”


    Güçlü Motor ve Üstün Sürüş Deneyimi

    Yeni Q60, hem performans hem de konforu bir arada sunmak için geliştirildi.

    • 3.0 litrelik V6 çift turbo motor
    • 400 HP’ye kadar güç
    • Sınıfının en iyi güç-verimlilik oranı

    Markanın uzun yıllardır geliştirdiği altı silindirli motor geleneğini sürdüren bu ünite, Dinamik Dijital Süspansiyon sistemiyle destekleniyor. Böylece viraj kabiliyeti, yol tutuşu ve sürüş konforu en üst seviyeye çıkıyor.

    Buna ek olarak:

    • Doğrudan Uyarlanabilir Dönüş Sistemi: Daha keskin direksiyon tepkileri ve iyileştirilmiş geri bildirim
    • Sürüş Modu Seçici: Sürücünün tercihlerine göre aracın tepkilerini özelleştirme imkanı

    Infiniti’nin Yükselen Satış Grafiği

    Q60’ın tanıtımı, Infiniti’nin küresel büyümesinin hızlandığı bir döneme denk geldi.

    • 2015 toplam satış: 215.250 adet
    • Büyüme oranı: %16 (yıllık bazda)

    Bu ivmenin, yeni Q60 ile birlikte 2016’da da devam etmesi bekleniyor.


    Avrupa ve Türkiye’ye Gelişi

    Yeni Infiniti Q60 Sports Coupe’nin Avrupa ve Türkiye pazarına 2016 yılının son çeyreğinde giriş yapması planlanıyor.

    • 2.0 lt – 211 HP (RWD – arkadan itişli)
    • 3.0 lt – 400 HP (AWD – dört tekerlekten çekişli)

    Bu iki motor seçeneği, farklı sürüş beklentilerine hitap edecek şekilde konumlandırılacak.

  • Audi Detroit’te H-Tron Quattro Concept’i Sergiledi

    Audi Detroit’te H-Tron Quattro Concept’i Sergiledi

    Audi, 2016 Detroit Otomobil Fuarı’nda hidrojen yakıt hücreli h-tron quattro concept modelini tanıttı. 4 dakikada dolan tankı ile 600 km menzil sunan araç, otonom sürüş teknolojileriyle de dikkat çekiyor.”

    Audi, dünyanın en prestijli otomobil fuarlarından biri olan 2016 Detroit Otomobil Fuarı’nda (NAIAS), geleceğin çevreci ulaşım teknolojilerine yönelik vizyonunu bir kez daha ortaya koydu. Daha önce elektrikli versiyonlarını tanıttığı quattro concept modelinin bu kez hidrojen yakıt hücreli versiyonu Audi h-tron quattro concept sahneye çıktı.

    Bu yenilikçi konsept, elektrikli sürüş deneyimini korurken, enerji kaynağını bataryadan değil, hidrojen yakıt hücrelerinden alıyor. Böylece hem uzun menzil hem de hızlı dolum avantajı sunuyor.


    Güçlü Elektrikli Motorlar, Sıfır Emisyon

    Audi h-tron quattro concept, biri önde biri arkada olmak üzere iki elektrik motoruyla hareket ediyor. Ön motor 120 Hp (90 kW), arka motor ise 187 Hp (140 kW) güç üretiyor. Toplam güç sayesinde araç 0’dan 100 km/s hıza 7 saniyeden kısa sürede ulaşıyor.


    4 Dakikada Dolum, 600 km Menzil

    Hidrojen teknolojisinin en büyük avantajlarından biri, yakıt dolum süresinin son derece kısa olması. Audi h-tron quattro concept’in hidrojen tankları yalnızca 4 dakikada tamamen dolabiliyor. Tam dolu tank ile araç 600 kilometreye kadar menzil sunuyor. Bu özellik, hidrojen yakıt hücreli otomobilleri uzun yolculuklar için cazip hale getiriyor.


