Etiket: plug-in hibrit

  • Dongfeng Nissan’dan İki Yeni Sedan: N6 PHEV ve Yeni Teana Çin’de Sahneye Çıktı

    Dongfeng Nissan’dan İki Yeni Sedan: N6 PHEV ve Yeni Teana Çin’de Sahneye Çıktı

    Nissan, Çin’de düzenlediği etkinlikte N6 plug-in hibrit sedan ve tamamen yenilenen Teana’yı tanıttı. N6, segmentinin en büyük bataryasına sahip olurken, Teana Huawei HarmonySpace5.0 kokpit ile donatıldı.

    Re:Nissan Dönemi Başladı: Çin Pazarında Yeni Bir Sayfa Açılıyor

    Dongfeng Nissan, Çin pazarında rekabeti kızıştıracak iki yeni sedan modelinin tanıtımını gerçekleştirdi: markanın ilk plug-in hibrit sedanı N6 PHEV ve tamamen yenilenen Nissan Teana. Her iki model de markanın yeni ürün stratejisinin bir parçası olarak yıl sonuna kadar satışa sunulacak.

    Nissan Küresel Ürün Stratejisi Başkan Yardımcısı Ivan Espinosa, tanıtımda yaptığı konuşmada markanın dönüşüm planını şu sözlerle özetledi:
    Re:Nissan planı, sadece bugünü değil, geleceği de yeniden tanımlamakla ilgili. Bu plan, markamızı daha odaklı bir ürün stratejisine taşıyor, müşterilerle bağımızı güçlendiriyor ve heyecan veren yeni nesil araçlara yön veriyor. Çin, bu dönüşümün merkezinde yer alıyor.”


    N6 PHEV: Segmentinde En Büyük Batarya ile Sınıfının Yeni Standardı

    Dongfeng Nissan’ın yeni enerji mimarisi üzerine inşa edilen N6 PHEV, markanın tamamen elektrikli N7 sedanı ile teknolojik DNA’yı paylaşıyor. Hibrit sisteminde 1.5 litrelik benzinli motor, 21.1 kWh LFP (lityum demir fosfat) batarya ile birlikte çalışıyor ve bu batarya kapasitesiyle Çin pazarındaki en büyük bataryaya sahip plug-in hibrit sedan olma unvanını taşıyor.

    N6, 4.831 mm uzunluk, 1.885 mm genişlik, 1.491 mm yükseklik ve 2.815 mm aks mesafesi ile hem dinamik hem de geniş bir yapı sunuyor. Aerodinamik siluet ve V-Motion ön ızgara tasarımı, güçlü LED aydınlatmalarla birleşerek araca iddialı bir görünüm kazandırıyor.

    İç mekânda geniş yaşam alanı ve konfor odaklı tasarım, Çinli ailelerin beklentilerine uygun şekilde şekillendirilmiş. Akıllı sürüş destekleri, bağlantı teknolojileri ve yüksek verimlilik odaklı sürüş karakteri ile N6, Nissan’ın yeni dönemini temsil ediyor.


    Yeni Nissan Teana: Huawei İmzalı Akıllı Kokpitle Yeni Dönem

    Yıllardır Çin pazarında premium D segmenti sedanlar arasında güçlü bir konuma sahip olan Nissan Teana, yeni nesliyle birlikte hem tasarım hem de teknoloji açısından büyük bir adım atıyor. Dış tasarımda daha keskin hatlar ve sofistike detaylar, iç mekânda ise segmentte bir ilke imza atan Huawei HarmonySpace5.0 akıllı kokpit dikkat çekiyor.

    Bu kokpite entegre edilen Huawei SOUND ses sistemi, konfor ve sürüş deneyimini üst seviyeye taşırken, gelişmiş bağlantı çözümleri de kullanıcıya daha sezgisel bir dijital deneyim sunuyor. Böylece Teana, klasik konfor anlayışını modern teknolojiyle birleştirerek sınıfında yeni bir standart belirliyor.


    Nissan’dan Çin’e Özel Strateji: Seçim Müşterinin

    Nissan, küresel ürün stratejisinde müşteriye farklı güç aktarım çözümleri sunmayı hedefliyor. Çin pazarı için bu strateji; gelişmiş içten yanmalı motorlar, hibrit sistemler ve tamamen elektrikli modeller ile çeşitlendiriliyor. Böylece tüketiciler, ihtiyaçlarına en uygun teknolojiyi seçme özgürlüğüne sahip oluyor.

    Espinosa, Çin’deki gelişmelere ilişkin olarak şunları da ekledi:
    “Dongfeng ile kurduğumuz ortak girişimler sayesinde ürünlerimizi yerelleştiriyor, inovasyonu hızlandırıyor ve Çinli müşterilerin beklentilerine daha iyi yanıt veriyoruz. Elektrifikasyonu hızlandırmak ve yeni enerji araç portföyümüzü genişletmek, Çin’i Nissan’ın küresel stratejisinin temel taşlarından biri haline getirdi.”