    Yeni Nesil Güvenlik ve Otonom Sürüş

    Konsept model, Audi’nin gelecekte seri üretim araçlarında kullanmayı planladığı ileri sürüş destek sistemleri ile donatılmış. Araçta bulunan zFAS (Merkezi Sürücü Asistanı Kontrol Sistemi) sayesinde, saatte 60 km hıza kadar sürücüsüz ilerleme mümkün oluyor. Bu teknoloji, özellikle şehir içi trafiğinde ve dur-kalk yoğunluğunda sürücülere büyük kolaylık sağlıyor.

    Audi, bu asistan ve güvenlik sistemlerinin benzerlerini 2017 yılında satışa sunulacak yeni Audi A8 modelinde de kullanmayı planlıyor.


    Geleceğin Mobilitesine Açılan Kapı

    Audi h-tron quattro concept, markanın elektrikli ve otonom sürüş vizyonunun yanı sıra hidrojen teknolojisinin potansiyelini de gözler önüne seriyor. Hem çevreci hem de pratik bu yaklaşım, otomotiv endüstrisinin sıfır emisyon hedeflerine ulaşmasında önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

  • Lexus LC 500 EyesOn Design Ödülü’nü Kazandı

    Lexus LC 500 EyesOn Design Ödülü’nü Kazandı

    Lexus LC 500, 2016 Detroit Motor Show’da EyesOn Design ödüllerinde ‘En İyi Üretim Otomobili’ ve ‘En İyi Kabin Tasarımı’ ödüllerini kazanarak çifte zafer elde etti.”

    Lexus, 2016 Detroit Motor Show’da dünya prömiyerini gerçekleştirdiği LC 500 modeliyle otomotiv dünyasının dikkatini üzerine çekti. Lansmanın hemen ardından prestijli EyesOn Design ödüllerinde iki farklı kategoride birden ödül kazanan LC 500, hem tasarım hem de mühendislik alanındaki başarısını kanıtladı.


    EyesOn Design: Otomotiv Tasarımının Oscar’ı

    EyesOn Design ödülleri, Detroit / Kuzey Amerika Uluslararası Otomobil Fuarı (NAIAS) kapsamında her yıl düzenleniyor. Dünyanın farklı endüstrilerinden tanınmış tasarımcılar, otomotiv gazetecileri ve sektör uzmanlarından oluşan seçkin bir jüri tarafından verilen bu ödüller, yılın en başarılı üretim ve konsept otomobil tasarımlarını onurlandırıyor.


    LC 500’ün Çifte Zaferi

    Kışkırtıcı, atletik ve bir o kadar da zarif tasarımıyla LC 500, “En İyi Üretim Otomobili” ödülüne layık görüldü. Lexus’un lüks coupe’si, yalnızca dış tasarımıyla değil, aynı zamanda “En İyi Kabin Tasarımı” ödülünü de kazanarak fuarın en çok konuşulan modellerinden biri oldu.


    LF-FC Konseptinden İlham Alan Tasarım

    Lexus LC 500’ün tasarımında, markanın 2012 yılında tanıttığı ve o dönemde EyesOn Design “En İyi Konsept” ödülünü kazanan LF-FC konsepti etkili oldu. Bu bağ, Lexus’un tasarım felsefesindeki sürekliliği ve yenilikçi yaklaşımını gözler önüne seriyor.


    Tasarımın Ötesinde Güç ve Performans

    LC 500, yalnızca bir tasarım harikası olmakla kalmıyor, aynı zamanda yüksek performans özellikleriyle de öne çıkıyor. Kaputunun altında 473 beygir güç üreten 5.0 litrelik V8 motor yer alıyor. Bu atmosferik motor, hem yüksek devir çevirme kabiliyeti hem de etkileyici motor sesiyle sürüş keyfini üst seviyeye taşıyor. Lexus, bu modelde tamamen yeni bir platform ve gelişmiş mühendislik çözümleri kullanarak dinamik sürüş deneyimini hedeflemiş durumda.


    Lexus için Yeni Bir Çağın Temsilcisi

    Lexus, LC 500 ile markanın gelecekte izleyeceği tasarım ve teknoloji çizgisini net bir şekilde ortaya koyuyor. Modern çizgiler, aerodinamik gövde yapısı, karbon fiber tavan gibi detaylar ve üstün malzeme kalitesi, LC 500’ü yalnızca bir otomobil değil, bir tasarım ikonu haline getiriyor.