    N6 ve Teana: Çin Pazarında Yeni Bir Denge Kuracak

    Yeni N6 PHEV, segmentinin en gelişmiş batarya teknolojisini sunarken, yeni Teana akıllı bağlantı çözümleriyle donatılmış iç mekânıyla dikkat çekiyor. Bu iki model, Nissan’ın Çin’deki konumunu yalnızca güçlendirmekle kalmayacak, aynı zamanda markanın küresel vizyonunun da temel taşlarını oluşturacak.

    Çin’de yıl sonuna kadar satışa çıkacak olan bu iki model, Nissan’ın “doğru zamanda, doğru pazara, doğru teknoloji” hedefinin somut örneği olarak öne çıkıyor.

    Nissan’ın Türkiye’de satılan modellerine ve en güncel fiyat listesine Nissan Türkiye Resmi Web Sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz.

    Dongfeng Nissan Hakkında

    Dongfeng Nissan, Japon otomotiv devi Nissan Motor Company ile Çin’in en büyük otomotiv üreticilerinden Dongfeng Motor Corporation’ın 2003 yılında kurduğu ortak girişim şirketidir. Ortaklık, Nissan’ın Çin’deki üretim, Ar-Ge, satış ve satış sonrası hizmetlerini yerelleştirerek ülkenin dev pazarına özel çözümler geliştirmesini sağlar. Yılda 1 milyondan fazla araç üretim kapasitesine sahip Dongfeng Nissan, sedanlardan SUV’lara, hibrit ve elektrikli modellere kadar geniş bir ürün yelpazesi sunarak Çin otomotiv sektöründe önemli bir konumda yer alır.

    Piston Kafalar Yorumu – Editör Notu

    Akın DAĞYARAN

    Nissan’ın Çin stratejisinin ikinci fazı olan Re:Nissan, markayı sadece elektrikli geleceğe değil, aynı zamanda hibrit ve içten yanmalı alternatiflerin güçlü rekabetine de hazırlıyor. N6’nın batarya kapasitesi ile getirdiği teknik üstünlük ve Teana’nın Huawei teknolojileriyle desteklenen akıllı kokpiti, Çin pazarındaki kullanıcı beklentilerini tam isabetle karşılayacak gibi görünüyor. 2025 sonuna kadar satışa çıkacak bu iki model, yalnızca Nissan için değil, tüm segment için de oyunun kurallarını değiştirebilir.

    Bu Haberde İlginizi Çekebilir

    Nissan Yokohama’da Otonom Mobilite Pilot Programını Başlatıyor
    Nissan, Yokohama’da otonom araç pilot programıyla şehir mobilitesinde çığır açmayı hedefliyor.

    Nissan Tekton 2026’da Geliyor: Efsane Patrol’un DNA’sını Taşıyan Yeni SUV
    Nissan’ın yeni SUV’u Tekton, efsanevi Patrol’un ruhunu modern teknolojilerle birleştiriyor.

    ABBİ Pulling: Nissan Formula E Takımıyla Valenci’daki Kadınlar Testinde Pistte Olacak
    Formula E sahnesinde Nissan’ın kadın sürücüleri testlerde pist performansıyla öne çıkıyor.

    Nissan 2025 Japan Mobility Show’da Geleceğin Mobilitesini Tanıtacak
    Nissan, Japonya’da gerçekleşecek fuarda yeni vizyonunu ve mobilite çözümlerini sergileyecek.

  • Hyundai Eko-Mobilitede Otuzuncu Yılını Kutluyor

    Hyundai Eko-Mobilitede Otuzuncu Yılını Kutluyor

    Hyundai Eko-Mobilitede Otuzuncu Yılını Kutluyor

    Hyundai Motor Company, 30 yıldır çevre dostu araçların geliştirilmesi için çalışıyor. Hyundai, 90’lar ve 2000’lerdeki hidrojen yakıt hücreli araçlarıyla ilgili dönem pek çok ilke imza atmıştı. Ayrıca, ürün gamının dörtte üçünden fazlasında elektrikli modellere yer veriyor.

    Hibritlerden hidrojen yakıt hücresine kadar, otuz yıldır çevre dostu araçların geliştirilmesinde en ön sırada yer alan Hyundai, bu yöndeki gelişimini ve iddiasını her geçen gün artırıyor. Otomotiv endüstrisine çevre dostu modeller üreterek özellikle gelecek nesillere daha temiz bir dünya bırakmak isteyen Hyundai, sürdürülebilirlik açısından da ciddi adımlar atıyor.

    Elektrikli ve hibrit modellerdeki popülerlik her ne kadar son 10 yılda artsa da Hyundai, ilk full elektrikli Sonata modelini 1991 yılında görücüye çıkarmıştı. Saatte 70 km/s hız ve o zamanın teknolojisiyle 60 km menzile sahip Sonata EV’nin haricinde birkaç alternatif yakıtlı model daha üreten Hyundai, 1994 yılında ise Scoupe baz alarak geliştirdiği konseptiyle tam 140 km’lik bir menzile ulaşmıştı.

    Hyundai, 1995 yılında Güney Kore’nin Namyang kentinde bulunan Araştırma ve Geliştirme Merkezi’nin açılmasıyla birlikte EV modellerinin ilerlemesinde daha da büyük bir adım attı. Pil teknolojisini geliştiren Hyundai, nikel metal hidrit pillerle donatılan Accent EV modeliyle 390 kilometrelik oldukça uzun bir menzile ulaştı. Bu menzil, günümüz teknolojisinde bile oldukça önemli bir değer anlamına geliyor.

    2000’ler Milenyum Yılı

    Milenyum olarak adlandırılan 2000’lerin başlarında, çevre ile ilgili kaygılar daha fazla artmaya başladı ve üreticiler zorunlu olarak alternatif yakıtlı modellerin üretilmesine ağırlık verdi. Hyundai de 1998 yılında hidrojenli araçları geliştirmeye başlamış ve 2000 yılında ilk prototip yakıt hücreli otomobili olan Santa Fe FCEV’i tanıtmıştı. Konsept otomobil, 350 barlık bir hidrojen deposuna sahip ilk FCEV olarak önemli bir yere sahipti. Hyundai Santa Fe FCEV, tam dolu depoyla 230 kilometrelik bir menzile ulaştı. Bu değerler 20 yıl önce etkileyici olsa da hidrojen altyapı eksikliği nedeniyle seri üretim bandına ne yazık ki çıkamadı. Hyundai, 2004 yılında ise Tucson FCEV konsept modelini Cenevre Otomobil Fuarı’nda görücüye çıkarmış ve menzili de 300 km’nin üzerine taşımıştı.

    Hyundai, ilk seri üretim elektrikli otomobili olan BlueOn’u ise Eylül 2010’da Seul’de tanıttı. Hyundai i10 temelli olan araç, 140 kilometre menzile ve 130 km/s azami hıza sahipti. Bu modelden sonra 2011 yılında da Sonata Hybrid’i satışa sunan marka, ilk defa Blue Drive lityum polimer pillere yer verdi ve günümüz hibrit teknolojisine resmi olarak giriş yaptı.

    Fuel Cell Hidrojen Teknolojisi

    Hyundai Motor Company, Amerika ve Avrupa’da oldukça popüler olan ix35 (Tucson) modelinde de Fuel Cell Hidrojen teknolojisine yer verdi ve dünyada seri olarak üretilen ilk hidrojen yakıt hücreli araç oldu. Hyundai’nin 2013 yılında ürettiği ix35 FCEV, 100 kW güç çıkışına ve 5.64 kg hidrojen içeren bir yakıt deposuna sahipti. Aracın hızlı yakıt ikmali süresi, 600 kilometrelik sürüş menzili ve sıfır CO2 emisyonu gibi avantajları birleştiğinde ortaya muazzam bir çevre dostu otomobil çıkmıştı. Bu önemli modelden sonra 2016 yılında da IONIQ ailesini satışa sunan Hyundai, hibrit, plug-in hibrit ve tam elektrikli kullanım özelliklerini model ve kasa tipi ayırmaksızın tek bir gövde de sunan ilk marka oldu. Bu önemli modelle birlikte Avrupa pazarında payını hızla artıran Hyundai, Amerika’da da tüketicilerin ilgi odağı oldu.

    Hidrojenli otomobiller teknolojisinde zirveyi zorlayan Hyundai, 2018 yılında da NEXO FCEV modelini satışa sunarak büyük bir sükse yaptı. Hyundai NEXO, bir depo hidrojenle birlikte tam 666 km menzile ulaşarak hem çevre hem de yakıt ekonomisinde oldukça önemli bir yol katetmiş oldu. Aynı yılın son aylarında KONA modelinin tam elektrikli versiyonunu da satışa sunan Hyundai, B-SUV segmentinde ilk defa elektrikli modele yer veren marka oldu.

    Bu alandaki gelişimini ve iddiasını yeni modelleriyle de sürdürmek isteyen Hyundai, 2020 yılında ise 30 yıllık deneyimini Yeni Santa Fe modeliyle kutluyor. Avrupa ve Amerika pazarındaki satışlarını artırmak isteyen Hyundai, özellikle hibrit ve plug-in hibrit versiyona sahip Santa Fe ile tüketicilerin ilgi alanına girmeyi hedefliyor. Yeni Santa Fe, tamamen yeni, üçüncü nesil Hyundai araç platformuna dayanan ilk Hyundai SUV’u olacak. Yeni platform, performans, yol tutuşu, yakıt verimliliği ve güvenlikte önemli gelişmeler sağlıyor.

    Hyundai, aralarında Yeni Santa Fe’nin de olduğu yeni modellerle birlikte 2025 yılına kadar, ilk üç elektrikli araç üreticisinden biri olmayı hedefliyor.